Şimdi Ara

Ayrton Senna anısına...

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
27
Cevap
2
Favori
5.143
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj


  • Ayrton Senna 1 Mayıs 1994'te İtalya'daki Autodromo Enzo e Dino Ferrari pistinde yapılan San Marino Grand Prix'te beton bariyerlere çarparak hayatını kaybetti. Üç kez Formula 1 Dünya Şampiyonu pilottan bir gün önce, Avusturyalı sürücü Roland Ratzenberger sıralama turları sırasında yaptığı kazada ölmüştü. İki pilotun hayatına mal olan anlar, aynı yarış haftasında yaşanan bir dizi kazanın en kötüleriydi. 1994 San Marino'dan önce bir Formula 1 yarışında kaydedilen en son ölümlü kazanın üzerinde tam yirmi yıl geçmişti. San Marino'da yaşananlar, Grand Prix Sürücüler Birliği'nin yeniden kurulmasına ve yeni güvenlik standartlarının ortaya konmasına yol açarak, Formula 1'de bir dönüm noktası haline geldi.



    Arka plan

    Senna 1 Mayıs 1994'te Imola'da yapılan San Marino Grand Prix'le Williams'ta üçüncü yarışına çıktı. Brezilyalı pilot, tamamlayamadığı bu son yarışına, pol pozisyonunda başlamıştı.
    Yarış haftasında Senna'yı üzen iki olay yaşandı. İlk olarak cuma günü sıralama turları sırasında, Senna'nın şahsen ilgilendiği, F1'in yeni isimlerinden, vatandaşı Rubens Barrichello ciddi bir kaza yaptı ve mücadeleye devam edemedi. Cumartesi gününde ise Avusturyalı pilot Roland Ratzenberger'in kazası ve ölüm haberi geldi. Güvenlik endişeleri tekrar ortaya çıkan Senna, son sabahında diğer pilotlarla toplanarak Grand Prix Sürücüler Birliği'nin tekrar kurulması ve sürücü güvenliğinin artırılması hakkında görüşmüştü. O dönemdeki en tecrübeli pilot olan Senna, bu hareketin lideri olacaktı.



    Kaza

    Pazar günkü yarış Pedro Lamy ile JJ Lehto'nun kalkıştaki kazasıyla başladı. Bunu üzerine Max Angelelli tarafından kullanılan, bir Opel Vectra, güvenlik aracı piste girdi; araç diğer pilotları arkasında tutarken, pist üzerindeki kaza kalıntıları temizlenebilecekti. Yarış beş tur boyunca güvenlik aracı kontrolünde devam etti.


    Tamburello virajının işaretlendiği, 1994'e kadar kullanılan pist.
    7. tura gelindiğinde, Senna Tamburello virajında yoldan çıkarak beton bariyerlere çarptı. Telemetri Brezilyalının 310 km/sa hızla yoldan çıktığını, yapıtğı frenlemeyle çarpmadan hemen önce ise 218 km/sa'e düştüğünü göstermişti.
    Kazanın hemen ardından Senna'nın hareketsiz ve bir yana kaymış görüntüsü, ciddi bir yaralanma olduğunu haber veriyordu. Pist görevlilerinin acil müdahale denemeleri, helikopter görüntüleriyle tüm dünyaya yayınlanmaktaydı. Yakın çekimlerde, tedavi bölgesinde kan izleri görülmekteydi. Senna'nın kafasındaki gözle görülür yaralanma, sağlık ekibinde ciddi bir beyin travması şüphesi doğurdu. Kazadan 1 dakika 9 saniye sonra yarış tamamen durmuştu.
    Kazadan yaklaşık 10 dakika sonra, Larrousse takımı bir hata sonucu, pilotlarından Érik Comas'a piste geri dönme onayı verdi. Hâlbuki yarış halen kırmızı bayraklarla durdurulmuş durumdaydı. Eurosport yorumcusu John Watson bu olayı "hayatımda gördüğüm en saçma yanlışlık" şeklinde yorumladı. Pistteki görevliler Comas'ın yoluna devam ederek, kaza bölgesindeki çalışmalara karşı bir tehdit oluşturmasını engellemek için büyük çaba sarf etti.
    Dönemin Formula 1 güvenlik, medikal delegesi ve pistteki sağlık ekibinin başı olan, dünyaca ünlü beyin cerrahı profesör Sidney Watkins, Ayrton Senna'ya olay yerinde traketomi uyguladı. Watkins kaskını çıkardığında pilotun kafasınının kötü durumu ve burnundan kan akışı olması endişeleri artırmıştı.[1]
    Watkins o anları şöyle anlatmıştı:
    Çok kötü görünüyordu. Göz kapaklarını kaldırdığımda, beyninde çok ciddi bir hasar olduğu ortadaydı. Kokpitten çıkarıp yere yatırdık. Bir an iç çeker gibi oldu; tam bir agnostik olsam da, o an ruhunun ayrıldığını hissettim.[2]
    Ardından

    Senna ve Ratzenberger'in ölümü sonrası güvenlik konusunda birçok ilerleme kaydedildi. Daha önce de hayatını kaybeden sürücüler olduysa da, Senna görece bunlardan en kariyerlisiydi. Bariyerlerin düzenlenmesi, pistlerin ve lastik engellerin yeniden yapılanması, güvenlik gerekliliklerinin yükseltilmesi ve araç kokpitindeki değişimler kazadan sonra ortaya konulanlardan bazılarıydı. Senna'dan sonra ciddi kazalar yaşanmaya devam ettiyse de, Formula 1 aracında hayatını kaybeden pilot olmadı.
    Brezilyalı pilotun üstünde, hastanedeki hemşireler tarafından, küçük bir Avusturya bayrağı bulunduğu söylenmişti. Gazeteciler bu durumu, Brezilyalı pilotun zafer turunda bu bayrağı sallamayı ve 42. Grand Prix galibiyeti Roland Ratzenberger'in anısına adamayı düşündüğü şeklinde yorumladı.[1]
    Cenazesinde yüz binlerce insan São Paulo sokaklarında onu uğurladı.
    2000 İtalya Grand Prix e 2001 Avustralya Grand Prix'te çeşitli kazalar sonucu iki pist görevlisi hayatını kaybetmişse de, Senna halen bir Formula 1 kazasında ölen son pilottur.
    Kaynakça[değiştir]

    ^ a b Dylan Jones. "The last 96 hours of Ayrton Senna". forix.com.
    ^ Watkins, Sid (1996). Life at the Limit: Triumph and Tragedy in Formula One. Pan Books. ss. 10. ISBN 0-330-35139-7.


    Ayrton Senna da Silva (21 Mart 1960, Sao Paulo - 1 Mayıs 1994, Bologna), Brezilyalı araba yarışçısı. Formula 1 Dünya Birinciliğini 3 kez kazanmıştır. Birçok otorite tarafından Michael Schumacher ile birlikte gelmiş geçmiş en iyi F1 pilotu olarak kabul edilir. Aynı zamanda yağmurlu havalardaki başarısıyla da Rainman yani yağmur adam lakabıyla bilinmektedir.


     Ayrton Senna anısına...




    Gençlik yılları

    Ayrton Senna
    Varlıklı bir toprak sahibinin oğlu olarak Brezilya'nın Sao Paulo kentinde doğan Senna, babasının desteğiyle daha dört yaşındayken kart aracı sürmeye başlamış, ilk kart yarışına da 13 yaşındayken katılmıştır. Yarışlara olan isteğinin en büyük nedeni o yıllarda ünlenen ve Brezilya'ya ilk Formula Bir Dünya Birinciliğini 1972'de kazandıran başka bir Sao Paulo'lu, Emerson Fittipaldi'dir. Babasının Senna'nın yarışına en büyük katkısı, 10 yıl kadar önce Emerson Fittipaldi'ye kart birincilikleri kazandırmış olan motor bakımcısı İspanyol asıllı Tche'yi oğlunun kart motorları için tutmasıdır.
    Ayrton Senna, ilk kart yarışına Sao Paulo Interlagos'da 1 Temmuz 1973'de girmiş ve kazanmıştır. Bu başarıdan sonra tüm okul çıkışlarında Tche'nin işyerine koşan Senna, burada ileride döneminin en teknik sürücüsü olmasını sağlayacak temel bilgileri edinmiştir. İlk katıldığı yarışı kazanmasından yalnızca iki hafta sonra Sao Paulo kış yarışlarında yıldızlar sınıfında birinci olan Senna, yaz döneminde de "Yıldızlar Birinciliği"ni tümüyle kazanmıştır.
    Senna, daha bu yaşlarda, ne kadar yetenekli olursa olsun yarışlarda başarının arabanın niteliği ile sınırlı olduğunu ve nitelikli arabayı elde etmenin de kendini doğru yerde, doğru zamanda, doğru kişilerin desteği ile ve doğru bir biçimde sunmaktan geçerek kalabalık içerisinden sıyrılmak olduğunu anlamıştır.
    Bir sonraki yıl Brezilya kart birinciliğini, sonra da 1976'da Sao Paulo Büyükler Birinciliğini ve yeni 100cc'lik kartıyla büyük üç saatlik yarışı kazanan Senna, bu dönemde sonradan ünlü olacak sarı kaskıyla ilk kez yarışmıştır. 17 yaşındayken Güney Amerika Kart Birinciliğini kazanan Senna, daha sonra Dünya Birinciliğinde de birkaç kez ikincilik kazanmıştır.
    Güney Amerika Kart Birinciliğinden sonra, 1978'de Güney Amerika dışına ilk gezisini Le Mans'daki Dünya Kart Birinciliğine katılmak için yapmış, bu arada babası ona Avrupa'nın en iyi kart yapımcıları 'Parilla Kardeşler'den bir deneme sürüşü ayarlamıştır. Senna alışık olmadığı Parma-Pancrazio yarış yolunda Parilla takımının baş sürücüsü ve kendisi de Le Mans yarışına hazırlanan 1973 Dünya Kart Birincisi Tery Fuerton ve öteki yarışçıları geçerek birinci olunca, Parilla takımının ikinci yarışçısı olarak kendisiyle sözleşme yapılmıştır. Le Mans'da sıralama yarışında Senna üçüncü olarak coşku oluşturduysa da, asıl yarışı ancak altıncı bitirebilmiştir. Üç hafta sonra yine Parilla takımıyla yarıştığı Japonya'da Sugo'da dördüncü olmuştur.
    Avrupa'da San Marino Kart Büyük Ödül'ünü kazanmadan önce 1978'de Güney Amerika kart birinciliğinde ve sonrasında da Portekiz'deki Dünya Birinciliğinde ikincilikleri vardır. 1980 ile 1981'de Brezilya birinciliklerini kazansa da, dünya birinciliğini hiç kazanamamıştır. 1980'de yine Dünya Birinciliğinde ikinci olmuş, sonraki yıllarda motor aksaklıkları nedeniyle dördüncü ve ondördüncüluk ile yetinmek zorunda kalmıştır.
    19 yaşında çocukluk arkadaşı Lilian Vasconcelos Souza ile evlenen Senna, babasının isteği ile başladığı ve bitirdikten sonra aile kuruluşunu yönetmesi yönünde bir adım olan işletme eğitimini yarıda bırakarak "araba yarışçısı" olmaya ve İngiltere'nin yolunu tutmaya karar vermiştir. Kasım 1980'de İngiltere'ye gelen Ayrton artık ne yapmak isteğinden emindir. O yarışmak için doğmuştur. Hemen kendisine bir sponsor arayışına girişir. Bir arkadaşının yardımıyla, Van Diemen Formula Ford 1600 arabasındaki deneme sürüşü kötü gittiyse de, yeteneğini anlayan Van Diemen yöneticisi onu takıma almıştır. Artık Formula 3000'dedir. F1 öncesi son durak olan Formula 3000'de ki başarıları ve birinciliği Frank Williams ın dikkatini çeker. Artık 23 yaşında olan Ayrton, Williams takımı için deneme sürücülüğü önerisini benimseyerek F1 kapılarını aralar. 1984 dönemi içinde bir efsaneye giden ilk yola girer ve Toleman takımıyla F1'a adım atar.
    Ayrton Formula 3000 boyunca babasının soyadı olan Da Silva yı kullanmıştı. Brezilya'daki yasalarda doğan her çocuğa hem annenin hem de babanın soyadı verilir (Afrikalı köle erkeklerin Portekizli kadınlarla evlenmeleri sonucu doğan çocukları Portekiz ırkına sokabilmek için kullanılmıştı). Ayrton, bu arada "da Silva" olan çok yaygın soyadının yerine annesinin kızlık soyadı olan "Senna" soyadını kullanmaya başlamıştır.
    Üç yıl sonra, 1984 yılında Toleman-Hart F1 takımıyla ilk kez F1 ile tanışan Senna, özellikle yağmurlu bir ortamda yarışılan Monako Büyük Ödül (Grand Prix) yarışı ile izleyenleri yetenekleri konusunda etkilemiştir. 1985'de Lotus takımına katılan Senna, Portekiz'deki Estoril'de ilk Grand Prix yarışını kazanmıştır.

    McLaren dönemi

    Senna, 1988 yılında Alain Prost'un takım arkadaşı olarak McLaren F1 takımına katıldı. Bu aynı zamanda da, iki ünlü yarışçı arasındaki unutulmaz çekişmeli yarışların başlangıcını oluşturur.
    Senna, yarış yolunda acımasızlığı, kararlılığı, ölçülülüğü ve disiplini ile konusunda uzmanlaşmış, daha önce hiç kimsenin başaramadıklarını (65 Formula 1 yarışına birinci sırada başlamak gibi) başarmıştır. Özellikle yağmur altında yapılan yarışlarda hiç kimse eline su dökememiştir. Senna Monako'daki yarışı kimsenin başaramadığı bir biçimde 6 kez kazanmıştır.

     Ayrton Senna anısına...

    1988 Kanada Grand Prix'inde Ayrton Senna


    Formula 1 kariyer

    Yıl Takım(lar) Puan Durumu Pilotlar Puan Sıralaması
    1984 Toleman (Toleman Group Motorsport) 13 9.
    1985 Lotus (John Player Special Team Lotus) 38 4.
    1986 Lotus (John Player Special Team Lotus) 55 4.
    1987 Lotus (Camel Team Lotus Honda ) 57 3.
    1988 McLaren (Honda Marlboro McLaren) 90 Şampiyon
    1989 McLaren (Honda Marlboro McLaren) 60 2.
    1990 McLaren (Honda Marlboro McLaren) 78 Şampiyon
    1991 McLaren (Honda Marlboro McLaren) 101 Şampiyon
    1992 McLaren (Honda Marlboro McLaren) 50 4.
    1993 McLaren (Marlboro McLaren) 73 2.
    1994 Williams (Rothmans Williams Renault) 0 -


    Kaynakça

    ^http://www.imdb.com/title/tt1424432/



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ugurozer -- 1 Mayıs 2015; 10:52:28 >







  • senna başkan
  • Watkins o anları şöyle anlatmıştı: “Çok kötü görünüyordu. Göz kapaklarını kaldırdığımda, beyninde çok ciddi bir hasar olduğu ortadaydı. Kokpitten çıkarıp yere yatırdık. Bir an iç çeker gibi oldu; tam bir agnostik olsam da, o an ruhunun ayrıldığını hissettim.”



    Arkadaş Senna yarıştan önce teknik bir arıza var direksiyon dönmüyor demiş daha niye adamı yarışa sokuyorsunuz

    Rainman

    Bu arada Filmini izlemeyenlere şiddetle öneririm boş zamanınızda izleyin



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi TheCaliph_ -- 27 Temmuz 2013; 11:01:03 >




  • Efsaneye yakışır, efsane bir video hazırlamış honda helal olsun
  • Büyük pilottu..
  • Yazıyı tam okumadım ama gerçekten iyi yarışçıydı. Öldüğü viraja onun adını verdiler. Onunölümünden sonra formulada güvenliği ciddi anlamda iyileştirdiler. Ama ne yazık ki eski heyecan kalmadı formula 1'de.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • müthiş tek kelime ile müthiş..a. senna zaten adam gibi adam..f1 camiasının metin oktayı bana göre..ruhu şad olsun ne deyim..gelmedi onun gibisi gelmeyecek te..
  • diğer efsane o yarışta 2.ilerleyen schumacher kamerasından

  • quote:

    Orijinalden alıntı: colibaly

    Yazıyı tam okumadım ama gerçekten iyi yarışçıydı. Öldüğü viraja onun adını verdiler. Onunölümünden sonra formulada güvenliği ciddi anlamda iyileştirdiler. Ama ne yazık ki eski heyecan kalmadı formula 1'de.

    Öldüğü viraja onun adını vermediler. Virajın adı "Tamburello"dur. Düzelteyim dedim.

    Kendi ülkesindeki pistte mevcut "Senna" virajı. Senna S'i olarak da biliniyor. S şeklinde çünkü, pistin ilk virajı...


  • Formula 1 tarihinin gelmiş geçmiş en büyük pilotu. Toprağı bol olsun. Yukarıda @fburakd arkadaşın paylaştığı videoyu izledim de boğazım düğümlendi. Milyonlarca insanın gözü önünde gelmiş geçmiş en büyük pilot büyük bir kaza yapıyor ve hayatını kaybediyor. Çok ama çok acı bir durum. Formula 1 tarihinde yaptığı kazadan dolayı hayatını kaybeden son pilot.
  • Üzücü bir olaymış, bilmiyordum ams teşekkür ederim paylaşımınız için..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yazıyı okurken bir an aklıma Renç Koçibey geldi.

    Hayatlarını bu işe adamış insanların yine bu işi yaparken ölmeleri çok üzücü.
  • 93 senesinde henüz ortaokul hazirliga giden 11 yasinda bir cocuktum..

    o zaman eve daha uydu yeni baglanmis, haftasonu tatili icin eve gelmisim eurosporttan canli yarisi izliyorum ingilizce olarak.. o zamanlar papyrus firmasinin indy car racing oyunu sebebiyle indy car'i cok iyi biliyorum ancak F1'e cok uzagim.. neyse ben yarisi izlerken annem de yanimda kofte yoguruyor.. bu meshur kaza oldu, daha ortalik karismadan ben ukalaligimi konusturdum "anne kazada adamin öldüğünü soyluyorlar".. halbuki oyle birsey anladigim yok zaten Senna o an henuz hayattaydi hastanede vefat etti, atmasyon ingilizcemle bakin ben ingilizce ogreniyorum ve anliyorum diye hava atacagim aklim sira..

    cok sonra ogrendim Senna'yi, işine bagliligini, virajda en iyi cizginin nerede oldugunu ondan daha iyi bilen bir yarisci olmadigini, dokundugu her seye deger katan (bkz. NSX) efsane bir adam oldugunu.. keske onun zamaninda F1'e merak salsaydim.. her biri baska bir zamanda kendi capinda efsane olabilecek adamlar (berger, hill, hakinen, frentzen) senna yuzunden hep ikinci planda kalmak zorunda kaldilar.. schumacher de senna'nin yoklugunu ferrari'nin yukselisiyle birlestirip bu kadar parladi diye dusunurum hep.. yani sadece iyi oldugu icin degil, sans da yardim ettigi icin efsane oldu biraz da.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: CemUsUs

    93 senesinde henüz ortaokul hazirliga giden 11 yasinda bir cocuktum..

    o zaman eve daha uydu yeni baglanmis, haftasonu tatili icin eve gelmisim eurosporttan canli yarisi izliyorum ingilizce olarak.. o zamanlar papyrus firmasinin indy car racing oyunu sebebiyle indy car'i cok iyi biliyorum ancak F1'e cok uzagim.. neyse ben yarisi izlerken annem de yanimda kofte yoguruyor.. bu meshur kaza oldu, daha ortalik karismadan ben ukalaligimi konusturdum "anne kazada adamin öldüğünü soyluyorlar".. halbuki oyle birsey anladigim yok zaten Senna o an henuz hayattaydi hastanede vefat etti, atmasyon ingilizcemle bakin ben ingilizce ogreniyorum ve anliyorum diye hava atacagim aklim sira..

    cok sonra ogrendim Senna'yi, işine bagliligini, virajda en iyi cizginin nerede oldugunu ondan daha iyi bilen bir yarisci olmadigini, dokundugu her seye deger katan (bkz. NSX) efsane bir adam oldugunu.. keske onun zamaninda F1'e merak salsaydim.. her biri baska bir zamanda kendi capinda efsane olabilecek adamlar (berger, hill, hakinen, frentzen) senna yuzunden hep ikinci planda kalmak zorunda kaldilar.. schumacher de senna'nin yoklugunu ferrari'nin yukselisiyle birlestirip bu kadar parladi diye dusunurum hep.. yani sadece iyi oldugu icin degil, sans da yardim ettigi icin efsane oldu biraz da.

    Sennayı izlemek keyifti cidden. Öldüğü gün saatlerce ağladım.:( Geçen sene Brezilyaya gittim ve São Paoloda Senna Bulvarı'ndan geçince gozlerim sulanmadı desem yalan olur.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Yapmayın böyle şeyler yav :(
  • Uzun zaman önce izlemiştim kaza videolarını, tekrar görünce gözlerim dolmadı desem yalan olur. Bayramın 3. günü movise smartta belgeseli vardı (Senna). Çok şaşırmıştım en azından Discovery'de falan yayınlanır diye düşünmüştüm hep.
  • Senna'nın hayatını konu alan belgesel var izlemenizi öneririm.
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.