HEPİMİZ SENARYOSU YAZILMIŞ HAYATIMIZI OYNUYORUZ

Arkadaşlar ister ister inanmayın hepimiz hayat filmimizin bir oyuncusuyuz, senarist ise hiç şüphesiz ALLAH'tır

O halde oynanan oyuna/yapılan oyunculuğa göre kimin cennete kimin cehenneme gideceğini de senarist belirliyor diyebilir miyiz? 

Herkes senaristin kendine yazdığını oynuyorsa ee ne anlamı kaldı imtihan dünyası olmasının!

Hem yazılan senaryoyu oyna, hem de oynadığın oyundan sorumlu ol..! 

Var bu işte bi yanlışlık...

Hem senaryosu yazılmış hayatımızı yaşıyoruz diyorsun hem günahtan bahsediyorsun...

Sana yazılan senaryodaki iyi ya da kötü karakter eyleminden neden sorumlu oluyorsun.

Senin hayatındaki eylemlerin ne olacağını hem senarist yazıp belirleyecek hem de sana yazılan senaryonun fiiliyatından seni sorumlu tutacak öyle mi... 

Bu ne yaman çelişkidir böyle.

Eyvallah kardeş güzelmiş

Linkteki videoyu izledim. Konuyu açıklayan kişi bizim ne yapacağımıza Allah'ın engin ilmiyle ezelden bildiğini, kendince apartman tepesinden bakış örneği ile açıklamaya çalışıyor.

O zaman kuran'da bir çok ayette "dilediğimize veririz, dilediğimizden alırız/azaltırız", "dilediğimizi saptırır, dilediğimizi doğru yola iletiriz" şeklinde ifadeler geçer. Burada bi müdahale sözkonusu değil mi?

Bir ayette Zekeriyya'nın "ben yaşlı, eşim kısırken nasıl çocuğumuz olabilir demesine Allah dilediğini yapar"

Başka bir ayette Meryemin "bana bir erkek eli değmemişken nasıl çocuğum olur? sorusuna Allah dilediğini yaratır.." cevabı

müdahale değil midir?

Daha çok olmasına rağmen ilgili ayetlerden bir kısmı:

14|4|(Allah'ın emirlerini) onlara iyice açıklasın diye her peygamberi yalnız kendi kavminin diliyle gönderdik. Artık Allah dilediğini saptırır, dilediğini de doğru yola iletir. Çünkü O, güç ve hikmet sahibidir.

16|93|Allah dileseydi hepinizi bir tek ümmet kılardı; fakat O, dilediğini saptırır, dilediğini de doğru yola iletir. Yaptıklarınızdan mutlaka sorumlu tutulacaksınız.

35|8|Kötü işi kendisine güzel gösterilip de onu güzel gören kimse (kötülüğü hiç istemeyen kimseye benzer) mi? Allah dilediğini sapıklığa yöneltir, dilediğini doğru yola iletir. O halde onlar için üzülerek kendini helak etme. Allah onların ne yaptıklarını biliyor.

74|31|Biz cehennemin işlerine bakmakla ancak melekleri görevlendirmişizdir. Onların sayısını da inkarcılar için sadece bir imtihan (vesilesi) yaptık ki, böylelikle, kendilerine kitap verilenler iyiden iyiye öğrensin, iman edenlerin imanını atrttırsın; hem kendilerine kitap verilenler hem müminler şüpheye düşmesinler, kalplerinde hastalık bulunanlar ve kafirler de: "Allah bu misalle ne demek istemiştir ki?" desinler. İşte Allah böylece, dilediğini sapıklıkta bırakır, dilediğini doğru yola eriştirir. Rabbinin ordularını, kendisinden başkası bilmez. Bu ise, insanlık için ancak bir öğüttür.

3|40|Zekeriyya: Rabbim! dedi, bana ihtiyarlık gelip çattığına, üstelik karım da kısır olduğuna göre benim nasıl oğlum olabilir? Allah şöyle buyurdu: İşte böyledir; Allah dilediğini yapar.

3|47|Meryem: Rabbim! dedi, bana bir erkek eli değmediği halde nasıl çocuğum olur? Allah şöyle buyurdu: İşte böyledir, Allah dilediğini yaratır. Bir işe hükmedince ona sadece "Ol!" der; o da oluverir.

29|21|O, dilediğine azabeder, dilediğini esirger. Ancak O'na döndürüleceksiniz.

"Allahü teâlânın yaratacağı şeyleri ezelde bilmesi, (kendi) irâde sıfatını yok etmediği gibi, kullarının yapacağı şeyleri de ezelde bilmesi, kulların irâde ve ihtiyâr sahibi olmalarına mani değildir."

Sınırsız olan Yaratan'ın iradesi ve bilmesi - sınırlı olan insan'ın iradesi ve bilmesi aynı şeyler değil ki. Yaratan'ın ezelde bildiği(insanların hiçbir zaman bilemeyeceği), eşzamanlı olarak yine O'nun iradesiyle değişebilir.

Hüküm yalnızca O'na aittir, istediği gibi yaratır, değiştirir, iyiye veya kötüye yöneltir.

Bize düşen O'na teslimiyet ve duadır. Sürekli okuduğumuz Fatiha'da bizi iyilerin yoluna iletmesi için O'na dua ediyoruz. O'nun rahmetine muhtaç olduğumuzu, O dilemezse hiçbir şeyin gerçekleşmeyeceğini söylüyoruz. Söylediklerimizi ne kadar içselleştirebilirsek o kadar O'na yakınlaşıyoruz.

Fatiha 7 "Bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet; gazaba uğrayanlarınkine ve sapıklarınkine değil."

Furkan 77 "De ki: Duanız olmasa, Rabbim size ne diye değer versin!"