Şimdi Ara

Ergenekon - Taşlar yerine oturuyor...

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
42
Cevap
0
Favori
1.625
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Fetullahçı medyada bir ergenekon düşmanlığı varki dünya böyle garip düşmanlık görmedi. Tamam anladık Tayyip partisinin bir numaralı destekçileri ve Tayyibinde Ergenekon terör örgütü (Ergenekon bir Türk destanı ismidir) diye milyonlarca kez tekrarladığı üzre kendi ters kutpunu yok etmek istiyor.

    Medyada 1-2 gündür bir Tuncay Güney ifadesi haberleri dolaşıyorki inanılmaz. Çünkü bu kadar derdimiz arasında sürekli uyutuluyoruz gibime geliyor ve buda onlardan biri gibiydi. Ama demin Ntv nin haber sitesinde bu haberi okuyunca kafamdaki şu ergenekon diye tabir edilen şeyin nasıl birşey olduğu, kim tarafından niçin çıkaroldğını biraz daha iyi anladım.

    İşte haber:

    -------------------------------------------------------
    Güney, Fethullah Gülen sorulunca terledi

    Tuncay Güney’i sorgulayan Ahmet İhtiyaroğlu, Güney’in söz Fethullah Gülen’e geldiğinde terlediğini belirtiyor. Güney, sorguda kendisinin Gülen oluşumu içinde yer aldığını ve oluşum tarafından Ergenekon yapılanması içine sokulduğunu söyledi.



    İSTANBUL - Tuncay Güney’in avukatlara dağıtılan ve Ergenekon operasyonunun başlamasına neden olan ifadelerinin eksik olduğu öne sürülüyor. Tuncay Güney’i sorgulayan eski emniyet amiri Ahmet İhtiyaroğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği dilekçede şimdiye kadar 23-24 bin kişiyi sorguladığını ancak Tuncay Güney gibi birine rastlamadığını söyledi.

    İhtiyaroğlu, dilekçesinde “Bu kadar çok şey bilen tek adam, bu kadar kolay anlatan ve bu kadar evrak bulunduran bir adam bana uygun gelmedi. Bu adamın anlattıklarına inanmıyorum. Sanki bize bazı şeyler anlatması için gönderilmiş gibi. Bu durum suç, suçlu ve suçluluk psikolojisine uymuyor” ifadesini kullandı.

    Tuncay Güney’in ifadesindeki çelişkiler

    Tuncay Güney Ergenekon örgütünden bahsederken bir ara Fethullah Gülen yapılanmasıyla bağlantısı olduğunu söylediğini belirten İhtiyaroğlu, herş eyi kolayca anlatan Güney’in Gülen’e ilişkin sorular üzerine terleyip tedirgin olduğuna dikkat çekti:

    “Fethullah Gülen yapılanmasının 1970’li yıllarda Ergenekon oluşumunun bir alt yapılanması olduğunu, Turgut Özallı yıllarda güçlenip boynuz kulağı geçer misali Ergenekon oluşumunu geçtiğini, özellikle emniyet içinde çok güçlendiğini söyledi. 28 Şubat sonrası Ergenekon’un Fethullah Gülen oluşumunu tasviye kararı aldığını anlattı. Kendisinin Fethullah Gülen oluşumu içinde yer aldığını ve bu oluşum tarafından Ergenekon yapılanması içerisine yerleştirildiğini, Ergenekon yapılanmasının basın işlerinden sorumlu olduğunu söyledi. Şimdi Ergenekon yapılanması ile Fethullah Gülen arasında çatışma olduğunu beyan etmişti.”

    Tuncay Güney’in kendilerini yönlendirmeye çalıştığına inandığını söyleyen Ahmet İhtiyaroğlu, işkence iddialarını ise kesinlikle reddediyor. Ancak avukatlara verilen kasetlerde ve Tuncay Güney’in cevaplaması istemiyle gönderilen 37 soru içinde Fethullah Gülen bölümlerinin bulunmadığı dikkat çekiyor.

    4 ilde el bombaları ve uçaksavar mermisi bulundu

    Tiuncay Güney’in Mehmet Eymür’e ilişkin söyledikleri de kasetlerde yer almıyor. Bu iki konunun kasetlerden kim tarafından neden çıkartıldığı bilinmiyor.

    RIDVAN AKAR’A İTİRAF ETMİŞ
    NTV’de yayınlanan Yazı İşleri programına katılan gazeteci Rıdvan Akar da, Tuncay Güney ile yaptıkları röportajda kasetlerdeki eksik bölümlerin gündeme geldiğini anlattı. Rıdvan Akar şu bilgileri verdi:

    “Biz buna değindik. Söz konusu iddia 4 kasetlik olan ifadelerin 4. kasedinde yaklaşık 40 dakikalık bir bölümün kaybolduğuna ilişkin. Bu bölümün çıkartılıp çıkartılmadığını sorduk, çıkartıldığını söyledi. Fethullah Gülen’le ilgili olup olmadığını sorduk, orada da teyid etti. Nitekim bu dağıtılanlarda da yok ama bir de şöyle boyut var: Aslına bakarsanız 1. kasette giriş bölümünde de bir eksik olduğunu düşünüyorum ben...”

    Haberin adresi
    ---------------------------------------------------------------------------------------------------------

    Fetullahçı medya tarafından Türkiyenin kurtarıcısı ilan edilen AKP ve Tayyip Erdoğan'ın tek partilik iktidar
    dönemi boyunca; Söz verdiği gibi dokunulmazlıklar kalkmadı, Tersine çevresini ve Made in America insanları koruyan bir sürü adım atıldı. Muhalefet edenlere Ergenekon denilen şeyle darbeler vuruldu insanlar açlıktan ölürken Ergenekon mergenekonla uyutuldu durdu. Tamam kabul devlet içinde Pislik oluşumlar var. Ama bu "Bumudur" kardeşim.

    Akp döneminde İMF den alınan borç kendilerinden önceki tüm partilerin aldığı toplamdan daha fazla,
    Akp döneminde başımıza çuval geçirildi onurumuz kırıldı Başbakancığımız ağzını bile açamadı.
    Akp döneminde kırmızı çizgilerimiz silindi gitti ağızlarını bile açamadı kimse (Fetullahcı medyası başta)
    Akp döneminde daha önce terörirst diye tabir edlien kişiler beyefendi olup meclise kadar girdiler Kürdistan şarkılarını devlet içinden söylemeye başladılar. Bunun adı demokrasi oldu. Bunun adı çok kültürlülük oldu (Bu çok kültürülülük lafıda sıktı iyice).

    Akp döneminde bütün bunlar olurken bir ergenekondur gidiyor. Çokda güzel uyutuluyor bizim millet.

    Şimdi bide burdan mesajımı silerler. Neymiş siyasi tartışmaymış.
    Bu tartışmaları atv'de samanyolu'da TRT'de bulmak görmek imkansızdır bunuda unutmamak gerekir. Nede olsa oralarda ÇOOOOOOKKKK önemli tartışöalar var: ERGENEKON



  • bunlara inananlar var.iyi seyirler
  • Onlar kazsın sonunda kazarak bi yere varılamayacağını anlıyacaklar ama iş işten geçmiş olucak
    onlar ergenekoncu diye nurseli idizi müjde arı serpil çakmaklıyı felan alsın içeriye
    orayı burayı kazsın
  • Akp'nin ve fetullahçıların nihayi amaçları bellidir; Cumhuriyeti yıkarak din devleti kurmak.

    Akp iktidara geldiğinden beri çok kurnazca ülkeyi şeriyat düzenine götürecek olan oyunu oynamaya başladı. Medya tamamen ele geçirildi, uzan grubu yok edilirken Aydın Doğan'la gizli anlaşmalar yapılarak Doğan medyası nıda kendi yanlarına çektiler. Bu esnada devlet organlarında tarikatçı kadrolaşma tamamlandı. Sonra sıra üniversitelere geldi, laik rektörleri karalama ve yok etme planı uygulandı ve tamamlandı. Sonra sıra emekli generallere saldırarak tsk'yı yıpratmaya geldi. Bir sonraki adımda muzavvaf subay ve generallere saldırılar başladı. Ergenekon diyerek sevmedikleri, muhalif gördükleri herkesi karalamaya başladılar. Kelimenin tam anlamıyla bir cadı avı başlattılar.

    Akp ve destekçisi fetullahçı yobazlar Cumhuriyeti yıkmaya hiç bu kadar yaklaşamamışlardı. Şu anda karşılarındaki tek engel TSK'dır. Tüm güçleriyle TSK'ya boyun eğdirmeye ve TSK'yı yıldırmaya çalışıyorlar. Bunu gerçekleştirdikleri anda da derhal bir oldu-bittiyle amerikadaki hoca efendilerini getirip devlet başkanı yaparak Anadolu Federe İslam Devletini ilan edeceklerdir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Mr._Frodo -- 15 Ocak 2009; 23:56:18 >
  • İlk okul ikiye giden bir yiğenim var.
    Bugün ona "Ergenekon nedir" dedim.
    "savaş" dedi.
    "peki canım bu ne savaşı..?"
    "....terör..."

    yorum hakkını size bırakıyorum.
  • Ergenekona inanmayanların yelkeni yavaş yavaş suya inmeye başladı Sandıkta iktidar olamayıp iktidarı demokrasi dışında gizli yapılanmalarla bulmayı amaçlayanlar bu defa karşılarında cesur savcılar ve arkasında kararlı bir hükümet buldular (siyasi destek olmadan olmaz, bırakın sonuna kadar gidilsin ve yarası olan gocunsun).
    Şu son durumda bile halen bu antidemokratik darbeci yapılanmaya dudak bükenler önümüzdeki zamanlardaki gelişmeler ile nasıl vaziyet alacak merak ediyorum.

    Mehmet Altan'ın çok güzel bir yazısını eklemek istiyorum.




    Ergenekon’u soruşturan yargının eli ‘Saray’a ulaşınca... Eller, ayaklar titremeye başladı...

    ‘Hukukun üstünlüğü’ imiş... Şemdinli Savcısı’nın hayatını karartırlarken nerelerdeydiniz?

    Ya da...

    Dünyanın hiç bir demokratik ülkesinde bulunmayan ve doğal hákim ilkesini ayaklar altına alan ‘çift başlı yargı’yı neden hedef almıyorsunuz?

    Askeri Yargıtay...

    Askeri Danıştay olamayacağını avaz avaza bağırmıyorsunuz...

    Yoksa siz, ‘hukukun üstünlüğü’nü yargı ‘suyun başındakilere’ ulaşınca mı hatırlayanlardansınız?

    İşkenceden ölenler...

    Yollarda vurulanlar...

    Adliyelerde çile çekenler...

    Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde neredeyse her seferinde mahkûm olan adaletsiz kararlar söz konusu olduğunda ortalarda yoksunuz...

    ‘Hukukun Üstünlüğü’nü ne zaman hatırlıyorsunuz?

    İşler suyun başındakilere doğru ilerleyince...

    Adaletin eli tepe noktalarındaki Ergenekonculara doğru uzandıkça...

    Acaba neden?

    * * *

    Dün, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kararlı bir şekilde sürmesini dilediğimiz ‘yeni anlayışı’ şöyle tanımlıyordu:

    ‘Hiç kimse kendisini ayrıcalıklı seçkin imtiyazlı hukuk alanının dışında bir pozisyonda görmemeli.

    Türkiye evet değişiyor ve değişecek.

    Türkiye ilerlemesine gelişmesine ve güvenliğine takılmış prangalardan kurtuldu.

    Ama bakıyorsunuz ki birileri çıkıyor. Korku imparatorluğundan bahsediyor.

    Kimlerin bu ülkede bunu kurmaya çalıştığını bize son aylar gayet iyi gösterdi

    Çukurlardan nasıl tüfeklerin el bombalarının, planların çıktığını çok iyi görüyoruz.

    Bunlarla beraber bu ülkede binlerce on binlerce mermilerin acaba birilerinin evlerinden çıkmasının bir anlamı yok mu?

    Bunlara seyirci mi kalacağız?

    Bunu yapanlar bunları takip edenler korku imparatorluğunu temsil edecek, bunların avukatlığına soyunanlar ise bunu değil barışı konuşacak.

    Türkiye hedefleri doğrultusunda değişiyor dönüşüyor.’

    * * *

    Ergenekon Terör Örgütü’nün ‘çukurlardan çıkan’ cephaneliğini yok sayarak, soruşturmanın ‘Saray’a uzanmasını militanca itibarsızlaştırmaya çalışmak ne kadar anlamlı...

    -114 adet 9 milimetre çapında kovan,

    -1 anti personel tüfek bombası,

    -1 adet uçaksavar mermisi,

    -11 adet MKEK sis kutusu,

    -2 adet MKEK sis lancheri,

    -2 adet kuru sis kutusu,

    -4 hakem bombası,

    -4 ABD gaz bombası,

    -1 adet M4 A1 askeri aydınlatma tuzağı,

    -1 havai fişek ateşleme fitili,

    -2 adet MKE gösteri el bombası,

    -210 cm. plastik dış kaplı saniyeli fitil,

    -8 metre infilaklı fitil,

    -3 adet shootgun fişeği,

    -2 adet dolu lav silahı,

    -590 gram detasheet patlayıcı,

    -100 gram C-3 plastik patlayıcı,

    -130 gram C-4 patlayıcı...

    Bunlar ne?

    Eski Özel Harekát Dairesi Başkan Vekili İbrahim Şahin’in evinde bulunduğu belirtilen krokinin gösterdiği yerde ele geçirilenler...

    İki adet dolu lav silahının seri numarasının silinmiş olması size bir şey söylemiyor mu?

    Bu arada, Sapanca’daki evinde 22 adet el bombası, bir adet Mısır yapımı makineli tüfek, iki adet Kalaşnikof marka uzun namlulu silah, sekiz adet Kalaşnikof şarjörü ele geçirilen ve anında sırra kadem basan Yarbay Mustafa Dönmez de mi ilginizi çekmiyor?

    Ya da Rusya’ya firar eden tuğgeneral...

    Bunları tedirgin olduğunuz için mi görmüyorsunuz?

    Ve gene bu tedirginlikten dolayı mı, Ergenekon’u kurtarmak için Susurluk’u feda etmeye hazırsınız?

    * * *

    Karargáh Evleri nedeniyle tutuklananlar...

    Glock silahı ile vurulacak olanlar...

    Dehşet verici ilişki ağları...

    Bunları da pas geçiyorum...

    Görenin dudağını uçuklatacak olan bu ‘Ergenekon Tablosu’nun dehşetini yok saymanın nedeni nedir?

    Galiba bunu ‘Medyadaki Ergenekon’ çözülünce anlayacağız...

    Öyle ki...

    Bakarsınız, bu da tahminlerden önce gerçekleşebilir...
  • Başbakan samimi olsaydı yüzyılın vurgun olayı olan Deniz Feneri'nin üzerine giderdi.
    Eğer gitse idi biz de başbakan'ın samimiyetine inanır, onu sevmesek bile desteklerdik.
  • Adamlar Abdullah Öcalanla sarmaş dolaş fotoğraf çektiriyor, keyiflerine göre terör örgütü kurup işlerini yaptırıp sonra lağvediyorlar, danıştaya cumhuriyet gazetesine saldırıp suçu malum yerlere atıyorlar, devlet içinde devletçilik oynuyorlar.

    İtalya nasıl bu süreçten geçtiyse Türkiye'de geçecek.

    Sapla saman, dostla hain ayırt edilecek.

    İstediğiniz kadar yırtının Türkiye'de hukuk işleyecek

    Yok öyle eskisi gibi keyfine göre saçma sapan sebeplerle hükümet düşürüp adam asmalar(A.menderes), darbe yapmalar.Millet uyandı artık...
  • İyi de adam bunu gizlememiş ki, o fotoğrafları kitabında bile basmış, üstelik bu konu hakkında yargılanmış ve beraat etmiş. Bu zamana kadar neredeydi aklınız da itiraz etmiyordunuz.

    Erdoğan'da "sayın" diye hitap ediyordu, üstelik şehitlere de "kelle" diyordu.
    Apo ile görüştü diye Y.Küçük'e bu kadar saldırırken Erdoğan'a neden sessiz kalıyorsunuz?
    Üstelik Erdoğan "sayın" ve "kelle" dediği için sembolik olarak 1 liralık cezaya çarptırıldı, suçlu bulundu!



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi metalok -- 16 Ocak 2009; 0:28:47 >
  • quote:

    İyi de adam bunu gizlememiş ki, o fotoğrafları kitabında bile basmış, üstelik bu konu hakkında yargılanmış ve beraat etmiş. Bu zamana kadar neredeydi aklınız da itiraz etmiyordunuz.

    Erdoğan'da "sayın" diye hitap ediyordu, üstelik şehitlere de "kelle" diyordu.
    Apo ile görüştü diye Y.Küçük'e bu kadar saldırırken Erdoğan'a neden sessiz kalıyorsunuz?
    Üstelik Erdoğan "sayın" ve "kelle" dediği için sembolik olarak 1 liralık cezaya çarptırıldı, suçlu bulundu!


    Çünkü erdoğan ne derse doğrudur, ne derse haklıdır, teğet geçti diyorsa teğettir, değiştim diyorsa değişmiştir, aynı zamanda çevrecinin daniskasıyım diyorsa daniskadır.
  • Ergenekon davası döndü dolastı ve ucu DOGAN GRUBUNA bulastı. Bu aralar o yüzden Dogan Medya bi panik halinde. Tuncay Güney gecenlerde "Bi medya grubu ptronu aracı olarak sözde bi röportaj icin muhabirini gönderdi. Muhabir bana kendileri hakkında konusmamam icin ömrümün sonuna kadar rahat yasam garantisi ve para teklif etti" demisti. Acaba bu muhabiri gönderen patron kim?

    Dikkat edin bugünlerde inceden inceye Dogan Grubu hep sunu nazara veriyor: "Tuncay Güney acaba yalanmı söylüyor?" Bu birinci adım. Yavas yavas bu tutum "Tuncay Güney yalancının teki....." haline dönüsecek göreceksiniz. Dogan Medyada bu isten sıyrılma hesapları icinde.

    ERGENEKON YOK diyenlere ise katıla katıla gülüyorum. O kadar silah, bomba, mühimmat niye ve nicin zulalardan cıkıyor peki? Bu insanlar yarın bi gün vatanı savunmak icin mi o kadar silahı depolamıs?
    KAOS ORTAMI YARATMAYA CALISANLARIN İPLİGİ PAZARA CIKIYOR.
  • . . .



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Güneydoğu -- 16 Ocak 2009; 0:50:04 >
  • Düz mantıktan hareket edersek, yani iktidarın esas örgütün peşine düşmektense kendine muhalif olan kesmi susturma amacına, o zaman Doğan Medya grubu doğru yolda gibi bir sonuç çıkar!
    Bu sonucun çıkmasına neden olan da iktidardır. Laiklik, Atatürk diyen kimse varsa gözaltına aldılar, evini aradılar.
  • quote:

    ERGENEKON YOK diyenlere ise katıla katıla gülüyorum.


    O zaman boşuna mahkeme yapıyorlar, zan altındakilerin hepsini asalım olsun bitsin madem her şey bu kadar gün gibi ortada ve kesinleşmiş ne uğraşıyoruz? Hem gündemimiz boşalmış olur, ekonomi ve yolsuzluklar diğer konuları konuşma fırsatı doğar.
  • İbrahim Şahin (d. 1956, Tokat), Emekli Emniyet Müdürü

    1976 yılında Polis Akademisi'nden Komiser Yardımcısı rütbesiyle mezun oldu ve Sinop İl Emniyet Müdürlüğü kadrosunda göreve başladı. Askerliğini 1978 yılında Isparta Dağ Komando Okulu ve Erzurum'da yaptı. 1980 yılında Nevşehir İl Emniyet Müdürlüğü kadrosuna atandı. 1982'de buradan Bitlis İl Emniyet Müdürlüğü kadrosuna tayin oldu. Aynı yıl kurulan Özel Harekat Dairesi'ne kabul edildi. Genel Kurmay Başkanlığı' na bağlı Özel Harp Dairesi'nde Özel Harekat Kursu nu tamamladı. 1984 yılında Almanya'da 'GSG-9 Komando Kursu' na katıldı. 1987 yılında ABD 'de 'Anti-Terör Kursu' na katıldı. 1988 yılında Siirt Emniyet Müdürlüğü Özel Harekat Şube Müdürlüğü'ne atandı. 1990 yılında da İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde Özel Harekat Şube Müdürü oldu. İstanbul'da çok sayıda terör operasyonunu yürüttü, "Avrasya Feribotu" operasyonunda da görev aldı. 1993 yılında Mehmet Ağar'ın Emniyet Genel Müdürlüğü döneminde vekaleten Özel Harekat Daire Başkanlığı'na getirildi. Bu yeni oluşumun ilk başkanı oldu. Balıkesir'de "Özel Tim Eğitim Okulu" nu açtı ve terörle mücadelede görev alacak özel timi oluşturdu.



    Mantığı çalışan bir arkadaş şu soruya bir cevap versin lütfen; yukarıdaki gibi bir eğitime, tecrübeye sahip birisi, silahları sakladığı yeri unuturmu, unutsa bile bunun yerini belli eden kağıt parçasını evinde unuturmu, üstelik bu şahıs mutlaka Ergenekon dalgalarının birinde götürüleceğini biliyordu. Buna rağmen bu kadar ahmakça bir iş yapabilir mi?
    Lütfen mantıklı bir cevap verin, size hak vereyim.
  • quote:

    Mantığı çalışan bir arkadaş şu soruya bir cevap versin lütfen; yukarıdaki gibi bir eğitime, tecrübeye sahip birisi, silahları sakladığı yeri unuturmu, unutsa bile bunun yerini belli eden kağıt parçasını evinde unuturmu, üstelik bu şahıs mutlaka Ergenekon dalgalarının birinde götürüleceğini biliyordu. Buna rağmen bu kadar ahmakça bir iş yapabilir mi?
    Lütfen mantıklı bir cevap verin, size hak vereyim.


    Yaşlılık işte insana neler yapıyor.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: vasago

    quote:

    Mantığı çalışan bir arkadaş şu soruya bir cevap versin lütfen; yukarıdaki gibi bir eğitime, tecrübeye sahip birisi, silahları sakladığı yeri unuturmu, unutsa bile bunun yerini belli eden kağıt parçasını evinde unuturmu, üstelik bu şahıs mutlaka Ergenekon dalgalarının birinde götürüleceğini biliyordu. Buna rağmen bu kadar ahmakça bir iş yapabilir mi?
    Lütfen mantıklı bir cevap verin, size hak vereyim.


    Yaşlılık işte insana neler yapıyor.


    Erdoğan 1954 doğumlu...!
  • Bakin simdi once bir kapatma davasi actiririm, hemen ardindan bana kapatma davasi acan yargi bagimsizligini ispatladigi icin onu kullanarak bollywood senaryolarina benzer bir senaryo ile ne kadar muhalefet yapan aydin varsa tutuklatiririm, araya da bir kac tane eskiden pis islerimi yaptirdigim adamlari koyarim ve cok garip iliskiler zinciri ile hepsini birbirine baglarim, ardindan ulkede ne kadar faili mechul, teror orgutu. pis is varsa bu orgutun uzerine yikarim. Orduyu oyle bir korkuturumki bir daha sesleri cikmaz. Simdi benim ileri goruslu halkimda bu hikayeye oyle bir inanirki forumlarda ergenekonun ne kadar asagilik bir orgut oldugunu anlatir durur. Ergenekonun gercek oldugu cok atesli bir sekilde savunan insan profiline bakalim. himmmm dindar , akp yanlisi muhtemelen bir tarikat mensubu..... Dini gorusleriniz ve siyasi gorusleriniz ne olursa olsun aklin yolu birdir, siz bu orgute inaniyorsaniz ayni zamanda sucsuz insanlara da iftira attiginizi unutmayin bunun bedelini nerde odersiniz ben bilemem ama siz nerde odeyeceginiz gayet ii biliyorsunuz.....
  • Laiklik ve Atatürkcülügü agzına sakız yapıp kötü emellerine örtü yapan ne kadar adam varsa aldılar iyi yaptılar.

    quote:

    Orjinalden alıntı: metalok

    Düz mantıktan hareket edersek, yani iktidarın esas örgütün peşine düşmektense kendine muhalif olan kesmi susturma amacına, o zaman Doğan Medya grubu doğru yolda gibi bir sonuç çıkar!
    Bu sonucun çıkmasına neden olan da iktidardır. Laiklik, Atatürk diyen kimse varsa gözaltına aldılar, evini aradılar.
  • Fatih Ürek'in adı işkenceci, İbrahim Tatlıses'in adı ise fuhuşçu olarak geçiyormuş.. Dikkat edin yarın öbür gün ararlar "sizide ekledik listeye" derler Evdeki 3 cilt Atatürkçülük kitabımı saklasamda Elmalılı Hamdinin Kuran'ını baş köşeyemi koysam acaba
  • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.