Şimdi Ara

CRISPR ve ETİK KONUSU

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
5
Cevap
0
Favori
997
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • CRISPR ve ETİK KONUSU

    Forumda Crispr teknolojisi ile genetiği değiştirilmş insanlar konusunda etik zeminde bir tartışma göremedim. Ted konuşmalarının iki tanesinin linkini veriyorum. Yanılmıyorsam konuyla ilgili fizikist sayfasında uzunca bir makale de vardı. Muhtemelen denk gelenleriniz vardır. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?


    quote:

    Genetik yapısı değiştirilmiş insanlar yaratmak artık bilim kurgu veya hayal ürünü değil, olası bir gelecek senaryosudur. Biyolog Paul Knoepfler on beş yıl içinde bilim adamlarının, insan embriyolarında, fiziksel görünümü değiştirmek ve otoimmun hastalık riskini ortan kaldırmak gibi belli iyileştirmeler sağlamak için gen düzeltme teknolojisi olan CRISPR'ı kullanabileceği tahmininde bulunuyor. Bu düşündürücü konuşmada, Knoepfler bizi yaklaşan genetiği tasarlanmış bebek devrimine ve onun oldukça kişisel ve tahmin edilemeyen sonuçlarına hazırlıyor.

    https://www.ted.com/talks/paul_knoepfler_the_ethical_dilemma_of_designer_babies?language=tr

    quote:

    Genetikçi Jeniffer Doudna, genlerimizin değiştirilmesine olanak sağlayan çığır açıcı CRİSPR-Cas9'un icat edenlerden biriydi. Bu teknoloji bilim insanlarının DNA sarmallarında belirli değişiklikler yapmasına ama aynı zamanda da genetik hastalıkları tedavi etmesine olanak sağlarken "tasarım bebekleri" yaratma imkanı da sunuyor. Doudna CRİSPR-Cas9'un nasıl çalıştığına dair bir özet sunuyor ve bilim dünyasından bir mola verip bu teknolojinin etik sonuçlarını tartışmalarını istiyor.

    https://www.ted.com/talks/jennifer_doudna_we_can_now_edit_our_dna_but_let_s_do_it_wisely?language=tr



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Midgardian -- 4 Mayıs 2017; 15:14:52 >



  • İleride etik anlayışının değişeceğini düşünüyorum açıkcası. Bir cesur yeni dünya görebiliriz gibi geliyor. ne çok uzak, ne de çok yakın zamanda. Ne düşünecekleri ve meslekleri önceden belirlenen bebekler. Hastalıkların yok olduğu bir dünya. 1932 de yazılan bir distopyanın iki yüz sene sonra karşımıza gelmesi. Hayatımız olması... Ürpertici



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Survival -- 6 Mayıs 2017; 22:54:12 >
    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • Akdeniz anemisi olan insanda kan hücrelerinin şekli bozuk olduğundan, zaman zaman kılcal damarları tıkayarak ölümcül sonuçlar doğurabilir. Bu insan, eğer çocuğunda aynı hastalığın olmasını isyemiyorsa, bu hastalığın hiç görülmediği bir kadınla evlenmeli, mesela Japon bir kadınla evlenirse, çocuğunda bu hastalık olmaz. Ama yaşadığı topraklardaki bir insanla evlenirse, o kişi hasta olmasa bile, genlerinde taşıyo olma ihtimali yüksektir. Yani kalıtsal ve genetik hastalıkların tek tedavisi, insanların ırk ve soy gözetmeksizin bir araya gelmelerinden geçer. Geçmişte uygulanmış olan saf ırk yaratma çabalarının ne kadar zararlı olduğu ortadadır. Bu yüzden bence genetiğiyle oynanmış insanlar, insanlık tarihinin en büyük felaketi olacaktır. Geçmişte Öjenizm akımının yarattığı felaketler ortada iken, insanlığın ders almamış olması çok kötü. Allah hepimizi kardeş olarak yaratmış. Bir insanın, diğer insana üstünlüğü yoktur demiş. Ama biz yine de üstün ırk yaratma çabası içinde olacaksak, kardeşliğimizi bir kenara atıp ırkçılık yapacaksak, bu dünyanın felaketi olacaktır.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Şöyle ki etik zeminde bakıldığında videolarda da görüldüğü gibi ciddi bir problem görünüyor. Bu teknolojinin ileride ciddi sıkıntılar getireceği ortadadır ki bilim sermayesiz çalışamadığına göre bu tip bir gelişme de süper insanlarla ileride çok daha ileri seviye otonom robotların karşı karşıya geleceğinin göstergesi. Benim aslında bu konuyu buraya açmadaki amacım inançlı insanların bu konuya ne tepki vereceği idi. Felsefe bölümüne açmaktaki amacım budur. Yani yaratılışa müdahale etmenin,inançlı insanlar açısından yeri nerededir ve ileride çok daha büyük teknolojik gelişmeler olduğunda inançlı(inançtan kastım tanrı ve din inancı) insanların bu tip şeylere hazırlıklı olup olmadığıdır. Tabi teknolojiyi ve özelinde bilimi yok sayan,bilime karşı duran inançlıların fikirlerini dinleyecek olsam da açıkçası bilim düşmanlığından kaynaklanan tavır içerisinde olanların fikirlerini sadece dinlemekle kalacağım. Çünkü etik zeminde objektif değil subjektif bir bakışları olacaktır.

    Konuyu etik zemine ve inançlı insanlara çekmekteki amacım da inançlı insanların kendilerini vahyin indiği zemin ve zamana hapsedip gelişmelere sağır kalmalarıdır. Yani etik,ahlak,sosyolojik ortam,coğrafik ortam,tarihsel ortam bir şekilde ilerlerken inançlı insanların büyük kısmının kendilerini belli bir tarihte dondurmaları açısından bu tip gelişmelere karşı aldığı tavrı öğrenmek istiyorum. Çünkü etik/ahlak,giyim,gelenek...vs tarihe,coğrafyaya,sosyolojik ortama göre değişen şeylerdir. Çölde yaşayan insanlarla buzuldaki,ılıman iklimdeki..vs deki insanların bir olmasını kimse bekleyemez. Mefhumlar tarih içerisinde evrime uğrarken bu teknolojinin uygulanmasının ardından da etik mefhumunun değişeceği aşikar. En azından geniş çerçeveden bakan insanların konuya bakışı farklı olacaktır.

    Aslında gelmek istediğim nokta şu. Bilim ileride tanrının yarattığından daha mükemmel seviyede insan ırkı oluşturabildiğinde bakışları ne olacak. Yartılış açısından bakınca Tanrı, insan örneğini ana rahmine düşürüyor ve sonrasında insan bilim yardımı ile çok daha iyisini üretebiliyor. Retorik yapmak yerine daha açık zihinle bakılan yorumlar istiyorum. BUrada lafım size değil. Bu konuya sonradan müdahil olabilecek olan inançlı insanlara.
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.