Etrafım boş insanlarla dolu.

Dostum bahsettiğin konuları konuşabilmek için önce bilgi toplamak lazım. O da yalnızlıkta yapılır.
Birileriyle karşılıklı felsefe yaptığınızı zannedip patinaj atıyor da olabilirsiniz.

Bahsettiğin özelliklere sahip insanlara ulaşmak istersen ulaşırsın diyeceğim ama girdiğin kulüpteki insanlar ne kadar bilgili? Savundukları değerler ne kadar doğru? Sen onlara farklı bir açıdan yaklaştığında tepkileri ne olacak? Doğruyu mu kabul edecekler yoksa konforlu hissettireni mi?

Belki dışarıda değil içeride aramak gerekiyordur önce. Ama niyetin güzel.

Bence bir sohbeti anlamlı kılan sohbetin konusundan ziyade, konunun nasıl işlendiği. Bence karı kız konularında veya benzeri konularda konuşmakta bir kusur yok, önemli olan nasıl konuşulduğu.

Emin ol, onların tersine bilmişlik taslayan ve sık sık münâzaraya tutuşanlar daha sinir bozucudur. Düşünceden, kendini yetiştirmekden nasibini alan adam ulu orta fikir işlerini öyle konuşmaz ama bunlarla yontulmuş olmak onun tavırlarına yansır. Ya futbol ya felsefe diye bir şey yok yani; ikisi aynı derece rahatsız edici yerine göre. Hoş sohbet denen bir şey var.

sen recep ivedik gibi kişilere kurban ol. çünkü o denli içi dışı bir,saf,iyi niyetli ve duygularını olduğu gibi yansıtan insan bulamazsın. bu nedenle zaten recep ivedik ve kemal sunal tarzı tiplemeler patladı. halk eğitimsiz geri zekalı olduğu için değil. patlamasının sebebi, halk güvenecek insan bulmakta zorlanır oldu artık.her taraf güven kazanıp şamarlamaya çalışan sahtekarlarla doldu. recep ivedik gibi tipler artık altın değerinde.

adamın biri 2kitap okur.sanki bana alemin kralı ve üstün kişilik oldu.kendini toplumun 150yıl önünde görür,herkese tepeden bakmaya başlar hemen. asıl kaçılması gereken tipler bunlar.

halbuki okuduğu kitaba baksan rus anna karenina'nın kimlere göz kırpıp da vermediğini anlatıyor. bildiğin brezilya dizisinin yazılı versiyonu. bu kitap olayını bu kadar abartmayın.zamanında film çekmek zormuş 1800lerde. tv yokmuş millet evde otur otur sıkılırmış.roman patlamış gitmiş.günümüzde nasıl çocukların eline tablet verip susturuyorlar,ozamanlarda roman veriyorlarmış işte.

yazar oturup kafadan senaryo canlandırıp kitap yazarmış.boş iş onlar. kitap iyi tamam. kelime dağırcığını genişletir, kelimeleri kafanda canlandırman açısından iyidir falan ama asıl kitap bir haritadır. yada değerli bir bilginin aktarıldığı bilimsel bir yazıdır. yoksa abuk sabuk aşk romanının kitap niteliği bile yok bence.

bir büyüğümle yürürüm,bir kafeye gireriz.karşıda bir tipleme vardır almış eline anna karenina kitabını okuyor. eğer karşıda şöyle oturan bir tipleme varsa bil ki o entel dantel tabakaya yamanmaya çalışan biridir. asıl amacı da yine karı kızdır.



erkeklerin ortak hedefleri bellidir.
1-bol para ve rahat yaşam
2-açık pembe renkte dar ve kaygan bir delikli sevgi dolu bir kız
3-boş bir aktivite. kafayı dağıtacak aktivite. bu bir spor olabilir,arabalar motorlar yada dizi film kitap vs olabilir.kitapta dediğim gibi filmin yazılı versiyonu.
4-toplum içinde takdir görmek.

kitap dediğin bilgi aktarır. hayatla ilgili bir deneyimi aktarır vs. fazla entel dantel olma..o etrafındakiler gibi biraz dobra ol. dersinki ben şuan kız sevgili falan arayışında değilim.birini bulursam düşünürüm.sürekli farklı kızlardan bahsedip durmayın. onlarda gider eve asılır rahatlarlar.hormonları normale döner.biraz daha normalleşirler.olur biter. hemen insanları boş insan olarak değerlendirme.

Ek olarak kitap, başkalarının duygu ve düşüncelerini entelektüellik adına benimseme durumu. Hayatında çok kitap okuyan kişi hiç sorgulama yapmamış da olabilir. Yani fikirlerinin tümünü kitaplardan edinmiş olabilir.

Öyleyse bu kişiye ne kadar özgün birey diyebiliriz?

Mesela filozofların kitaplarını okuyan bir kişi için bilgi dağarcığı ve bakış açısı onların kitaplarında anlattığı kadardır. Daha fazlası değil.

Üniversite de mekanda otururken (5 yıl önce) bu düşünce aklıma bir anda dank etti... Ben ne yapıyorum? Burada işim ne? Biz ne konuşuyoruz? Acil işim var, yalanı ile mekanı terk edip o akşam instayı falan kapattım. Okula da derse girip hemen giderdim. Belediyenin almanca,metin yazarlığı ve aşçı çırağı kurslarına yazıldım. O gün bugündür. Karı kız muhabbeti duyduğum yerden kaçarım... Size de böyle bir şok anı gelmiş galiba