SAMSUNG KS8500 kullanıcıları

Abartılı kusuru olan tv sahiplerini tenzih ederim fakat, bu kadar inceleyip minik kusurlar aramak psikolojik olarak pek sağlıklı değil. Ürün değişiminden önce psikiyatriye gitmeniz daha mantıklı bence. Obsesif kompulsif bozukluğu olabilir mazallah.Şaka yapmıyorum..

Dünyanın en mükemmel tv'si olurda icat edilirse, köşesindeki ufak bir çizik size hayatı zindan edebilir.

Herkese merhaba,

Geçen hafta 49KS8500 modelini aldım. En son 4 yıl önce 40F7000 serisi bir Samsung TV almıştım ve son derece memnundum. Aradan geçen 4 yılda teknoloji hızla ilerlediğine göre tekrar Samsung alırsam pişman olmam diye düşündüm ve reyonda gördüğüm KS8500 modelini almaya karar verdim.

Dört yıl önce aldığım F7000 modelinden %100 memnun iken bu yeni aldığım TV beni %100 memnun etti diyemem. Her şeyden önce eğer ilk başta bu forumu okumuş olsaydım büyük ihtimal bu modeli almazdım, ama aldık bir kere. Aşağıda genel bir değerlendirmesini yapmaya çalışacağım:

1) Görüntü kalitesi:
Kullanılan VP panel gerçekten mükemmel bir görüntü veriyor. Hele 4K yayınlarda çok güzel görünüyor. Kontrast ve siyah düzeyi mükemmel. Renkler de oldukça tatmin edici. Kısacası yayın kalitesi iyi olduğu sürece TV onun hakkını veriyor. Ben TV'yi direkt uydu'ya bağladım ve yayını oradan alıyorum. Herhangi bir sorun yaşamadım.

2) İzleme açısı:
Beni ilk hayal kırıklığına uğratan şey izleme açısının dar olması oldu. İzleme açınız merkezden yana doğru kaydığında o mükemmel siyahlar kayboluyor ve gri bir perde varmış gibi görüntü rahatsız edici bir hal almaya başlıyor. Bu da VP teknolojisinin IPS'e göre zayıf yönü. Bir kaç yıldır TV teknolojilerini takip etmiyordum, ama şimdi bakıyorum ki bazı yönlerden geriye gitmiş. Uzun zaman önce IPS'in çözdüğü açı problemi VP panellerle beraber geri gelmiş. OLED'le rekabet edeceğim diye Samsung bazı sınırları zorlamışa benziyor ve bu zorlama kendini negatif yönde belli ediyor. Yani 4-5 bin lira verip aldığınız son teknoloji TV hala ucuz LCD monitörler gibi bakış açısına göre renk ve ton farkı gösteriyorsa bu benim hiç ama hiç hoşuma gitmez! Tamam belki izlerken o kadar da kötü değil ama gene de rahatsız edici. Şimdi TV'nin tam karşısında oturup izlerseniz sorun yok, ama sonuçta Türk aileleri kalabalık olurlar. 1-2 kişi tam karşıdan izlerken diğer aile fertleri değişik açılardan izlemek zorunda kalacaklar.

3) Işık sızması:
Sanırım en çok kaygı duyulan problemlerden biri bu. Bendeki panelde net bir ışık sızması var diyemem, ama belli bölgelerde ışığın hafif normalden fazla sızdığı gözümden kaçmadı. Karanlık bir odada film izlerken rahatsız edici bir sızma görmedim. Tabi ben "Eco Solution" denen olayı açtım. Zaten LED TV'lerde açmak zorundasınız. Benim önceki Samsung TV'lerde de ilk iş olarak bu özelliği aktif hale getiriyordum.

Bakın gündüz güneşinde bir odada izlediğin ayarlarla gece karanlığında izlemeye kalkalrsanız tabiki ışık sızması sizi rahatsız edecektir. Bu TV'lerde kullanılan LED aydınlatmaları çok güçlüdür ve ister istemez karanlıkta sızma yapacaktır. Bunun tek çözümü EKO modunu açıp TV'nin ortama göre otomatik LED gücünü ayarlamasını sağlamaktır. Zaten gündüz ayarları ile gece izlemek her şeyden önce gözleri rahatsız edeceketir!

Zaten EKO modu neden default olarak aktif değil anlamıyorum. Modern TV'lerin en önemli özelliği ortamdaki ışığa göre parlaklık ayarı yapma özelliğidir ve bu olmazsa olmaz özelliklerdendir. Tabi buradaki asıl sorun yıl olmuş 2017 Samsung'un hala "edge lighting" kullanıyor olmasıdır.

Sorun yaşayan arkadaşlara da hak veriyorum. Bu kadar para veriyorsan aldığın cihazın her yönüyle mükemmel olmasını beklemek bir haktır.

Işık sızması yaşıyorsanız diğer yapmanız gereken ayar "SmartLED" ayarını tamamen kapatmaktır. SmartLED açık iken LED'ler bölgesel olarak daha parlak veya sönük olabiliyorlar ki karanlık ortamda ve kısmen siyah bir ekranda cidden saçma bir görüntü ortaya çıkarabiliyor.

4) Beyazın saflığı:
Şimdi baktığımda ekran komple beyaz olduğu zaman köşelere doğru bir grileşme oluşuyor. Her ne kadar LED paneller için bir yere kadar kabul edilebilir olsa da sanki biraz fazla gibi geldi bana. Yukarıda da yazdığım gibi bu kategorideki bir televizyondan bu tür kusurları beklemiyorsunuz.Tabi ekranda doğal görüntüler varken bunu hiç farketmiyorsunuz.
Aynı şekilde ekran komple gri olduğunda belirgin ton farklılıkları göze çarpıyor.

Sonuç:
Baştada yazdığım gibi önce bu forumu okusaydım büyük ihtimal gidip KS8500 almazdım. Ben normalde iyice araştırmadan elektronik ürün almam, ama bu sefer gaza geldim ve önceki F7000'den elde ettiğim iyi deneyime dayanarak neredeyse sıfır araştırma ile gidip KS8500 aldım. Ha işin komik tarafı şimdi KS8500 almayacak olsan hangi modeli alacaktın sorusuna da verecek bir cevabım yok. Sanki her modelin ve markanın kendine has sorunları vardır ve almdan bunlar kendini belli etmiyor.

Showroom'daki performansına bakarak TV almamak gerektiğini bir kez daha öğrendim. Son derece aydınlık bir ortamda full parlak ve canlı renklerle oynatılan demo görüntülerde bu kusurları anlamanız mümkün değildir. Tabi bu tür kusurlar seni beni yorarken çoğu kullanıcı bunları fark etmiyor bile. Bazı kusurlar için "bu böyle" deyip geçilecek türden. Zaten zamanla alışıyorsunuz.

Kesin çözüm ise OLED'in evrimini tamamlamasını bekleyip hepten ona geçmek gibi görünüyor. O zamana kadar bu şişirilmiş LCD teknolojileri ile idare etmeye devam edeceğiz. Şahsen bir daha LCD TV almam. Bir sonraki televizyonum OLED olacaktır.

Ekmek bulamazlarsa pasta yesinler diyen zihniyetten bir farkınız yok hocam.