Şimdi Ara

Zabıt Kabitliği mi? Özel Sektör Hazır İş mi ?

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
40
Cevap
0
Favori
10.418
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Merhaba arkadaşlar. Mümkünse " millet iş bulamıyor sen iş beğenmiyorsun, memur olmuşsun başka ne istiyorsun, senin yaptığın işi yapmak isteyen milyonlar var" gibi yorumları dinlemek istemiyorum. Yanlış anlamayın. Gerçekten aklı selim insanlar varsa fikir edinmek istiyorum. Çıkmaza girmek üzereyim.

    1.5 yıldır "sözleşmeli zabıt katibi" olarak çalışmaktayım. Öncelikle bunu belirtmek isterim. Yazacaklarım havadan bilgiler değildir.
    Satış Danışmanlığı, İletişim danışmanlığı ve mağaza müdürlüğü pozisyonlarında olmak üzere yaklaşık 4 sene bir telekominikasyon şirketinde çalıştım. En son çalıştığım yerden bir önceki işyerinden ve daha öncekilerden de maaşımı alamadığım ve yeterince hakettiğimi alamadığımı düşündüğüm için çıkmak zorunda kaldım. Çıktığım yerlerden sürekli alacaklı çıktım ve bana paralarımı çok uzun sürelerde verdiler. Bu olaylardan dolayı parayı gününde yatırabilecek bir iş istedim. En kolay yoldan zabıt katibi olunabiliyordu. Onun için çalışmaya başladım. İşe bağlılığım, teknolojiyi sevmem ve çalıştığım yerde kimsenin hakkımda kötü konuşmasını istemediğim için disiplinli de çalışıyordum. Bunlar patronun sevdiği şeyler ancak çoğu özel sektörde olduğu gibi karşılığını alamadığınız özellikler.

    Zabıt katipliği için son denememe girerken bir bayi adımı duymuş ve iş görüşmesi için çağırdı. Ancak o gün klavye sınavına girecektim. 140 kelime yazdım ve 9 hatam vardı. İnternetten atanma aşaması ile ilgili yaptığım araştırmalarda yaklaşık 6 ay gibi bir süre olduğu için iş teklif eden kişi ile konuştuğumda 6 ay kadar dükkanı kontrol ederim ve daha sonrasında memurluğu kazanırsam çıkarım dedim. Çünkü 6. denememdi ve yaklaşık 2 yıl boyunca kazanma hissim yüksek olduğu için başka bir işyerine girmemiştim. Girdikten 1-2 ay sonra açıklanırsa hem iş yeri sahibini zorda bırakmamak hem de kötü anılmak istemediğimden 2 yıl boyunca sadece para harcadım. Herhangi bir yerden para gelmedi. Sadece önceli çalıştığım zamanlardan yaptığım birikim vardı.

    Neyse daha sonra bu işyerine girdim ve daha önce çalıştığım hiç bir işyerine benzemiyordu. Beni tam anlamıyla tanımamalarına rağmen el üstünde tutuyorlar ve bilgime güvenerek sürekli danışıyorlardı ve bazı konularda fikrimi soruyorlardı. Bu çoğu insanın hoşuna gider ve benim de egom tatmin olduğu için ve sorulan soruların altından kalkabildiğim için iyi hissettiriyordu. Aynı zamanda prim ve dolgun maaş da cabası.

    Şu anda çalıştığım kuruma alışmaya başladım ama hiçbir zaman çözüme ulaşamayacak bazı sorunlar var. Yaşadığım ve doğduğum ilde memurum. Bu çoğu kişi için inanılmaz bir nimet. Tabi ki benim de. Ancak sınava hazırlanma süresinde çok fazla maddi kayıp olduğu için ve kendimi çok geri attığım için memur olduktan sonra bu paranın yaptığım hesapların hiçbiri ile örtüşmediğini ve daha fazla para kazanmam gerektiğini düşündüğüm için fikrim değişmeye başladı. 31 yaşındayım ve 35 yaşına kadar tekrar memur oolunaibliyor.

    Şimdi benim en son memnun olarak çalıştığım iş yerinden yeni bir teklif geldi ve şu anda aldığım maaştan fazlasını alacağım ve hem daha iyi olduğum işi hem de takdir edildiğim moobing görmediğim iş fırsatı çıktı.

    Bu dediğim firmanın 2 tane daha şubesi var ve yeni açılacak olan mağazada müdür olarak iş teklif ediyor. Bekarım ve ciddi düşündüğüm kişiden bazı sebeplerden dolayı ayrıldığım çok olmadı. yani en az 1 sene bekarım diyelim. Evli olan ve kamudan özele ya da özelden kamuya geçen arkadaşlar yorum yaparsa çok memnun olurum. Çok yazdım hakkınızı helal edin. İyi forumlar.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi WhoKnowsMe -- 6 Temmuz 2020; 20:44:32 >



  • Evli değilim, özelden devlete geçen bir mühendisim. İlerde özelde çok daha yüksek ücret alma şansım olmasına rağmen kamuya geçtim.

    Neden mi?

    * Emeklilik yaşı 60-65 civarına set oldu. Hiçbir özel sektör firması seni o yaşa kadar çalıştırmaz.
    * Çalışma şartları şu an iyi bir firmadasın diyelim ama ilerde şartlar değişirse ne olacak? Kamuda ki zamanı özelde bulman çok zor.
    * Kamuda çalışırken maaşın garanti olduğu için , yüklü bir takside girebilirsin? Özelde buna cesaret etmek intihar gibi bişey.
    * Ülkede ekonomi son 8 yıldır iyi değil, uzun bir sürede iyi gitcek gibi durmuyor. Özel sektörde inanılmaz güvensiz bir ortam var.
    * Özelde bilmem ne müdürüde olsan, hep tetikte olmak durumundasın, çünkü iş veren tarafı senin alternatiflerini her daim araştırıyordur.
    * Hangi pozisyonda olursa ol, 50 yaş civarı personelin durumu çok kritik olacak, çünkü emeklilik yaşı çok uzadı, ülke ve özel sektör buna hazır değil.
    * Özel yerine, kadrolu memurluğa araştırman daha mantıklıdır.
  • Evli değilim, özelden devlete geçen bir mühendisim. İlerde özelde çok daha yüksek ücret alma şansım olmasına rağmen kamuya geçtim.

    Neden mi?

    * Emeklilik yaşı 60-65 civarına set oldu. Hiçbir özel sektör firması seni o yaşa kadar çalıştırmaz.
    * Çalışma şartları şu an iyi bir firmadasın diyelim ama ilerde şartlar değişirse ne olacak? Kamuda ki zamanı özelde bulman çok zor.
    * Kamuda çalışırken maaşın garanti olduğu için , yüklü bir takside girebilirsin? Özelde buna cesaret etmek intihar gibi bişey.
    * Ülkede ekonomi son 8 yıldır iyi değil, uzun bir sürede iyi gitcek gibi durmuyor. Özel sektörde inanılmaz güvensiz bir ortam var.
    * Özelde bilmem ne müdürüde olsan, hep tetikte olmak durumundasın, çünkü iş veren tarafı senin alternatiflerini her daim araştırıyordur.
    * Hangi pozisyonda olursa ol, 50 yaş civarı personelin durumu çok kritik olacak, çünkü emeklilik yaşı çok uzadı, ülke ve özel sektör buna hazır değil.
    * Özel yerine, kadrolu memurluğa araştırman daha mantıklıdır.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: murat gülen

    Evli değilim, özelden devlete geçen bir mühendisim. İlerde özelde çok daha yüksek ücret alma şansım olmasına rağmen kamuya geçtim.

    Neden mi?

    * Emeklilik yaşı 60-65 civarına set oldu. Hiçbir özel sektör firması seni o yaşa kadar çalıştırmaz.
    * Çalışma şartları şu an iyi bir firmadasın diyelim ama ilerde şartlar değişirse ne olacak? Kamuda ki zamanı özelde bulman çok zor.
    * Kamuda çalışırken maaşın garanti olduğu için , yüklü bir takside girebilirsin? Özelde buna cesaret etmek intihar gibi bişey.
    * Ülkede ekonomi son 8 yıldır iyi değil, uzun bir sürede iyi gitcek gibi durmuyor. Özel sektörde inanılmaz güvensiz bir ortam var.
    * Özelde bilmem ne müdürüde olsan, hep tetikte olmak durumundasın, çünkü iş veren tarafı senin alternatiflerini her daim araştırıyordur.
    * Hangi pozisyonda olursa ol, 50 yaş civarı personelin durumu çok kritik olacak, çünkü emeklilik yaşı çok uzadı, ülke ve özel sektör buna hazır değil.
    * Özel yerine, kadrolu memurluğa araştırman daha mantıklıdır.
    Merhaba öncelikle dikkate alıp cevap verdiğiniz için teşekkür ederim. Amacım en azından 35 e kadar güzel para kazanabileceğim bir işte çalışabilmek. Mühendis olduğunuz için alacağınız maaş benim aldığım maaşın oldukça üstünde. Dediğiniz gibi ülke ekonomisi kötü durumda. Kafamı karıştıran durum bu. 10 yıla kadar çalışabilirsem zaten kendi işyerimi açmak istiyorum. Belki daha erken bile olabilir. Elimde mühendislik gibi bir meslek olmadığı için biraz daha bakınıyorum. Çünkü aldığım maaş bişeyler yapmak için yeterli değil gibi. Tabiki tek değilim ancak ailemde bana evlilik konusunda destek verebilecek kimse olmadığı için mecburen şu anda daha fazla para kazanabileceğim bir iş arıyorum. Bu arada küçük bir şehirde yaşıyorum. Memur olmadan öncesinde bu işyerinin ilk açılan bayisinde 6400TL ye kadar maaş almıştım. Ancak devlet dairesine elimi kolumu sallaya sallaya giremeyeceğim için kazandığım için denemek istedim. Beğenmeyip istifa edeceğimi düşündükleri için 3 aya yakın sicilimi kapatmadılar ve yaklaşık 30.000 TL ceza yediler. Hep bi umut yani. Dediğiniz gibi 60-65 yaşına kadar hiçbir özel sektör çalıştırmaz. Bulunduğum kurumdan başka bir kuruma geçebilmek için aşırı sağlam bir tanıdığın olması gerekiyor. ülkemizdeki malum olaylardan dolayı kimse öyle canının istediği yere gidemiyor malesef. Zabıt katipliği hakkında da bilginiz varsa sürekli oturuyorsunuz ve üst olan kişi yap dediği zaman yapmak zorundasınız. Daha bu akşam saat 17:25'te karar yazmak için duruşma salonuna geçtik. Mesai saati içerisinde işe başladığınız için yok ben gidecem diyemiyorsunuz. Ben tekrar sabahın köründe gidiyorum ve üstüm genelde 10-11 arası geliyor.
    Açıkçası diğer iş teklifini değerlendirmeye almamda bu tarz olaylar başı çekiyor. 10 yılı doldurmuş personellerin rahatlıkları zaten paşa da yok. Sürekli "bu saatten sonra ben mi yapayım, bana ne faydası olacak" kafasındalar. Aslında amaçları benim bişeyleri öğrenmemmiş gibi davranıyorlar ama açıkça işi salladıkları belli. Bu şekilde olaylar çoğu adliyede yaşanıyordur tabi ama elimde farklı bir fırsat varken de değerlendirmek istiyorum. İki mesleği karşılaştırıp artı eksi yönlerini yazdığımda memurluğun artı yönü genel olarak haftasonu tatili ve maaşın aksamadan sorgusuz sualsiz yatması. Daha önce sürekli prim sistemine dayalı işyerlerinde çalıştığım için yaptığın iş karşılığında prim almak mantıklı geldiğinden çalışma hevesi de oluyor.
    Ancak burada temmuz maaşıma 150 TL zam gelecek diye sabırsızlıkla beklemek istemiyorum. Zira sözleşmeli olduğum için ağustos ayında zaten vergi dilimine girip o aldığım zammı sene sonuna kadar göremiyorum :D

    Neyse değerli yorumunuz için teşekkür ederim. Bu tarz şeyler tabi ki internetten bakılıp oo bu böyle dedi kesin şunu yapmalıyım diye birşey değil. Fikir ediniyorum. Sonuçta hayat tecrübesi benden çok fazla olan abilerim kardeşilerim vardır. Yine de fikir edinmek ve bilgi alışverişinde bulunmak iyi geliyor insana. İyi forumlar.
  • Zabıt katipliği nasıl bir meslek hocam biraz daha detaylı anlatır mısınız

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • reodentreomantik R kullanıcısına yanıt
    2014 yılındaki dertlerden 2020 yılına kadar üstüne eklenenler de var.
    3 aşağı 5 yukarı bu şekilde demek isterdim. Belki bulunduğunuz yere göre değişir ama 5 aşağı 3 yukarı böyle :D


    Kay1PRuH isimli üyeden alıntı..12 Ocak 2014 15:44:59 tarihli yazısı. Bu şekilde yorum kopyalamak yasak değildir umarım.


    NOT : Beğenmiyorsan git başka iş yap, zorla mı yapıyorsun, o işi bulamayanlar var, haline şükret, nankörlük yapma DİYECEK DÜŞÜNCESİZLERLE MUHATTAP OLMAYACAĞIMI, önce yazının tamamını okumaları gerektiğini BELİRTEYİM! iyi ya da kötü geçimimi bu işten sağlıyorum, bana bu durumu bu şekilde girmeden anlatmış olsalardı burada olmazdım, buraya girene kadar çektiğim badireler sonrasında gerek çevresel baskı, gerek ise yılların getirdiği mesleki ve kişisel kayıplar nedeni ile mecbur durumda olduğumdan bu sözlerin sahipleri ile muhattap değilim öncelikle bunu belirteyim.

    Merhabalar, yaklaşık 6 yıldır kâtip olarak görev yapıyorum, öncelikle maaşımız geçtiğimiz ay itibarı ile 4 yıllık fakülte mezunu olmam ve lisede hazırlık okumuş olmam nedeni ile 1/7 derece/kademe'den ödeniyor ve son aldığım maaş 1.870,00 TL idi, bekarım bu nedenle evlilik ve çocuk yardımım da yok haliyle. Yeni yıl zamları ile ite kaka 2.000,00 TL'yi ancak bulacaktır diye düşünüyorum. Giyim yardımı olarak 15,00 TL'den daha düşük bir ödeme yapılıyor yıllık bir kere onun haricinde yine her yıl bir kere bankadan tam olarak hatırlamıyorum ama 300,00 TL 'den düşük bir promosyon ücreti alıyoruz, otopsi, keşif ya da haciz, icra işlemlerinde işlem başına komik rakamlar elde ediyorsun ancak bunlar inan komik rakamlar ki inan o gün adliyeye gelişte o parayı zaten ulaşımına harcamış oluyorsun, yeme, içme masraflarını saymıyoruz. :D Katip ACIKMAZ! (tabii ki bu örnek mahkeme ve icra müdürlüklerinde/memurluklarında çalışanlar için ve yer yer farklılık gösterebiliyor) bir süredir savcılıkta çalışıyorum ki nöbetimiz 7 gün sürüyor, 7 gün boyunca mesai saatlerinde normal mesaini yapmanın ardından, mesainin dışında senin görevin bitmiyor ve devam ediyorsun, yakalanan şahısların sorguları, mahkemeye sevk işlemleri, olay yeri keşif işlemleri ve otopsilerde görev alıyorsun, telefonun her an çalabilir endişesini geçtim gece saat kaç olduğunun bir önemi yok ve 7 gün (haftasonu dahil) bu durum devam ediyor, ilk bir iki yıl kazanmak için çektiğin çileyi göz önüne alarak kendini zorluyorsun katlanmak için ardından da zaten özel sektördeki tüm bağlarını kopartmış olduğun için ve ailenin umutlarını yıkmamak adına dönüş yapamıyorsun.
    Burada aktardıklarım şahsi görüşlerimdir üzerine alınanın keyfi bilir, yarası olan gocunsun. Adalet Bakanlığı personelinin durumu açısından fikir sahibi olmanı sağlamayı umut ediyorum;
    Mübaşir, hizmetli ve şoför arkadaşlarımızın sorumluluğu kesinlikle bir katibin sorumluluğunun yanında yarı yarıya bile kıyas kabul etmez, aynı maaşı aldığınız gibi onlar gerçekten giyim yardımı (yılda 2 defa) ve keşif, otopsi ve diğer görevlendirmelerde amirlerin taktir ettikleri meblağlar oranında sarf ücreti alıyorlar. HŞimdiki aklım olsa kesinlikle 1. tercihim Mübaşirlik, 2. tercihim şoförlük, 3. tercihim hizmetlilik ve son tercihim kâtiplik olurdu. Bana bu durumu bu şekilde kimse anlatmadı, bu nedenle işe başladığım zamana kadar aralarındaki farkları bu şekilde bilmiyordum. :) Aynı hatta daha az gelirle 2-3 kat fazla iş yapmak? Sorumluluk tavan yapmış şekilde hemde... Ha Ayrıca bu demek değil ki emeğimizin hakkını alabiliyoruz, yaptığımız işin ağırlığı ve sosyal götürüleri karşısında aldığımız ücret çok komik, kardeş meslek olarak nitelendirebileceğimiz polis arkadaşlarımız gerek maaşları ile gerek ise askerlik hizmetinden muaf tutulmaları, sosyal hakları ve yıpranma tazminatları ile bize yapılan haksızlığın boyutunu anlamanız için emsal teşkil edecektir.

    Azıcık hakkaniyet gözetilmeye çalışılırsa öne atılacak bahaneler ve cevabım;
    -sizin sendikaya üye olma hakkınız var
    - sendika üyesi hatta yönetiminde sayılırım, ,ilçe temsilcisiyim, şimdiye kadar 6 yıldır hak kazanımını bırakın, kaybetmediğimiz hak kalmadı,
    -sizin tayininiz yok, göreve başladığınız yerde devam ediyorsunuz
    - tayin olup haklarımız eşitlenecekse ve doğuda görev yaptığımızda aynı şekilde tazminat alacaksak bence sıkıntı yok tayin problem değil.
    -biz sokaklarda koşturup o suçluları toplayıp karşınıza getiriyoruz, canımız koltukta geziyoruz,
    - bütün suçlularla bizler de muhatap oluyoruz ki bizim girişimiz, çıkışımız rahatlıkla takip edilebildiği gibi bizler silah da taşıyamıyoruz, bu nedenle kaç meslektaşım adliye içinde bile hayatını kaybetti bir zahmet araştırıverin bunu dile getirmeden önce,
    -siz üniforma giymekle uğraşmıyorsunuz
    - biz de takım kıyafet çilesi çekiyoruz ki üniforma olmadığı için sürekli aynı takımı giyemiyoruz ki o takım kıyafetleri de devletin bana yılda verdiği 15,00 TL'den düşük giyim yardımı ile almamı hayal etmek bile akla mantığa aykırı.
    -biz zaten devlet görevi yapıyoruz amacımız zaten ülkeyi ve halkın güvenliğini korumak askerlik vakit kaybı bizim için,
    - biz farklı bir devletin işini mi yapıyoruz? getirilen tüm suçluların tüm işlemlerini başlangıçtan sona kadar bizler gerçekleştirmiyormuyuz? Zaten aldığımız maaş belliyken, askerlik sürecinde tüm hayatımızı askıya aldığımız gibi bu süre zarfında hiçbir ödeme de almıyoruz, askerlik dönüşü tüm sosyal hayatımızla birlikte iş yerinde de tüm bilgi birikimimiz sekteye uğramış şekilde dönüyoruz.
    Ayrıca alınan yıpranma tazminatı, ulaşım araçlarından ücretsiz istifade etme, özel tesislerden yararlanma, maaşlar arasındaki farklar da bir düşünülsün isterse?

    Kesinlikle Adalet Bakanlığı personelleri hakettikleri ücretleri alamadıkları gibi, bırakın emeklerinin maddi karşılığını, manevi olarak da yıpratılmakta. Bizim için söylenen "Modern Köleler" teriminin çıkış noktası da buraya dayanmakta. Bir saatlik öğle aranı dahi kullanamadan mola vermeksizin çalıştığın günün akşamında herkes çıkarken amirinin tek bir kelimesi (çıkma) nedeni ile ücret almaksızın çalışmak, kendileri bazen öğleye kadar gelmezken senin 10 dakikalık gecikmen için tutanak tutulması, haftasonu nöbetlik bir iş olmamasına rağmen "nöbetçisin haftasonu gel karar yazacağız", "haftasonu gelir evrak takarsın, gelen evraklarla vakit kaybetme gel karar yazalım" tarzı cümleler ile yaptığın işin taktir edilmesini boşver amirler açısından hiçbir değerinin olmadığı ancak gelen müfettişler tarafından kontrol edildiğinde yine "sana bunları takmanı söylemedim mi" şeklinde ihalenin sende kalacağı durumlarla o kadar çok karşılaştım ki. Yani bu yazdıklarım buz dağının görünen yüzü ki mobing olayına canlı örnek görmek istiyorsanız sadece bir günlüğüne adliyede bir tanıdığınızın yanına uğramanız ya da bir duruşmaya girdiğinizde personeli izlemeniz yeterli olacaktır.



    Ben de bu kişinin giriş not kısmındaki ifadeleri kullandım dikkat ederseniz.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi WhoKnowsMe -- 7 Temmuz 2020; 21:21:46 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: WhoKnowsMe

    Merhaba öncelikle dikkate alıp cevap verdiğiniz için teşekkür ederim. Amacım en azından 35 e kadar güzel para kazanabileceğim bir işte çalışabilmek. Mühendis olduğunuz için alacağınız maaş benim aldığım maaşın oldukça üstünde. Dediğiniz gibi ülke ekonomisi kötü durumda. Kafamı karıştıran durum bu. 10 yıla kadar çalışabilirsem zaten kendi işyerimi açmak istiyorum. Belki daha erken bile olabilir. Elimde mühendislik gibi bir meslek olmadığı için biraz daha bakınıyorum. Çünkü aldığım maaş bişeyler yapmak için yeterli değil gibi. Tabiki tek değilim ancak ailemde bana evlilik konusunda destek verebilecek kimse olmadığı için mecburen şu anda daha fazla para kazanabileceğim bir iş arıyorum. Bu arada küçük bir şehirde yaşıyorum. Memur olmadan öncesinde bu işyerinin ilk açılan bayisinde 6400TL ye kadar maaş almıştım. Ancak devlet dairesine elimi kolumu sallaya sallaya giremeyeceğim için kazandığım için denemek istedim. Beğenmeyip istifa edeceğimi düşündükleri için 3 aya yakın sicilimi kapatmadılar ve yaklaşık 30.000 TL ceza yediler. Hep bi umut yani. Dediğiniz gibi 60-65 yaşına kadar hiçbir özel sektör çalıştırmaz. Bulunduğum kurumdan başka bir kuruma geçebilmek için aşırı sağlam bir tanıdığın olması gerekiyor. ülkemizdeki malum olaylardan dolayı kimse öyle canının istediği yere gidemiyor malesef. Zabıt katipliği hakkında da bilginiz varsa sürekli oturuyorsunuz ve üst olan kişi yap dediği zaman yapmak zorundasınız. Daha bu akşam saat 17:25'te karar yazmak için duruşma salonuna geçtik. Mesai saati içerisinde işe başladığınız için yok ben gidecem diyemiyorsunuz. Ben tekrar sabahın köründe gidiyorum ve üstüm genelde 10-11 arası geliyor.
    Açıkçası diğer iş teklifini değerlendirmeye almamda bu tarz olaylar başı çekiyor. 10 yılı doldurmuş personellerin rahatlıkları zaten paşa da yok. Sürekli "bu saatten sonra ben mi yapayım, bana ne faydası olacak" kafasındalar. Aslında amaçları benim bişeyleri öğrenmemmiş gibi davranıyorlar ama açıkça işi salladıkları belli. Bu şekilde olaylar çoğu adliyede yaşanıyordur tabi ama elimde farklı bir fırsat varken de değerlendirmek istiyorum. İki mesleği karşılaştırıp artı eksi yönlerini yazdığımda memurluğun artı yönü genel olarak haftasonu tatili ve maaşın aksamadan sorgusuz sualsiz yatması. Daha önce sürekli prim sistemine dayalı işyerlerinde çalıştığım için yaptığın iş karşılığında prim almak mantıklı geldiğinden çalışma hevesi de oluyor.
    Ancak burada temmuz maaşıma 150 TL zam gelecek diye sabırsızlıkla beklemek istemiyorum. Zira sözleşmeli olduğum için ağustos ayında zaten vergi dilimine girip o aldığım zammı sene sonuna kadar göremiyorum :D

    Neyse değerli yorumunuz için teşekkür ederim. Bu tarz şeyler tabi ki internetten bakılıp oo bu böyle dedi kesin şunu yapmalıyım diye birşey değil. Fikir ediniyorum. Sonuçta hayat tecrübesi benden çok fazla olan abilerim kardeşilerim vardır. Yine de fikir edinmek ve bilgi alışverişinde bulunmak iyi geliyor insana. İyi forumlar.

    Alıntıları Göster
    Hocam tabii ki herkesin durumu farklıdır, görüşleri de farklıdır. Her ne kadar senin yaşadığın zorlukları bilemeden yorum yapsakta, yinede tavsiyem devlet işini sözleşmelide olsa hemen bırakma. Bu ekonomik koşullarda iyi ücreti alıp , daha sonra kendi işini kurmak çok zor ve çok rasyonel değil. 6.400 tl kazanmışın çok güzel ama bir corona günleride hiç bir ücrette de kazanmayabilirdin. Ek iş yapabilme durumun varsa bence o tarafa yönelsen daha iyi olur.

    Ben daha lise yıllarında devlette çalışmak istediğimi saptamıştım, sağlık bölümü okuyarak değil elektrik mühendisliği okuyarak bunu başardım. Elektrik mühendisliği kod avantajı ile devlete düşük puanla girebiliyordu, o yüzden tercih etmiştim. Sonra kod birleştirmesi oldu o avantajı gitti ama yinede peşini bırakmadım ve kazanıp atandım. Şu an evlilik durumları bende de olabilir.
    Mühendis olsam devlette ne işim var diyende çıkabilir, hayata gerçekçi ve ne istediğini bilerek o yönde karar verirsen başarılı olursun. Ben devleti istedim, çeşitli engeller çıktı ama sonunda başardım. Yani sende ne düşünüyorsan ona göre karar ver, tereddüt etme uygulamaya geç.

    başarılar arkadaşım.
  • 3 senedir zabıt katibiyim. ben soran herkese zabıt katibi olun diyorum. kimsenin benden daha fazla mutlu olmaya hakkı yok.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: red0x

    3 senedir zabıt katibiyim. ben soran herkese zabıt katibi olun diyorum. kimsenin benden daha fazla mutlu olmaya hakkı yok.
    Hocam gerçekten bu kadar kötü bi meslek mi bu ya ?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • reodentreomantik R kullanıcısına yanıt
    Daha kötü bir memurluk yok yok yok. Mübaşir 10 kat daha iyidir.
  • Zabit katipligi, yapilan iş miktarı ve zorluğuna oranla, en az maaş alınan ve en fazla mobbinge uğranılan meslektir, hem de açık ara.

    Bazen başka kurumlara bir iş için gidiyorum ve neresi olursa olsun, çalıştıkları ortamin rahatligini, oturup muhabbet edişlerini, çay kahve içişlerini görünce, bunlar memursa biz neyiz diyorum.

    Bizim sözde 30 dk öğle aramız var ama ben öğle yemegi olarak evden goturdugum bir adet elmayi 2 dk icinde yemek zorundayim, işte o derece bir yogunluk bu..

    Hele hakimden savcidan mudurden gordugumuz mobbinge şahit olsaniz, acırsınız halimize. Maalesef böyle yüksek mevkilere gelmiş olsalar da, pek cogu ciddi anlamda insanliktan çok uzakta. Onlarin gözünde köleden farksızız. Hani dönem filmlerinde, kölelerine işkence eden, döven, söven çiftlik sahipleri var ya, aynı öyleler işte. Ama kendi kalemlerinin dışında öyle güleryüzlü, öyle hoşsohbetler ki, gören inanmaz astlarına yaptiklari eziyetlere. Aranizda tek fark, onlarin hukuk fakultesi okumuş olması. Ben mesela felsefe mezunuyum, ben de 4 yıllık lisans mezunuyum. Ama hukuğu bitirmiş olmasi her nasilsa bir hakime beni ezmesi, bagirmasi, dalga gecmesi icin hak veriyor.

    Anlatacak çok şey var da, anlatmanın bir faydası yok. Kimseye bu mesleği tavsiye etmiyorum. Ben de mecbur kaldım da girdim. Kendinize başka çıkış yolları bulmaya çalışın, sahiden çok mutsuz olursunuz.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Merhaba kardeşim. Yaşadığın ikilemi çok iyi anlayabiliyorum. Uzun uzadıya girmeden Turizm sektöründen kamuya geçen birisi olarak ben sana kesinlikle kamuyu öneriyorum. Evlenip çocuk sahibi olduğunda ve yıllar geçip bu enerjin azaldığında doğru kararının farkına varacaksın. Hakkında hayırlısı ne ise olsun.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Darkness

    Zabit katipligi, yapilan iş miktarı ve zorluğuna oranla, en az maaş alınan ve en fazla mobbinge uğranılan meslektir, hem de açık ara.

    Bazen başka kurumlara bir iş için gidiyorum ve neresi olursa olsun, çalıştıkları ortamin rahatligini, oturup muhabbet edişlerini, çay kahve içişlerini görünce, bunlar memursa biz neyiz diyorum.

    Bizim sözde 30 dk öğle aramız var ama ben öğle yemegi olarak evden goturdugum bir adet elmayi 2 dk icinde yemek zorundayim, işte o derece bir yogunluk bu..

    Hele hakimden savcidan mudurden gordugumuz mobbinge şahit olsaniz, acırsınız halimize. Maalesef böyle yüksek mevkilere gelmiş olsalar da, pek cogu ciddi anlamda insanliktan çok uzakta. Onlarin gözünde köleden farksızız. Hani dönem filmlerinde, kölelerine işkence eden, döven, söven çiftlik sahipleri var ya, aynı öyleler işte. Ama kendi kalemlerinin dışında öyle güleryüzlü, öyle hoşsohbetler ki, gören inanmaz astlarına yaptiklari eziyetlere. Aranizda tek fark, onlarin hukuk fakultesi okumuş olması. Ben mesela felsefe mezunuyum, ben de 4 yıllık lisans mezunuyum. Ama hukuğu bitirmiş olmasi her nasilsa bir hakime beni ezmesi, bagirmasi, dalga gecmesi icin hak veriyor.

    Anlatacak çok şey var da, anlatmanın bir faydası yok. Kimseye bu mesleği tavsiye etmiyorum. Ben de mecbur kaldım da girdim. Kendinize başka çıkış yolları bulmaya çalışın, sahiden çok mutsuz olursunuz.
    Hocam nerde katipsin?
    Benzer olayları ben de çevrede görüyorum.
    Aynı yerde miyiz acaba

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • https://www.resmievrak.com/cezaevi-katibi-nasil-olunur/

    ceza evi katibi nasıl olunur bu sitede bilgilendirilmiş

  • Kararını verdin mi bilmiyorum baya zaman geçmiş aradan.
    Kısmen bende benzer durumdaydım artı eksiler ile kararım kamudan yana oldu
    Zabıt katibiyim (özelde daha rahattım)
  • Ben de katibim 1 sene doldu

    Gerçekten berbat bir iş yeri

    KYK Borcum olduğundan sözleşmeyi yenileyeceğim.

    Ama sorsanız, hiç istemiyorum.

    Ailemin bir evi vs. olmadığı için mecbur çalışıyorum.

    Zorunda olmayan biri, asla adliyede çalışmasın.

    Bir senede psikolojik sorunlar edindim.

  • Alımı vardı ben de zabıt katibi olacaktım, f kalvye 10 parmak kusursuz yazıyordum ama katip arkadaşlar ikna etti de vazgeçtim. Arkadaşlarım psikolojilerinin bozulduğunu, iletişim sıkıntısı çektiklerini söylüyordu.

  • zabıt katibi arkadaş sakın olmayın işsiz kalın daha iyi geçim sıkıntısı olmasa hemen bırakırım ben diyor bilemiyorum

  • justicest J kullanıcısına yanıt
    6 yıl özel sektörde çalıştım özel sektör zorluğunu bilirim ama bende aynı durumdayım hiç gitmediğim psikiyatri polikliniğine bu sene gittim.

    < Bu ileti iOS uygulamasından atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: covert

    6 yıl özel sektörde çalıştım özel sektör zorluğunu bilirim ama bende aynı durumdayım hiç gitmediğim psikiyatri polikliniğine bu sene gittim.

    sen de mi katipsin hocam?


    yahu hem zabıt hem de icra katipliği için sözlü mülakata girdim (ve ikm için de) katiplik hakkındaki yorumları okudukça ağlayasım geliyor :D ama maddi ve ailevi sıkıntılardan dolayı böyle bir işe ihtiyacım var ne kadar zor da olsa.. ve inşallah ikm olur diyorum gönlümden ikm geçiyor bana daha uygun gibi dosya evrak işlerini falan hiç sevmem

  • covert kullanıcısına yanıt
    Çok gözümü korkuttunuz valla. Neyse yaşayıp göreceğiz artık napalım. Elde olanın en iyisi bu şimdilik.

    < Bu ileti Android uygulamasından atıldı >
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.