Eleman Bulamıyorum Diye Ağlayan Mekanlar

Dikkat etmişsinizdir mutlaka bir cafe olsun lokanta olsun özellikle gıda sektöründe çok görüyorum ben kime gitsem kapıda yada camda bir yazı eleman arıyorum bulamıyorum millet iş beğenmiyor para yok diye herkes geziyor ama buraya gelipte ben çalışırım diyen yok falan filan. Bu konu hakkında sadece gördüklerimi söyleyeceğim gerçekten elemanın hakkını veren sigortasız çalıştırmayan iş veren varsa yine de eleman bulamıyorsa ona lafım yok ama sigorta yapmayan çocuğa harçlık gibi para veren akşama kadar afedersiniz it gibi kullanan varsa ve eleman yok bulamıyorum diye ağlıyorsanız ALLAH belanızı versin diyorum sadece. Sadece iki örnek vereceğim.

Geçen arkadaşa iş arıyoruz bir tane dönerci dükkanı bulduk arkadaş dediğimiz kişi de bayan bu arada gittik dükkana kapıda yazı var oturduk konuşuyoruz 2 aydır eleman bulamıyorum şu bu falan derken en son ne kadar ücret veriyorsunuz sigorta vs var mı diye sorduk adam resmen güldü bize ne sigortası kardeşim dedi sigorta yok dedi ücreti de günlük veriyorum ben aylık yada haftalık değil dedi. Dedim ücret ne kadar peki arkadaş ne kadar alacak dedim. 60₺ günlük veririm dedi. Çalışma durumuna göre de ilerleyen zamanlar da biraz daha fazla veririm dedi. Çalışma saati ise sabah 8-9 arası akşam üstü de artık döner ne zaman biterse. Genelde akşam üstü 6-7 gibi kapatıyorum dedi. Çalışma saati en kötü 10-11 saat falan belki fazla da olacak belki geç kapatacak dükkanı falan filan. ee sigorta da yok? O kadar ayakta duracaksın hizmet edeceksin vereceğin 60₺. Aylığa vurunca asgari ücretin cücüğü bile etmiyor. El insaf kardeşim sen zaten bir zahmet çalışacak eleman bulma kendin dur dükkanın da.

Bir diğeri de samimi arkadaşım. Bakın arkadaşım diyorum. Çocuğun dükkanı var döner, çay, patso vs yapıyor. Dükkan açtığından beri sürekli eleman arıyorum falan diyor bu. Bazen görüyorum bir tane kız çalışıyor ertesi gün yok. Bir böyle iki böyle derken sordum buna hayırdır eleman neden yok falan dedim ya sorma kanka bir gün geliyorlar ertesi gün gelmiyorlar telefona bakmıyorlar hatta bazıları engelliyor falan dedi. Bende neden dedim peki sorun ne dedim ya millete para lazım değil çalışmaya yüzü yok kimsenin dedi. Sonradan durumu çaktım ben tabi. Günlük 13 saat çalıştırıyor bulduğu kişiyi. Günlüğü de 95₺'ye geliyor yani asgari ücret oluyor aya vurunca. Buldukları elemana her işi sen yapmıyorsun her işe sen koşturmuyorsun o ara kim müsaitse o yapıyor diyorlar ama bütün işi o eleman yapıyor. Haliyle de ertesi gün gelmiyorlar çalışmaya. 13 saat zaten yanlış o kadar saat eleman çalıştırılmaz diye biliyorum. İlk 15-20 gün deneme yapıyor çalışıyorsa sigorta başlatıyor yoksa sigorta zaten yok. 13 saate zaten günlük 95₺'yi bırakın asgari ücret bile az. Yazık günah bu insanlara. Bir de utanmadan sıkılmadan eleman bulamıyoruz kimse çalışmıyor millet açım diyor iş yok diyor iş beğenmiyor oluyor ama aslında derine inince de bu sonuç çıkıyor. %90 eleman bulamıyorum gelen bir daha gelmiyor diye ağlayan iş verenlerin hepsi elemanın hakkını vermeyen uzun süre çalışacak amele arayan tiplerdir çok net söylüyorum.

Fikirlerinizi bekliyorum...

Not: Bu tarz mekanları özellikle ilk yazdığım dönerci gibi olanları şikayet etme hakkımız var mı bilen varsa PM atsın lütfen.

Hepiniz namkörsünüz, namkör!  

garsonluk en zor mesleklerden, şahsen garson olacaksam saatlik türkiye şartlarınıda göze aldığımda 10 dolar isterim. haftasonu tatil ve günlük 8 saat çalışmayla aylık 1600 dolar vermezlerse çalışmam

ancak ülkede insan bol olduğu için emek ucuzluyo ve aylık 380 dolara günde 12 saat çalışan işsizini bile bulabiliyosun bundan dolayı benimde restorantım olsa garsonumu bu tiplerden seçerdim

işsizlik %14, çalışanların %49'u asgari veya altında maaş alıyor ve ve ve asgari ücret açlık sınırının altında.

Onu diyenlerin hepsi köle arıyor ama bizim millet şikayet nedir bilmiyor bu şartla 1 gün mü çalıştın edeceksin bunlar köle arıyor diye sgk ya onlar zaten hazır ceza için 1-2 ceza yerse kendine çeki düzen verir .

hocam konunuzu sonuna kadar okudum,

bu tarz kendini "küçük esnaf" statüsünde görüp dert yananların en büyük avantajı zaten personelden, tedarikçiden, sigortadan çalmaktır. Zira zor şartlar onu ezmektedir ve kendisi bir eziliyorsa altındakiler on ezilmelidir felsefesiyle yaşarlar.

Bundan yıllar önce asgari ücret 650 tl iken bir akrabam vasıtasıyla elektrikçi bir dükkan sahibiyle tanıştım. Adam haftalık 20 tl teklif etti ve şantiyede elektrik işi yaptıklarını ve şantiyede olursa 30 tl verebileceğini söyledi. Oldukça şaşırmıştım ama bu kafaların zihniyetini bildiğim için hiç yanaşmam normalde lakin arada akraba olduğu için ve 20 tl ye bir hafta takılırım en fazla dükkanda akşam eder dönerim diye düşündüm. Adama ihtiyacı yoksa almak zorunda olmadığını felan da dedim buna rağmen işte deneyelim mantığıyla hareket etti dükkanda neyi deneyecekse.

Aradan birkaç gün geçti sabah 8 akşam şantiyeden dönenler geldiğinde mesai bitiyordu zira dükkanı kapatmak için artakalan malzemeleri girişe koyuyorduk.

Adam dükkanda müşterilerle konuştuğunda klasik geçinemiyoruz işler zor ekmek aslanın bilmem neresinde millet iş beğenmiyor naraları atıyordu ve istisnasız her geldiğinde rafları temizleyen, çay yapan , lavaboyu yıkayan birini bekliyordu (yapmam demiyorum ama birgünde 4 kez aynı rafları temizle demenin mantığını da anlamıyorum).

gel zaman git zaman haftalığımı alacağım dönemde dükkanda iş olmadığını , asıl işin şantiyelerde ve inşaatlarda olduğunu işte gördün hani seni boşa çalıştırıp masraf ediyoruma getirdi ben de sağlık olsun başta demiştim ihtiyacınız yoksa almayabilirdiniz işte hatır var felan filan şantiye düşünmüyorsan yapabileceğim birşey yok derken 2 senedir şantiyede çalışan ustaya 20 tl haftalık verdiğini öğrenip sigorta da yapmadığını bizzat bizim saf çocuktan duyunca başımdan kaynar sular döküldü. Ben haftalık 30 tl aldım aslan parçası sen ise her an ölüm riski veya sakatlama riski olan inşaatlarda sigortasız mı çalışıyorsun diyince saf temiz çocuk resmi görüp işi bırakmak istedi işte adam güç bela ikna etti işte sigorta da yapacağım sana haftalığını da 30 a çıkaracam anlaşabiliriz felan dedi.

Yani bu tarz işler evet çok, deneme diye çatılarda çanak takarken ayağı kayıp kolunu kıran mı dersin , şantiyede eline yanlışıkla iş kazası ile çekici vuran mı dersin her türden var.

gündelik para verenler sigorta yapmak istemez çünkü şartların ağırlığı nedeniyle zaten bırakacağını çoğu bilir. Garson, dönerci, bulaşıkçı, servisçi, kasiyer sürekli değişir ve ortalama sigorta masrafını vermektense 30 gün açıksa günlük personel çalıştırıyorum gibi hareket ederler. Zaten amaçları hiçbir zaman daimi personel değildir çünkü daimi personel yüktür, masraftır ve gereksizdir.

Bu tarz yerlerin işçi bulamama nedenleri genelde budur çünkü piyasada hep aslan payını kendilerine kemik artıklarını da çalışana verirler.

Büyük şirketler de asgari ücret vermekle ve sigorta yapmakla övünür orası ayrı yani nerden bakarsan bak özel sektörde işveren genelde her zaman yakınan, şartlardan şikayet eden hem devletten hem personelden çalan bir zihniyete sahiptir genelde.

Kariyer nette kopy paste ilanlar, işkurda ise ilanda kalmış ama çoktan personeli alınmış ilanlara denk gelebilirsiniz.

Bir de kursiyer ilanları var ki onlar evlere şenliktir.

başvurursunuz kayıt ederler gidersiniz sözlü mülakat, sonra yazılı mülakat sonra bi sözlü son mülakata alınır muhtemelen elenirsiniz. Çünkü işin içinde para vardır ve eğitim merkezindeki danışman senin kursa ihtiyacın olup olmadığından ziyade mezuniyetine bakar yani iş tecrüben önemli değildir mezuniyetin farklıysa o kursu almana onay vermez( versin demiyorum da başta bu mezuniyet belliyken bu kadar tatavaya ne gerek vardı o kısmı saçma)

Fırsatınız varsa çokuluslu ve insani değerleri en az sömüren şirketlere girin. İmkan varsa ydışında düzgün sosyalist şartların sağlandığı ülkelerde iş arayın derim.

Turk ekonomisinin onyillardir gelismiyor olmasinin temel sebebi adil rekabet ortaminin olmayisidir. Calabilen sigortadan, calabilen maastan, calabilen vergiden, calabilen malzemeden, calabilen hepsinden calar. Hirsizlik maliyetine piyasaya mal/hizmet arz eder, devlet de buna engel olmaz ya da olmaya gucu yetmez. Devlet gorevini yapmadigi (duzenli denetimler ve caydirici cezalarla herkesi kurallara uygun is yapmaya zorlamadigi) icin piyasa fiyati hirsizlik maliyetine gore belirlenir ve herkesin bununla rekabet etmesi beklenir. Hirsizlik fiyatiyla rekabet etmenin tek yolu daha ala hirsiz olmaktir, hirsiz olmayan kucuk esnaf Turkiye'de ayakta kalamaz. Bu yuzden Turkiye'de halen is yapabilen kucuk esnafin %99.9'u hirsizdir, kendisinin ve ailesinin karnini kul hakkiyla doyurur.

Yazdiklarimdan hirsizligi savundugum ya da normallestirmeye calistigim anlasilmasin. Hirsizlik yapmadan yasamayi saglayacak bir meslek secmek her insanin kendi tercihidir.

Türkiye'nin ilacı kesinlikle saatlik asgari ücret. Asgari ücretin devlet tarafından doğrudan saatlik ilan edilmesi gerekiyor. Aynı şekilde benim de arkadaşım var kafeleri var adam sabah 7de geliyor akşam 4-5'de çıkıyor aldığı ücret asgari ücret.

Oysa saattlik 15 lira asgari ücret alsa maaşı 3300'ü bulacak.

Ustune ek mesaiye kalanlarin ucretlerine de cokuyorlar kayit disi oldugu icin.

Birşey diycem ama kızmayın.

Bu ücretleri kabul edip çalışanlar var. Ve bu çalışanlar. Sen ben gibi Bu düzeni şartları kabul etmeyip Aç kalmayı göze alanların Hakkına giriyor.

Keşke herkes bilinçli olsa üremese mesela .Ama cocugum var diyip calısmak zorundayım diyor. E madem durumun bombok ne diye cocuk yapıyorsun. Sonrada asgari ücretle gecinemioz die aglıosn.

Ben nie evlenmiyorum? Ben nie cocuk yapmıyorm? Bi siz akıllısınız ..Aç kalıcaksın gerekirse onurunla ölüceksin. Yinede calısmıcaksn kardesım. Ha calısıosanda

bu hakları kabul etmeyip calısmayanların hakkına giriosun bilgin olsun. Yani bu şartları kabul edip calısanlarda bir nevi Kul hakkı yiyor.