Şimdi Ara

ANITA Janus Point İkiz Evrenin İzlerini mi Buldu?

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
6
Cevap
2
Favori
989
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
4 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • ANITA (Antarctic Impulsive Transient Antenna) Projesi NASA ile ABD Enerji Bakanlığı desteğinde ve Hawaii Üniversitesi öncülüğünde olmak üzere UCLA, Ohio Devlet Üniversitesi, Delaware Üniversitesi, Kansas Üniversitesi, Washington Üniversitesi, Londra Kolej Üniversitesi, NASA Jet İtki Laboratuvarı, Şikago Üniversitesi, Caltech ve Tayvan Milli Üniversitesi işbirliği ile çok yüksek enerjili kozmik nötrinoları Askaryan etkisinden yararlanarak incelemek amacıyla oluşturulmuştur. Çok yüksek enerjili kozmik ışınların Antartika’daki kalın buz tabakasıyla etkileşime girerek geriye anizotropik radyo dalgaları ve/veya mikrodalgalar şeklinde yansıdığı öngörülmektedir. Proje bu amaçla Antartika’yı üs seçmiş ve çok hassas bir anten (ANITA) balonlar aracılığı ile Antartika semalarında stratosferik yüksekliklerde (10-50 km) uçurularak veri toplanmıştır.

    Projenin amacı yüksek enerjili nötrinoları Askaryan etkisi denilen bir fenomen aracılığıyla incelemekti ve bunun için parazit yapabilecek radyo dalgalarının hemen hiç olmadığı Antartika semaları seçilmişti. Askaryan etkisi temel olarak yüksek enerjili bir parçacığın ışığın dalga fazından hızlı yol almasıyla ortaya çıkan ikincil/yan ürün parçacıkların radyo ya da mikrodalga spektrumunda anizotropik ışıması olgusudur. Düşük enerjili nötrinoları tespit etmek neredeyse imkansızdır ancak yüksek enerjili nötrinoları bu yöntemle tespit etmek mümkündür.


    ANITA  Janus Point İkiz Evrenin İzlerini mi Buldu?


    Bu amaçla, Askaryan dalgalarını saptayacak şekilde tasarlanmış olan ANITA anteni yüksek irtifa (35-40 km) balonları aracılığıyla Antartika semalarında toplam 4 kez uçuruldu ve veri toplandı.

    Bu uçuşlardan toplanan verilerde iki kez bir anomali görülmüş ancak bu anomaliler yine benzer bir proje olan IceCube deneylerinde gözlenmemiştir. Ancak özellikle 2016 yılında yapılan uçuşta toplanan verilerde gözlenen anomali Standart Modele aykırı sonuçlar içermektedir. Şöyle ki; yüksek enerjili nötrinolar uzaydan yoğun bir şekilde dünyaya düşmektedirler. Çok nadiren (milyarda 1) bu yüksek enerjili nötrinolar dünya yüzeyinden sekerek uzaya geri dönmektedir. Bu türden örnekler olağanüstü örneklerdir ve olağan durumda konu nötrinolar atmosfer ya da yeryüzü tarafından bloke edilmektedirler. Düşük enerjili nötrinolar ise ne atmosferle ne de yerküreyle etkileşime girmeden dünyanın içinden geçip gitmektedirler.

    2016 yılında toplanan verilerde hiçbir şekilde izah edilemeyecek yoğunlukta Antartika yüzeyinden uzaya doğru yüksek enerjili bir Tau nötrinosu fırtınası tespit edildi. Bu nötrinolar uzaydan gelseydi, normalde atmosfer ve Antartik buz kütlesi tarafından bloke edilmesi gerekirdi. Yani nötrino sinyali beklenen konumdan – uzaydan – değil, yerden geliyordu!

    Bu durum Standart Modele aykırıydı. Biri olağanüstü, diğeri olağan iki açıklama geliştirildi. Olağan olan açıklama yakınlardaki bir süpernova patlamasından gelen nötrino ışıması o kadar masif ve yoğundu ki milyarda 1 olasılıkla gerçekleşecek yansımalar bu yoğun olarak geri dönen nötrino demetini yaratmıştı.
    Diğeri ise Standart Modelde sol-elli olarak bilinen Tau nötrinolarının sağ-elli ayna ikizinin bulunmuş olmasıydı. Yani evrende egzotik yeni bir parçacık bulunmuştu ve bu parçacık zamanda geri gidiyordu!


    ANITA  Janus Point İkiz Evrenin İzlerini mi Buldu?


    Zamanda geri gitme olgusu bir kavrama dayandırılmaktadır. Bu kavrayışa göre madde ve anti-madde aslında tıpatıp aynı parçacıklardır ancak birbirlerine göre zamanda ters yönde yol aldıkları için yükleri farklıymış gibi görünmektedirler. Bir başka deyişle negatif yüklü elektronla onun antisi olan pozitif yüklü pozitron aslında aynı parçacıktır ancak pozitron elektrona göre zamanda ters yönde gitmektedir ve bu nedenle bize pozitif yüklüymüş gibi görünmektedir.
    Bu kavramdan yola çıkılarak evrenimizin ayna imajı olan bir “ikiz evren” modeli ortaya atıldı. Bu modele göre Big Bang anında aslında madde ve anti-maddeden oluşan iki evren yaratılmıştı. Bizim içinde bulunduğumuz evren zamanda ileri giderken diğeri zamanda geri gidiyordu. Bu modelin ortaya atılışının temel amaçlarından biri neden zaman oku tek yönlüdür ve anti-maddeye ne oldu sorularına bir cevap bulmaktı. Bu modele göre bizim evrenimiz genişlerken diğer evren zamanda geri gittiği için küçülüyordu ve her iki evren ters yönlerde iç içeydi. Modelin aslında matematik düzeyinde bir dizi açmazı var ve bu yüzden olsa gerek fizik çevrelerinde çok taraftar bulmuş görünmüyor.

    Ancak ANITA’nın bulguları bize bu modelin tutarlı olabileceğine işaret ediyor. Tespit edilen Askaryan radyasyonu evrenimizdeki sol-elli nötrinoların işi olamaz gibi görünüyor. Bu durumda sağ-elli yeni bir Tau nötrinosu* keşfedilmiş olabilir ve sağ-elli tau nötrinoları ancak zamanda geri giden bir ikiz evren varsa mümkün olabilir.
    Şimdilik fizik camiası bu öneriye soğuk duruyor ve ANITA verilerinin çok daha ayrıntılı analizlerini bekliyor. Üstelik Antartika’da yapılan benzer başka gözlemlerde bu olguya rastlanmamış olması düşük de olsa parazitik sinyal ihtimalini artırıyor.

    Sonucu hep birlikte bekleyip göreceğiz…

    (*) Tau nötrinoları düşük enerjili nötrinolardır ve geçici olarak yüksek enerjili tau leptonlarına dönüşebilmektedirler. Modele göre bu parçacıklar uzayda tau leptonları olarak yol almakta, atmosfere çarpınca düşük enerjili Tau nötrinosuna dönüşüp yeryüzünden geçmekte ve buz kütlesinden çıkarken tekrar yüksek enerjili tau leptonlarına dönüşmektedirler ve bu da onların varlığını tespit etmemize olanak tanıyan Askaryan etkisine yol açmaktadır.


    ANITA Resmi web sitesi:http://www.ps.uci.edu/~anita/



  • Geçen gün bir yerde haberini görmüştüm ama ayaküstü okuyamamıştım, teşekkür ederim. Bu arada çeviri size mi ait?

    Eski yunan medeniyetindeki filozoflardan farkımız bu araştırmalar heralde. Zamanına göre onlar da çok iyiymiş ama sanki sonrasında bu kadar zamanda (ve bu kadar teknolojiye rağmen) göreceli fazla bir bilimsel gelişim gösteremedik bu kadar nüfusla.

    Evrenin yaşı hesaplaması yapılan bir çalışmada, bilmem kaç milyar ışık yılından yansıyan büyük patlamanın izlerini görünce de mutlu olmuştum mesela. Çoğumuz umursamasak bile dünyanın belki milyonda biri bu işlere gerçekten kafa yoruyor. Eğer ki insan ırkının bir üstünlüğü var ise, bunun sebebi işte o adamlar.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • asderty A kullanıcısına yanıt
    Çeviri değil de derleme. ANITA, Tau nötrinoları, Askaryan radyasyonu ve ikiz evrene ilişkin okudğum 8-10 makaleden aklımda kalanları derleyip yazıya döktüm.

    Konu 1 hafta önce popüler medyaya düştü. Düşünce ben de burada paylaşayım istedim. Sonuçta ikiz evren hipotezi pek duyulmuş bir hipotez değildi ve daha çok bilinsin istedim çünkü anti-maddeye ne oldu sorusuna verilen her 10 milyar çarpışmada 1 proton ve elektron geriye bkaldı cevabı beni hiç bir zaman tatmin etmedi. Bu asimetrinin nedeni kaynağı konusundaki belirsizlik sürüyor. Neden 10 milyar madde ve anti madde çarpışınca geriye bir madde kalıyor net olarak belli değil. Bazı açıklama girişimleri var ama bence yetersiz.

    O nedenle anti-maddeden oluşan bir ayna evren fikri hiç de kötü durmuyor. Ayrıca zaman okunun tek yönlülüğü için sürekli entropi açıklamasının verilmesi de bana yeterince açıklayıcı gelmiyor.

    Bu hipotez zamanı tek yönlülükten kurtarıp, anti-maddeyi de özgür bırakıyor. Eğer saptanan Askaryan radyasyonu gerçekten de sağ-elli tau nötrinolarına aitse, Janus point de denilen ayna evrenin varlığına güçlü bir delil olabilir.
  • Torlak Kemal kullanıcısına yanıt
    O zaman daha bir eline sağlık

    Uzayla ilgili 1-2 popüler bilim kitabı hariç birşey okumadım. Ancak böyle sağda solda gördüğüm birkaç yazıyı okuyorum arada denk geldikçe. Anlayabildiğim kadar artık.

    Ama git gide daha azalıyor bu tür yazılar, haberler. Keşke bu tarz haberler/yazılar türkiyede de artsa. Ve tabii okuyan ilgilenen sayısı da artsa.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Anekdot şeklinde bilgi, çok çok zor ve nadiren etkileşen nötrinolar da kütle olduğu da fark edilmişti. Olası olarak yeni keşfedilmiş sağ elli Tau nötrinolarıyla zaman yük parite (CPT) simetrisinin tüm bir kozmolojiye uyarlanabilir olduğunu ve ikiz evren modeline zemin oluşturabileceğini düşünmek bence de çok mantıklı. İsmini zaten görür görmez favoriye ekledim. :d

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.