Uzun araştırmalar sonucu başlıkta belirttiğim klimayı İklimsa'dan almış bulunmaktayım, Kullanacağım alan ortalama 30m2 yüksek tavan, çoğunluğu ahşap doğramalı eski cam ve yalıtımsız bina Öncelikle Mitsubishi 18k alacaktım fakat fiyatı 3800TL olunca Sigma 18 k'ya yöneldim baktımki broşüründe enteresan bilgiler var iklimsa bayisindeki satıcıda çok övünce bi kumar alalım dedim Malum Manavgatta yaşıyorum burası aşırı nemli ve çok sıcak. Gelelim ürüne Ürünün görsellerini gün içinde çekip atacağım öncelikle ürünün montajında bir sıkıntı yaşamadık buralardan çevremden duyduğum kadarı ile montaj sonrası yarım saat vakum yaptırdım, tesisatta bakır boru kullanıldı, ve dış ünitede titreşim engelleyici plastik contalar kullanıldı. Montaj ekibi ilk başta vakuma gerek yok abi desede sen dedin yap vakumu uğraştırma beni. İç ünite en yüksek fanda ve turbo modda sesli çalışıyor fan hızını düşürdüğüm zaman ses yok denecek kadar az oluyor. dış ünitenin sesini hiç duymadım desem yeridir. Elektrik tüketimi ile ilgili günlük hesap tutacağım ne kadar çalıştı ne yaktı gibi. Sormak istediğiniz birşey varsa cevaplayabilirim. Klimanın 1. yıl değerlendirmesi Klima bugünler ortalama 1. yılını doldurdu performans olarak bir düşüş yaşamadım ilk günkü gibi soğutma devam ediyor sadece ilk açılıştı biraz koku çıkıyor sonra koku kalmıyor. tüketim olarak son 2 ayın ilk birinci ayı günlük 15 saat, son aylarda günlük 20 saat klima açık, sadece ilk 15 dk açılışta turbo soğutma daha sonra 28 derecede sabit çalıştırdım. 410 TL fatura geldi 2 aylık, klimayı hiç açmazsam tv'dir çamaşır bulaşık xbox laptop 80 TL geliyor idi. yani 125 TL'lik sarfiyat var bana göre uygun. ek olarak eve misafir geldiği için salonun yan tarafındaki 12m2 lik oturma odasının kapısıda herdaim açık. ürün linkihttp://www.iklimsa.com/Urunler/Detay/88/SGM18INVDME Fiyatı: 2800 TL ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
Arkadaşlar merhaba Başlıkta belirttiğim gibi Photshop tarzı programları çalıştaracak bir sistem toplamak istiyorum limit 5.000 lira Malum siteden bir sistem topladım bu sistemde uyumsuzluk olurmu daha iyi ne olabilir her türlü görüş ve öneriye açığım teşekkürler iyi günler. Akıllı PC Toplama Sihirbazı Kasa 1 x AeroCool XPredator High Power B12S 750W 80+ Güç Kaynaklı Big Tower Kasa (Çift 23cm Fan) 459,24 TL+KDV İşlemci 1 x Intel Core i7-3820 LGA 2011 10MB 3.6GHz Dört Çekirdekli İşlemci (Kutu içeriğinde soğutucu yoktur) 676,22 TL+KDV İşlemci Soğutucu 1 x Akasa Venom AMD/Intel LGA 775/1156/1155/1366/2011 İşlemci Soğutucusu 92,04 TL+KDV Anakart 1 x Asus SABERTOOTH X79 Intel 2011 Soket DDR3 USB3 SATA3 PCI-E G3 ATX Anakart 748,84 TL+KDV Bellek 1 x Geil Evo Corsa 16GB 1600MHz CL10 Dual Channel Bellek Kiti (2x8GB) 305,52 TL+KDV Ekran Kartı 1 x MSI GTX560 Twin Frozr II OC 1GB DDR5 256 Bit Pci Ekspres Ekran Kartı 435,36 TL+KDV HDD 1 x Seagate SV35 Serisi 2TB 7200 RPM 64 MB Ön Bellek 3,5" SATA III DISK (ST2000VX000) 297,45 TL+KDV SSD 1 x Team Xtreem S3 240GB 550-520MB/sn SandForce Kontrolcülü 2.5" Sata3 SSD (Senkron Nand) 612,96 TL+KDV Kart Okuyucu 1 x Akasa BayMaster 2.5” SATA Disk Yuvalı 3,5" Kart Okuyucu (AK-ICR-10) 33,63 TL+KDV Optik Sürücü 1 x SAMSUNG SH-S222AB Sata Siyah DVD-RW (Oem / Kutusuz) 46,77 TL+KDV Klave+Fare 1 x Microsoft Wireless Desktop 3000 Kablosuz Klavye Fare Set USB (Gri-Siyah) 87,55 TL+KDV Monitör 1 x Asus VK278Q 2ms 27'' Full HD Wide Screen 2.0 MP Kameralı Multimedya Led Monitör (Siyah) 1.049,96 TL+KDV Hoparlör 1 x Logitech S220 17W 2+1 Hoparlör 52,10 TL+KDV |
![]() Büyükşehir Belediyesi Başkanının Şansal ile röportajı Büyükşehir Belediye’nin bu istikrarını ve başarısını müthiş merak ediyorum. Hatta, Pazar akşamı Maraton’da Markus Merk’e “Dünyada bir başka örneği var mı” diye sordum, “Olduğunu sanmıyorum” dedi. Aslında her fırsatta kötü yönetildiği açıkça belli olan, borç batağında yüzen kulüplerimiz için bir “örnek”oluşturuyor, bir “rol model”gibi. Nasıl başarıyorlar, bu parayla nasıl yaşıyorlar, boş koltuklara karşı nasıl oynuyorlar? Alınmasınlar “3-5” liraya transfer edilen oyuncularla gelip ligin ilk dördüne nasıl yerleşiyorlar. Bu “3-5” lirayı boşuna söylemiyorum, biraz sonra gerekçesini de yazacağım. Başkan Göksel Gümüşdağ ile omuzdaşı teknik direktör Abdullah Avcı’yı aradım. Avcı’nın telefonu kapalıydı, Başkan’la konuştum. Hem de en ince ayrıntısına kadar. Her söylediğinde yerimden fırladım, bazı şeyleri biliyordum ama bazılarından da müthiş etkilendim. Göksel Başkan’ın anlattıklarını toparlayarak sizlere aktarayım. 5 yıl önce Abdullah Avcı ile görevi almışlar. İlk yıl Bank Asya şampiyonluğu, sonraki 4 yıl da bildiğiniz gibi Süper Lig. Başkan’da malzeme çok. Birinci lige bir başlamışlar, ilk dokuz maçta 6 mağlubiyet, üç beraberlik. Diğer kulüp başkanları çok bilmiş tavırlarıyla Göksel Başkan’ı arayıp “Bırak bu hocayı. Geldiğin gibi gideceksin” demişler. Göksel Başkan düşünmüş, kendine “hocayı gönder” diye nasihat eden başkanları ve yönettikleri kulüpleri gözünün önününe getirmiş, o zaman gerçeği görüp “Göksel, sen bildiğin gibi devam et” diye Abdullah Hoca ile yürümeye karar vermiş. Ancak kötü sonuçlardan Abdullah Hoca da sıkıntıda ya, Başkan’a gelip “Biraz konuşabilir miyiz” demiş. Başkan cin gibi, hocanın ne diyeceğini anında kavramış. Abdullah Hoca ‘ya “Sen aşağı in, futbolcuları topla ben geliyorum” demiş. Göksel Başkan az sonra futbolcuların yanına inmiş, elini Abdullah Hoca’nın omzuna atmış “Arkadaşlar bu söyleyeceklerimi iyi dinleyin” demiş. “Küme düşsek bile hoca bir yere gitmeyecek. Siz gidersiniz, hoca gitmez, ben hoca ile düşmeye razıyım. Bunu kulağınıza iyice sokun...” Sonrasını Başkan’ın ağzından dinleyelim; “O konuşmadan sonra toparlandık. Gençlerbirliğini yendik, Sivas’ı deplasmanda mağlup ettik, içerde Kayserispor’u yenip, deplasmanda Kocaelispor’a karşı galip gelip bir puanla ligde kaldık.” Yani o konuşma, Abdullah Hoca ile o omuzdaşlık, Büyükşehir Belediye’nin miladı olmuş... Peki başarının sırrı sadece bu mu? Sadece hocanın kendini güvende hissetmesi mi? Sadece futbolcuların hangi sonuçlar alınırsa alınsın hocanın gitmeyeceğini anlamaları mı? Hayır, dahası var. Göksel Gümüşdağ diyor ki, “Verdiğimiz sözü tutarız, tutamayacağımız sözü vermeyiz.” Yani benim anladığım şu: Futbolcuların parasını zamanında öderiz. Belki üç-beş gün geç kalırız ama çoğu kulüp gibi üç-beş ay süründürmeyiz. Göksel Başkan sırf bu yüzden çoğu futbolcunun gelmek istediğini de sözlerine ekliyor. Merak bitmiyor tabi. Nasıl geçiniyorlar, nasıl ayakta duruyorlar, 1 lira seyirci hasılatı yokken, Belediye’den delikli kuruş gelmezken, bu işi nasıl yönetiyorlar? Yayın parası bu işlere yetiyor mu? Göksel Başkan’ın bu konuda söyleyecekleri tüm kulüplerin ve kamuoyunun kulağına küpe olsun; “50 puanı bulursak yayıncıdan 24 milyona yakın para alacağız. 3 milyon iddaa gelirimiz, 1.5-2 milyon reklam gelirimiz var. Akıllı davranınca bu para yetiyor da artıyor bile.” AKILLI davranmak da, nasıl? Ona da açıklık getiriyor: “Bİz yıllık transfer ücretlerimizin tamamı, aylık ödemelerimiz, dağıttığımız primler, personele ödediğimiz maaş, deplasman giderlerimiz dahil, bu çarkı 10 milyon euroya çeviriyoruz.” Yani yirmi trilyon, yani büyük kulüplerin bir futbolcuya ödediği paranın tamamı, bazılarının yarısı kadar. Ama 10 milyon euroluk takım, 12. Hafta sonunda 100 milyon euroluk takımların üstünde. İnanılacak gibi değil. NasIl oluyor bu iş, anlatıyor; “Bu sezonki transfer harcamamız 650 bin euro...” Kulaklarıma inanamıyorum, “Ne diyorsun sen Başkan, bu kadarı da pes”diye hayretimi ifade ediyorum. Başkan devam ediyor: “650 bin euroyu Holmen için verdik. Onu da taksitle ödüyoruz. Cihan’ı, Tevfik Köse’yi bonservissiz aldık. Başka transferimiz de yok...” Hiddink’in A milli takıma aldığı, ancak sakatlığı nedeniyle çıkartmak zorunda kaldığı Gökhan Süzen’i soruyorum. Gökhan günün modası ya. Bir kez daha hayrete düşüyorum. Başkan “Gökhan Süzen’i dört yıl önce 5 bin TL’ye Galatasaray alt yapısından aldık. Hoca biraz tecrübe kazanması için bir yıllığına Alibeyköyspor’a yolladı. Sonra geri alıp oynatmaya başladı...” Şaşırmaz mısınız bu işe? Bugün milli takıma seçilen Gökhan Süzen sadece 5 bin TL. Bir de yazıyla yazayım da kimse yanlış anlamasın. Sadece beşbin TL. Başkan, Abdullah Avcı’nın 5 kişilik bir “arama - tarama” ekibi olduğunu, dünyanın her yerinde futbolcu baktıklarını, ancak kültürleri, eğitimleri, dayanıklılıkları ve profesyonellik anlayışları nedeniyle Kuzey Avrupalı oyuncuları tercih ettiklerini sözlerine ekliyor. Bir de anısını anlatıyor; “Birgün hoca geldi, İbrahim Akın’ı söyleyip, bu küskün yıldızı alalım” dedi. O küskün yıldız bugün A milli takımda. Ümit Milli takımında Mahmut, Tevfik, Zeki var, U17, U16 da oynayan oyuncular var. Gerçekten de Büyükşehir çalışıyor. Hem yarışıyor hem yetiştiriyor. Çok merak ettiğim bir şey daha. Seyircisiz oynamak nasıl bir iş? Başkan bu konuya net bir cevap veriyor: “Artısı da var, eksisi de. Ben artısını söyleyeyim. Seyirci olmadığı için, küfür olmuyor. Futbolcu kendi seyircisinden küfür yemeyince paniklemiyor, baskı altında kalmıyor, korku duygusuna kapılmıyor.” Başkan’ın bu söylediklerini büyük takım seyircilerine, hatta her takımın seyircisine duyuralım. Başkan’a “Her şeye rağmen bu para nasıl yetiyor” diye soruyorum. Çok çarpıcı bir cevap veriyor “Çalmazsan, çırpmazsan yeter...” yanlış anlaşılmaktan korktuğu için hemen ekliyor : “Hani aradaki manecerler falan...” Başkan’ın bu çarpıcı açıklamasında elbette daha fazlası var. O da biliyor, ben de anlıyorum. Ama Kulüpler Birliği’nin de 2. başkanı. Bu kadarını söylüyor. Hani “anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az “misali...” Başarının şifrelerine son noktayı koyuyor Başkan: “Aidiyet duygusu şart. Takım oyunu şart. Menfaatlerimiz ortak, başarı ortak, hedef ortak. Biz paylaşmasını biliriz. Başarıya ve ekonomiye aç insanlarla birlikte olmak, onlarla birlikte savaşmak sürekliliği ve başarıyı getiriyor.” Teşekkür edip telefonu kapatıyorum. Yılda her şeyiyle 10 milyon euro harcayıp bu başarıyı, bu istikrarı yakalayan bir kulüp, borç batağında yüzen, transferde milyon dolarları har vurup harman savuran, buna rağmen doğru dürüst futbol oynayamayan kulüplerimize örnek olmalı. Çoğu üniversitede artık spor akademileri var. Spor yöneticiliği ile ilgili bölümler, dersler var. Ben olsam “Bir kulüp nasıl yönetilir, az parayla nasıl çok iş yapılır, başarı nasıl yakalanır” diye Başkan Göksel Gümüşdağ ile Abdullah Hoca’ya ders verdiririm. Merak etmeyin, para istemezler. Doğruları ve gerçekleri ücretsiz anlatırlar. Tabi anlamak isteyene. http://www.ligtv.com.tr/Yazarlar.aspx?t=199&r=1&hid=82157 |
%100 futbolu izleyenler görür. Adam Fenerbahçe oynayamadı, Galatasaray oynatmadı diyemiyorda ! Çıkmış işte Neil kırmızı kart görmesi lazımdı falan filan pişman, 10 yıldır her kadıköydeki maçta hep hakem hataları bizim aleyhimize oluyordu. Şimdi hakem doğru düzgün maç yönettiği içinmi aklına geldi. |
Arkadaşlar Kablosuz modemim var WPA2-PSK şifrelemede yapsam şifrede virgül parantez vs. zımbırtılarda kullansam giriyorlar. Ne yapabilirim elimde bir tek ağıma girenin mac adresi var. |
Bundan Sonra Her çarşıya çıktığımda Şafağımı buraya yazacağım ![]() Tüm Silah Arkadaşlarımdan katılım bekliyorum ![]() Deniz Harp okulu Tuzla / İstanbul 9/1 Şafak: 349 ![]() |