Tabii ki iktidar eleştirilebilir. Hatta protesto bile edilir. İktidarı olumlu-olumsuz eleştirmek aydınlatmak, eleştireni anlamakta aydınlanmaktır.

Türkiyede halka hesap verilemez. Çünkü iktidarın deneyçisi muhalefet değildir. Yine iktidarın denetçisi devletin bürokrasisi de değildir. Denetçiler sivil toplumdur. Türkiyede sivil toplum bulunmuyor. Dolayısı ile hesap vermek gibi bir mekanizma bulunmuyor.

Ancak şöyle bir örnek vereyim, abd de ki iki partiden biri nato kapatılsın demez. Çünkü natoyu kuran abd dir bu devletin temel politikasıdır. Ki a partisi korona aşısını paralı yaptığı için b partisince eleştirilebilir kınana bilir.

Türkiye de yunan sorunu, PKK, Kıbrıs gibi meselelerde devletin kurulduğundan beri var olan bir politikası var. (fetö zamanı AKP bu politikalardan saptı ve hatalı davrandı). Muhalefet işte Erdoğan karşıtlığı yada AKP ye muhalif olmak artık öyle bir hal aldı ki devlet politikaları bile Yalnış görmeye başladılar.

O zaman iktidardan memnun olmayan bizler: muhalefetin hizmet yerine, devlet politikalarına niye saldırıda olduğunu analiz etmeliyiz. Tabiki ki aynı tornadan çıkmış liberalist, İngiltere 🏴󠁧󠁢󠁥󠁮󠁧󠁿 de üniversitelerini okumuş, Batı desteği olmadan iktidara gelemeyecekleri gibi bir sanrı içinde olduklarından.

Olay budur anlatabildiysem.

Eğer AKP kötü ise Yalnış ise AKP yi neden eleştirelim? Mantıksızlık bu. Siz hiç birinci olan yarışı kazanana hadi daha koş hızlı koş diye diye bağırırmısınız? Yada sınavı kazanan bir öğrenciye mi kazanamayan öğrenciye mi ders çalışmıyorsun, şunu bunu yapmıyorsun mu denir? Yani AKP değil muhalefeti terletmezseniz sittin sene muhalefeti iktidar yapamazsınız.

O zaman muhalefetin gerçeğini yazalım:

Bakınız güçler ayrılığı ilk kanuni esasi ile Osmanlı'da uygulanmıştır. Bunun temel sebebi halka yönetme özgürlüğünü vermek istemeyen Padişahın yalıtılması halidir.

OSMANLI'NIN ÇÖKMESİNİN ÖNEMLİ BİR SEBEBİ GÜÇLER AYRILIĞIDIR.

Atatürk, hukuka çok önem veren bir lider. Ama güçler birliğine Meşrutiyet tecrübesinden karşıdır. Atatürk halkçı bir insandır ancak CHP nin parti politikası bazı "bilinç altı" oyunlarla dolu. Bunlardan biride Atatürkün ısrarla güçler birliğini savunmasına rağmen bunu tam tersi göstermeleri,

Öyle ise neden güçler ayrılığına geçildi? Tabi ki, Natonun ve AB nin Türkiye yi daha rahat kontrol edebilmesi için. Speed hız anlıyormusun? Yavaş işleyen ülkenin dış politikasına tedbir alırsın. Örneğin ergenokonda ki gibi paşalarını yargıya, refah yol gibi yürtümeye sürtersin.

Yani güçler ayrılığı tek adam vs. CHP nin NATO Tanrısının göklerden gelen bir emri kardeşim. Bilinç altı diyorduk değil mi?

Bu oyunlara mesela "sosyal demokrasi" masalınıda ekleyebilirsiniz. Koskoca Halkçılık ilkesi yetmedide nereden türedi bu kelime? Bir sosyalistin eşitliği savunması beklenir ama kapitalizmi savunur mu? İşte CHP kurulduğunda "karma ekonomiyi" savunmuştur, ve bunun temeli "halkçılık ilkesi" dir.

Karma ekonomi yerine kapitalizmi savunmaya soyunan CHP yönetimi, batıya ben buradayım demek zorunda kaldı ve kurnaz bir oyunla karma ekonomi-halkçılık ikiliğini sosyal demokrasi - liberalizm ikilisi ile değiştirdi.