Şimdi Ara

Bu dünyadaki yaşamdan önce neydik, nerdeydik?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
18
Cevap
0
Favori
2.303
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Hep ölümden sonrasını konuştuk.
    Yaşamdan önceki formumuz neydi, neredeydik? Kendi formunu bilen veya hatırlayan yoktur herhalde ama...
    Dinler bu konuda ne diyor? Kuran, incil ve tevrat ipucu vermiş midir?
    Hafızamız mı silinmiş bu dünyaya gelmeden? Ruh formunda mıymışız, bedensiz miymişiz?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi laserss -- 23 Nisan 2017; 23:29:52 >



  • portakalda vitamindik , yaşam döngüsü bu şekilde
  • sen yoktun ki bir yerde olasın
  • Büyük patlama ile evren doğdu ve ilk zamanlarda hiç madde yoktu. Sadece enerji vardı. Sonra enerji boşluğa yayıldı, enerji soğudukça maddeye dönüşmeye başladı. İlk ortaya çıkan madde ise hidrojen atomuydu. Hidrojen atomundan oluşan gaz kütleleri evrene saçıldı. Sonra bu gaz bulutları, kütleçekim etkisiyle bir araya gelmeye başladı. Kütle arttıkça çekim kuvveti arttı ve ilk yıldızlar doğmaya başladı. Yıldızın çekirdeğindeki hidrojen atomları basınç etkisiyle nükleer reaksiyona girmeye başladı. 2 hidrojen atomu birleşerek helyum oluştururken bir yandan ışık saçmaya başladı. Yıldız milyarlarca yıl boyunca hidrojeni helyuma çevirdi ve sonunda hidrojen tükendi. Bu sefer yıldız çekirdeğinde helyumu yakarak diğer elementlere dönüştürdü. Oksijen, hidrojen ve canlının yapı taşı olan karbon oluştu. Sonunda yıldızın çekirdeği demire dönüşünce, manyetik etki nedeniyle, yıldız süpernova olup patladı. Milyarlarca yılda ürettiği elementleri uzaya saçtı. Sonra bu elementlerden oluşan dünya gezegeni, etrafında döneceği, şimdiki yıldızımız olan güneşi buldu ve yörüngesine oturdu.



    Elementlerce zengin dünyamız zamanla soğudu. Atmosferi karbondioksitçe zengin, oksijence fakir dünyamızda, yanardağ ağızlarında, algea bakteriler ortaya çıktı ve fotosentez yaparak, atmosferdeki karbondioksidi emerek oksijene çevirdi. Bakterilerin arkasını bitkiler izledi ve dünyamızın atmosferinin karbondioksitten arındırılıp oksijenle zenginleştirilmesi süreci milyarlarca yıl sürdü. Sonunda dünyamız, oksijen solunumu yapacak canlıların solumasına müsait hale getirildi. Sonra da hayvanlar ve son olarak insan dünyaya geldi.



    İşte insanoğlunun yaradılış hikayesi budur. Milyarkarca yıl boyunca kozmolojik fırın olan yıldızların göbeğinde pişen elementler, dünya gezegeninde hazırlanıp bir araya getirildi. İnsanoğlu ortaya çıktı. İşte bütün bu hazırlık, insanın gelmesi içindi. Kozmolojik fırınlarda pişen elementler dünya gezegeninde bir araya gelip, ete kemiğe bürünüp, insanı oluşturdu ve insandan bilinç doğdu. İşte cansız maddeden, insanın bilincini taşıyacak olan biyolojik makine böyle yaratıldı. Bilinç ise farklı bir boyuta ait olan, taşıyıcı vücudunun parçası. Vücut ömrünü tamamladığında, bilincin yani ruhun ait olduğu yere gidecek. Zamansızlık boyutuna ulaşacak. Artık maddi varlığının ve zamanın bir önemi kalmayacak. Bilincin ise ait olduğu sonsuzluğun parçası olacak.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Öncemiz yokluk mudur gerçekten?
    Eğer ölümden sonra bir yere gidildiğine inanıyorsanız yaşamdan önce de bir yerde olmamız gerekiyor mantıken.

    Adem dünyada yaratılmadan önce nerdeymiş? Bununla ilgili elimizde bazı bilgiler var.

    Ayetli ispatlı anlatacak yok mu?
  • laserss kullanıcısına yanıt
    Dine gore tanri ruhlari cok onceden yaratmis ve onlardan soz istemis beni taniyin diye. Orasi elest meclisi diye geciyor.



    Hepimizde soz vermisiz evet sana inanacsgiz diye o nedenle inanmakla yukumluy musuz. Ama sorun su ki hicbirimiz ne elest meclisini ne sozumuzu nede baska birseyi hatirlamiyoruz.

    Diger bakis acisina gore tas topral gibi bilincsiz madde yiginiydik ondan oncede enerjiydik. Ama bilinc diye birsey olmadigi icin yoktuk diyebilirsin. Ornegin yapay zekali bir robot yaptiginda o dusunebilen robot sen onu yapmadan once nerdeydi? Ayni sey.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Periah -- 24 Nisan 2017; 8:59:31 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Maddenin kimyasal değişim döngüsünden başka bir şey değildik.
  • sanıyorum araf 172'deki konuya değinmişsin. bütün insanların ruhları önceden yaratılmış ve hazırda bekliyor gibi bir anlama geliyor.

    acaba şöyle bir çıkarım yapılabilir mi:
    beden:hardware, ruh:software olsun. bir bilginin/anının oluşabilmesi ve hatırlanabilmesi için hardware ve software'in uyumlu ve birlikte olması gerekiyor. (yani canlılık) yaşamdan önce beden ve ruh ayrı ayrı olduğu için doğmadan önceki hiçbir şeyi hatırlayamıyoruz. çünkü tüm anılar ve bilgiler hardware olmadığı için tutulamıyor siliniyor.

    ölümden sonra beden ile ruh birbirinden ayrılıyorsa; ve eğer ödül/ceza gibi olaylar nasıl algılanır, nasıl hissedilir bilemiyorum. zaten kimse bilemiyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi laserss -- 26 Nisan 2017; 9:37:47 >
  • laserss kullanıcısına yanıt
    Beden sadece donanım yani hardware değil Dna denen bir oluşum var ve bu dna'da yazılım yani sofware kısmımızı oluşturuyor. Bildiğin yazılım kodlaması işte bu kodlar bizim yazılımımız. Biz şu an bilişim sektöründe üretilmeye çalışılan öğrenebilen yapay zeka oluyoruz bu durumda ve yazılımımızın oluşumuda dna'nın oluşumu ile gerçekleşiyor yani yumurta ve spermde bulunan dna parçalarının birleşmesi ile yazılım oluşuyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Periah -- 26 Nisan 2017; 11:46:19 >
  • Benim evlat dediğim varyasyon nerede? Bende. Şimdi ben toplam olarak aynı zamanda evlat denen şeyin de.



    Ben yokken dediğim de bilmediğim evlat duygusunu da kapsar şekilde konuşuyorum.



    Ben yokken diyen evlat olan yapının aynı zamanlı burada olması hali de çözüm uretmiyor.



    Ben diyen evladım yokken de burada. Anne ve babam kardeşim de burada. Yoklar ama burdalar benliğimde kod olarak anı olarak varlar.



    O zaman insan yokken var olduğu bi yaptı duşunelim. Yok ama bi şekilde var. Bu şey baba anne evlat kardeş değil ama onu içresinde taşıyor. Bu yapıya eş denmekte.



    İnsan eş denen kavramı aradığında o dünyada olsa da yoktur dersek yokluktaki var olduğu halde beni yok kılan şey bizim duşuncemize göre eş denen kavrama denk düşer.



    Eş bizim lisanımızda karı koca da olsa denk manasındadır.



    Biz yokken benzerimiz ya da dengimiz vardı.



    O eşsizdir dengi yoktur denen alem açısından biz yokken dengimiz varsa biz ilahi kavramı tanımlayabilir miydik?



    İlahi kavramı tanımlayabilmek için biz yokluktaki var olan benim dengi kavramı içresindeki bi halim. Bu açıdan ben yokken dengin olması ilahi kavramı tanımlamadığından ben olmak zorundaydım.



    Buradaki varoluş ilahi varlığın denginin olmamasının zorunlu sonucu gibi gözüküyor.



    Soru bakımından ben yokken dengim vardı denebilir. Bu şey bir eş yani denk arayan bi şeydi ve ben bu denkliğin sonucu olarak var oldum. Olduğumda dengim aslında ben yokken olduğunu bildiğimden dengi olmayan bi şey varmış dedim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Periah kullanıcısına yanıt
    benzetme yaptım sadece herkes farklı bir yaklaşım sergileyebilir de.

    mesela sd card düşün. hardware.
    içine dosya kopyaladın. görünen yine hardware. ama software görünmüyor ve içinde.

    senin örnekte dna software olamaz. çünkü görünüyor. dna halen hardware.
    software anılarımız, tecrübelerimiz, bilgilerimizdir.
    (bana göre böyle)
  • laserss kullanıcısına yanıt
    Dna yazılımın fiziksel şeklidir. Yazılım görünmez maddelerüstü birşey değildir. En basitinden bilgisayar ekranında o yazılımız iç yüzünü açtığında kodları rahatlıkla görebilirsin. Kodlar madelesl olarak belleğin içinde fiziksel bir alanı kapsarlar kaç mb olduğu önemli değil. Eğer yazılım görünmez birşey maddesel uzantısı olmayan birşey olsa o zaman donanıma ihtiyaç bulunmazdı.

    Aynı şekilde dna'yı yazılımın içine depolandığı bellek gibi düşünmelisin. Onda bulunan adenin timin guanin ve sitozinden oluşan 4 adet kod parçacığının eşlenmesiyle bildiğimiz kodlar yazılır ve bu kodlar dnada turtulur. Yani bir belleğin içinde yazılım ile dnanmın dizilişindeki nükleoditler aynı şeydir. Yani senin yazılımının fiziksel görünüşü uzantısıdır. Dünyada kapsadığı fiziksel alandır o sensindir.

    Sadece sanal bir ortamda makinelerin için çok geniş görünür farklı görünür ama yazılım dediğin şey yani sen fiziksel olarak o küçüçük şeysindir. Tabi bu yazılım sadece o fiziksel unsurdan oluşmaz dışardaki etkenlere göre yazılımını doanımının el verdiği ölçüde düzenleyip güncelleştirebilir.




  • her iki taraftanda mantıklı cevaplar geliyor. kafa karıştıcı.
  • Yoktuk.
  • Tek kelime evrildik.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bunu bilemeyiz.Bilseydik durum daha farklı olurdu.
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.