Hırsız Azeri Gardaşlarımız

Bugün saat 18.15 sularında sokaktan geçen 2 tane Azeri hırsız komşumun inşaat demirlerini götürüp demir doğramacıya sattı. Şüphe çekmemek için önce bu iki kişi ayrı ayrı geziyordu. Biri inşaat demirini yükleyip götürüyordu. Görenler bu kişiyi inşaat işçisi sanırdı. yaklaşık 300 metre ilerde sigarasını tüttürerek arkadan gelenin arabasına yükleyip götürdü. Yani direk arabaya atıp yakalanmamak için. Ben bunları biliyorum çünkü takip edip resim çektim. polise aradım. 3 kere. Ama polis bana geri dönüş yapmadı.Olay yerine gelmediler. yolda rastlayıp durdurdum. Olayı anlattım. Ama Polis bunun şikayete bağlı olduğunu söyledi arabasının içinde sigarasını tüttürerek. Sonra eve geri döndüm. Ama kapı önüme geldiğimde benim yaklaşık 800 tl lik bisiklet yedek parça ve tamir gereçlerim çalınmıştı. Ortalık yağmacı göçmen kaynıyor. Şimdi benim yerimde olan bir kişinin devlet yönetiminden nefret etmemesi için daha ne olabilirdi? siz söyleyin. Başıboş kayıtsız göçmenlerin ne görürlerlerse alıp götürmeleri, hırsızlığı hiç korkmadan çekinmeden yapmaları, asayişi ihlal edip insanları korkutmaları( kapı önüne 5 dk bişey bıraksan uçup gidiyor) Polisin umursamaz tavırları, Ramazan da alenen sigara içmeleri vs vs.. Halk da bu göçmenler yüzünden işsiz kaldığı için yönetimdem nefret ediyor. Adamın suratından suç akıyor. Yani 100 kişiye göstersen "suratında hayır yok" der. Siz hiç göçmen seçmeden alırsanız ülkeyi çok karanlık günler bekliyor. Olayla ilgili resimleri de çektim. Sattıkları dükkanı vs herşeyi kaydettim. Polis gidip te bir kere o dükkana sormadı. 3 kere de aramıştım. . Dükkan sahibimi uyarmasam çalıntı demirleri satacaktı. Benim de yaklaşık 800 tl zararım var. İki ay önce de kapı önümden bisikletimi bir Suriyeli çocuk çaldı. Geri buldum ama 1 ay biskletsiz kaldım. Bu tür hırsızlık suçuna karışmış göçmenlere acilen ceza verilip sınırdışı edilmeli. Saatli bomba bunlar. 4 yıl önce de Niğdeli bir hurdacı apartmana girip benim eşyaları çaldı. Daha bir kere bile duruşma yapılamadı. Ne zaman duruşma olsa hakimler izinde. Ve mahkemeler taraflara bunu önceden bildirmeyip mağduriyeti katlıyorlar. Polisten ve savcıdan daha çok asayiş için uğraştığıma yanıyorum. Yani adalet, asayiş can çekişiyor.

Savcılığa suç duyurusunda bulunun. Görüntüleri de dosyaya sunun.

bu hırsızlar önceki gün yine eve girip lpg tüpü çaldılar. ben polise suçüstü yakalattım.

ama sahibi şikayetçi olmadı.

savcı bu durumda ne yapabilir?

benim de geçen hafta bisikletim çalındı. % 90 bunlar çaldı..

bunun bir cezası yok mudur? ne biçim ülke burası..

Olayın oluş biçimine göre basit hırsızlık suçu isnad edilmiş.TCK 141 maddesine göre 1-3 yıl hapis cezası üzerinden yargılaması yapılır.Bu suç şikayete tabi olmadığından savcılık makamı suç duyurusundan itibaren resen soruşturma açmak zorundadır.Görevini yapmayan polis memurlarını görevi kötüye kullanma suçundan şikayet edebilme hakkınız olduğu gibi size önerim polis veya karakol vasıtasıyla değil savcılığa giderek suç duyurusunda bulunmanız elinizde özellikle kamera kaydı olması faillerin cezalandırılması için büyük önem arz ediyor.

Savcıya da gittim. Gaziosmanpaşa Savcılığına. Orda Muhammet YAsin diye bir savcıya durumu anlattım. Oralı bile olmadı. O da Polisin dediğini dedi. Elimde flaş bellekle geri çıktım. Ne Polis ne de savcı hırsızlık görüntülerini istemedi bile..

Yani ülkenin çivisi çıkmış. Allahtan belasını bekliyor bu ülke..bu yaşanan belalar az bile..

ben çok daha beterini bekliyorum bu millet ve ülke için..

Herkes "Neme lazım" diyor.. Bu devlet nasıl ayakta duruyor hayretler içindeyim..Cimer e bile yazdım.

Demek ki İdare nin işi "idare etmek" savcını işi "başından savmakmış."

Hırsızlar, sapıklar, keşler, tecavüzcüler sokakta özgürce gezerken "C.başkanı yalan söyledi" dersen seni hapse atıyorlar..

Son paragraf ülkemizin içine düşürüldüğü sefil halin özeti olmuş.