Şimdi Ara

Kurtlar vadisi ve pusu replikleri[güncel. bir replik de sen ekle]

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
55
Cevap
4
Favori
11.507
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • bu başlık altında paylaşabiliriz. (yeni eklediklerim en üstte)

    Amon: Seni bütün felaketlerden koruyup, el üstünde tutabilirim.
    Polat: İstemez. Bana Allah yeter!

    Abdülhey: Abi Vural arıyo napıyım ?
    Polat: Sen işine bak Abdülhey. Ama dikkatli ol. Bide senin için hastaneye gelmeyelim.
    Abdülhey: Peki abi.
    Polat: Abdülhey, kimse senden kıymetli değil. Zora düşersen kimsenin gözünün yaşına bakma, sık!
    Abdülhey: Tamam abi.

    Polat: Bana çeteyi de mafyayı da anlatma Alper! Ben bunun ihtisasını yaptım.

    [Memati polis arabası gasp edip Polat'ın yanına Elif'in bulunduğu hastaneye gitti ve Polat'ı alıp dönüyor yolda]
    Telsizdeki polis: Bütün ekiplerin dikkatine Polat Alemdar'ın sağ kolu Memati Baş'ın polis arabası gasp edip, polis kıyafeti giyerek bilinen şahsın bulunduğu malum hastaneye gittiği tespit edildi. Gasp edilen polis arabasının plakası "34 A 7242"
    Memati: Anlaşıldı tamam.

    Memati: Usta bu kadar güvenmiyosan çeker silahı kafama sıkarım.
    Polat: Sana bir gün güvensizlik yaşarsam, senden bişey saklamam kafana sıkarım Memati!

    Abdülhey: Abi
    Memati: Hı
    Abdülhey: Abi benden yana bi sıkıntın varsa ben alır başımı giderim.
    Memati: Senden yana bi sıkıntım olursa kafana sıkarım Abdülhey, rahat ol.

    Memati: Kırgınlık yok Abdülhey, kızgınlık var. O da uykusuzluktan herhalde.
    Abdülhey: Bendeki kırgınlık ama bi önemi yok.
    Memati: E uzatma sende Abdülhey.



    Armatör: 1 milyon dolar
    Memati: ALLAH bin bereket versin. Ben bu işe ısındım.
    Nevzat: ALLAH için bende ısındım abi on numara iş. Paraları napıcaz abi ?
    Memati: Karıda kızda yeriz Nevzat.
    Nevzat: İyelim abi.
    Memati: Kafayı mı yedin Nevzat ? Napıcaz parayı işe yatırıcaz.



    Memati: Tribe girecek bişey yok Abdülhey. Ben çook vurduğum adamın cenazesine katıldım.
    Abdülhey: Bu sevap seni cennete götürür abi.


    Bulut: Ben bu Memati'nin raconunu seviyorum. Valla bu çocuğu başkası vursa zoruma gider.


    Aron Feller: Ben de sizi bekliyordum sayın Alemdar.
    Polat Alemdar: Sizi şaşırtmadığıma sevindim.
    Aron Feller: Ne için beklediğimi sormayacak mısınız ?
    Polat Alemdar: Eceliniz geldiği için.

    Zaza: Ya Sikender beg söylemiyem söylemiyem diyim ama içimdeki kurt beni dürtiyi. Ya bak Memati Kel'i vurdu, e Antisepici oldu
    İskender Büyük: Antisepici ne?
    Zaza: Ya bu israillileri sevmiyenlere israilliler ne diyi ?
    İskender Büyük: Eeee?
    Zaza: Eeesi işte bunlar artık hasım. Bırak Memati de adamı da belasını israillilerden bulsun. Biz niye garışiyik
    İskender Büyük: Eğer işin içinde Polat yoksa, ben Memati'yi kimseye yedirmem. O bana lazım

    Memati: Hüsnü, devlet düşmanlarına sıkmaya tövbe ettim, namus düşmanlarına değil!

    İbrahim Velid: Ortak uzun zamandır limana uğramıyorsun...
    Memati Baş: Hııı... Uğramayınca ortalık Toz olmuş diye duydum.

    (Memati Zaza'yı buzluğa koydu ve çıkardı)
    Memati: Korkudan mı titriyosun soğuktan mı Zaza?
    Zaza: Sinirden olmaya Memati ?

    Memati: Usta bunlarla napıcaz?
    Polat: Uyuşturucu yapıcaz.
    Abdülhey: Abi ticaretini geçtik imalatına mı girdik!?

    Memati: Herkes birbirini daha iyi anlayacaksa, bende en iyi bildiğim dilden konuşayım.


    (Muro organ nakli yapacak, Polat ve ekibi bunu engellemek istiyor. Limanda geçen konuşma)
    Memati: Napalım usta?
    Polat: Bekliycez Memati.
    Memati: Usta bi çapanoğlu çıkmasın içinden?
    Polat: Memati, bir insan, bir tek insan kurtarmak için değmez mi ?
    Memati: Değer usta. Bir insan kurtarmak için, o şerefsizlerin hepsini gebertirim.
    (Memati arabaya gidiyor ve Polat arkasından)
    Polat: Senin de dünyan başka Memati :)

    Memati: Bi daha benim arkamdan ilk iş çevirenin kafasına sıkacam! Eroin beni öldürmedi, siz mi öldüreceksiniz lan!!

    (Muro, Hüsnü'ye eroin yapılan mekanı söylüyor. onlar basıyor ve uzaktan Muro onları izliyor)
    Muro: Bakalım o koltuğunda daa kaç gün oturabileceksin satılmış lider.
    Yıldırım: Başkanım bişey mi dedin ?
    Muro: (Dönüp kafasına vurarak) Arabayı yıkadığın iyi oldu diyorum.

    Memati: Abdülhey benden sakladığınz bişey var mı ?
    Abdülhey: Kimin abi ?
    Memati: Senin ve abinin
    Abdülhey: Senden ne saklıycaz abi ?
    Memati: Abdülhey, bu devlet işi ne ayak ?
    Abdülhey: Abi sana anlatmadı mı ?
    Memati: Anlattı.
    Abdülhey: Daha ne soruyorsum
    Memati: Kimin emrinde çalışıyoruz Abdülhey?
    Abdülhey: Kimsenin abi.
    Memati: Doğu eşrefoğlu?
    Abdülhey: Abi onunla görüşüyor. Bize çalışıyor.
    Memati: Biz kimiz Abdülhey?
    Abdülhey: Sen dedin ya abi, en büyüğüz.
    Memati: Lan bize niye yol verdiler?
    Abdülhey: Çünkü, abi de sen de ben de buradakiler de, dışardaki çakallardan nefret ediyo. Herkesin tek şansı biziz. Hem derinlerin, hem bu resimleri buraya koyanların.

    Mithat: Neden telefonlarıma cevap vermediniz?
    Samuel Vanunu: Şimdi sırası değil.
    Mithat: Beni görevden aldılar.
    Samuel Vanunu: Hiçbir yere alamazlar. Polat Alemdar baron oldu
    Mithat: Ne!
    Samuel Vanunu: Şimdilik. (cebinden bi cd veriyor) Bütün medyada çıkıcak bu... Polat Alemdar baron olamaz. Bundan sonra hapisten bile çıkamaz.
    Mithat: Doğu nolacak ? Arkasında o var.
    Samuel Vanunu: Arkasından o da gelecek, nolucak

    Nizammettin: İstanbul ne kadar yukardaysa, Ankara o kadar derindedir.

    (Halo Kirve'yi öldürtmeye götürürken)
    Kirve: Beni nereye götürüyosun?
    Halo: Amma vırvırlandın. La bi delikanlı ol, dik dur Kirve. Altı üstü vereceğin bi can
    Kirve: Halo, senle ben kardeş gibiydik. Aramıza girdiler.
    Halo: Ben kardaşımın kafasına sıkmışım. Bana kardaşlık hatırı koyma. Puştluk yapmadan önce kardeşliği hatırlayacaksınız oğlum
    Kirve: Bütün sorunlarını hallederim, hakkındaki bütün davaları düşürürüm, özgür elini kolunu sallayarak nereye istersen gidersin. Bende bidaha ölene kadar karşına çıkmam. Ne diyorsan onu yaparım. Halo, eski günlerin hatırına.
    Halo: Lan sen mapusluk nedir bilir misin ki hürriyeti bilesin Kirve? Mapusluk deli gömleği giymek, hürriyet aklını yitirmemek. Aklına mukayyet ol ki Kirve, hür olasın.

    Polat: Saraya harem ağasıyla girilir Memati :)

    Doğu bey: Gün doğdu Ay battı kurt burda. Çakalların nerde aslanım
    Mitat: Doğu bey, sorgulanması kırılma noktası oldu. Pala'nın dirisini size teslim etmem artık imkansız. Ancak ölüsünü
    Doğu bey: Benden alıp o çakalı cezaevlerinde eşkiyalık yapmaya mı yolladın Mito ?
    Mitat: Konunun bizimle alakası yok. Artık Pala sistemden çıktı. Bizimle çalışmıyor
    Doğu bey: Halil İbrahim Kapar'ı kim kaçırdı içerden ?
    Mitat: Pala almaya çalışmış ama güya elinden kaçırmış. Muhtemelen kendini aklamak için helikopteri 2. planı yapmış
    Doğu bey: Mito ben marko değilim git başka paşa ya anlat. Öldürüp leşimi önüme atıcaksın ben de o leşi iyicem ? Akbaba mıyım ulan ben ?
    Mitat: Estağfurullaf efendim ancak şuan için Pala'nın yok edilmesi devletin menfaatine
    Doğu bey: Devlet menfaati bozuk paraya mı kaldı ? Kendine yer beğen. Bu kurumda artık yerin yok !



    Doğu bey: Her şeyden haberim var Mitat kim miş o resimdeki ?
    Mitat: Efendim bırakın artık işimizi yapalım
    Doğu bey: Yap aslanım. Sana işinden geri dur diyen mi var ? Resimdeki kim bana cevap ver
    Mitat: Kurumumuz yeniden yapılandı efendim. Bu yapılanmada sizin yeriniz yok. Size ihtiyaç da yok. Şimdi müsade ederseniz çalışıcam.
    Doğu bey: Bu odadaki bütün bayrakların bana ihtiyacı var ! Senin mi yok Mitat ! Senin gibileri tarih yazmaz, devlette unutmaz Mitat ! Seni koltuğunda oturan 18 adam gördüm ben. Ama senin gibileri analar çaputa sarmadı Mitat !!


    Laz Ziya: Hasmın kapına gelecek kadar cesursa sen de karşısına çıkacak kadar cesur ol.

    Süleyman Çakır: Bizim rüzgarımız bi essin de sonra fırtına mı çıkıyo tufan mı çıkıyo bakarız...

    Polat Alemdar: Çok sabretmeseydik çok şükür diyecektik

    Süleyman Çakır: Hayırdır olum ben ne zaman adam öldürmeye kalksam sen siyasete başlıyorsun lan
    Memati: Yok be abi. Gelin ata binmiş ya nasip demiş




    Süleyman Çakır: Can Polat beni burdan çıkarmazlar. Çıkarsalar da sağ çıkarmazlar.
    Polat Alemdar: Onlar sana burayı zindan ederse bende onlara dünyayı zindan ederim
    Süleyman Çakır: Bu iş çok büyüdü can Polat her şeyi üstüme yıkacaklar. Tabi benim konuşmuyacagımı da biliyolar. Yine de yarın bi umut. Sonuçta 32 kişinin katili ben değilim da
    Polat Alemdar: Sen müsteli ol hiç kimsenin kanı yerde kalmaz
    Süleyman Çakır: EvelAllah. O şişkonun leşine tükürmek olmasa dışarı çıkmaya niyetim yok ya.. can evimden beni vurdu can Polat
    Polat Alemdar: Sen can evini tamir et. Dışarda can dostların seni bekliyo..


    Kara: Rahat arkadaşlar rahat edin rahat edin. Aman rahatınızı bozmayın. Hele böyle içeri bi büyüğünüz girmişse hiç bozmayın.
    (Yüzükleri görünce) Şşş sen bi şu elini bi uzat bakalım. Sizler de bi uzatın bakıyım. Uzat.
    Siz hangi akademiden hangi dönem mezunusunuz böyle yüzükler felan. Haa ?
    Gülmenizi anladık. Biz çok akademi mezunu gördk öyle kurşun atılınca kacıcak delik arayan.(Şamil'e dönüp) Senin o kulağında ki ne ?
    Şamil: Küpe
    Kara: Oğlum sen kendi kulağını deliceğine düşmanlarının kulağında delik açsana
    Şamil: Ben çok delik açtım. Bu küpe de onun hediyesi. Yediğim kurşunu erittim kulağıma küpe yaptım ki dostumu düşmanımı ayırt ediyim.
    Kara: Haaa. İyii.. Hadi bakalım..



    Abdülhey: Niye duruyolar ?
    Polat: Birbirlerini kesiyolar
    Abdülhey: 11 Hepsi gelmiş. (KGT ekibi ilk toplandığı an)
    Polat: 11 i tutturduk takım mı kursak


    Çakır: Noluyo lan herkes sırasını savar gibi vuruluyo. Kim yapmış bi imza var mı ?
    Memati: Hiç bişey yok abi
    Çakır: Olmaz tabi memlekette delikanlı mı kaldı ki ben sıktırdım diyecek
    Memati: Abi deve Tuncay kime yanlış yapmış ki bu işi yaptılar. Tam otomatikle taramışlar. Belli ki alıcak verecek davası değil
    Çakır: İhale işi. Ama belli ki öldürmemek üzere sıkmışlar. O kadar mermi yaktıktan sonra gider 2 tane de kafasına sıkarlardı.
    Memati: İyi de abi kim ihale etti
    Çakır: Ne lan arkandan gizli iş çeviriyomuşum gibi sorular sorup duruyosun. Ben ne biliyim kim ihale etti


    Süleyman Çakır: Laz Ziya'nın kafasından geçeni anlamak için Laz olmak da yetmiyo Memati


    Seyfo dayı: Dün yine hadise mi oldu yiğenim ?
    Polat Alemdar: Ne hadisesi dayı ?
    Seyfo dayı: Ne biliyim gecenin bi yarısı ortadan kayboldun da
    Polat Alemdar: Adım çıkmış dokuza inmez sekize. Her kaybolduğumda adam mı öldürüyorum dayı ? Çapkınlığa gitmiş olamaz mıyım ?
    Seyfo dayı: Haa bak işte o'na karışmam
    Polat Alemdar: Yok onu da hadiseden sayıyosan muhakkak haber veriyim birlikte gidelim
    Seyfo dayı: Aman aman Allah uzak etsin
    Polat Alemdar: Geçen kumarhane de kadının biri seni sordu
    Seyfo dayı: Kimmiş ne diyo ?
    Polat Alemdar: Çok beğenmiş. Kartını verdi belki ararsın diye
    Seyfo dayı: Bide aldın mı yoksa kartı
    Polat Alemdar: E almıyacak mıyım dayı ? Aldım tabi. Öbür ceketimde kalmış. Neyse ben eve gidince kadını arar numaranı veririm
    Seyfo dayı: Hele öyle bişey yap gidecek yerin yok bu İstanbul'da yiğenim
    Polat Alemdar: Valla gidecek yerim var dayı ev tuttum. Ama sen dersen ki benim kadınla gidecek yerim yok. Ağırlamaktan onur duyarım
    Seyfo dayı: Densiz. Ne kadarda emmine benziyorsun. Adam çatlatmakta üstünüze yok. Şaka olduğunu bile bile şiştim. Hele ordan bi maden suyu getir bana oğlum
    Polat Alemdar: Dayı nereye kadar bu bekarlık ?
    Seyfo dayı: Sanane yeğenim. Sen kendi işine bak
    Polat Alemdar: İyi. Ben gidiyorum.
    Seyfo dayı: Nereye ?
    Polat Alemdar: Kumarhaneye. Hadi sen de gel. Hem belki seninki de gelebilir bu gece
    Seyfo dayı: Uğurlar ola uğurlar ola
    Polat Alemdar: Hadi eyvAllah


    Kara: Bak adam ağaca napmış bak(Baki'ye söylüyor)
    Semih: Ne o Kara yine çiceğin böceğin peşine mi düştün
    Kara: Napalım Semih insandan bi fayda görmedik, ağaçtan çicekten fayda gördük. Bak ciğerlerim düzeldi.
    Semih: İyi. Sen bize sağlam lazımsın
    Kara: Haydaa gene başladık bugün kimi görsem bana lazımsın diyo. İngiliz anahtarı mıyım lan ben ?
    Semih: Bi nevi öyle. Açamıyacağın somun yok.
    Kara: Siz kimsiniz Semih ? Senle bu arkandaki tıfıllar değil herhalde
    Semih: Abi benim açıklama yetkim yok. Memleket için çok kritik bi operasyon yapılıcak senin yapmanı istiyorlar.
    Kara: 30 senedir aynı cümlelerle geliyolar karşıma. Söyle onlara yeni bişey bulsunlar.
    Semih: Abi operasyonu duyunca hak vericeksin.
    Kara: E anlat o zaman
    Semih: Abi sen %100 evet demeden bişey anlatamam.
    Kara: Bu yaşlıların işi mi ?
    Semih: Abi ben öyle bişey söylemedim. Ama tevellütleri biraz eski diyelim ortada uzlaşalım.
    Kara: Bu görev kimden çıktıysa beni onunla görüştürüceksin.
    Semih: Abi mümkün değil.
    Kara: O zaman ben yokum. Söyle onlara beni istiyolarsa görüşecekler.


    Polat Alemdar: Bizim bi tek amacımız var, "son nefesimizi vatan için vermek." Sözümüz söz..


    Nesrin: Babam işleri yürütemiyo bende onun elinden almaya karar verdim
    Polat: 1 saat önce babanla beraberdim. Gayet sağlıklıydı hatta ikinizden bile sağlıklıydı. İşleri devreder gibi bi hali yoktu
    Nesrin: Öğrenmemiş demekki
    Polat: Neyi
    Nesrin: Dava açtığımı
    Polat: Dava mı açtın ?
    Nesrin: Evet. Can güvenliğimi sağlamak ve çocuklarımın hakkını korumak için dava açtım.
    Polat: Hangi gerizekalı Laz Ziya'nın bunadığını söylüyüycek ? Böyle bi avukat var mı ?
    Memati: Elif eylül.


    Polat: Eren bin arabaya.
    Hikmet: Hayırdır ?
    Polat: Erenle işim var
    Hikmet: Selam sabah yok mu ?
    Polat: Acelem var
    Hikmet: Bişeye mi canın sıkıldı ?
    Polat: Dostlar sağolsun. niye canım sıkılıcak
    Hikmet: Naptım ben sana ?
    Polat: Sen bişey yapmadın. Yapana da engel olmadın.
    Hikmet: Eren'le ne alakası var ?
    Polat: O engel olucak. Hadi eyvAllah.
    Hikmet: Sana emanet.
    Polat: Yok birader Allah'a emanet..

    Hikmet: Süleyman bey iki dakika konuşabilir miyiz?
    Polat: Hikmet sırası değil.
    Hikmet: Karışma Polat konuşacam.
    Çakır: Konuşalım kardeş buyur.
    Hikmet: Ben biraz sivri dilli adamım. Lakabım Deli, adım Hikmet. Ne olursa olsun hakikatleri söylerim.
    Çakır: Namını duydum kardeş. Ne söylüyceksen dinleriz, buyur
    Hikmet: Uyuşturucuya savaş açmışsın; televizyonlarda gördüm. Okul civarlarında hap sattırmıyormuşsun, iyi yapıyosun. Niyetin ne ? Gençliği korumak demi ?
    Çakır: Elimizden geldiği kadar.
    Hikmet: Bu mu elinden gelen ? Bak Eren ne hale geldi. Uyuşturucu bi tuzak, bi batak. Sen diyorsun ki bataklıktan uzak durun ey Türk gençliği. Peki davet ettiğin yer neresi ? Başka bi tuzaklık, bataklık, Mafya! Kaba kuvvet, hukuksuzluk.
    Çakır: Ne alakası var kardeşim ?
    Hikmet: Eren belki senin yüzünden içeri düşmedi, bi tuzağa düştü. Ama sen onu korudun kolladın, bi başka tuzağa çektin. Eren iyileşirse ilk iş ne yapacak biliyor musun ? Senden bi tabanca isteyip onu şiliyenlerle vuruşmak istiycek.
    Çakır: Pekiii... Birileri haksızlığa karşı gelmesin mi ? Direnmesin mi ? Herkes koyun gibi gitsin yatsın, uyusun mu ?
    Hikmet: Bana göre de senin yaptığın haksızlık. Belime silahı takıp sana savaş mı açayım ?
    (Memati Hikmet'in üstüne yürüyecek gibi olur Polat durdurur)
    Bizim gençlerimiz delikanlıdır, ayranı kabarık, gözleri kara. Herkes bi yerden işaret bekliyor. Sen millete işaret feneri olma.
    Çakır: Bu sözlerin... Lakabın deli, varlığın hikmet, mekanın hastahane, ahbabın Elifle Polat olmasa; ne dinler, ne duyar, ne de konuştururdum. Ama geçmiş olsuna geldiğimiz yerde acı paylaşmak, nasihat dinlemekse; Buna da EYVALLAH Hikmet kardeş.
    (Çakır gider)
    Hikmet: Bunlara kimse hakikat söylemeye söylemye, hakikatsız olmuşlar.

    Mithat: Doğu bey, Pala'yı vermeme şansınız yok!
    Doğu bey: Şansla memleket mi yönetilir Mito?!! Hem adamı tetikci kullan, hem deşifre ol, hem şantaj yapıp adam al! İstanbul patlayacakmış... patlasın ulan! Ben çok top sesi duymuşum
    Mithat: Emir aldım!
    Doğu bey: Ben vermedim!
    Mithat: Sizin de aldığınız yerden aldım! Abbas'dan bana ne ki onu öldürteyim. Gitmiş mayına basmış.
    Doğu bey: Senin gibi çıplak ayak boka basmamış. Mito, seni de sana emir verenleri de ben mayına oturtup uçurtucam. Defol karşımdan
    Mithat: Doğu bey, altı okula bomba koymuşlar. Beni görevden aldırın, yargılatın ama bunun hesabını ne siz ne biz ne başkası verebilir. Bu canavarları hep birlikte yarattık. Hep birlikte yok edecez
    Doğu bey: Ulan zorda kalınca okullara bomba koyacak canavarları bu memleket ne zaman yaratmış ? Siz kime düşmansınız kepazeler! İçerde çakal vatan vatan diye inliyor, dışarda enikleri okula bomba koyuyor. Bizim yetiştirdiğimiz adamlar düşman memleketinde bile okula bomba koymazlar.
    Mithat: Siz Aslan'ın yetiştirdiklerini toplayın, biz bunları toplarız Doğu bey! Herkes kendi bahçesini temizlesin.
    Doğu bey: Bunları, hepsini, kaç kişiyse bu çakallar, paket edip bana iade etmezseniz, paket senin kucağında Mithat! Esaaaddd!!

    Bedir: Pala'yı gün ışıyana kadar bize teslim etmezseniz altı bomba patlayacak.. Altı? İstanbulu havaya uçuracaz. Dünyayı da başınıza yıkacaz!
    Mithat: Pala'yı biz almadıkç
    Bedir: Ben lafımı söylemişim. Kim almış, kim dokunmuş, nerdeymiş, nasıl olurmuş beni alakadar etmez. Gün ışır, Pala yoktur: Deniz kan olur, ölen de nâm olur
    Mithat: Haddini aşma. Biz size olacakları önceden söyledik. Siz eşkiyalık yapmaya kalktınız. Kim aldıysa git ondan hesap sor!
    Bedir: Bize yaptırdığınız bütün işleri, o Abbas'ı, patlayan bombaları, öğleye televizyonda izlersiniz.
    Mithat: Benden haber almadan bi delilik yapmayın Bedir!

    Polat: Gel Memati.
    Memati: Nergiz hanımın şöförü telefon açtı, on dakikaya kadar burda olucaklarmış.
    Polat: İyi, on dakikamız var... Konuşmaya fırsat olmadı.
    Memati: Usta fırtına gibi döndün.
    Polat: Rüzgar arkamızdan eserken yol almak lazım Memati... Bugün konseye giriyorum.
    Memati: Baron kim olacak usta ?
    Polat: Biz seçicez Memati. Kimi istiyorsak o olucak.
    Memati: Usta sen konsey dönemi bitti diyorudun ?
    Polat: Memati dengeler öyle değişti ki... Tablolar içinde bir tek bunun manası eksik (Fatih'in İstanbul'a girişi)
    Memati: Usta iç mimara sordum. Tablolar sipariş usulu yurtdışından getirilmiş. Ama kadın diyo ben sipariş etmedim. Siz seçtiniz zannettim.
    Polat: Seçtiler... Her şeyi seçiyolar Memati.
    Memati: Kim usta?
    Polat: Bilmiyorum. Ama bulucaz. Eğer Fatih'in İstanbul'a girişini doğru yorumladıysam Memati... Bizi en büyük yapıcaklar.
    Memati: Neden bizi en büyük yapıcaklar ? Bunun bedeli ne ?
    Polat: Bunun bedeli... onların hizmetkarı olup olmamamız. Olmuycaz Memati! Senden istediğim; mafya bitene kadar, mafyayı yönetenler bitene kadar, onları yönetenler bitene kadar benimle savaşman. Buna ister devlet görevi de, ister millet görevi de, istersen Don Kişot-Yel değirmenleri'ne karşı de.
    Memati: Devlet için mi çalışıyoruz usta ?
    Polat: Devlet biziz Memati. Bizim üstümüz yok! Emir aldığımız yok! Bizi kukla gibi oynatanlar yok! Sadece biz varız. Her şerefli Türk gibi, gücümüz yettiği kadar savaşıcaz, gücümüz bittiği yerde ölücez.
    Memati: Usta bana her şeyi anlatmıyorsun.
    (kapı çalar Abdülhey girer)
    Abdülhey: Abi, Nergiz hanım geldi.
    Polat: Söz Memati. Her şeyi anlatıcam.

    Kör: Tanıdın mı beni lan ?
    Kara: O kadar çok hain var ki hangi birinizi ezberliycem ? Ama şöyle bi düşününce senin gözünü almışımdır.. senin de bacağını.
    Topal: Eee şimdi de sıra bizde



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Tauriel -- 26 Eylül 2014; 5:38:11 >







  • polat: dayı içerde adamımız varmı?

    halo:çok şükür yok.

    polat:içerdeki tetikciyi öldürecekler, buna engelleyecek birileri varmı içerde.

    halo:zor ama buluruz.istersen içeriden kaçıralım can polat.

    polat:daha içeri yeni soktuk..


    polat:baba sen hiçbir şeyden korktun mu?
    ömer baba:yaşadığım dünyanın gözümü büyülemesinden başka, hiç bir şeyden korkmadım...
    polat:gözünü büyüleyecek bir hayatın içine girmeyi hiç tercih etmedin ki baba...neyinden korktun bunun?...

    ömer baba:ya yaşadığın hayat? ya birilerinin yaşadığı hayat birilerinin gözünü büyüler....

    polat:bundan nasıl korunabilir insan?...

    ömer baba:birgün süleyman peygamber uçan halısının üstüne binmiş...başlamış ülkesinin üstünde gezinmeye...dalmış o güzelliklere...büyülenmiş ne güzel şeylere sahibim diye...halı başlamış eğilmeye...halının eğildiğini farkeden süleyman halı doğrul demiş...halı biraz daha eğilmiş...halı doğrul ben cihan sultanı, sultan süleymanım demiş...halı biraz daha eğilmiş...halı doğrul ben peygamber süleymanım demiş... halı biraz daha eğilmiş...süleyman peygamber düştü düşecek...halı napıyorsun? doğrul diyorum sana...halı cevap vermiş...asıl sen doğrul süleyman, bunların hepsi Allah'ın hiçbir şeyi kendinden bilme...
    saltanatı, varlığı kendinden bilmediğin sürece evladım, hiçbir şey gözünü büyüleyemez...olaki büyülerse, halıyı değil; kendini doğrult...

    polat:baba, eğilirsem bana doğrul de olur mu?




  • çakır: bu ne gürültü lan sabah sabah. bu ne lan polis baskını gibi.
    nesrin: polislerin seni böyle öperek uyandırdıklarını hiç sanmıyorum.
    çakır: öper öper, onlarda güzel öperler ha...

    aslan bey: senin benim kaybedecek bişeylerimiz oldukça bu ülkenin kaybedecek çok şeyi olacak .

    gullu: abdul bu silah benim olsun mu?
    abdulhey: bana abdul deme de, dunyalar senin olsun
  • Polat: Bundan böyle uyuşturucu şatışı sınırlandırılacak. Bilinen adamların dışında kimse el altında piyasaya mal sürmeyecek. Okullara uyuşturucu girmyecek. Uyuşturucu dışında yapılacak her iş geleneklere bağlı usullere göre yapılacak. Herşeyden evvel abin gelip Süleyman Çakır’ın elini öpüp, kesilen cezayı kabul edicek.
    Metin: Sen kimsin lan racon kesiyorsun.
    Polat: Racon kesmiyorum, kafa kesiyorum

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Nesrin : Kocamdan ne istiyorlar ?
    Laz Ziya : Canını ...
    Nesrin : Neden ? Hangi dediklerini yapmamış , ya da eksik yapmış ?
    Laz Ziya : Nesriiiin ... Bu işlerde birileri kurban olur , birileri kasap ...
    Senin kocan ikisini birden olmaya kalktı , kasaplığını elinden aldılar ...
    Nesrin : Baba sen nesin ?
    Laz Ziya : Çoban ...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • tuncay : bayramda deve keselim abidin
    abidin : estağfirullah abi, kılıç kınını kesmez.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • abuzer : çocuğun olmuyor mu?
    erdal : yolda baba
    abuzer : ne o lan it, bağdattan mı geliyor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • seyfo : bu enternet de ne tosunum?
    güllü : dayı, televizyonun bilisayar hali. mesela burdan yeni zelandadaki
    bi hanım ablanın evine misafir oluyosun, 24 saat izliyosun.
    seyfo : bu enternasyonel gavatlıkmış yiğenim

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bi an tape okuyormuş gibi hissettim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi -RüzgarGibiGeçti- -- 6 Mayıs 2014; 1:06:51 >
    < Bu ileti m.bolumsonucanavari.com kullanılarak atıldı >
  • memati : ortagını kazıklıyormusun

    bulut : kazık yok kandırma var kanma

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • ç- bu eylemden sonra televizyona çıkarmıyız başkanım.
    m- ne televiyonu çeto
    ç- başkanım yıllar oldu anamı görmeyeli
    m- o zaman söyle anan çıksın televizyona çeto. o dulların katıldığı, küçük burjuva özentisi dedikodu programlarına çıksın.
    oğlum dağa çıktı akıbetini merak ediyorum.oğlum sana sesleniyorum çeto
    devletin kucağı benim kucağım gibidir. çeto kurban oluyum eve dön. le le le le

    ç- aynen böyle söyler başkanım. yemin ediyorum çok duygulandım.

    m- lanet olsun benim bu içimdeki insan sevgisine. senin bu içindeki ana sevgisine. dul karı çocuğu yürü la git.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Polat Alemdar : Türkçeyi nereden Öğrendin ?

    Tilki Andrei : Çeçenlerden ! Her Öldürdüğümden bir kelime Öğrendim !

    Polat Alemdar: Papağansın o Halde..

    Tilki Andrei : Sen Rusçayı nereden öğrendin ?

    Polat Alemdar : Sizi öldürmesi için Çok Çeçen yetiştirdim...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Tauriel

    Nesrin: Babam işleri yürütemiyo bende onun elinden almaya karar verdim
    Polat: 1 saat önce babanla beraberdim. Gayet sağlıklıydı hatta ikinizden bile sağlıklıydı. İşleri devreder gibi bi hali yoktu
    Nesrin: Öğrenmemiş demekki
    Polat: Neyi
    Nesrin: Dava açtığımı
    Polat: Dava mı açtın ?
    Nesrin: Evet. Can güvenliğimi sağlamak ve çocuklarımın hakkını korumak için dava açtım.
    Polat: Hangi gerizekalı Laz Ziya'nın bunadığını söylüyüycek ? Böyle bi avukat var mı ?
    Memati: Elif eylül.






  • Itaatsizligin raconunu biz koymadık ama biz uygularız! Büyüklerinize böyle iletin...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • ben yazdıklarımı sürekli 1. mesajda güncelliyeceğim :)
  • Madem güneş tepeden vurdu gölge ayağmızın altıdır

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • up güncel kalsn
  • Polat : kazanırsanız başarı sizin , kaybederseniz hata benimdir

    Devre arasında oyuncularına söyledigi söz

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • up konu günceldir. 1. mesaj günceldir
  • Memati: Tribe girecek bişey yok Abdülhey. Ben çook vurduğum adamın cenazesine katıldım.
    Abdülhey: Bu sevap seni cennete götürür abi.

    upp
  • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.