Şimdi Ara

Kur'an'da Dünyanın Oluşumu Hatalı

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
63
Cevap
0
Favori
1.681
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
2 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Üç ayrı surede bahsedilen ayetler:

    O, yeryüzünde olanların hepsini sizin için yaratan, sonra göğe yönelip onları yedi gök hâlinde düzenleyendir. O, her şeyi hakkıyla bilendir. (Bakara,29)

    De ki: “Siz mi yeri iki günde (iki evrede) yaratanı inkâr ediyor ve O’na ortaklar koşuyorsunuz? O, âlemlerin Rabbidir.” (Fussilet, 9)

    O, dört gün içinde (dört evrede), yeryüzünde yükselen sabit dağlar yarattı, orada bolluk
    ve bereket meydana getirdi ve orada rızık arayanların ihtiyaçlarına uygun olarak rızıklar
    takdir etti. (Fussilet, 10)

    Sonra duman hâlinde bulunan göğe yöneldi; ona ve yeryüzüne, “İsteyerek veya istemeyerek
    gelin” dedi. İkisi de, “İsteyerek geldik” dediler. (Fussilet, 11)

    Böylece onları, iki günde (iki evrede) yedi gök olarak yarattı ve her göğe kendi işini
    bildirdi. En yakın göğü kandillerle süsledik ve onu koruduk. İşte bu, mutlak güç sahibi
    ve hakkıyla bilen Allah’ın takdiridir. (Fussilet, 12)

    (Ey inkârcılar!) Sizi yaratmak mı daha zor, yoksa göğü yaratmak mı? Onu Allah kurmuştur.
    (Naziat, 27)

    Onu yükseltmiş ve ona düzen ve âhenk vermiştir. (Naziat, 28)

    O göğün gecesini karanlık yaptı, ışığını da çıkardı. (Naziat, 29)

    Ardından yeri düzenleyip döşedi. (Naziat, 30)

    Ondan suyunu ve merasını çıkardı. (Naziat, 31)

    Dağları sağlam bir şekilde yerleştirdi. (Naziat, 32)

    Bunları sizin için ve hayvanlarınız için bir yarar kaynağı yaptı. (Naziat, 33)

    Bakara ve Fussilet suresinde önce yerin, ardından göğün yaratıldığı söylenirken Naziat suresinde önce gök ardından yer denilmiştir. Bu çelişkiye karşı getirilen açıklamalar şöyle:

    a. "Bakara 29 ve Fussilet 11. ayetlerde geçen "summe (ثُمَّ)" kelimesinin sadece "sonra" anlamına gelmediği, "dahası" veya "bununla birlikte" gibi anlamlarının da olduğu, bu ayetlerde de kast edilen mananın o olduğu söylenmektedir. Ancak Kur'an'da "summe (ثُمَّ)" kelimesinin kullanıldığı diğer ayetlerde "sonra" anlamı tercih edilmiştir. Bu ayette bu anlamı kabul etmemenin, bilimsel hatayı örtmek dışında bir nedeni bulunmamaktadır.

    "summe (ثُمَّ)" kelimesini içeren örnek ayetler:

    كَيْفَ تَكْفُرُونَ بِاللّٰهِ وَكُنْتُمْ اَمْوَاتًا فَاَحْيَاكُمْۚ ثُمَّ يُم۪يتُكُمْ ثُمَّ يُحْي۪يكُمْ
    ثُمَّ اِلَيْهِ تُرْجَعُونَ
    Keyfe tekfurûne bi(A)llâhi vekuntum emvâten feahyâkum(s) summe yumîtukum summe yuhyîkum summe ileyhi turce’ûn
    Siz cansız iken sizi dirilten Allah’ı nasıl inkâr ediyorsunuz? Sonra sizleri öldürecek, sonra yine diriltecektir. En sonunda O’na döndürüleceksiniz. (Bakara, 28)

    ثُمَّ اَف۪يضُوا مِنْ حَيْثُ اَفَاضَ النَّاسُ وَاسْتَغْفِرُوا اللّٰهَۜ اِنَّ اللّٰهَ غَفُورٌ
    رَح۪يمٌ
    Summe efîdû min haysu efâda-nnâsu vestagfirû(A)llâh(e)(c) inna(A)llâhe gafûrun rahîm(un)
    Sonra insanların (sel gibi) aktığı yerden siz de akın. Allah'tan mağfiret isteyin. Çünkü Allah affedici ve esirgeyicidir. (Bakara, 199)

    b. Kurtubi tefsiri kaynak gösterilerek yapılan yorum: Allah önce göğü duhan (gazlar) halinde; arkasından yeri yarattı. Daha sonra göğü düzenleyip, ardından da yeri düzene soktu.” (Kurtubî Tefsiri, I/256).

    Buna göre;

    (Ey inkârcılar!) Sizi yaratmak mı daha zor, yoksa göğü yaratmak mı? Onu Allah kurmuştur.
    (Naziat, 27)

    Onu yükseltmiş ve ona düzen ve âhenk vermiştir. (Naziat, 28)

    O göğün gecesini karanlık yaptı, ışığını da çıkardı. (Naziat, 29)

    ayetlerinin göğün ilk yaratılışını anlattığı söylenmektedir. Yerin ilk yaratılışı ise daha sonra yapılmıştır. (Naziat 30,31, 32,33) Ayetlerde göğün "yükseltildiği" söylenmektedir. Bilimsel bulgulara göre atmosferin oluşumu yerkabuğunun oluşmasından ve ilk tek hücreli canlıların ortaya çıkışından bile sonradır. Dolayısıyla bildiğimiz manada göğün oluşmasından önce çoktan yerkabuğu oluşmuş, okyanus tabanlarında ilk canlı yaşam başlamış, buzul çağları yaşanmıştır. Buna karşılık "göğün" bildiğimiz manada "atmosfer"i kastetmediği, atmosfer oluşmadan önceki gazları kastetiği söylenebilir. Bu durumda da ayet bilimsel bulgularla çelişkilidir çünkü dünya oluşurken gazların "önce", "kayaların" sonra ortaya çıkması gibi bir durum söz konusu değildir. 4,5 milyar yıl önce dünya taş yüzeyinden, çekirdekten ve karbondioksit, nitrojen, su buharı gibi gazlardan oluşmaktaydı. Bunlar eş zamanlı olarak oluşmuşlardır, bir sıradan söz edilemez.

    Başka bir itiraz, "gök" kelimesinin "evren" anlamına geldiği (İnkâr edenler, göklerle yer bitişikken, bizim onları ayırdığımızı ve diri olan her şeyi sudan meydana getirdiğimizi görmediler mi? Hâlâ inanmayacaklar mı?- Enbiya,30) ayeti kaynak gösterilerek getirilmektedir. Ancak bu ayete bakılarak "evren" manasını çıkarmak kendi içinde tutarsızdır. Çünkü Dünya'nın evrenle birleşik olması ve sonra ayrılması gibi bir durum hiçbir zaman olmamıştır. Dünya, evrene birleşik değil, evrenin bir bileşenidir, her zaman evrenin içindedir, ayrılmamıştır. Ayrıca "gök" kelimesini "evren olarak kullanmak diğer ayetlerde pek manalı gözükmemektedir:

    Ellezî ce’ale lekumu-l-arda firâşen ve-ssemâe binâen veenzele mine-ssemâ-i mâen feaḣrace
    bihi mine-ssemerâti rizkan lekum(s) felâ tec’alû li(A)llâhi endâden veentum ta’lemûn

    O, yeri sizin için döşek, göğü de bina yapan, gökten su indirip onunla size rızık olarak çeşitli ürünler
    çıkarandır. Öyleyse siz de bile bile Allah’a ortaklar koşmayın. (Bakara, 22)

    Ayette kullanılan "sema" kelimesini "evren" olarak anlamlandırırsak, "yeri sizin için döşek, evreni de bina yapan, evrenden su indirip onunla size rızık olarak çeşitli ürünler çıkarandır."

    Yahut onların durumu, gökten yoğun karanlıklar içinde gök gürültüsü ve şimşekle sağanak hâlinde boşanan
    yağmura tutulmuş kimselerin durumu gibidir. (Bakara, 19)

    Yahut onların durumu, evrenden yoğun karanlıklar içinde gök gürültüsü ve şimşekle sağanak hâlinde boşanan yağmura..."

    Biz, gökyüzünü korunmuş bir tavan gibi yaptık. Onlar ise, gökyüzünün ayetlerinden yüz çevirirler. (Enbiya, 32)

    Görmekte olduğunuz gökleri direksiz olarak yükselten, sonra Arş'a istiva eden, güneşi ve ayı emrine boyun eğdiren Allah'tır. (Ra'd, 2)

    İzni olmaksızın yerin üzerine düşmesin diye göğü O tutuyor. (Hacc, 65)
    Özellikle bu iki ayetten, göğün, yer üzerine düşebilecek bir yapıda, bir nevi "evin çatısı, tavanına benzetildiği anlaşılmaktadır ki o, bu yazının konusu değildir.

    Gök yarılıp da kızarmış yağ renginde gül gibi olduğu zaman, (Rahman, 37)

    "gök" kelimesinin geçtiği diğer ayetler:http://www.kuranmeali.com/Arama.php?kelime=gök&meal=diyanetvakfi&sure=hepsi (Yukarıda verdiğim ayetlerin hepsinde göğün Arapça karşılığı olarak "sema" kelimesi kullanılmıştır.)

    Bu ayetlerin hiçbirinde anlam bozulmasına yol açmayacak, tutarlı bir "evren" manası vermek mümkün görünmemektedir.

    SONUÇ: Kur'an'daki dünya ve kainat algısı muhtemeldir ki dönemin koşullarının gerektirdiği bilgi seviyesinden öteye gitmemekte, günümüzde ulaşılan bilimsel bulguları doğrulamamakta hatta çelişmektedir. Evreni ve dolayısıyla içindeki dünyayı yaratan Tanrı'nın gönderdiği iddia edilen kitapta insanların yaşadığı Dünya gezegeninin oluşumu doğru aktarılamadığı için Kur'an, evreni yaratan Tanrı'nın sözü değildir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi olasılıksız238 -- 12 Mart 2019; 20:17:30 >



  • Atmosfer 7 katmandan oluşmaz, 4 veya 5 ana katmandan oluşur. Bu katmanlar da kendi içlerinde ilave katmanlar içerirler. Onları da dahil edersek katman sayısı 9'u, bulur. Ben sana doğrusunu sayayım:


    Ana katmnalar:

    - Egzosfer (iyon katmanı, heterosfer)
    - Termosfer(iyon katmanı, homosfer, heterosfer)
    - Mezosfer (iyon katmanı, homosfer)
    - Stratosger (ozon katmanı, homosfer)
    - Trofosfer (homosfer, homosfer, gezegen sınır katmanı)

    Kemosfer iyonosferin alt sınırıdır, katman değildir, Katman kabul edilse bile toplam katman sayısı 10'a çıkar. Ozonosfer de keza kendi başına bir katman olmayıp, stratosferin bir parçasıdır. Katman sayarsanız ana katman olarak sayamaz<sınız, saysanız bile yine 7 olmaz altıda kalır veya toplam katman sayısına dahil olur (9 veya 10 katman)

    Bazı kaynaklar ana katmanları 4 ile sınırlandırır ve egzosferi alt katman olarak sınıflandırır.

    Görüleceği üzere atmosfer 7 katmandan oluşmaz. Bunu herhangi bir meteoroloji uzmanından veya öğrencisinden teyit edebilirsiniz. Dolayısıyla, semavi dinlerdeki 7 kat gök tanımının gerçek hayatta bir karşılığı yoktur.
    O, yeryüzünde olanların hepsini sizin için yaratan, sonra göğe yönelip onları yedi gök hâlinde düzenleyendir. O, her şeyi hakkıyla bilendir. (Bakara,29)

    Atmosfer katmanları şu şekildedir:

    *Troposfer:

    Troposfer, atmosferin dünyaya en yakın katmandır. Çeşitli gazlar ve su buharı bulundurmaktadır. Hava akımları, basınç ve sıcaklık farklarının bulunduğu katmandır. Bu bakımdan meteorolojik olayların oluştuğu katmandır. Kalınlığı ekvator civarında 18 kilometreyi bulmaktadır.

    *Stratosfer:

    Troposfer katmanın hemen üstündedir. Gaz bulutlarını tutucu özelliği vardır. Bu nedenle kirlilikler askıda kalmaktadır. Kalınlığı yaklaşık 55 kilometre kadardır. Sıcaklık sıfırın altında 50 santigrat dereceyi bulmaktadır.

    *Mezosfer:

    Mezosfer, stratosferin hemen üstünde bulunan bir katmandır. Bu katmanın kalınlığı yaklaşık olarak 85 kilometredir. Bu katmanda sürtünme oldukça fazladır. Bu sayede dünyaya gelen gökcisimleri bu katmanda ufalanarak kaybolmaktadır.

    *Ozonosfer:

    Ozon tabakası olarak bilinen ozon gazlarını tutan katmandır. Bu katman mezosferin hemen üstünde bulunur. Ozon tabakası dünyayı ultraviyole ışınlardan koruyan bir tabakadır. Bu nedenle hayati bir önemi bulunmaktadır.

    *Kemosfer:

    Mezosfer, ozonosferin hemen üstündedir. Kimyasal reaksiyonların gerçekleştiği bir katmandır. Dünyayı zararlı ışınlardan koruyan bir tabakadır. Gazlar iyonlarına ayrışmaktadır.

    *Termosfer:

    Mezosfer katmanından itibaren başlar. Yaklaşık 400 kilometre civarında bir kalınlığı bulunmaktadır. Sıcaklık yüksek derecelerdedir.

    *Ekzosfer:

    Atmosferin en dış katmanıdır. Kalınlığı on bin kilometre olarak tahmin edilmektedir. Yerçekiminin zayıfladığı bir katmandır. Bu katmanda uydular hareket halindedir.

    Gördüğünüz gibi bakara 29 da gök yerine atmosfer koyarsak 7 katmanı görüyoruz. Bilim ispatladı ki Atmosferin oluşumu yeryüzünün oluşumundan daha sonradır. Ayette bir çelişkiyi bırak ispat var görmek isteyene.

    Peki ya gök yani sema kelimesi ayetlere göre farklılık arz ediyor ise? Sema kelimesi bazen atmosfer, bazen güneş sistemi, bazen samanyolu galaksisi, bazen de tüm evren demekse? Neden her yerde evren demek zorunda kalalım ki?

    Bizim bakış açımızdan bunların hepsi göktedir/semadadır yani yukarıdadır.


    Çok uzun bir yazı olur diğer ayetleri de anlatmaya çalışırsam sanıyorum bu senin konunun insanları düşünürse İslam'a yönelteceğinin delili olduğunu anlatır
    Farklı göreceğim bişey yok. Herşey açık net. Yıldızları şeytanlara atıyorum diyor yav işte neyini farklı göreyim. En yakın senin deyiminle katmanda yıldızlar var diyor.

    Okumayacaksın biliyorum ve adım gibi eminim ama al eline incili veya tevratı ya da herhangi bir dini araştır eski dini. Ama aynı bu kafayla okuyarak. Onda da mucize göreceksin.

    Sen orada yazan ne kadar saçma olursa olsun onu istediğin gibi anlayacaksın ve burada inanmayanlara açık kapı bırakılmış diyeceksin. Demen lazım eğer aynı kafayla düşünürsen. Ama tabi aynı kafayla okumayacaksın.
  • Dağlar yerleşmez, oluşur. Dağ oluşum teorisini araştırın ve celal şengör'ün bu konu hakkındaki yorumunu dinleyin.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • kurandaki tek hata buysa ben iman ediyorum..
  • quote:

    Orijinalden alıntı: HIGHER

    Dağlar yerleşmez, oluşur. Dağ oluşum teorisini araştırın ve celal şengör'ün bu konu hakkındaki yorumunu dinleyin.
    Neticede her oluşu Allah yarattığı için ona bir açıklama getirilebilir. Mesela gökten yağmur yağması belli doğal süreçler sonucu oluşur ama gene de Allah yağdırdı denebilir çünkü onun izniyle ve ilk sebepleri yaratmasıyla olur. Buna bir açıklama getirilebilir bence.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • bir arşiv yapayım dedim millet alakasız konularda ayet tartışmasına filan girerse hemen konuya yönlendirmek için.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: olasılıksız238

    Neticede her oluşu Allah yarattığı için ona bir açıklama getirilebilir. Mesela gökten yağmur yağması belli doğal süreçler sonucu oluşur ama gene de Allah yağdırdı denebilir çünkü onun izniyle ve ilk sebepleri yaratmasıyla olur. Buna bir açıklama getirilebilir bence.

    Alıntıları Göster
    Kuranda kazık gibi çaktık diyordu bu yüzden makul olamaz

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • olasılıksız238 kullanıcısına yanıt
    Tabi ki tartisirlar.
    Cunku
    -ayetler var ayetler..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • O, yeryüzünde olanların hepsini sizin için yaratan, sonra göğe yönelip onları yedi gök hâlinde düzenleyendir. O, her şeyi hakkıyla bilendir. (Bakara,29)

    Atmosfer katmanları şu şekildedir:

    *Troposfer:

    Troposfer, atmosferin dünyaya en yakın katmandır. Çeşitli gazlar ve su buharı bulundurmaktadır. Hava akımları, basınç ve sıcaklık farklarının bulunduğu katmandır. Bu bakımdan meteorolojik olayların oluştuğu katmandır. Kalınlığı ekvator civarında 18 kilometreyi bulmaktadır.

    *Stratosfer:

    Troposfer katmanın hemen üstündedir. Gaz bulutlarını tutucu özelliği vardır. Bu nedenle kirlilikler askıda kalmaktadır. Kalınlığı yaklaşık 55 kilometre kadardır. Sıcaklık sıfırın altında 50 santigrat dereceyi bulmaktadır.

    *Mezosfer:

    Mezosfer, stratosferin hemen üstünde bulunan bir katmandır. Bu katmanın kalınlığı yaklaşık olarak 85 kilometredir. Bu katmanda sürtünme oldukça fazladır. Bu sayede dünyaya gelen gökcisimleri bu katmanda ufalanarak kaybolmaktadır.

    *Ozonosfer:

    Ozon tabakası olarak bilinen ozon gazlarını tutan katmandır. Bu katman mezosferin hemen üstünde bulunur. Ozon tabakası dünyayı ultraviyole ışınlardan koruyan bir tabakadır. Bu nedenle hayati bir önemi bulunmaktadır.

    *Kemosfer:

    Mezosfer, ozonosferin hemen üstündedir. Kimyasal reaksiyonların gerçekleştiği bir katmandır. Dünyayı zararlı ışınlardan koruyan bir tabakadır. Gazlar iyonlarına ayrışmaktadır.

    *Termosfer:

    Mezosfer katmanından itibaren başlar. Yaklaşık 400 kilometre civarında bir kalınlığı bulunmaktadır. Sıcaklık yüksek derecelerdedir.

    *Ekzosfer:

    Atmosferin en dış katmanıdır. Kalınlığı on bin kilometre olarak tahmin edilmektedir. Yerçekiminin zayıfladığı bir katmandır. Bu katmanda uydular hareket halindedir.

    Gördüğünüz gibi bakara 29 da gök yerine atmosfer koyarsak 7 katmanı görüyoruz. Bilim ispatladı ki Atmosferin oluşumu yeryüzünün oluşumundan daha sonradır. Ayette bir çelişkiyi bırak ispat var görmek isteyene.

    Peki ya gök yani sema kelimesi ayetlere göre farklılık arz ediyor ise? Sema kelimesi bazen atmosfer, bazen güneş sistemi, bazen samanyolu galaksisi, bazen de tüm evren demekse? Neden her yerde evren demek zorunda kalalım ki?

    Bizim bakış açımızdan bunların hepsi göktedir/semadadır yani yukarıdadır.


    Çok uzun bir yazı olur diğer ayetleri de anlatmaya çalışırsam sanıyorum bu senin konunun insanları düşünürse İslam'a yönelteceğinin delili olduğunu anlatır
  • quote:

    Orijinalden alıntı: torlofan

    O, yeryüzünde olanların hepsini sizin için yaratan, sonra göğe yönelip onları yedi gök hâlinde düzenleyendir. O, her şeyi hakkıyla bilendir. (Bakara,29)

    Atmosfer katmanları şu şekildedir:

    *Troposfer:

    Troposfer, atmosferin dünyaya en yakın katmandır. Çeşitli gazlar ve su buharı bulundurmaktadır. Hava akımları, basınç ve sıcaklık farklarının bulunduğu katmandır. Bu bakımdan meteorolojik olayların oluştuğu katmandır. Kalınlığı ekvator civarında 18 kilometreyi bulmaktadır.

    *Stratosfer:

    Troposfer katmanın hemen üstündedir. Gaz bulutlarını tutucu özelliği vardır. Bu nedenle kirlilikler askıda kalmaktadır. Kalınlığı yaklaşık 55 kilometre kadardır. Sıcaklık sıfırın altında 50 santigrat dereceyi bulmaktadır.

    *Mezosfer:

    Mezosfer, stratosferin hemen üstünde bulunan bir katmandır. Bu katmanın kalınlığı yaklaşık olarak 85 kilometredir. Bu katmanda sürtünme oldukça fazladır. Bu sayede dünyaya gelen gökcisimleri bu katmanda ufalanarak kaybolmaktadır.

    *Ozonosfer:

    Ozon tabakası olarak bilinen ozon gazlarını tutan katmandır. Bu katman mezosferin hemen üstünde bulunur. Ozon tabakası dünyayı ultraviyole ışınlardan koruyan bir tabakadır. Bu nedenle hayati bir önemi bulunmaktadır.

    *Kemosfer:

    Mezosfer, ozonosferin hemen üstündedir. Kimyasal reaksiyonların gerçekleştiği bir katmandır. Dünyayı zararlı ışınlardan koruyan bir tabakadır. Gazlar iyonlarına ayrışmaktadır.

    *Termosfer:

    Mezosfer katmanından itibaren başlar. Yaklaşık 400 kilometre civarında bir kalınlığı bulunmaktadır. Sıcaklık yüksek derecelerdedir.

    *Ekzosfer:

    Atmosferin en dış katmanıdır. Kalınlığı on bin kilometre olarak tahmin edilmektedir. Yerçekiminin zayıfladığı bir katmandır. Bu katmanda uydular hareket halindedir.

    Gördüğünüz gibi bakara 29 da gök yerine atmosfer koyarsak 7 katmanı görüyoruz. Bilim ispatladı ki Atmosferin oluşumu yeryüzünün oluşumundan daha sonradır. Ayette bir çelişkiyi bırak ispat var görmek isteyene.

    Peki ya gök yani sema kelimesi ayetlere göre farklılık arz ediyor ise? Sema kelimesi bazen atmosfer, bazen güneş sistemi, bazen samanyolu galaksisi, bazen de tüm evren demekse? Neden her yerde evren demek zorunda kalalım ki?

    Bizim bakış açımızdan bunların hepsi göktedir/semadadır yani yukarıdadır.


    Çok uzun bir yazı olur diğer ayetleri de anlatmaya çalışırsam sanıyorum bu senin konunun insanları düşünürse İslam'a yönelteceğinin delili olduğunu anlatır
    Andolsun biz, en yakın göğü kandillerle donattık ve onları, şeytanlar için taşlamalar yaptık. Ve onlar için alevli ateş azabını hazırladık. Mülk 5

    En yakın gökte (troposfer katmanında) yıldızlar var yani. Şimdi dur bakayım torlofan bunu da nasıl eğip bükeceksin :D



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-3559F3B6A -- 12 Mart 2019; 23:12:26 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Peki ya gök yani sema kelimesi ayetlere göre farklılık arz ediyor ise? Sema kelimesi bazen atmosfer, bazen güneş sistemi, bazen samanyolu galaksisi, bazen de tüm evren demekse? Neden her yerde evren demek zorunda kalalım ki?
  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    Ahahahaha :D. Olur tabi yav neden olmasın sen istedikten sonra.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ben öteki eleman yazdı sandıydım tam okumamış diye kopyalayıp yapıştırdım Hoşgeldin.

    Bu ayetteki yerin/göğün atmosfer olmadığı kesin, neresi olduğunu da bilemeyiz şu an ki bilimimizle. Gelecekte bileceğimizi de çok sanmıyorum.

    İlginç bir ayettir bu benim için ancak; cinlerin evrende yaşamın olduğu başka bir gezegendeki bir kavim olduğunu bile düşündürtmüştür bana.
  • Peki ben sana sorayım:

    Eğer atmosfer 7 katman olmasaydı ve yeryüzünden sonra oluşmamış olsaydı ben bu ayetteki gök kelimesine atmosfer olabilir diyemeyecektim. Ha bu Muhammed nasıl tutturdu hem 7 gök demeyi hem de yeryüzünden sonra oldu demeyi?

    Seninle bunları çokça konuştuk görmek isteyen benim gibi görür iman eder, görmek istemeyen ise görmez. Ben buradaki gök kesinlikle atmosferdir diye iddia etmem müteşabihtir ayet çünkü. Ancak atmosfer dediğimde oluşan ispat göz ardı edilemez.
  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    Hoşbulduk.

    Yazan şeyi farklı şekilde anlayabilmek için kıvranıyosun.
    Yıldızlar atış taneleridir ayeti var. Siz uzaya çıkamazsınız ayeti var. Cinler çıkamadı onlara yıldız fırlattık size de fırlatırız var. Allah'a ruh falan şu kadar zamanda gider var. İlk yeri dağları falan yarattık sonra göğe yöneldik var. Sen bunlara katman diyip mucize çıkaracak oluyosun ama en yakın göğü çıldızlarla süsledik de var.

    Ama yine eğdin büktün bak farkında mısın bunlar katman görebilene! falan diye konuşuyodun şimdi de "belki orda onu burada bunu demek istemiştir" , "cinler başka bir kavim mi acaba?" demeye başladın. Yav yapma etme yav hep yapıyosun bunu :D

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    Yav gök katmanlarını tutturdu diye diğer bütük gkle ilgili çelişkileri görmezden gelip mucize var mı diyeceğiz.

    Bu 7 gök o zamanlardaki gözüken gezegenler diye okumuştum hem biyerlerde. Doğru yanlış bilmem.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • İşte seninle farkımız bu. Ben mucize görmüyorum bu ayetlerde. İnananların bu kitabı Muhammed'in yazamayacağına dair işaret olarak değerlendireceği ifadeler görüyorum. Kur'an da bilimsel ispat var demem, Muhammed'in yazması olsa idi ben bu açıklamaları yapamazdım derim.

    Ayet müteşabih olunca isteyen istediği şekilde eğip büker; ben bükmüyorum bu anlam da çıkabildiğine göre inanmayan iddia edemez hatta bu anlam doğrusu ise bilimsel ispat olur diyorum. Muhammed 6 gök deseydi, önce gök oluştu deseydi ben burada atmosfer yazıyor olabilir diye konuşamazdım ancak bilim tam bu ayette yazan şekilde olacak şekilde bize bir gerçek sundu. Bu da çok ilginçtir onu diyorum.

    Sen ısrarla matematik gibi olsun istiyorsun ben de öyle isterdim; ancak bu kitap çoğunluğu müteşabih olarak yazılmış. Sadece inanmak isteyen inansın diye. İrade senin her zaman; ister inan ister inanma. Bu gerçek hiç değişmedi değişmeyecek, sınanma budur işte.
  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    Farklı göreceğim bişey yok. Herşey açık net. Yıldızları şeytanlara atıyorum diyor yav işte neyini farklı göreyim. En yakın senin deyiminle katmanda yıldızlar var diyor.

    Okumayacaksın biliyorum ve adım gibi eminim ama al eline incili veya tevratı ya da herhangi bir dini araştır eski dini. Ama aynı bu kafayla okuyarak. Onda da mucize göreceksin.

    Sen orada yazan ne kadar saçma olursa olsun onu istediğin gibi anlayacaksın ve burada inanmayanlara açık kapı bırakılmış diyeceksin. Demen lazım eğer aynı kafayla düşünürsen. Ama tabi aynı kafayla okumayacaksın.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Zaten olay da bu işte müteşabih. İslamdaki bilim adamlarını incelemeni tavsiye ederim sana. Kur'an ile çelişmeden
    deneysiz bir şekilde evrim, atom, yeryüzü, güneş sistemi gibi konularda bir sürü şeyler yazmışlar ve bir çoğu yüzyıllar sonra ispatlanmış şeyler var.

    Her devirde farklı anlama gelebilir çünkü ayetler müteşabih, okuduğun adamın zamanında 7 gezegen farkedilmişse henüz, onlara işaret ediyor diye yorumlamıştır büyük ihtimalle. BElki 200 sene sonra başkası bu ayete bakacak diyecek ki atmosfer de olabilir başka bir gök de olabilir buradaki ifade.

    Belki gelecekte biz uzaylı bir kavimle iletişim kuracağız ve senin bahsettiğin ayette de bir müteşabih anlam açıklanabilecek.
  • Onların da tutarlı olduğunu sanıyorum ben zaten, kesin net saçmalık olup inanılmaya devam edildiklerini hiç duymadım.
    Kitap dışında var o dinlerdeki saçmalıklar diye biliyorum. Okuyacağım tamamını onların da. Muhammed sonuncusu bu kitapların ve ne yapıp ettiysem illa bir bakış açısı çıktı sonunda pes ettim. Eğer Kur'an ı çürütebilseydim incile geçecektim gerek kalmadı.

    Dediğim gibi ben mucize görmüyorum. Mucize çok farklı bir şeydir.

    Benim fena uykum geldi sabah iş var malum, iyi geceler sana. Yarın devam ederiz istersen.
  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    İyi geceler usta. Ben de yatıyorum. Yok devam etmeyiz seninle hep tıkanıyoruz zaten :D

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.