Şimdi Ara

Akkuyu Nükleer Santrali'nde çalışan mühendislerden uyarı: Apartman inşaatı bile daha ciddi yürütülür

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
192
Cevap
2
Favori
37.583
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
162 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Akkuyu’da çalışan mühendisler ve çalışanlar anlatıyor: Zemindeki çatlakların nedeni mevcut zeminin kendi kendini taşıyamaması. Temel deniz suyu dolu. Kullanılan dolgu malzemesinin niteliği belli değil Proje mevcut müteahhitlerin geçmişteki ‘tecrübeleri’ üzerinden yürüyor, ‘yapalım bir şey olmaz’ mantığıyla hareket ediliyor. Nükleer santral değil de bir apartman yapılıyor gibi hareket ediliyor

    Çernobil faciasına yol açan nükleer santralı da yapan Rusya merkezli Rosatom şirketi tarafından Mersin Akkuyu’da inşa edilmekte olan Nükleer Güç Santralı’nda çalışan üst düzey yetkililer ve çalışanlar santral inşaatındaki ihmaller zincirini anlattı. Nükleer karşıtlarının, yaşam savunucularının, uzmanlar ve meslek örgütlerinin tüm itirazlarına karşın temeli atılan ve 2023’te açılması planlanan santralin her bir aşamasının problemli olduğuna dikkat çekildi.

    Mayıs ayında nükleer reaktörünün oturacağı temelin bazı bölümlerinde çeşitli aralıklarla iki kez çatlak oluştuğu, bu çatlakların Türkiye Atom Enerji Kurumu’nun (TAEK) müdahalesiyle giderildiği ortaya çıkmıştı. Buna göre çatlak olan bölümler tümüyle kırıldı ve yenilendi ancak tekrar çatlak oluştu. Beton kırıldı ve sorunlu bölümlerde temel yeniden atıldı.

    Çatlaklar giderilse de benzer tehlike devam ediyor. Santraldaki fiziksel ilerlemenin yüzde iki civarında olduğunu belirten çalışanlar, “Böyle bir projenin çok ciddi mühendislik ekibiyle yürütülmesi gerekiyor, yatırımcı bile olsanız projeyi her aşamada yetkin mühendis ekipleriyle kontrol etmeniz lazım. Ancak Akkuyu bünyesinde yeterli sayıda mühendis bulunmuyor, var olan mühendisler de konuya hâkim değil” uyarısında bulundu.

    OPTİMİZE EDİLMEDİ

    Birgün'den Anıl Ataş'ın haberine göre; daha proje aşamasında bile sıkıntılar olduğunu söyleyen çalışanlar, “Santralın her bir projesinin Rosatom tarafından Rusya’da projelendirildi. Teknik olarak baktığımızda bu proje Türkiye’nin coğrafik ve yerel gerçekliğiyle örtüşmüyor, tamamen kopyalanarak alınmış durumda. Yapılmak istenen santral Rusya’nın o çok soğuk hava koşullarından etkilenmemesi için dizayn edilmiş ama burada, Mersin gibi sıcak bir memlekete yapılmak isteniyor. Sadece buradan bile şunu çıkarabiliyoruz: Proje hiçbir şekilde buraya optimize edilmemiş. Bu çalışmaların tümü saha gerçeklerine göre revize edilmeli. Bu da maliyet ve zaman demek. O yüzden bunların hiçbiri yapılmıyor. Örneğin dağlardaki şev çalışmasının normalde daha yatay yapılması gerekirken maliyeti kısmak adına olması gerekenden dik yapılmış ve bu sebeple sürekli kocaman kayalar yuvarlanarak aşağı iniyor” dedi.

    MEVCUT ZEMİNE UYGUN DEĞİL

    Santral projesinin mevcut zemin koşullarına uygun olmadığını ve bu meselenin projedeki en önemli ihmal olduğunu belirten adını saklı tuttuğumuz bir jeoloji mühendisi, zemin içerisinde boşlukların olduğunu ve zeminin santrali taşıyamayacağını söyleyerek şunları söyledi: “Santralın yapılmak istendiği zemine bu proje hiçbir şekilde uygun değil. Zeminden alınan örneklerde zemin yapısının gevşek olduğu görülüyor. Kırıklı kayaçlar ve boşluklar nedeniyle kontrolsüz oturmalar yaşanması kaçınılmaz, ayrıca sıvılaşma riski de çok yüksek. Ve siz böyle bir zemine birinci dereceden nükleer yapı kurmaya çalışıyorsunuz. İşin üzücü yanı, bu konuda alınmış herhangi bir önlem yok. Bu durumu anlamak için inşaat sahasına girmenize bile gerek yok. Bölge zemin yapısını yol kenarındaki şevlerden görebiliyorsunuz. Santral inşaatındaki zemin yapısı da yol kenarındaki şevlerde gözlemlediğiniz kırıklardan farklı değil. Bu alanda yapılabilecek birçok düzenleme var, doğru temel çalışmasıyla santrali kurabilirsiniz evet. Her türlü zemine yapı inşa edilebilir, teknik olarak. Ancak yapılmak istenen yapının kopyala/yapıştır değil, o zemine göre revize edilmesi gerekiyor. Bunların hiçbiri yapılmıyor, çünkü projeyi revize etmeye yetkin değiller.”

    TEMEL DENİZ SUYU İLE DOLU

    Daha öncesinde temellerde meydana gelen çatlaklar üzerinden örnek veren yetkili mühendis, “Bu çatlakların nedeni de mevcut zeminin kendi kendini taşıyamamasından kaynaklıdır. Zemin, üstüne binen ağırlıktan dolayı hareket ediyor, bahsettiğim kontrolsüz oturmalar yaşanıyor. Dolayısıyla temelde zamanla çatlaklar oluşuyor. Daha temeli taşıyamayan zemin reaktörü nasıl taşıyacak meçhul. Bunun yanı sıra yapılan temellerden deniz suyu geliyor, yeni temeller komple deniz suyu ile dolu. Bu çok trajikomik bir durum açıkçası. Her şeye rağmen zemine uygun olmayan planı yine uygulamayı deneyecekler ve kaçınılmaz olarak yine aynı sonuçlarla karşılaşacaklar” açıklamalarında bulundu.

    Normalde hazırlanan projelerin sürekli güncellenmesi gerektiğinden bahseden mühendis, “En basit apartmanda bile proje üç, dört kere revize edilir ama böyle bir çalışma bu inşaatta hiçbir şekilde yapılmıyor. Dokümanları inceleyecek, işleyecek yetkinlikte hiçbir personel yok. Zemindeki oturmadan dolayı temel kırılıyor, kimse neden olduğuna dair yorum yapamıyor. Ve bu şekilde 2023’te birinci reaktörü çalıştırmayı planlıyorlar. Tek dertleri şu an için bu gibi görünüyor” dedi.

    DOLGU PROJEYE TABİ DEĞİL

    Temel atma öncesi yapılan dolgu çalışmasının projeye tabi olmadığını söyleyen bir başka yetkili, yapılan dolgularla ilgili hesaplamaların veya bilimsel verilerin bulunmadığını belirtti: “Dolgu yapılmadan önce kullanılacak malzemenin uygun olup olmadığı laboratuvar koşullarında incelenmelidir, tabii ki böyle bir şey söz konusu değil. Kullanılan dolgu malzemesinin niteliği belli değil. Konuyla ilgili bilimselliğe dayanan hiçbir cevap alınamıyor. Saha içerisindeki hiçbir dolgu çalışmasında mühendislik nosyonu gözetilmemiş, ‘yapalım bir şey olmaz’ mantığıyla hareket edilmiş durumda. Projede bilimsel hesaplara göre hareket eden hiç kimse yok.”

    Yatırımcı firmanın projesini denetleyemediğinden bahseden bir başka personel ise, “Proje tamamıyla mevcut müteahhitlerin geçmişteki ‘tecrübeleri’ üzerinden yürüyor. Sanki bir nükleer santral yapılıyor gibi değil de bir apartman yapılıyor gibi hareket ediyorlar. Ki bir apartman inşa ederken bile çok daha ciddi bir süreç yürütülür. İçerideki süreç işte bu kadar kopuk ilerliyor” dedi.

    AKDENİZ BÜYÜK RİSK ALTINDA

    Akkuyu NGS’nin soğutma işlemi deniz aracılığıyla yapılacak. Konuyla ilgili görüştüğümüz bir kimya mühendisi de soğutma işleminin ardından denize boşaltılacak olan sıcak suyun bölgedeki deniz sıcaklığının artmasına yol açacağını, canlı popülasyonunun bundan etkileneceğini söyledi. Soğutma işlemi modellemelerinin çevreye olan etkilerinden bahseden mühendis, projenin deniz sıcaklığına olan etkisinden daha yıkıcı bir etkiyle karşı karşıya kalacağımızı belirtti: “Soğutma meselesiyle ilgili deniz sıcaklığına olan etkisinden daha büyük bir problem var. Şöyle ki, bu tarz alanlarda suyun çekildiği borulara midye vs. yapışmaması adına suya klor karıştırılır. Haliyle sonrasında klor karıştırılan bu su denize geri boşaltılır. Farazi olarak konuşursak, bin 200 MW gücündeki bir reaktörü soğutabilmek için ise saatte yaklaşık 180 bin m3 su gerekir. Tesise ise bu reaktörlerden dört tane yapılması planlanıyor. Yani bu demektir ki, saatte 720 bin m3 klorlu su denize boşaltılacak. Çamaşır suyunda vs. kullanılan bu kimyasalın böylesine bir oranda Akdeniz’e boşaltıldığını düşündüğümüzde bunun ne derece yıkıcı etkileri olacağını görebiliyoruz.”

    TELAFİSİ MÜMKÜN OLMAYAN FELAKETLERE YOL AÇABİLİR

    TMMOB Akkuyu Nükleer Güç Santralı İzleme Komisyonu’nun bu ayın başında yayımladığı raporda da tehlikelere dikkat çekilmişti. Nükleer Santralin birinci reaktörünün temelinde yaşanan çatlakların yaşanabilecek büyük tehlikelerin habercisi olduğun vurgulandığı raporda, Nükleer Güç Santralı’na ihtiyaç olmadığı belirtilere, “Bir kaza olması durumunda telafisi olanaksız büyük felaketlere neden olur” denilmişti. İnşa edilecek reaktörlerde kullanılan teknolojinin hiçbir yerde denenmemiş bir teknoloji olduğu ilk ağızdan ifade edildiğinin yetkililer tarafından itiraf edildiğinin belirtildiği raporda, bu bilginin, Türkiye bürokrasisinin Akkuyu için gerekli formaliteleri, olağanın dışında ne denli hızlı yerine getirdiğini gösterdiğini bunun da büyük sakıncalar içerdiği kaydedilmişti.

    Kaynak: Cumhuriyet
    http://www.cumhuriyet.com.tr/amp/haber/turkiye/1497970/Akkuyu_Nukleer_Santrali_nde_calisan_muhendislerden_uyari__Apartman_insaati_bile_daha_ciddi_yurutulur.html

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >







  • Beyler akpye laf sokarak ülkemize bir katkı sağlayamayız ben konuyu günlük laf sokma ihtiyacımızı giderip rahatlamak için değil ne yapabilirizi tartışmak için açtım. Bu öyle attım ortaya laf rahat ettim işime baktım konusu değil.

    Asırlarca ülkemizi felç edebilecek bir konu. Forum bilinçli insanları barındırıyor ve ülkemizin sorunu cehalet. Halkımızdaki cahil, vurdumduymaz ve bencil insanlar yüzünden çoluğumuz çocuğumuz sakat doğabilir, bir sürü acıyı yaşamak zorunda kalabiliriz. Akıllı insanlar olarak çözüm üretmeliyiz. Gerekirse iki üç gün akpye saydırmayarak yetkili kişilerin bize karşı önyargılı bakmasının önüne geçebilir ve ciddiye alınabiliriz. Bu şekilde kuru muhalefetten başka birşey yapmıyoruz. Felaket olduktan sonra da ben söylemiştim naparsanız yapın diyemeyeceğiz.

    Rusların nükleer disiplini ortada. Bizi ancak biz kurtarabiliriz. Forumca bir cimer metni oluşturabiliriz, binlerce kişi başvuruda bulunabiliriz. Sosyal medyada kampanya başlatabiliriz. Youtube da ünlü isimleri harekete geçirebiliriz. Bunu tek başına hiçbirimiz yapamaz. Ama birlikte hareket edersek hepsi mümkün.

    Tekrar ediyorum konu cumhurbaşkanı konusu değildir, konu akp chp konusu değildir. Siyaset yapmayalım lütfen. Siyaset yaparsak hiçbir şeyi başaramıyoruz. Siyaset bizi uyuşturuyor.
    Düşük zekalılar ve abd nin kıçını yalayan soysuz tayfa zamanında "hocaefendimiz" "hizmet hareketi" diye fettullah ı yalarken, bu gazetenin yazarları 30-40 sene önce bu fettullah abd nin köpeğidir, cia ajanıdır diye kendilerini paraladılar hatta bu sebeple öldürüldüler..... Tekrar düşün bakalım bu gazetenin haberine itibar edilir mi. Ha ben okumuyorum ayrı ama yiğidi öldür hakkını ver....
    İşte bu gibi nedenlerden dolayı ben hiç istemiyorum nükleer santral. Yani cumhurbaşkanı yaverinin fetöcü olduğu bir ülkede hangi akla hizmet böyle bir tehlike göze alınır. Yarın birgün Allah korusun ısıdli manyak bir grup çıkıpta cihat mihat diye saçmalar ve bu tesise saldırsa ne olacak, aynı şey pkklı köpekler içinde geçerli onlarda yapar mı yapar. Hadi bütün güvenliği sağladın diyelim feto gibi örgütlerin bir daha askeriyeye polise jandarmaya sızmayacağı ne mâlum ? Gerçi bütün bu ihtimallere gerek kalmadan müteahhitler kendi elleriyle halledecekler galiba. Allah sonumuzu hayretesin .
  • Bişey olmaz sızıntı falan olursa yada daha büyük bişey '' Bu işinde fıtratında var deriz '' Konu kapanır.
  • .



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi AÇILIN-BEN-MÜHENDİSİM -- 12 Temmuz 2021; 5:28:2 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Beyler akpye laf sokarak ülkemize bir katkı sağlayamayız ben konuyu günlük laf sokma ihtiyacımızı giderip rahatlamak için değil ne yapabilirizi tartışmak için açtım. Bu öyle attım ortaya laf rahat ettim işime baktım konusu değil.

    Asırlarca ülkemizi felç edebilecek bir konu. Forum bilinçli insanları barındırıyor ve ülkemizin sorunu cehalet. Halkımızdaki cahil, vurdumduymaz ve bencil insanlar yüzünden çoluğumuz çocuğumuz sakat doğabilir, bir sürü acıyı yaşamak zorunda kalabiliriz. Akıllı insanlar olarak çözüm üretmeliyiz. Gerekirse iki üç gün akpye saydırmayarak yetkili kişilerin bize karşı önyargılı bakmasının önüne geçebilir ve ciddiye alınabiliriz. Bu şekilde kuru muhalefetten başka birşey yapmıyoruz. Felaket olduktan sonra da ben söylemiştim naparsanız yapın diyemeyeceğiz.

    Rusların nükleer disiplini ortada. Bizi ancak biz kurtarabiliriz. Forumca bir cimer metni oluşturabiliriz, binlerce kişi başvuruda bulunabiliriz. Sosyal medyada kampanya başlatabiliriz. Youtube da ünlü isimleri harekete geçirebiliriz. Bunu tek başına hiçbirimiz yapamaz. Ama birlikte hareket edersek hepsi mümkün.

    Tekrar ediyorum konu cumhurbaşkanı konusu değildir, konu akp chp konusu değildir. Siyaset yapmayalım lütfen. Siyaset yaparsak hiçbir şeyi başaramıyoruz. Siyaset bizi uyuşturuyor.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • Devletin o kadar adamı , maas alan mühendisi var bir bunlar biliyorlar.

    İsin aslına gelince ciddi devlet aklı söz konusu burada , doğu akdeniz petrolleri konusunda eğer basarısız olur ve hakkımız yenilirse , yakarız lan burayı seklinde bu santrali kullanacağız , yine olmazsa patlatacağız bizden de biraz zayiat olacak ama o doğalgazı onlara yar etmeyiz Ulan.Yakarız akdeniz'ide yakarız.

    O nedenle insaatın biraz salla-pati yürümesi doğal.

    Nötron , Proton ve Afiyetle.
  • Vaz V kullanıcısına yanıt
    Akkuyu Mersin' de.
  • mgora kullanıcısına yanıt
    Devletin o kadar adamı var ama çoğunun bilgisi yok getirildiği konum hakkında ! Yemişim o zaman "o kadar adam " olmasını.

    Hep yandaşları sokarsan nasıl dersin o kadar mühendis var onlar bilmiyor bu biliyor diye.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • yav he he

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bari ermenistan sınırına yapsaydınız
  • Santral sorun olmadan çalışır umarım. En ufak bir sorun ülkenin tarımını yerle bir eder. 30 yıl önceki çernobil faciasının etkileri hala devam ediyor.

    Ukrayna’da 18.000 km2’lik tarım toprakları radyoaktif kirlenmeye maruz kaldı. Ülke ormanlarının yüzde 40’ı (toplam 35.000 km2) kirlendi.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Radyasyon faydalıdır hem ocakta filan kaynatılıp çorbası çayı filan yapılırsa etki side kalmaz,
  • quote:

    Orijinalden alıntı: eyoruk

    Devletin o kadar adamı var ama çoğunun bilgisi yok getirildiği konum hakkında ! Yemişim o zaman "o kadar adam " olmasını.

    Hep yandaşları sokarsan nasıl dersin o kadar mühendis var onlar bilmiyor bu biliyor diye.
    Hocam illa öğrenen vardır diye düsünüyorum-umuyorum.
    Annemin amcası kütüphane memuru idi , ilgili bir insan olduğundan el yazması eserler üzerinde çalısırdı hep , yazdığı 9 kitabı vardı.
    Pozitif düsünüyorum ben artık.Olmadı mutasyon geçirir kalanlar.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mgora -- 21 Temmuz 2019; 15:43:54 >
  • Linki kısaltın. Link mobilde sayfayı bozuyor, rahat okunmuyor.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bugune kadar okudugumuz onca rezalet ustune genelde sunu derdik hep; "su memleketin ortasina bir atom bombasi atsak da herkes kurtulsa"

    Saka ama AKP'nin en buyuk icraati, turkiye'nin ortasina atom bombasi sallamak olacak galiba.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Airbus A350 XWB

    Bari ermenistan sınırına yapsaydınız
    Ben Erzurumluyum benim suçum ne alın konyaya yapın. LOOLLL !
  • HBO'ya şimdiden yazdım, Akkuyu 5 bölüm telifi aldım, radyasyondan ölmezsek parasını harcarız
  • nexus can N kullanıcısına yanıt
    ben ankaralıyım benim suçum ne ?
  • netflix yeni dizisi

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bir zamanlar Çukurova diye bir dizi var sanırım, Gerçek olacak. 10 yıl önce söyledim, bu santralin buraya kurulma amacı Çukurovayı yok etmektir diye. Hiç bir problem olmasa dahi gerçekleşen normal sızıntılar tarımı mahvedecek ki aldığımız haberlere bak. Seneler önce buraya yapılmasına karşı çıktığımızda "lebele lübele üstün yeni teknoloji ile yapilyiii" diyenleri görelim... @De7

    Akkuyu Nükleer Santrali'nde çalışan mühendislerden uyarı: Apartman inşaatı bile daha ciddi yürütülür
    https://www.donanimhaber.com/isvicre-halki-nukleer-santrallerin-kapatilmasina-Hayir-dedi--87572




  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.