Şimdi Ara

İSTATİSTİKLERE GÖRE BEYAZ EŞYA SEÇİMİ -

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
13
Cevap
1
Favori
16.783
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
2 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Değerli arkadaşlar,

    uzun süredir doğru beyaz eşya arayışı içerisindeydim halen karar vermedim ama farklı düşüneyim dedim ve aşağıdaki sonuçları 23.12.16 tarihi ile bizzat şikayetvar.com sitesinden alarak paylaşıyorum. Burada tercih edebileceğim bazı markaları baz alarak sitedeki verileri toplayıp aşağıdaki tabloyu oluşturdum. Karar sizin;

    Bulaşık Makinesi

    Marka / Şikayet sayısı / Teşekkür Oranı

    Arçelik / 557 / %44
    Beko / 133 / %52
    Bosch / 668 / %17
    LG / 75 / %0
    Profilo / 124 / %29
    Samsung / 383 / %-1 (%-1 nasıl bir skor ise anlamadım)
    Siemens / 290 / %13
    Vestel / 193 / %72

    Buzdolabı

    Marka / Şikayet sayısı / Teşekkür Oranı

    Arçelik / 1414 / %43
    Beko / 401 / %48
    Bosch / 1006 / %15
    LG / 124 / %1
    Profilo / 188 / %16
    Samsung / 596 / %2
    Siemens / 467 / %17
    Vestel / 604 / %78

    Çamaşır Makinesiı

    Marka / Şikayet sayısı / Teşekkür Oranı

    Arçelik / 535 / %45
    Beko / 133 / %46
    Bosch / 748 / %15
    LG / 224 / %3
    Profilo / 89 / %27
    Samsung / 491 / %2
    Siemens / 221 / %17
    Vestel / 358 / %75

    Kurutma Makinesiı

    Marka / Şikayet sayısı / Teşekkür Oranı

    Arçelik / 84 / %54
    Beko / 24 / %67
    Bosch / 65 / %20
    LG / 14 / %7
    Profilo / 0
    Samsung / 18 / %6
    Siemens / 32 / %25
    Vestel / 13 / %62


    Sonuç:

    1) Beko (En az şikayet)
    2) Vestel (En çok teşekkür)
    3) Arçelik (Ortalamanın üstünde)


    Son duruma baktığımızda Beko en az şikayet ile zirvede, herkesin dandik dediği Vestel Diğer firmalara göre ortalamanın biraz altında şikayet ile, şikayet sonrası en çok teşekkür alan marka olarak gözüküyor. Vestel'i kimse önermez iken böyle bir sonuç çıkması beni gerçekten şaşırttı. Arçelik zaten beğendiğim bir marka idi fakat ben bosch bosch diye geziyorken şikayetleri de incelerken bu kadar servisten şikayetçi olunduğunu bilmiyordum.

    Bakıldığında; Bosch Siemens Profilo; Şikayet sonrası Teşekkür oranları birbirine çok yakın.
    Arçelik - Beko; Şikayet sonrası Teşekkür oranları hemen hemen aynı.
    LG- samsung; Şikayet sonrası teşekkür oranları resmen yerlerde.

    Vestel 2. çıkmasına rağmen düşünmüyorum çünkü çok sayıda insan almayın diye uyardı, beko ve arçelik bakacağım sanırım. Zaten ikisi de aynı marka.

    Paylaşmış olduğum veriler kontrol edilebilir + - 3/5, zamanla açılan ve kapanan şikayetler ile değişebilir.


    Edit: Buzdolabı, Bulaşık Makinesini, Çamaşır ve Kurutma makinesini; BEKO' dan aldım. Vestel ile Beko'yu yakından inceledim. malzeme kalitesinde ve indirim oranında beko daha çok tatmin etti. Tercihimi bekodan yana yaptım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi hikodaci -- 4 Ocak 2017; 8:20:56 >







  • araştırmanız için teşekkürler
  • Beko ve Arçelik hâlâ aynı mı? Beko ayrıldı diye biliyorum.

    Edit: Evet aynıymış.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mstfygc -- 27 Aralık 2016; 5:24:32 >
  • Bu arada Hotpoint Ariston, AEG, İndesit gibi markaları kıyaslamaya katmamissiniz. Sanırım şikayetvar'da kanalları olmadığı için.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: mstfygc

    Bu arada Hotpoint Ariston, AEG, İndesit gibi markaları kıyaslamaya katmamissiniz. Sanırım şikayetvar'da kanalları olmadığı için.

    İlk mesajda da belirttiğim üzere tercih ettiğim ve etraftan önerilen markaları inceledim.

    Bu forumda da en çok kullanılan markalara baktım.

    Ayrıca bir de şuna bakmak lazım, bir firma 1000 üründe 100 şikayet almıştır, diğeri 200 üründe 100 şikayet almıştır bunu bilemiyoruz.

    o yüzden burada da devreye teşekkür oranı giriyor.

    Son olarak, çamaşır ve kurutma makinesini BEKO, Buzdolabı ve bulaşık makinesini Vestelden almaya karar verdim. Ankastreyi de büyük ihtimal vestelden alacağım.
  • Öncelikle çok faydalı bir çalışma olmuş, teşekkürler. De benim anlamadığım bu bölümde niçin Arçelik-Beko-Vestel yokmuş gibi davranılıyor? Tamam kimisi siemens bayisi (çok da iyi birine benzese de adam o markayı satıyor sonuçta), kimisi aeg-electrolux şahsi taraftarı, ona da eyvallah. Ama onca konu, onca mesaj, şu markalardan bir ürün alacak tek vatandaşa rastlamadım diyebilirim. Neden?

    Bu arada ben de 1500 civarı bir bütçeyle kurutmalı bir makine alacağım. Tavsiyelerinizi rica ediyorum
  • quote:

    Orijinalden alıntı: PunisherLord

    Öncelikle çok faydalı bir çalışma olmuş, teşekkürler. De benim anlamadığım bu bölümde niçin Arçelik-Beko-Vestel yokmuş gibi davranılıyor? Tamam kimisi siemens bayisi (çok da iyi birine benzese de adam o markayı satıyor sonuçta), kimisi aeg-electrolux şahsi taraftarı, ona da eyvallah. Ama onca konu, onca mesaj, şu markalardan bir ürün alacak tek vatandaşa rastlamadım diyebilirim. Neden?

    Bu arada ben de 1500 civarı bir bütçeyle kurutmalı bir makine alacağım. Tavsiyelerinizi rica ediyorum

    Hocam ben Beko'da bir kampanyadan yararlandım. Tüm ürünleri bekodan 5500TL'ye nakit olarak aldım.

    8 KG kurutma makinesi 650TL'ye geldi. İndirim varmış. B sınıfıymış. Hesapladım A+ alırsam aradaki fiyat farkı 700TL. Enerji farkından 7 yıl sonra ancak amorti ediyor. 7 Yıl çalışacağı ne malum deyip bu makineyi aldım.

    Ürünleri mayıs ayında teslim alacağım için deneme şansım olmadı o konuda yorum yapamayacağım :)




  • Arkadaşın yaptığı istatistikler bana da yol gösterdi .

    200Bin TL Civarı Dizel&Otomatik araba almanın arefesindeyim.

    Yaklaşık 2 aydır araştırmadığım forum,danışmadığım arkadaşım kalmadı diyebilirim.Sonuçta az para değil bu kadar para verip hüsrana uğramak istemiyorum.

    İlk aracım MK4 GTI GOLF4 tü . Yaklaşık 8 sene kullandım
    İkinci aracım 1.8TFSI B8 Audi A4 6 yıldır bende .
    İkisinde de bakım + yakıt dışında masrafım olmadı

    1.sırada bütün arkadaşlarımın tavsiyesi üzerine C200D AMG
    2.sırada B9 A4 2.0TDI Quattro
    3.sırada 2.0 TDI Highline Passat vardı fakat @hikodaci arkadaşımızın yaptığını bende uygulamak istedim.

    Şikayet Sayısı Teşekkür Oranı (%)
    Mercedes 308 3
    BMW 244 10
    Audi 196 5
    Peugeot 267 15

    Bu istatistiği yaptım ve Mercedes e göre Peugeot un daha az ŞİKAYET SAYISI ve daha fazla TEŞEKKÜR ORANI olduğunu gördüm ve hiç aklımda olmayan bi aracı 4. sıraya aldım ; 508 ALLURE 1.6 BlueHDI 120 HP EAT6 Tam Otomatik S&S

    Mercedes in fiyatının çok çok altına (2.el iyi bir araba farkı var ) daha az şikayet almış Peugout u tercih etmeme ne dersiniz ?




  • Faydalı bir çalışma olmuş. Boscch ve Siemens teşekkür oranı çok azmış gerçekten...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: PunisherLord

    Öncelikle çok faydalı bir çalışma olmuş, teşekkürler. De benim anlamadığım bu bölümde niçin Arçelik-Beko-Vestel yokmuş gibi davranılıyor? Tamam kimisi siemens bayisi (çok da iyi birine benzese de adam o markayı satıyor sonuçta), kimisi aeg-electrolux şahsi taraftarı, ona da eyvallah. Ama onca konu, onca mesaj, şu markalardan bir ürün alacak tek vatandaşa rastlamadım diyebilirim. Neden?

    Bu arada ben de 1500 civarı bir bütçeyle kurutmalı bir makine alacağım. Tavsiyelerinizi rica ediyorum

    Güçlüden yana olmak her zaman kolaydır, insana avantaj ve popülizm kazandırır. Sosyal hayatta geçerli olan bu kavram aslında MARKALAR dünyasında da oldukça etkili bir yer edinmiştir kendisine. Bu nedenle bazı markaların forumda ön plana çıkartılması şaşırılacak bir konu değil aslında. Neticede bu markalar üzerinden gerek kazanç gerekse hit anlamında menfaati olanların bu yaklaşımlarını da yadırgamamak gerekir. İsmini dahi bu doğrultuda almış ve GERÇEKTEN bu işin ticaretini yapan arkadaşlarımız da forumda zaten Firma yetkilisi unvanını da alarak hem taraflarını hem de amaçlarını zaten açık açık belirtmişlerdir ki bunda da anormal bir durum yoktur. Sorun şu ki daha önce de yazdığım üzere, özellikle forumda bu bölümde ilk yetki aldığım günlerden beri gözlemlediğim konu ise özellikle YERLİ üretimler üzerinden de ''Tüü kaka'' popülizmi yapılmış olmasıdır. Önemli olan sürekli eleştirilen, gelişmeye ve güçlenmeye çalışan markalara HATALARINI DA YAZARAK destek olmaya çalışmaktır ki bu konuda ben de reklam yapmadan ama kimseden de gizlemeye gerek görmeden tarafımı belli ettim. Üretim kanadında neler döndüğünü, ULTRA MEGA diye pompalanan markalar ile yerli üretimlerin üretim koşullarını GÖZLERİ İLE GÖRMÜŞ, TüM DATALARI İNCELEMİŞ, sektörde 30 yıla yakın zaman geçirmiş ve halen de sektörün içerisinde olan birisi olarak hiç bir marka ve modele tavır almadan, elimden geldiğince hep bilinçlendirme yazıları yazmaya çalıştım. Bazı kaliteli markaların ARTIK o eski kalitelerde olmadığını, Bazı yerli markaların ARTIK o eski hataları yapmadığını somut örnekleri ile anlatmaya çalıştım ve halen de çalışıyorum.

    Sizler gibi, olaylara dar açı ile bakmayan, bir markanın veya kuruluşun gerek reel gerekse sanal himayesine girmemiş olan bakış açılarının bu forumda zamanla artacağına inancım sonsuz, bu forumu TARAFLI olan bakış açılarından arındırmak için elimizden ne geliyorsa bizler de yapacağız elbette. Bu forumda DOĞRUYA DOĞRU - YANLIŞA YANLIŞ demekten ARTIK hiç kimse çekinmemeli ve kim hangi marka ile ilgili nasıl bir düşüncesi var ise KİMSEDEN KORKMADAN özgürce yazabilmelidir. Ben ki incelediğim binlerce eski mesajda bir çok üyemizin bazı markaların adını dahi telaffuz etmeye çekindiğini gördüm üzülerek..

    Sizler bu olgunun yıkılmasında öncülük edecek değerli arkadaşlarımızsınız, çekinmeden korkmadan her türlü düşüncenizi mutlaka forumda yazabilmeli, yazdırabilmelisiniz.


    Bu bağlamda ben de arkadaşımızın çalışması ile ilgili bir kaç görüş belirtmek isterim müsadenizle.

    Kurum içi toplantılar esnasında VESTEL in ŞİKAYET YÖNETİMİ adı altında sürekli birincilikler alması ve bunun yine kurum içi yazışmalarda reklam edilmesi üzerine eleştirimi dile getirmiş ve aynen şu cümleyi kurmuştum ''Müdürüm, şikayet yönetiminde birinci olmak aynı zamanda ne kadar çok şikayet olduğunun da bir göstergesidir, bu anlamda biz neden şikayeti yönetmekte birinci olmak yerine üretim kalitesinde birincilik gibi bir kutlama yapamıyoruz?'' Bana göre bu bir sitemdi ve ben sitemimde haklıydım zira şikayet yönetiminde birinci olmanın bana göre övünülecek bir tarafı yoktu. Toplantı dahilinde yaşar üniversitesinden bazı hocalarımızında olmasının etkisi ile bana direkt itiraz ettiler ve bir hocamız, ülkemizde şikayet yönetiminin küçümsendiği, ancak ürünlerde kalite olgusunun farklı bir kulvar olmasıyla birlikte insanların şikayetlerinde karşılarında muhatap bulamamaları, bulsalar dahi karşılarına YETKİLİ adı altında çıkan kişilerin ''talebinizi alıyorum'' demekten öteye geçmediklerini anlattılar ki bunu bana anlatmaları çok zor olmadı zira maalesef ülkemizde TÜRK TELEKOM gibi enteresan bir firmadan hizmet almak(ALAMAMAK)tayım ve ne zaman müşteri hizmetlerini arasam ciddi anlamda çok çok çok basit bir soruma cevap veremeyen ama adı YETKİLİ olan insanlarla muhatap olmak zorunda kalan birisiydim. Bu anlamda şikayet olmayan firma olmadığını, ama bu şikayetlerin hangi firmalar tarafından ne kadar önemsendiğini de görmüş olduk.

    Bu anlamda benim VESTEL de eleştirdiğim ve eleştrieceğim çok nokta olmakla birlikte, 2015 yılında BURADAYIZ, 2016 yılında ise HER ŞEY BİR TEŞEKKÜR İÇİN sloganıyla yola çıkarak kendilerine yansıyan HER ŞİKAYETİ teşekküre çevirebilmek için deli gibi çalışan hem yürekleri hem de kendileri kocaman insanlar gördüm. Buna keza bazı ortak projelerde ARÇELİK gurubunda müşteri memnuniyeti ilkesini ön plana çıkartmak adına çok büyük adımlar atıldığını da biliyorum ancak konu dağılmasın diye projelerin ne olduğuna girmiyorum.

    Tüm bu örneklere yabancı markaların yurt içi temsilcilerini ekleyip şikayet ve teşekkür oranları arkadaşımızın yaptığı çalışmada gayet güzel örneklenmiş, tabi bu bir tablo şeklinde olsaydı çok daha iyi anlaşılabilirdi :)

    benim şahsi kanaatim şu, yerli firmaların kat edeceği daha çok yol var ben açık yüreklilikle yazıyorum bunu, ancak yabancı markaların bizim kara kaşımıza kara gözümüze olan sevdaları nedeniyle burada OLMADIKLARINI da insanlarımızın anlamasını istiyorum artık. Bu gün bir BOSCH çamaşır makinesini eski yıllara oranla neredeyse yarı fiyatına satın alabiliyorsa bu halk, bunda en büyük pay yine bizim yerli firmalarımızdadır. Eğer VESTEL - ARÇELİK - SUNNY gibi markalar olmasaydı bizler halen bu ülkede 5 tanesi 1 araba fiyatına olan buzdolaplarını satın alıyor olurduk.

    Her şey zamanla daha da düzelecek, daha da üst kaliteye çıkacak. Buna keza herkes de elbette istediği markayı alacak , istediği markayı övecek, istediği markayı önerecek bunda ne bir yasak var ne de kısıtlama, zaten olması dahi düşünülemez, ancak eskiden olduğu gibi artık bu forumda Yerli üretimlere ''Tüüü kaka'' diyerek kimse kendisini kahraman ilan edemeyecek.

    Bu anlamda her türlü önerinize açık olduğumu da belirtmek ister, sevgilerimi saygılarımı sunarım




  • WaLLkHaN1905 W kullanıcısına yanıt
    Değerli hocam, bazı durumlarda sadece MARKA değeri adı altında para ödediğimizi hemen herkes artık biliyor.

    Bu gün bir MERCEDES arabanın kalitesini sanmıyorum ki kimse tartışmak istesin, Lakin benim az önceki yazımda verdiğim örnekte olduğu gibi artık eskiden LİDER olan markalar mal satabilmek adına bazı feragat yollarına giderken, bazı alt kalite üretim yapan firmalar da eskiden yaptıkları gibi ucuz üretimlerle kimseyi kandıramayacaklarının farkına varmanın verdiği etki ile üretim kalitelerini belli seviyeye çıkartmak zorunda kalmışlardır. Bu bağlamda bir araba uzmanı olmasam da, MERCEDES ile PEUGEOT markalarının eşdeğer olmadığını bilmekle birlikte, PEUGEOT markasının özellikle son 5 yıllık üretim oranları ile güvenlik/konfor/ekonomi testlerini araştırdığınızda inanılmaz seviyede fark koyduklarını görecek kadar bilgiye sahibim.

    Forumda bu bölümde yerli yabancı makine kıyaslamalarında çok kullanılan bir örnek var, şahinde de 4 teker var mercedeste de, ikisi aynı kalitemi şimdi? gibi bana göre demode ve anlamsız bir kıyaslama metodu var lakin ben olaya o gözle bakmıyorum işte buna en güzel örnek siz olmuşsunuz zira, mercedesten aldığım konforu,kaliteyi,ekonomiyi,güvenliği ve sürüş keyfini peugeot dan alıyorsam, hele ki bunun karşılığında 2 araba parası yerine 1 araba parası veriyorsam, sırf adı mercedes olsun diye neden o arabayı almak zorunda kalayım ki? Tabi ki bu işler zevk renk meselesi tartışılmaz ama benim kişisel yaklaşımım, eğer aynı kulvar ise, aynı sonuçları alacaksam, ben MARKAYA PARA VEREMEM hocam.




  • Ado kullanıcısına yanıt
    Yazdıklarınızın çoğuna katılıyorum. Ancak bosch-arçelik-vestel kıyaslamanızdaki örnek eksik. Evet bosch eskiden görece daha pahalıydı. Ama arçelik de pahalıydı. 1990da aldığımız arçelik 2200 çamaşır makinesi, öğretmen olan annemin maaşının sanırım 2 katından daha fazlaydı.

    İşin içine dediğiniz gibi arçelik-vestel değil, kore malı ürünler piyasaya çıktığı için fiyatlar düştü. Tabi kalite de düştü. Bana göre samsung, lg, ariston, indesit gibi markalar nedeniyle fiyatlar düştü. Yoksa bugün arçelik de vestel de bizi yolmaya devam ederdi diye füşünüyotum. Tıpkı yıllarca bizi teneke arabalara mahkum eden yerli kapitalistler gibi (ki aynı grubun beyaz eşyalarıdır arçelik) pahalı ve de görece daha az kaliteli beyaz eşyalara mahkum olurduk.

    Ben de isterim evimde bosch çm/bm yerine arçelik/vestel olsun, ülkem kazansın. Ama bu markalar yurtdışında türkiyeden daha ucuza mal satıyor ve siz de kabul edin ki yerli üretim ne yazık ki kalite olarak birkaç tık geride.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • emrahsnr kullanıcısına yanıt
    Kalite olgusuna asla itirazim yok hocam, kaldı ki bir çok yazimda bunu hep eksi taraf olarak cekinmeden dile getiririm zira uretim kanadinda alinan kararlardan, pazarlama departmaninin satiş kaygili baskisi nedeniyle belli bir butceye urun sıkıştırmaya calisan muhendis arkadaslarimin neler cektigine ve teknik kanat ile pazarlama kanadinin arasindaki cekismelere kadar her şeyi gayet iyi biliyorum maalesef. Sadece rakamlarin duşuşundeki etken olarak anlaşamamişiz sizinle zira ben halen yerli uretimin artmasi ile rekabet ortaminin daha fazla kizişmasina bagli olarak yabanci markalarin rakamlarinasagi cektigini iddia ediyorum zira bahsettiginiz efsane makine 2200 ün yerli uretim olmadigini aslinda siz de biliyorsunuzdur mutlaka.



    Ön plana çıkan her iki markaninda bir cok eski modelinin kendi uretimleri olmadigi, pahali ama saglam olduklari zira aslinda ureticilerinin başkanoldugu hepimiz tarafindan bilinir mesela Beko Hitachi televizyon, Vestel White buzdolabi veya Arcelik 2200 makineler gibi. O zamanlar hocam biz gider anlasma yapar, makineyi alir uzerine adimizi yazdirirdik sadece. Şimdi ise kendileri kendi fabrikalarinda uretmekle birlikte tam tersine yabanci markalarin talepleri uzerine onlara uretim yapiyorlar artik, her ne kadar giriş seviyeleri de olsa Panasonic Toshiba Hitachi Philips Gibi bazi markalarin donemsel anlasmalar yapip Vestel'e Manisadaki tesislerde TV urettirdikleri gibi. Tabi bunu ben ultra mega basari olarak da gormuyorum, boyle lanse etmeyede calismiyorum sadece dikkatleri degisen dengelere cekmeye calisiyorum. İçinde bulundugum kurum nedeniyle genelde bana tarafli bakiliyor lakin az cok artik tanimişsinizdir beni, böyle ucuz kahramanliklarla ugrasacak yapım yok benim. Sizi yazilarinizdan ve ilgi alaninizdan biraz da olsa tanidigim icin TV sektorunden ayni zamanda elestirel bir ornek vermek isterim.



    Biz sözüm ona Panasonic icin TV uretiyoruz, lakin enteresandir ki panel uretmiyoruz ve Samsung dan Lg den panel aliyoruz. Hatta panel dunyasinda oyle buyuk karmaşa ve yetersizlik var ki bu markalar bizim taleplerimizi KARSILAYAMADIGI icin ( zira kendileri de tv uretiyor) bize panel vermiyorlar bu nedenle chimei chungwa gibi markalardan dahi panel aldigimiz oluyor. Ancak ben bunu kismen elestirmekle birlikte caresizlik okarak da goruyorum zira uluslararasi anlasmalar geregi yurtici piyasaya uretilecek tv adedine gore satin alinan panel sayisi ve fiyati ile, yurtdisina uretilecek panel sayisi ve fiyati da maalesef degisiklik gistermekte cunku ic piyasada bizimle rekabet halindeler (bizden kastim tüm yerli ureticiler, sunny vs dahil) siz de biliyorsunuz ki bu teknolojide aslolan paneldir ve para tutan da paneldir. Biz kaliteli mal vermek adina urunlerimiz icerisinde samsung lg panel bulundururken, panel ureticisi olan Lg ise kendi uretimi tvlerinde daha ucuz maliyetli chimei panel bulundurabiliyor. İc piyasa dis piyasa kavrami bir tek bizde yok hocam onlar icn Turkiye dis piyasa ve tabiki chimei panelli Lg tv leri (cok afedersiniz) kakalamak icin cok elverisli bir saha burasi. Bakiniz bu bir tespittir, varsayim degil. Bizzat kendim söktüm kendim resimlerini cektim ve Lg Turkiye bunu anormal olmayan bir durum okarak kabul etti, konu 2012 yilinda ben İzmirde gorevliyken yasanmisti.



    Diyecegim o ki, evet devletimizde dahil olmak uzere hiç kimse kazanmayacaksa hic bir seye elini dahi surmuyor. Elbette herkes kazanacak buna itirazimiz yok lakin bazi durumlar var ki disaridan goruldugu gibi degil icerisi. Biz uretmemize ragmen disarida ucuz olan urunun ic piyasada pahali olmasi ticari hanle degil aksine buyuk bir ticari kayiptir zira ana unsurlarin cogunda halen disa bagimliyiz bu nedenle bazi durumlarda yurtici fiyatlarinizi kendi istedigimiz olculerde belirleyemiyoruz. Gonul yuzyuze konusup anlatmak ister zira yazmak cok zor cok uzun cok detayli :)

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.