Her şeyi kuramların,soy kütüklerin gözleriyle görenlerin sayısı az değildir.Kafayı o perspektife fixlemiş olanların dar görüşlülüğü kendilerini istemedikleri şeye dönüştüren şeyin ta kendisidir.Kafayı açık tutmazsan,gerçek dostların yoksa ahmak olmak çok kolaydır
Travmanızın esiri değil efendisi olun.Sınırlarınız olmasın ya da sahici sınırlar olsun.Duygularınızı gerçeği bulmak için kullanın,bulantının hazzına esir düşmek için değil.Sarhoşluk,solipsizm ve narsizmdir.Gerçek ise diri ve apaçıktır
Joker gibi ruh hastalarının övülmemesi gerekir.Kararsız kalanların sarhoşluğudur o
Kimse kendini yerden yere atan çocukları,çocuk zihinlileri sevmez.Ağlamanın da bir şekli vardır
Taşkın duygularını hissetmekten memnun insan onla yıkanmayı istemiş insandır.Onsuz yapamaz.O yüzden onun o duygusunu elinden aldığın zaman çocuğa dönecektir
İnsan kendisinin düşmanı olmalıdır.Memnuniyetsiz olmalıdır.Amaçlar sadece memnuniyetsizliğimizin bir ajendasıdır
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Zodion -- 5 Ekim 2021; 15:32:54 >
Taşkın duygularını hissetmekten memnun insan onla yıkanmayı istemiş insandır.Onsuz yapamaz.O yüzden onun o duygusunu elinden aldığın zaman çocuğa dönecektir
İnsan kendisinin düşmanı olmalıdır.Memnuniyetsiz olmalıdır.Amaçlar sadece memnuniyetsizliğimizin bir ajendasıdır
"İnsan kendisinin düşmanı olmalıdır.Memnuniyetsiz olmalıdır."
İnsan neden kendisinin düşmanı olsun ki? İnsan önce kendisiyle dost olmalıdır. Kendisiyle dost olan, önce kendini ve sonra başkalarını sever. Olanı olduğu gibi kabul eder ve memnuniyetsizlik diye bir şey kalmaz. İç huzuru gelir. Mutluluk oluşur.
Hani güleryüzlü ve hiç memnuniyetsizliği olmayan, ermiş gibi yaşlılar vardır ya tek tük. İşte onlar bu dediklerimi başarmışlardır.
Kendini sevmek (egosal anlamda değil) ve olanı olduğu gibi kabul etmek, zihinsel evrimleşmeye karşılık gelir. Bunu da bedensel evrimleşme izler.
İnsanın bazı huylarını yenmesi için önce kendisini yenmesi lazımdır. Aslında mobidik, bu spiritualist bir görüştür aynı zamanda. Kendi yanlışını düzeltmen için kendini yenmen lazım. Kendi duvarlarını yıktıktan sonra diğerleriyle uğraşmak daha kolaydır. İnsan kendi kendine başbaşa kaldığı zaman muhasebe yapıp kendini olumsuzlarsa bazı hareketlerinden dolayı hayatı alt üst olabilir. Konu dışındaki bir çok yıkığın bu halde olup özgüvenini kaybetmesi de bu yüzdendir. Hep motive etmeye çalışıyoruzya "harekete geç" diye işte onu yapabilmesi için adamın önce kendini yenmesi lazım.
Aslında kendini değiştirme ve dönüştürme isteği, gelişimin bir gereği ve takdir edilesi bir davranış. Dikkat edilirse, kendini yenmesi ve kendinle mücadele diye bahsetmedim. Çünkü hayata bakış açımız da önemlidir ve kaderimiz buna göre ilgili dönemeçlerde şekil alır.
Kendini yenmek deyince, kendinle kendi içinde kavgalı olmak şekline dönüşüp, hayata bakış açısı hayatla da kavgalı olmak şeklinde gelişir. Kendini geliştirmek, değiştirmek, dönüştürmek diye bakılırsa, bu uzun süreç daha uyumlu ve kolay atlatılır. Kabul kavramı zamana yayılı olduğu için daha sancısız ve kolay gerçekleşir.
Kullandığımız sözcükler dahi gelişimimize ve kaderimize etki eder.
Kendini geliştirme önerisi anlamında bakıldığında ise, mantık olarak başlık yazısında öne sürülen şey doğru. Fakat kendimizi olduğumuz gibi kabul etmekle birlikte (iyiye, doğruya) dönüştürmeye gayret ederek yapmak, daha iyi bir sonuç verir.