Şimdi Ara

Depremlerde aracın önemi

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
19
Cevap
1
Favori
1.274
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Bence bir tane karavan bile lazım. Araçsız,olmayacağı da malum.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >



  • Japonya'da herkesin karavanı mı var? Düzgün depreme dayanıklı imara sahip bir binada oturup, olası ağır tablolarda çadır kentlerin hızlıca kurulabildiği alanlara ihtiyaç var. Depreme önlemi halk değil Devlet alır. Parayla imar satan bir yasadan sonra daha ağır bir tablo oluşmaması tamamen şans.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Led Zeppelin

    Japonya'da herkesin karavanı mı var? Düzgün depreme dayanıklı imara sahip bir binada oturup, olası ağır tablolarda çadır kentlerin hızlıca kurulabildiği alanlara ihtiyaç var. Depreme önlemi halk değil Devlet alır. Parayla imar satan bir yasadan sonra daha ağır bir tablo oluşmaması tamamen şans.
    Zaten olmadığı için bu çözüm. Kimsenin bu zihniyeti getireceği yok. Bireysel önlem şart. Soğuktan kimse ölmemeli. En azından klimalı bir araba.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bugünü kurtarma amacıyla yaşarsan, yarınları hep kaybedersin.

    Hadi 1 depremde karavanda kaldın. Önlemler alınmadı sonraki depremde karavana ulaşabileceğinin garantisini kim verecek ??

    Bilim insanlarının 2.plana atıldığı, önemli olaylar hakkında bilim insanından önce hayatında sayısal ders görmemiş insanları konuşturursan o karavanlar yetmez.
  • Dikkat et de karavanin üstüne çökmesin bina

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Karavandan ziyade pick up daha mantikli, zira hadi senin evin depremde bisi olmadi, ama o yollar cokecek, envai cesit engel olacak yollarda, belki yoldan gidemeyeceksin.

    Gercekten cok dertleniyorsaniz ve mesela suv alma arefesindeyseniz oyuncak suvlar yerine, mitsu l200, isuzu dmax ford ranger tarzi bir arac depremde hayat kurtarabilir.

    Hayirli gunler

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: tasshelhoff

    Karavandan ziyade pick up daha mantikli, zira hadi senin evin depremde bisi olmadi, ama o yollar cokecek, envai cesit engel olacak yollarda, belki yoldan gidemeyeceksin.

    Gercekten cok dertleniyorsaniz ve mesela suv alma arefesindeyseniz oyuncak suvlar yerine, mitsu l200, isuzu dmax ford ranger tarzi bir arac depremde hayat kurtarabilir.

    Hayirli gunler
    Suv var zaten

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • ben para biriktirip ev almayı düşünüyordum. lüks ev değil tabi. başımı sokacak basit bir ev. uygun fiyatlılardan. sonra şu elazığdaki deprem oldu. yarınımızın garantisinin olmadığını farkettim. önce arsa alayım üzerine prefabrik kondurayım diye düşündüm. sonra onun da fiyatlarının pahalı olduğunu gördüm. bence en iyisi motokaravan alıp içinde yaşamak. zaten hayalimdi.
  • Başınızı sokacak bir araba iyidir. Bagajında sağlam bir deprem stoku yapabilirsiniz. Yani bagajda -tercihen cam şişeyle ama acil durum sonuçta 4 tane 5 litrelik pet şişeyle de saklayabilirsiniz- onlarca litre su saklayabilirsiniz. Tabii cam şişelerin kırılmaması için güzel saklanması lazım. Bagaja temiz çamaşır, kıyafet, bir miktar nakit para, dolu bir powerbank gibi ihtiyaç olabilecek şeyleri koyabilirsiniz.

    Onun dışında araba konforlu olmasa da temel sorunlarınızı çözecek bir barınak olabilir. En azından ısınma ve barınma sorununuzu çözer. Yağmurdan, kardan korur. Deposu doluysa teknik olarak aralıksız 60-70 saat sıcak ortam temin edebilir. Hatta aralıklı çalıştırarak bu süreyi 200-300 saate kadar uzatabilirsiniz ki bir çadıra v.b yerleşene kadar gani gani yeter. Ya da araca webasto taktırırsanız bu süre çok daha uzayabilir. Ayrıca arabalar elektrik desteği de sunarlar. Hatta bir inverteriniz varsa 220v bile temin edebilirsiniz. En temel ihtiyaçlarınızı karşılayacak kadar elektrik temin edebilir. LPG'li arabalar bu konuda daha avantajlı zira 2 farklı yakıt sistemi var. Toplam yakıt kapasiteniz çok yüksek (Benim arabada +100 litre) ve benzin depom hep doludur.

    Yine aracın bagajına kaliteli uyku tulumları koyabilirsiniz. Hem bir battaniyeden az yer kaplarlar hem de vücudu sardıkları için battaniyeden daha kullanışlıdırlar. Zamanında kış aylarında arabanın içinde bu koşullarda kalmışlığım var. 1-2 kişiye kadar idare eder konforda kalınabilir.

    Ayrıca arabalarda radyo vardır. Eğer bir el radyonuz yoksa, telefonunuzun şarjı da yoksa bile arabanın radyosu ile durumlardan haberdar olabilirsiniz. Ayrıca aydınlatmanın olmadığı bir ortamda farların kıymeti paha biçilemez.


    Araba sayamayacağım kadar çok işe yarar ama şehirden uzaklaşmanıza pek yaramaz. Hele İstanbul'da hiç yaramaz. Her iki taraftan da viyadüklerle, köprülerle ve tünellerle bağlı bir şehir. Belki Şile taraflarından köy yollarından kaçabilirsiniz.

    Bir de aracı park ettiğiniz yer de önemli. Binaların arasında ise o araç hiç bir işinize yaramaz. Ben Pendik'te otururken evin etrafı açıktı, apartmanlardan uzak, üstüne bina yıkılamayacak yere bırakıyordum.

    Eh, tek başına araba her şeyi çözmese de, varlığı büyük avantaj.

    Son olarak, bir deprem çantası hazırlayın, kıymetli şeyleri de (Cüzdan, para, araba anahtarı v.b) deprem çantası ile birlikte, başucunuzda bulundurun. Olur da bina çökerse, evin öteki ucundaki bir deprem çantasının hiç faydası olmaz. İki deprem çantası da yapabilirsiniz birisi kapı ağzında diğeri başucunuzda olacak şekilde.

    Amatör telsizci belgesi alıp, 300-500 liraya eski bir Aselsan telsiz edinebilirsiniz. Hiç bir haberleşme çalışmasa bile, telsizler o koşullarda çalışır ve UHF ya da VHF olmasına, ortam koşullarına göre 10 kilometreye kadar (Ve hatta röleli kanallarda yüzlerce kilometre) iletişim sağlar. Hatta işi abartıp aile bireylerinize de amatör telsizci belgesi aldırıp, onlara da birer telsiz verebilirsiniz. Bu, her koşulda iletişim halinde kalmanızı sağlayabilir.

    Evinizi mümkün mertebe 2001 sonrası inşa edilmiş bir evle değiştirebilirsiniz. Külfetli olur ama 2001 sonrası evler gerek hazır beton kullanımı, gerekse nevürlü demir kullanımı sebebiyle daha sağlamdır. Yine mümkün mertebe E5 altı kısımdan uzak durun. Oralar çok tehlikeli.

    Mümkün mertebe Adalar'a vb. gitmeyin. Orası felaketi yaşayacak.

    Alınacak önlem çok. İstanbul'da deprem olması ise Uludağ'a kar yağması gibi bir olay.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: goodorevil

    Başınızı sokacak bir araba iyidir. Bagajında sağlam bir deprem stoku yapabilirsiniz. Yani bagajda -tercihen cam şişeyle ama acil durum sonuçta 4 tane 5 litrelik pet şişeyle de saklayabilirsiniz- onlarca litre su saklayabilirsiniz. Tabii cam şişelerin kırılmaması için güzel saklanması lazım. Bagaja temiz çamaşır, kıyafet, bir miktar nakit para, dolu bir powerbank gibi ihtiyaç olabilecek şeyleri koyabilirsiniz.

    Onun dışında araba konforlu olmasa da temel sorunlarınızı çözecek bir barınak olabilir. En azından ısınma ve barınma sorununuzu çözer. Yağmurdan, kardan korur. Deposu doluysa teknik olarak aralıksız 60-70 saat sıcak ortam temin edebilir. Hatta aralıklı çalıştırarak bu süreyi 200-300 saate kadar uzatabilirsiniz ki bir çadıra v.b yerleşene kadar gani gani yeter. Ya da araca webasto taktırırsanız bu süre çok daha uzayabilir. Ayrıca arabalar elektrik desteği de sunarlar. Hatta bir inverteriniz varsa 220v bile temin edebilirsiniz. En temel ihtiyaçlarınızı karşılayacak kadar elektrik temin edebilir. LPG'li arabalar bu konuda daha avantajlı zira 2 farklı yakıt sistemi var. Toplam yakıt kapasiteniz çok yüksek (Benim arabada +100 litre) ve benzin depom hep doludur.

    Yine aracın bagajına kaliteli uyku tulumları koyabilirsiniz. Hem bir battaniyeden az yer kaplarlar hem de vücudu sardıkları için battaniyeden daha kullanışlıdırlar. Zamanında kış aylarında arabanın içinde bu koşullarda kalmışlığım var. 1-2 kişiye kadar idare eder konforda kalınabilir.

    Ayrıca arabalarda radyo vardır. Eğer bir el radyonuz yoksa, telefonunuzun şarjı da yoksa bile arabanın radyosu ile durumlardan haberdar olabilirsiniz. Ayrıca aydınlatmanın olmadığı bir ortamda farların kıymeti paha biçilemez.


    Araba sayamayacağım kadar çok işe yarar ama şehirden uzaklaşmanıza pek yaramaz. Hele İstanbul'da hiç yaramaz. Her iki taraftan da viyadüklerle, köprülerle ve tünellerle bağlı bir şehir. Belki Şile taraflarından köy yollarından kaçabilirsiniz.

    Bir de aracı park ettiğiniz yer de önemli. Binaların arasında ise o araç hiç bir işinize yaramaz. Ben Pendik'te otururken evin etrafı açıktı, apartmanlardan uzak, üstüne bina yıkılamayacak yere bırakıyordum.

    Eh, tek başına araba her şeyi çözmese de, varlığı büyük avantaj.

    Son olarak, bir deprem çantası hazırlayın, kıymetli şeyleri de (Cüzdan, para, araba anahtarı v.b) deprem çantası ile birlikte, başucunuzda bulundurun. Olur da bina çökerse, evin öteki ucundaki bir deprem çantasının hiç faydası olmaz. İki deprem çantası da yapabilirsiniz birisi kapı ağzında diğeri başucunuzda olacak şekilde.

    Amatör telsizci belgesi alıp, 300-500 liraya eski bir Aselsan telsiz edinebilirsiniz. Hiç bir haberleşme çalışmasa bile, telsizler o koşullarda çalışır ve UHF ya da VHF olmasına, ortam koşullarına göre 10 kilometreye kadar (Ve hatta röleli kanallarda yüzlerce kilometre) iletişim sağlar. Hatta işi abartıp aile bireylerinize de amatör telsizci belgesi aldırıp, onlara da birer telsiz verebilirsiniz. Bu, her koşulda iletişim halinde kalmanızı sağlayabilir.

    Evinizi mümkün mertebe 2001 sonrası inşa edilmiş bir evle değiştirebilirsiniz. Külfetli olur ama 2001 sonrası evler gerek hazır beton kullanımı, gerekse nevürlü demir kullanımı sebebiyle daha sağlamdır. Yine mümkün mertebe E5 altı kısımdan uzak durun. Oralar çok tehlikeli.

    Mümkün mertebe Adalar'a vb. gitmeyin. Orası felaketi yaşayacak.

    Alınacak önlem çok. İstanbul'da deprem olması ise Uludağ'a kar yağması gibi bir olay.
    Çoğu konuda katılıyorum.

    Ancak e5 altı olayını anlayamadım. Bir fay çizgisi mi var

    İstanbul için en iyi oturalacak yerler kuzey tarafı diyorlar. Neye göre?

    Bana göre en iyi yaşanacak yer demirciköy Zekeriyaköy tarafı. Sebebi deprem deiil etkileri. Çünkü

    Emsaller düşük
    Yükseklik (kat olarak) düşük
    Bahçe payı yüksek
    Orman enerjiyi emmede çok iyidir. Sadece heyelan, kuraklığı engellemez. Ayrıca mis gibi havası var.
    İnsan kalitesi yüksek
    İnşaatlar kaliteli

    Tek dezavantajı fiyatlar çok hızlı yükseliyor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Depremde en iyi gmc gider

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • goodorevil kullanıcısına yanıt
    Bayermuhen i okuyup gelmissin belli :)

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Valla biz dün acayip sallandik. 45 saniye sürmüş. Evin içerisinde tek yapabildigimiz kendimizi saglam bir yere atıp durmasını beklemek oldu. Yapacak birşey bulamıyorsanız. İlk başta ben basim mi dönüyor dedim, yani anlamiyorsunuz bile. Yani hemen kendinizi sağlam bir yerde yaşam üçgeni oluşturun diyorlar ya, anlamıyorsunuz ki, deprem mi oluyor basın mi dönüyor. Yani bina yikalsa anlamazsınız.
    Ben kesin bulunduğumuz ilde bir kaç yer yıkıldı dedim.
    Yani demem o ki, arabaya inecek kadar ömrümuz olsun. Allah korudu.

    Onun haricinde, zelzele biltince aşağıya indik. Araba da eşim hamile olduğu için bagajda 4 paket 1.5 litrelik su vardı, biraz da kıraker, çikolata tutuyordum.
    Zaten o korkudan sonra içiniz geçiyor. Garip oluyor insan.
    Binadan çıkanlara da verdim. Bir saat arabada bekledik.
    Demem o ki araba ya inecek kadar ömrünuz varsa, bagajda su ve yiyecek bulundurun.
    Birde ben bu son İstanbul sarsıntısı dan sonra bir miktar TL çekmistim. Sonra arabaya koymuştum. He ama arabada dün hariç hep kapali otoparkta duruyordu, dün akşam şimdi kim inecek otoparka, ahanda burası boş diyerek dışarı park etmiştim. Şimdi hep dışarıda tutarım.

    Allah bir daha yasatmasin. Elazığ'da canlarını kaybedenlere Allah rahmett etsin, kalanlara sabır versin.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi birgarip2019 -- 25 Ocak 2020; 21:50:54 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-6D7247931

    Çoğu konuda katılıyorum.

    Ancak e5 altı olayını anlayamadım. Bir fay çizgisi mi var

    İstanbul için en iyi oturalacak yerler kuzey tarafı diyorlar. Neye göre?

    Bana göre en iyi yaşanacak yer demirciköy Zekeriyaköy tarafı. Sebebi deprem deiil etkileri. Çünkü

    Emsaller düşük
    Yükseklik (kat olarak) düşük
    Bahçe payı yüksek
    Orman enerjiyi emmede çok iyidir. Sadece heyelan, kuraklığı engellemez. Ayrıca mis gibi havası var.
    İnsan kalitesi yüksek
    İnşaatlar kaliteli

    Tek dezavantajı fiyatlar çok hızlı yükseliyor.

    Alıntıları Göster
    Çizgi yok ama fay hattı ile arasında hiç bir şey de yok. Bununla birlikte hem fay hattına yakın hem de bildiğim kadarıyla Bağdat Caddesi'nin altı hep doldurma arazi. Kayalık gibi sağlam olmaz yani.

    Ben de şu anda mecburiyetten Küçükçekmece Gölü'nün dibinde bulunuyorum ama oturduğum binanın sağlamlığına güvenmekten başka çarem yok. Kamu binası.

    @yagizalp Anlayamadım hocam?




  • Deprem de önemli olan tek araç motosiklettir.

    Bir çadır bir uyku tulumu bir de motosiklet, gidilemeyecek yer yok.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: goodorevil

    Çizgi yok ama fay hattı ile arasında hiç bir şey de yok. Bununla birlikte hem fay hattına yakın hem de bildiğim kadarıyla Bağdat Caddesi'nin altı hep doldurma arazi. Kayalık gibi sağlam olmaz yani.

    Ben de şu anda mecburiyetten Küçükçekmece Gölü'nün dibinde bulunuyorum ama oturduğum binanın sağlamlığına güvenmekten başka çarem yok. Kamu binası.

    @yagizalp Anlayamadım hocam?

    Alıntıları Göster
    İst de bildiğim kadarıyla ki çoğu yeri bilirim Avcılardan başlayıp taa b.çekmecede biten Dr sadık ahmet caddesi var. İşte orası toprağı kayan, bilimsel tabir ile jeolojik riskli alandır. Bunun haricinde riskli olan yer varsa azdır.

    Siz asıl bombayı Silivri yeni mahallesinde 20 yıllık kooperatif binalar var. Yapı riskli alan ve dere koruma bandında. Kısaca toprağı derenin getirdiği alüvyol toprak. Aklınızda bulunsun riskli binalar buraların üzerinde. Zaten yeni yapı izni yok.

    Bu arada bende ıspartakule b.şehir bölgesindeyim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-6D7247931

    İst de bildiğim kadarıyla ki çoğu yeri bilirim Avcılardan başlayıp taa b.çekmecede biten Dr sadık ahmet caddesi var. İşte orası toprağı kayan, bilimsel tabir ile jeolojik riskli alandır. Bunun haricinde riskli olan yer varsa azdır.

    Siz asıl bombayı Silivri yeni mahallesinde 20 yıllık kooperatif binalar var. Yapı riskli alan ve dere koruma bandında. Kısaca toprağı derenin getirdiği alüvyol toprak. Aklınızda bulunsun riskli binalar buraların üzerinde. Zaten yeni yapı izni yok.

    Bu arada bende ıspartakule b.şehir bölgesindeyim.

    Alıntıları Göster
    Hocam yine de sizce Moda'daki o trilyonluk ama eski binalar riskli değil mi? Maltepe, Bostancı v.b fay hattına bu kadar yakınken güvenli olabileceğini zannetmiyorum.
    Mesela Pendik'te oturmak yerine Kurtköy'de oturmak çok daha içime sinerdi şahsen.

    Halkalı'dayım ben 6-7 aydır. Depremden doğrudan korkum yok da, şöyle duşta, WC'de falan yakalanırsam diye korkmuyor değilim.




  • Köyde bodrumunda hazır erzaklı, sağlık malzemeli bodurumu ve az uzağında sığınak bulunan bir ev de lazım.

    Büyük afette şehirlerde düzen kalmaz. Örnek şu son 10 yıl.

    Alırsın yanına aileni ve değerli eşyalarını gider olaylar geçene kadar köyde yaşarsın. Tabii köy evine hırsız girmemesi için her şeyi aşırı kilitleyen. Yoksa aşırı meraklı köy halkı gider yalan ihbarlar evini jandarmaya bastırır.

    Bence de ya Suv ya Pikap lazım.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.