Şimdi Ara

Bahar Alerjisi Yaklaşıyor , Korkuyorum :(

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
6
Cevap
1
Favori
1.683
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Baharın bir çok insanin en sevdiği mevsim, ama ben ve benim gibi alerjik rinit mağdurları için kabusun başlangıcı. Geçen yıl 6 Mart'ta başladı bende , 16 ağustosta bitti. Genizdeki yanmayla uyandığım uykusuz geceler , sabah hapşırık nöbetleri , gözlerde dinmeyen yaş , burunda dinmeyen akıntı , her gün aynı eziyet...

    Alerji haplarının etkisi çok az bende , ustuste 2 3 gün kullanınca alerjjm daha da şiddetleniyor bile diyebilirim.

    Bir süredir alerjisiz uyandığım her sabah için mutluyum ama pusuda bekliyor beni yakında yapışacak yakama onu da bildiğim için korkuyorum. Alerji mağduru forumdaşlara selam olsun , Allah daha büyük dert bela vermesin arkadaşlar.

    *imla hatası yaptıysam affola

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >



  • Kafamı kesip atasım gelir bazen..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Geçmiş olsun şimdiden.Benimde gözler de seğirme başlıyor böyle mevsim geçişlerinde ama siz de etkileri baya çokmuş

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Agzini burnunu gozunu bir yandan su cekerek yikayacaksin. İlaci mecbur kalmadikca icmeyeceksin.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Hocam merhaba, 3 sene önce forumdaki alerji ve geniz akıntısı konusuna yazdığım yazıyı ekliyorum, eminim çok faydası olacaktır size.

    Şimdi sizlere Türkiye'de çoğu doktorun adını bile bilmediği şeylerden bahsedicem ve umarım birçoğunuza yardımım dokunur.

    Yazacaklarımın bazıları kendi düşüncelerim, bazıları ise bu forumdan değerli Erdem bey'den ve bazıları da yabancı kaynaklardan.




    İngilizcesi iyi olan arkadaşlar şu kaynakları okusun öncelikle;

    http://www.coralclubprague.ru/site/site-files/Knigy/Fereydoon_Batmanghelidj%20-%20Your_Bodys_Many_Cries_%20for_Water_eng.pdf

    http://www.e-reading.link/bookreader.php/149860/The_Miracle_of_Fasting.pdf


    İlk kitap "vüdudunuzun birçok çığlıkları" olarak tercüme edilebilir. Yani bu alerjinin ortaya çıkma nedenlerinden birisi de bizim az su içmemiz. Neden az su içeriz ki ? Her yemekte cola içtiğimizden , serinlemek için ice tea içtiğimizden , her fırsatta çay içtiğimizden. Bu içeceklerin içindeki yapay tatlandırıcı aspartam ve kafein etken maddeleri vücudunuzda zaten az olan suyu da attırmakta ve kimyasal vücut dengesini bozmakta. Beyniniz bir yeriniz ağrırken nasıl ağrı kesici tarafından kandırılıyor, ama ağrı aslında geçmiyorsa , vücudunuzdaki susuzlukta aspartam ve kafein yüzünden böyle maskelenmiş oluyor.Ama vücudunuzun geri kalanı derdini anlatamadığı beyne cevabını hastalık olarak veriyor. Yüksek tansiyon, kronik yorgunluk, çeşitli ağrılar, astım ve alerji gibi birçok belirtiyle ortaya çıkıyor. Zor bir şey değil sadece yeterince su içmeniz lazım. SADECE SU.
    Bu hastalıklardan birine sahipseniz çay, kahve , kola aklınıza gelebilecek tüm suya alternatif içecekleri unutun. Su ihtiyacınızı karşıladığınızı nasıl anlarsınız ? Ne kadar su içmeli ? Uykudan sonraki idrarınızda koyu sarı renk , hatta çamurlu su gibi görüntü varsa su içmeye devam. İki haftada düzeldi bende. Sonra berrak! Ne kadar su içmeye gelince , 70 kg bir insanın içmesi gereken 2.25 litre yaklaşık.Kendiniz için bakınız (oran-orantı) Bu miktar neredeyse terlemediğiniz ,spor yapmadığınız ve su dışında hiç bir içecek tüketmediğiniz durumda geçerli. Aksi halde daha fazla su içmek zorundasınız. İçtiğiniz her bardak çay 2 misli suyu vücudunuzdan attır.Su dışında içecek içmiyorum artık! Suyu içtiğiniz vakitlerde çok önemli sindirim sırasında vücut su bulamzsa bu iş için yandınız. Alerji mod :on.Histamin vücuttaki su dengesini sağlayan bir madde. Bu yüzden her yemekten yarım saat önce 2 bardak olarak günlük su ihtiyacınız karşılayabilirsiniz. Denemesi bedava Bitti mi hayır. Alerjiden kurtulmak o kadar kolay değil. 1 günde alerji olmadık.
    Yediğiniz yiyeceklerin taze , doğal ve işlem görmemiş olması gerekiyor. Sosis, salam , sucuk , peynir, beyaz ekmek (ben mısır ekmeği yiyorum) gibi fermente olmuş işlemden geçmiş gıdalar içerdikleri yüksek HISTAMIN nedeniyle alerjinizi hortlatabilir. Aldığınız alerji ilaçları ANTIHISTAMIN dir . Yani histamin almanıza hiç gerek yok. Kitapta potasyumun da alerjiyi arttırabileceği söyleniyor ben pek etkilenmedim ama siz portakal ve muz gibi meyveleri abartmadan yeyin. Yazdığım her şey ASTIM sorunu olanlar için de geçerli. Kurtulmaları hiç uzak değil. İlaca kesinlikle karşıyım. Uzun vadede böbrek karaciğer vs organları tahrip edeceğinize doğal yoldan %99 bu hastalıklardan kurtulun.


    İkinci kitaba gelirsek "Oruç tutmanın Mucizesi " olarak çevirebiliriz . Bu adamın anlattığı oruç bizim ramazandakinden farklı. Yemek yemek yasak oruç sırasında ama su içme serbest. Ne kadar oruç tutmalıyız ? Ben 24 saat oruç tutuyorum. Yani bu sabah kahvaltı yaptım ta ki yarın sabaha kadar. Sadece su içiyorum. Bu sayede vücuttaki toksik ,alerjik boktan bilimum zehir atılıyor. Peki neden ama neden biz normal günlük hayatta yemek yerken bu temizliği yapamıyor bu doğa harikası vücut? Doktorlar bir insanın kalp yetmezliği olduğunu yemekleri kolay sindirmemesinden kolaylıkla anlar. Çünkü yemek sindirmek çok enerji gerektiren meşakkatli bir iştir vücut için. Biz 3 öğün yemek yediğimizde mide , bağırsak , pankreas, karaciğer vs hepsi sindirim sırasında ve sonrasında olan olayları düzenlemek için enerjilerini harcar. Vücudu temizlemeye pek halleri kalmıyor artık kirli dünyamızda. Biz oruç tutarak organlara sadece vücudu temizleme fırsatı veriyoruz ve karşılığını hemen alıyoruz. Erdem Bey bu orucu tuttuğu ilk günün akşamında burnu büyük oranda açılmış. Kendisi haftada 2 gün yapma taraftarı . 24 saatlik su orucunuzu taze meyve özellikle de sebze ile bozun. Ağır yemekleri bir sonraki öğünde yemeniz çok daha iyi bağırsaklar için.

    Normal kahvaltımızı yapıyoruz sabah, sonra diğer sabah kahvaltısına kadar birşey yemiyoruz, sadece su içiyoruz.





    Şimdi size perdenin 2. yarısını aktarıcam.

    Bütün bunlara rağmen geçmeyen halsizlik, ürtiker, depresyon devam ediyorsa başka bir nedeni var altında. "Kandida Mantarı"


    Bu mantar zararlı bir bakteridir ve her insanın bağırsaklarında vardır ve olması da gerekir. Ancak sağlıksız beslenme, "ANTİBİYOTİK" kullanımı, fazla şeker tüketimi gibi etkenlerden dolayı bu bakteri çoğalır. Öyle kolay kolay saptanamaz. Belirli bir testi de yoktur. Kendini yorgunluk, depresyon, isteksizlik, geniz akıntısı, alerjik rinit, ürtiker olarak gösterir. Bağırsak insanın en önemli organıdır çünkü çok büyüktür ve hayati önem taşır. Bağışıklığımızı doğrudan etkiler.

    Bağırsaklarımızdaki faydalı bakteriler azalıp, yerine yine sağlıklı insanlarda da olan zararlı bakteriler çoğalıyor! Bu zararlı bakteriler yediğimiz besinlerin tam sindirilmesine izin vermiyor hem de bu toksik maddeler üretiyorlar.
    Tam sindirilmemiş besinler kana ve toksik maddeler kana karışıyor. Vücut sürekli bu maddeleri atmaya çalışıyor hassaslaşıp zararsız polen, toz , kedi vs bile ürtiker olarak tepki gösteriyor.

    Farkındaysanız ürtikerim var diye doktora gittiğimizde genelde neyden sonra başladı, antibiyotik mi diye sorarlar hemen.

    Şimdi size candida mantarının olup olmadığını anlamanız için bir video göstericem. Ben denedim bende varmış. Sabah kalktığımızda aç karnına birşey yiyip içmeden, bir bardak suya tükürüyoruz ve 5 dakika bekliyoruz. Tükürüğümüz köpüklü normal şekilde suyun üzerinde kalıyorsa normal.
    Ancak videodaki gibi asılı kalıyorsa candida sorununuz var. Hiç üzülmeyin en azından artık sıkıntılarınızın, düşük hayat standartlarınızın nedenini biliyorsunuz.





    Peki nasıl kurtuluruz?

    Çok basit. Sağlıklı ve doğal beslenerek bağırsağımızdaki faydalı bakteri sayısını çoğaltıcaz. Tabi bu öyle 1-2 hafta olan bir süreç değil. Hayat tarzınızı değiştrmeniz gerekicek. Şekerden, hamurişinden, koladan vs kesinlikle uzak durucaz. Bakkallarda süpermarketlerde bulunan paketlenmiş hiçbir gıdayı tüketmeyeceğiz. Zaten alerji doktoruna gititğimizde onlarda candida dan habersiz olarak bize bunları tüketmeyin derler :) 10'larca doktor gezdim, daha bir tanesi bana candida olabilirsin demedi. Yazık..

    Neyse konuyu uzatmıyorum, hayatınıza kefir sokmanızı öneririm, doğal kefir kendiniz günlük süt ile mayalayın akşamları için. Yabancı forumlarda yaptığım bir araştırmada da hergün kemik suyu içmeye başlayan birinin nasıl yeniden doğmuş gibi olduğunu anlatılıyordu. Sonradan bunu da araştırdım, bağırsağımızı kaplayarak sindirime çok iyi geliyormuş. Zaten karatay vs televizyonlarda hayvansal yağ'dan korkmayın, tam tersi bize çok faydalı diye bas bas bağırıyorlar. Ben bu bilgilerden sonra gündüzleri 1 bardak kemik suyu, akşamları de kefir içmeye başladım. Kefirin içine 1 çorba kaşığı zeytinyağı koyup içiyorum. Bilgisayar masamda da çörekotu var, günde 1 çorba kaşığı ondan tüketiyorum.

    Daha profesyonel bilgi için GAPS Diyetini araştırın ve uygulayın. Disiplin gerektirir ancak etkili olduğuna inanıyorum.

    Faydalı yazılar paylaşarak devam etmek istiyorum . Yazılar Prof dr Ahmet Aydın' a aittir. Kendisi Taş Devri Diyeti kitabının yazarı ve Cerrahpaşa TF de öğretim görevlisidir. Lütfen aşağıdaki makaleleri üşenmeden okuyun.

    http://beslenmebulteni.com/beslenme/?p=870

    http://beslenmebulteni.com/beslenme/?p=882





    Final

    Son olarak da alerji, depresyon, kanser gibi belirli nedeni tam olarak açıklanamayan hastalıkların vücudumuza giren yetersiz oksijenden kaynaklandığını düşünen birçok uzman mevcut.

    Bunun için sizlere son tavsiyem nefes egzersizidir.

    Bunun içinde 2 adet egzersiz önericem. Biri kanseri bu şekilde yendiğini söyleyen hastanınki gibi. Diafram nefesi.







    Diğeri ise horlama, uyku apnesi gibi hastalıklarda bile etki elde edilen buteyko yöntemi;





    internet olmasa, bu değerli bilgileri 2015 yılında hala bende dahil birçoğumuz bilmiyor olucaktık, o da ayrı bir ayıbımızdır.. tabi bu ayıp bizim mi tartışılır.

    herkese sağlıklı günler diliyorum.
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.