Şimdi Ara

Astronotların DNA’sının uzay görevlerinden sonra mutasyona uğradığı bulundu

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
23
Cevap
1
Favori
398
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
2 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Astronotların DNA’sının uzay görevlerinden sonra mutasyona uğradığı bulundu



    Uzay araçlarını kullanarak yörüngeye veya daha üst katmanlara uçan NASA astronotlarından alınan kan örnekleri önemli bir araştırmada kullanıldı. Türünün ilk örneği olan yeni çalışma, potansiyel olarak uzay uçuşlarıyla bağlantılı DNA mutasyonlarını ilk defa ortaya çıkardı.



    Communications Biology’de yayınlanan makale son derece önemli verileri açığa çıkartıyor. Sina Dağı’ndaki Icahn School of Medicine okulundan araştırmacılar, 1998 ve 2001 yılları arasında NASA ile uçan astronotlardan alınan kan örneklerini analiz eden, türünün ilk örneği olan çalışmayı tamamladı. 14 astronottan alınan kan örnekleri, kanser ve kalp hastalığı riskini artıran ve potansiyel olarak uzay uçuşuyla bağlantılı DNA mutasyonlarını ortaya çıkardı.



    Ayrıca Bkz.Kıyamet Buzulu kopmak üzere: Dünya'yı bekleyen tehlike ne?



    Kan örnekleri 20 yıl boyunca saklandı



    Astronotların DNA’sının uzay görevlerinden sonra mutasyona uğradığı bulundu



    Araştırmacılar, yaptıkları çalışmadan 14 astronotun genlerinde yüksek bir somatik mutasyon sıklığı olduğunu buldular. Bununla birlikte astronotların kan örnekleri uçuşlarından 10 gün önce ve uçuşlarından hemen sonrasında alındı. Alınan kan örnekleri eksi 80 derecede soğutularak 20 yıl boyunca dokunulmadan saklandı.



    Yapılan açıklamalara göre, normalde olandan daha yüksek miktardaki somatik mutasyonların kanser ve diğer kritik hastalıkların oluşumundaki riski artırdığı belirtiliyor. Fakat bu araştırmanın uzayda kısa süre kalan astronotların üzerinde yapıldığını belirtmek gerekir. Zira hem Ay hem de Mars üstlerinin kurulmasının planlandığı günümüzde, uzun süreli uzay görevlerinde astronotların ne derecede etkileneceğine dair kesin araştırmalar bulunmuyor.




    Kaynak:https://www.tweaktown.com/news/88303/dna-mutations-revealed-in-astronaut-blood-after-spaceflight/index.html







  • Bu konuun çözümü; yapay yerçekimi oluşturmak ve kozmik ışın ve radyasyonu engelleyecek bir zırh oluşturabilmektir. Yapay yerçekimi için anti yerçekimi teknolojisi ve zırh olarak da yapay elmas tozları kullanılabilir. Bu düşüncelerimin işe yarayıp yaramayacağını zaman gösterecektir.
  • Mars’a yolculukta sanırım uzay mekikleri birer uçan tabut olacak insanlar Mars’ın atmosferine ulaşmadan telef olacaklar.

  • Normal aslında. Güneş devasa bir radyasyon kaynağı, bir nükleer santral. Gezegenler manyetik alanları buna karşı koruyor ama bunların etkisinden çıkınca işler epey zorlaşıyor.

  • Başlık hatalı “bulundu” yerine anlaşıldı ya da gözlendi yazılmalıydı.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Portraitclub -- 6 Eylül 2022; 23:8:31 >
  • Keşfedildi daha uygun olur başlığa.

  • DNA mutasyonu demek büyük olasılıkla kanser demek.

  • Bu konuun çözümü; yapay yerçekimi oluşturmak ve kozmik ışın ve radyasyonu engelleyecek bir zırh oluşturabilmektir. Yapay yerçekimi için anti yerçekimi teknolojisi ve zırh olarak da yapay elmas tozları kullanılabilir. Bu düşüncelerimin işe yarayıp yaramayacağını zaman gösterecektir.

  • dünya üzerinde de hücrelerimiz sürekli mutasyona uğruyor. uzay görevlerinde astronotlar daha yüksek miktarda radyasyona maruz kaldığından haliyle vücut hücrelerinde daha fazla mutasyon yaşanıyordur. keşif değil bu, yalnızca analiz.

    bilim kurgular sayesinde zaten mutasyon fantastik bir olguya dönüşmüş durumda oysa hayatımızın her anında. gelişimini tamamlamış çok hücreli bir organizmadaki mutasyon sadece kontrolsüz çoğalabilen bozuk hücrelerin ortaya çıkmasına sebep olabilir ki buna da genel olarak kanser deniyor. tabi düşük miktarlardaki radyasyon marjinal farklılıklara da sebep olabilir, bilim kurgulardaki gibi olmasa da.

    sperm-yumurta-zigot evrelerinde yaşanan mutasyonlar sebebiyle canlılarda farklılaşmalar olabilir, genelde bu evredeki mutasyonlar canlılığın sona ermesine sebep olsa da bazı farklılıklarla birey gelişimini tamamlayabilir ve hayatta kalma ve üreme başarısı konusunda bazı avantajlar bile elde etmiş olabilir. bu da evrimin mekanizmalarından birisi oluyor zaten.


    her neyse haber keşif gibi sunulunca milliyetteki teknoloji haberleri gibi olmuş biraz. mutasyon hali hazırda hayatımızın bir parçası ve en önemli gerçeklerinden birisi, dünyada ve tüm uzayda.





  • Sayın bakan nebatinin gözlerinden yeni bilimsel buluşlar çerçevesinde yararlanıp

    Kalkan benzeri bir yapı oluşturulmalı.

    Nebati beyin gözlerinin ferlerinden azami şekilde istifade edilmesi gerekir diye düşünüyorum

  • Nicke bak çok sci-fi izlemişsin dostum

  • sniper23 kullanıcısına yanıt
    Evet pilotlarda da kanser bulgusuna daha sık rastlanır.

  • Bilim kurgu iceriklerini bolca kullanip hayal kuruyoruz ama fizik, kimya ve biyoloji alanında çözülmesi gereken çok fazla minör majör mühendislik problemi var. Bir geçiş dönemindeyiz. Ufkumuz açılsa da insanlık daha ne kadar ileri gidebilir, ne kadar hızlı gidebilir zaman gösterecek.

  • Uzay şartlarına uygun vücut üretmek gerekiyor.

  • Bunu kesin maymundan geldik için kullanacaklar ??

  • Astronotların tamamen kurşunla kaplı alanlarda bulunması, uzay yürüyüşünde bile etrafa o kafadaki fanustan değil, kafa kamerasından bakması gerek. Gelişen teknolojiyle olmayacak bir şey değil. Ama daha sonra, elektromanyetik kalkanla tüm araç radyasyondan korunacak. Bu kalkan da gücünü nükleer enerjiden alacak.

  • antigravity74100 A kullanıcısına yanıt

    dayı geçen başka konuşuyordun apollo erteleme konusunda?



    Astronotların DNA’sının uzay görevlerinden sonra mutasyona uğradığı bulundu





    neyse sende de konuya göre şerbetçilerdensin...


    Marsı bırak, aya gitmenin yolunu arıyorlar. Aya gittiklerinde de oradaki Helyum 3'ü Dünya'ya getirmeye çalışacaklar ki temiz enerji kaynağı sağlamak için. mars vs yalan... tıpkı 69 ay seyahati gibi göz boyamalık.


    aya gidip oradan üs kurup belki mars deneyebilirler. Ama bu da çok çok zor iş ... Ayrıca radyasyondan yer çekimi değil, manyetik alan korur. Dünya'daki manyetosfer gibi. Bunun için de çok güç üretmesi gerekli...





  • pskillercheto kullanıcısına yanıt
    Ben bugüne kadar Apollo konusunda hiç bir yorum yazmadım ve sadece Ay'a ayak basıldığından emin olduğumu açıkladım. Orada da elmas tozundan bahsetmiştim. Sonra kusura bakmayın ben sizle hiç tartışmak istemiyorum, haberiniz olsun ve hatta yorumlarınız da beni hiç ilgilendirmiyor. Lütfen mümkünse benimle tartışmaya girmezseniz memnun olurum. Sadece benim için değerli bir kardeşimsiniz, o kadar. Sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi antigravity74100 -- 9 Eylül 2022; 21:55:40 >
  • Aya zaten gidilmedi. Ayda çekilen fotoğraflar normal bildiğimiz poloroid filmlerle çekilmiş. Bu filmlerin radyasyondan etkilendiği bilinen bir gerçek. Ne hikmetse ayda çekilen fotolar cillop gibi çıkmış.
    Neyse bu 10 yıl sonra Aya gerçekten gidildiğinde radyasyon olayını da çözmüş olurlar

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ben bugüne kadar Apollo konusunda hiçbir yorum yapmadım. Yorum yaptığımı da kimse ispat edemez. Ben daha önce Ay'a ayak basıldığından eminim dedim, bu Apollo'dan bahsetmek değildir. Beni takip edenlere duyurulur.

  • electrony E kullanıcısına yanıt
    Yorumunuzu beğendim fakat ben inanıyorum ki, gelecekte kurşun yerine yapay elmas tozları kullanılabilir.

  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.