Düzenleme: Olayda bahsettiğim pazar gününden önceki cumartesi günü şöyle bir olay yaşandı. Bilgisayarda oturmuş dolanıyordum. İş olmadığı için serbestiz ve işveren de bunun farkında. Yanıma gelip ''SmachingCube şöyle bir şey var bi baksana neymiş'' diyip sosyal medya ile ilgili bir şey rica etti. Hayatımda hiç kullanmadığım bir sosyal medya platformu hakkında etti bu ricayı. Baktım, bir şey bulamadım. Son bir umut aramaya girip bakacaktım ki çalıştığım yere lazım olan bir aletin reklamı çıktı karşıma. Bi bakayım diyip girdim. Yabancı dilde ufak bir makale, makine hakkında, çıkış tarihi hakkında. Yazıyı okudum bitirdim. Sekmeyi ''kapatmadan'' arama yapacağım sekmeye geçtim. Arkamdan hızlıca gelip ''Neyi kapattın aç bakıcam'' tarzı bir yaklaşımda bulundu. Baktığım şey buydu deyip zaten açık olan sekmeyi gösterdim. Odasına çağırıp saçma sapan konuşurken ''Geçmişime girip bakabilirsiniz, girdiğim bütün siteler orda, zaten iş yok, bilgisayar başında ne yapmamı bekliyorsunuz'' tarzı bir cümle kurdum. Konu kapandı yemeğe gittim. Geldiğimde, kullandığım şirket bilgisayarının başına oturmuş ciddi ciddi tarayıcı geçmişimi kontrol ediyordu. (İşten çıktım ama düşündükçe bi insan nasıl bu kadar düşebilir diye hayret ediyorum). Kontrolü bitirdi, tamam devam edelim işimize dedi kalktı gitti. Ertesi gün de bu hareketinin üstüne pazar günü aradı ve ben de telefonu açmadım. Pazartesi günü mesai konusu ile ilgili laf çarptı, laf çarpmana gerek yok, sorun varsa çağır konuşalım dedim. Her konuda haklı olduğum için karşı argüman sunamadı. Ne var yani 5 dakikalık iş, yapsan nolur tarzı konuştu. Salı günü işten ayrılırken de, ''Seni dava edebilirim, iş kanununa göre çıkmadan 15 gün önce haber vermen gerek'' dedi. (İçimden kahkaha attım). Ben de madem iş kanunu, sen de beni pazar günü arayamazsın, ve çalışanı itham ederek tarayıcı geçmişini kontrol etmek mobbingdir ve suçtur, her şeyi kamera kayıtlarından izlemeyi çok seviyorsan (sorduğu soruya verdiğimiz cevaplarda ''bak kameradan bakarım, bak gider kontrol ederim'' tarzı konuşuyordu çünkü) mahkemede birlikte tekrar izleriz'' dedim. İstifamı verdim ve çıktım.
Arkadaşlar yeni mezun bir arkadaşınızım. Şansıma biraz da donanımlı olmamın sayesinde iyi kötü bir iş buldum. Asgari ile çalışıyorum şu anda. Donanımlıysan niye asgari ile çalışıyorsun diyenler olacak ama fiyat yükseltip işi elimden kaçırmak istemedim. Anlayacağınızı umuyorum iş bulmak kolay değil. İş verenim iyi bir insan, iş saatleri konusunda çok dikkatli. Herkesin hakkını veririm modunda. Bu yüzden hafta içi 9-6, cumartesi günü ise 9-3 çalışıyorum. 45 saat ediyor ki bu asgari ücretli bir çalışanın maksimum çalışabileceği saat, fazlası mesaiye giriyor. Cumartesi günü bazen geç çıkıyoruz falan sorun değil. Ama bu pazar telefonum çaldı işle ilgili bir konu. İşverenim arıyor ''Mesajıma cevap verdin, ben sana yazdım kaç dk geçti neden cevap vermiyorsun'' diyor. Bugün pazar kendi kişisel zamanım dedim. İyi tamam SmachingCube yapma tamam tarzı bir geri dönüş aldım. Tavır yedim yani. Şimdi birincisi ben iş saatimi doldurdum, ikincisi pazar günü ve ben çalışmıyorum. Haftasonu telefonunu komple kapatan arkadaşım var. Ulaşamıyorsunuz. Her ne kadar çalışan olsam bana para verse de köle olarak orada değilim, ve ben de hayatı, sevdikleri, ailesi, uğraşları, merak ettiği şeyler, bakmak istediği şeyler olan bir bireyim. Pazar günü ailemle oturmak, sevdiklerimle görüşmek, hiç bir şey yapmasam dümdüz uzanmak istiyorum. Bu konuda haklı olduğumu düşünüyorum. İşle ilgili istenilen şey de aşırı basit, yapmamın 5 dk almayacağı bir şey ama elimde materyalim yok. Kısaca örnek vermem gerekirse, bilgisayarı açmam gerek ama elimde bilgisayar yok gibi düşünün böyle kolay bir iş. Ama bilerek yapmam dedim çünkü bu işin daha ileriye taşınacağını düşündüm ileride. Sizin de fikrinizi almak istiyorum çünkü yarın gidicem ve biraz gerginim.
Sonuç: İşten ayrıldım, kendisinin karakteri zerre düzgün değildi, ki 2 ay içinde o işletmeden çıkan 2. kişiyim, benden önceki arkadaşı da saçma sapan bir bahane ile zıtlaşarak zorla çıkmasını sağlamıştı.
İşverenim bunu okuyacak falan olursa bu notu senin için bırakıyorum;
''Dünyanın en güzel yerine de gitsen, ayakkabında bok varsa boka basarsın.''