Şimdi Ara

Aşı ve ilaç firmalarının çok zengin olması sizi hiç mi şüpheye düşürmüyor?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
51
Cevap
3
Favori
1.494
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
4 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Bu adamların paraya bile ihtiyacı yoktur ki. İnsanın artık paraya bile ihtiyacı olmayınca, insanları kontrol etme güdüsü geliyor, kendini gerçekleştirme isteği yani. Bana gücü ele geçirince, parayı bulunca değişmeyen bir tane lider gösterir misiniz? Yoktur. Bu adamlar da çok fazla güçlü. Hani ihtiyaçlar hiyerarşisi vardır Maslowun. Yani kısaca, bu adamlar ne isterse yapabilir, isterse seni kısır da yapabilir güya dünya çok kalabalık diye. Sonuçta dünyanın çoğuna yapacaklar bu aşıyı. Medya zaten ellerinde. Karşı çıkan olursa bilim düşmanı diye salla, hatta git kafasına sıktır intihar süsü verdir. O yüzden Bill Gates şöyle böyle konuşuyor meydanlarda. Zaten bu adamlar zamanında kenevire zararlı deyip yasaklattırmadılar mı? Veya sigara yararlı biliniyordu ilk çıktığında? Demek ki parayı veren düdüğü çalabiliyor. Çalamazsa Keneddy gibi kafasına sıktırabiliyor.



    Şüphe etmekten korkmayın arkadaşlar. Makul şüpheler mantıklıdır. Ben olaya pragmatist ve gerektiğinde şüpheci bakarım. Bence benim ölme ihtimalim çok çok düşük olduğu için, ben aşının faydalı mı değil mi olduğunu dahi düşünmedim.


    Transistörler var mıdır mesela? Gözün görebildiğinden küçükler çünkü. Vardır çünkü laptop nasıl çalışabilir başka türlü? Fakat covid var mıdır deseniz bilmiyorum derim. Çünkü işime gelmiyor.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi CSB yazmayan adam -- 2 Mart 2021; 10:5:49 >







  • Ben sağlık sektöründe çalışıyorum. İlaç ve sağlık endüstrisi hakkında yazmaya kalksam yüzlerce sayfa tutar.


    Sistem öyle iğrenç bir haldedir ki, öğrenirseniz gördüğünüz her doktora, ilaç firmasına vatan haini veya insanlığın azılı düşmanı muamelesi yaparsınız.


    Bu kirli piramidin tepesinde Dünya sağlık Örgütü vardır. Bu örgütün destekçileri, finansörleri ve insan kaynaklarını sağlayan şirketler;


    Johnson&johnson


    Pfizer


    Novartis


    Sinppharm Group


    Hoffman La Roche


    Sanofi


    glaxoSmithKlain


    Bayer


    gibi ilaç devleridir.


    Bu şirketlerin yıllık kazançları ortalama 1 trilyon dolara yakındır.


    Bu şirketler kendi şirket politikalarını dikte edebilmek için bir tür organizatör olan ve Dünya Sağlık Bakanlığı görevi gören Dünya Sağlık Örgütünü kullanırlar. Bu örgüt çeşitli direktifler, kurallar gibi çeşitli kararları devletlere iletir ve yapmaları gerekenleri söyler. Devletler kendi egemenlik alanında ki kamu ve özel sağlık kuruluşları ile yerel ilaç firmalarına, sağlık çalışanlarına, eczanelere bu örgütün kural, direktif ve diğerlerini yerelleştirerek sunarlar.


    Bu piramidi oluşturan hiçbir unsur sisteme aykırı hareket edemez. Sistem hasta sayısının devamlılığı esasına dayanır. Hasta sayısında ki azalma, şirket karlarının azalması anlamına gelir. Sistem tarafından iyileştirilen hastaya verilen ilaçlar bir başka hastalığın tetikleyicisi olmak zorundadır. Sistemin dayanakları ve/veya sistemle işbirliği içinde olan diğer sektör/sistemler ise gıda, medya, tarım sektörleri ile uluslararası saygın üniversitelerdir. Gıda sektörüyle sağlık sektörü kopmaz ve derin bir bağla birbirine bağlıdır.


    Tabi ki sağlık sektörünü tamamen şeytanlaştırmakta doğru olmaz. Ancak genel yapısı sağlık sömürüsüne dayanır.


    Her sektörün/sektörlerin bağlı olduğu uluslararası örgütlerin birleşiminden oluşan yapının adı ise Birleşmiş Milletlerdir. (Komplo teorisyenlerinin taktığı isimle Global Dünya Hükümeti)

    Dünya nüfusunun asiri cok oldugu ve azaltilmasi gerektigi , kaynaklarin bitecegi algisi tamamen sacmaliktan ibarettir. Nufus artisina detayli bir inceleme yapmis önemli ve saygin bir arastirma yazisi okudum. Buna göre nufus artisi daha cok zengin fakir arasindaki ucurumdan kaynaklaniyor. Bugun nufusun en cok artis gösterdigi yerlerin ayni zamanda fakir bölgeler oldugu görülüyor. Zamanla bu ülkelerde diger ülkelerle benzer bir hayat konforuna ulastiginda nufusu bu ülkelerdede dusecek yazmislar. Avrupada babyboom neslini bir hatirlayin, bu nesil sonrasi yasanan dunya savaslari ve ardindan gelen baris sonrasi insanlarin yasam konforunun artmasiyla birlikte Avrupada nufus gerilemeye baslamistir. Ayni kader dunyadaki tum bölgelerde yasanacaktir. Arastirma yazisina göre Dunya nufusu en cok 14 Milyara cikip sonra dusmeye baslayacak ve hep gerileyecek.


    Dunyadaki kaynaklara gelince, o kaynaklari sömürenler tüketim toplumunu yaratan endustridir. Insan psikolojisinin cözümlenmesiyle, endustri insanlari bagimli tuketici haline getirmistir. Bugun ise ayni firmalar cevreyi koruma adina sattigi bir telefonun sarj adaptörünü beraberinde vermemeyi cevrecilik diyerek yine karina kar katmaktadir. Bunlarin hicbirinin cevrecilikle alakasi yoktur, daha fazla kar amaci cevrecilik maskesi altina gizlenmistir. Ne yazikki cagimizda üretilen sloganlarin hicbiri samimi degildir. Kadini korumak cinsiyet esitligi altinda esitsizlik, aile yapisinin bozulmasi yattigi gibi, cevrecilik ve iklim koruma sloganlarinin altinda yatanlarda dunyada yapilmak istenen endustri devrimi, elektrikli arabalara gecise dayatma veya yeni vergiler üretme cabasi vardirki bunlarin hicbiri cevreyi korumaz bilakis bazilarinin cuzdanlarini doldurur. Bu carpiklik daha ne kadar surer bilinmez ama doganin yapisina aykiri olmasi dolayisiyla ve akintinin tersine yuzen bu sistemi ayakta tutmak icin muthis bir caba harcanmasi gerektigini dikkate alirsak er yada gec yikilmaya mahkum oldugu görülmektedir.

    Ne bill gatesmiş be adam yıllar önce yazılım üretiyordu tekelci diye laf ediyorduk. Şimdi adı virüsçüye çıkmış. 1-2 tane ted talk yaptı diye adama denilmeyen bırakılmadı halbuki adam dünyanın ne kadar aciz durumda olduğunu söylemeye çalışıyordu.

    Doğru söyleyeni 9 kövden kovarlar diye söz var bu da o galiba. İnsanlar neye inanacaklarını bilmiyorlar herkes kendi kafasında bir tane fikir oluşturmuş onu destekleyecek argümanlar aramakla meşgül gerçeği göstermek istediğinde ise beyin yıkaması oluyor. Gerçek bir ilüzyondan ibaret zaten,herkes kendi gerçeğini yaşıyor. Bunca aydan sonra da koronavirüs yok demek ciddi olarak "tebrik edilecek" bir düşünce yapısı. Kendisini aydın zanneden internet tayfasının doomerlarından farkınız yok. Bir kesim kızlar yüzüme bakmıyor deyip hüngür hüngür ağlar,siz de "benim dediklerim doğru ALIN FACTS AND LOGIC" diyerek ağlıyorsunuz. Böyle aptalca fikirleri ortaya yayarak insanların aşı olmasına engel olduğunuzdan dolayı ciddi riskte olan bir kaç kişinin ölümüne sebep olacaksınız. Hayat sizin için büyük bir şakadan ibaret olmalı ki şu düşünce yapınızı 1 yıldır değiştirmek istemiyorsunuz.

    Benim eskiden çalıştığım bir firmadaki bölge müdürümüz büyük bir hastaneler zincirinin Güney Marmaradaki en büyük hastanesinde genel müdür pozisyonu için görüşmeye gitti. O görüşmede "yıllık 1200 ameliyat hedefimiz var, bunu tutturamazsak ayakta kalamayız" tarzı birşey demişler; onu bana anlattı.

    2020'de bir gecede cıkan kanunla 100 milyonlarca insanın işi ellerinden alındı üstüne bir de evlerine hapsedilip tepki göstermeleri yasaklandı, medya hiçbirşey olmamış gibi boncuk dağıtıyor ve tüm bu esnada sağlık sektörü karlarını katladı. Liste uzun...
  • -Çoğu insan beynini kullanmaz. Çevresi ne yapıyorsa onu yapar. Bu yüzden medya ve TV önemli. Bu yüzden insanlar kolay yönetiliyor.


    Yarın öbür gün şunları bütün haberlerde duysa "nasıl bir oyunun içindeymişiz" derler. Ama şimdi okuyunca araştırmaz ve umursamaz çünkü çevresi de böyle


    • Bill Gates'i babası nüfus planlama derneği olan Plant Parenthood'da 4 yıl başkanlık yapmıştır
    • Gates'in yıllardır videolarında dikkat çektiği konu nüfus artışını kontrol etmektir. Aşı'larla nüfus planlaması yapılabileceğini yıllardır söylüyor
    • Gates'den başka daha bir çok elitin derdi dünya kaynaklarını, kendileri ve kendi kuşakları için tahsis etmektir. Bir çoğu TV ekranlarında açıkça nüfusun düşürülmesi gerektiğini açıkça söylemiştir. ( viodeolarını alt yazı ile buraya ekliyim de millet kimin ne dediğini gözleri ile görsün )




  • birgün bir eczaneden marka diş fırçası alacaktım, fiyatlarının cok ucuz olması dikkatimi cekti ve eczane sahibine "bunlar ne kadar ucuz" dedim "biz ilaçlardan öyle kazanıyoruz ki onların fiyatlarıyla uğraşmıyoruz" gibi birşey dedi!

    @nucro medya ve TV de haberler 13 yaş insanın anlayabileceği içerik ve formatta hazırlanıyor. ayrıca bir motif daha dikkat cekici, ilk orta lise ve üni 'de nasıl aynı konular yıllarca tekrar eder, haberlerde de her kanalda aynı şey sürekli tekrar eder. bir şey daha. 50 kanal var. 50'li haber kanalı. belli bi saatte açıyorsun, örneğin c.başkanı yerli fırkateyni suya indiriyor diyelim tamam, 50 kanal fırkateyn gösteriyor. haha :)

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sorgulamakta sorun yok zaten. Mevkisini, durumları kendi çıkarına kullananlar elbette var. Ama sırf bunlar var diye herkesin böyle olduğunu, herkesin yalan söylediğini falan söyleyince iş saçmalaşıyor. Bir de konuda örneği görüldüğü gibi kendisi gibi düşünmeyen herkesi "cahil, beynini kullanmayan, araştırmayan, düşünmeyen" olarak gören uç kişiler bu tarz konuları tamamen tartışılmaz kılıp, işleri sulandırıyorlar.


    Herhangi bir düşüncenin, topluluğun, inancın uç kesimleri hem o grubu çok yanlış tanıtır hem de başkalarını kendilerinden iyice uzaklaştırır.


    Mesela sigara ilk çıktığında kimse bir şey bilmiyordu, bu tarz konular gerekli araştırma yapılmamış/yapılamamış. O yüzden kolay ve çabuk anlaşılan etkileri öne çıkmış, içenler iyi hissediyor falan. Bu ortamdan faydalanıp sigara işinden çok para kazanan çıkması garip değil. Sigaranın zararları anlaşılmaya başladığında da iş işten geçmişti.


    Şimdi buradan çeşitli teoriler üretilebilir. Mesela tütünü ilk keşfeden insanlar aralarında örgütlenip bunu dünyaya yaymış, sonra bunu aynı örgüt sigaraya dönüştürüp para kazanmış. Yani bu birkaç ailenin yüzyıllar boyu süren ve ancak son zamanlarda sonuç alabildiği bir plan denebilir.


    O yüzden hayal aleminde dolaşmadan, önyargı olmadan, sabit fikirli olmadan tartışılsa sorun kalmaz.





  • sadece ilaç firmaları mı zengin? Aşı ve ilaç firmalarının çok zengin olması sizi hiç mi şüpheye düşürmüyor? 

  • nuksws_99 N kullanıcısına yanıt

    Güzel bir soru, bu soruya şöyle cevap verelim:


    • ABD'de en çok para harcayan lobi hangisi ?
    • Başka hangi sektör, ürünlerinin insanlara vereceği zarara karşı kanun geçirme gücüne sahiptir ( aşı sektörü )
    • Hangi sektörü regüle etmek için kurulan kuruluşun başındakileri o sektörde daha sonra çalışmalarına izin verilir ( ABD CDC )


    Aşı ve ilaç firmalarının çok zengin olması sizi hiç mi şüpheye düşürmüyor?
  • Dünya nüfusunun asiri cok oldugu ve azaltilmasi gerektigi , kaynaklarin bitecegi algisi tamamen sacmaliktan ibarettir. Nufus artisina detayli bir inceleme yapmis önemli ve saygin bir arastirma yazisi okudum. Buna göre nufus artisi daha cok zengin fakir arasindaki ucurumdan kaynaklaniyor. Bugun nufusun en cok artis gösterdigi yerlerin ayni zamanda fakir bölgeler oldugu görülüyor. Zamanla bu ülkelerde diger ülkelerle benzer bir hayat konforuna ulastiginda nufusu bu ülkelerdede dusecek yazmislar. Avrupada babyboom neslini bir hatirlayin, bu nesil sonrasi yasanan dunya savaslari ve ardindan gelen baris sonrasi insanlarin yasam konforunun artmasiyla birlikte Avrupada nufus gerilemeye baslamistir. Ayni kader dunyadaki tum bölgelerde yasanacaktir. Arastirma yazisina göre Dunya nufusu en cok 14 Milyara cikip sonra dusmeye baslayacak ve hep gerileyecek.


    Dunyadaki kaynaklara gelince, o kaynaklari sömürenler tüketim toplumunu yaratan endustridir. Insan psikolojisinin cözümlenmesiyle, endustri insanlari bagimli tuketici haline getirmistir. Bugun ise ayni firmalar cevreyi koruma adina sattigi bir telefonun sarj adaptörünü beraberinde vermemeyi cevrecilik diyerek yine karina kar katmaktadir. Bunlarin hicbirinin cevrecilikle alakasi yoktur, daha fazla kar amaci cevrecilik maskesi altina gizlenmistir. Ne yazikki cagimizda üretilen sloganlarin hicbiri samimi degildir. Kadini korumak cinsiyet esitligi altinda esitsizlik, aile yapisinin bozulmasi yattigi gibi, cevrecilik ve iklim koruma sloganlarinin altinda yatanlarda dunyada yapilmak istenen endustri devrimi, elektrikli arabalara gecise dayatma veya yeni vergiler üretme cabasi vardirki bunlarin hicbiri cevreyi korumaz bilakis bazilarinin cuzdanlarini doldurur. Bu carpiklik daha ne kadar surer bilinmez ama doganin yapisina aykiri olmasi dolayisiyla ve akintinin tersine yuzen bu sistemi ayakta tutmak icin muthis bir caba harcanmasi gerektigini dikkate alirsak er yada gec yikilmaya mahkum oldugu görülmektedir.





  • Ne bill gatesmiş be adam yıllar önce yazılım üretiyordu tekelci diye laf ediyorduk. Şimdi adı virüsçüye çıkmış. 1-2 tane ted talk yaptı diye adama denilmeyen bırakılmadı halbuki adam dünyanın ne kadar aciz durumda olduğunu söylemeye çalışıyordu.

    Doğru söyleyeni 9 kövden kovarlar diye söz var bu da o galiba. İnsanlar neye inanacaklarını bilmiyorlar herkes kendi kafasında bir tane fikir oluşturmuş onu destekleyecek argümanlar aramakla meşgül gerçeği göstermek istediğinde ise beyin yıkaması oluyor. Gerçek bir ilüzyondan ibaret zaten,herkes kendi gerçeğini yaşıyor. Bunca aydan sonra da koronavirüs yok demek ciddi olarak "tebrik edilecek" bir düşünce yapısı. Kendisini aydın zanneden internet tayfasının doomerlarından farkınız yok. Bir kesim kızlar yüzüme bakmıyor deyip hüngür hüngür ağlar,siz de "benim dediklerim doğru ALIN FACTS AND LOGIC" diyerek ağlıyorsunuz. Böyle aptalca fikirleri ortaya yayarak insanların aşı olmasına engel olduğunuzdan dolayı ciddi riskte olan bir kaç kişinin ölümüne sebep olacaksınız. Hayat sizin için büyük bir şakadan ibaret olmalı ki şu düşünce yapınızı 1 yıldır değiştirmek istemiyorsunuz.





  • Bill Gates yazılım üretmiyordu ki? Windows'u DEC 'in VMS (Unix) sistemini geliştiren ekip tasarladı ve geliştirdi. Gates'in kendisi iki satır kod yazamaz. gates ms'te CEO adı altnda basın ve halkla ilişkiler görevi yapan sıradan biri. Daha temel wikipedia bilgin yok, başka insanlara "aptalca fikirlere sahip" diyebiliyorsun...

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bill gates aslında ismini veremeyeceğim bir uzaylı ırkından. Microsoft da aslında o ırkın teknolojisi. 1000lerce yıldır bu plan üstünde çalışılıyor. Bu bilgiye herkes ulaşamaz, çok gizli bilgidir. Aksi bir şey söyleyene kesinlikle inanmayın.


    Bunlar temel wikipedia bilgisidir, orada yazmıyor olmasına bakmayın siz. Aşı ve ilaç firmalarının çok zengin olması sizi hiç mi şüpheye düşürmüyor? 


    @Return to Monke




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi captain_turkiye -- 12 Nisan 2021; 0:50:49 >
  • Bill Gates "Ben artık tanrıyı oynuyorum" diyor; dikkat edin.

  • Çok yanlış çok, doğrusu bill gates rochefellerin gayrı meşru oğlu ayrıca roschild in de yeğeni, biliyorsunuz bunlar dünyayı yöneten beş aileden ikisi satanist olduklarını söylememe gerek yok sanırım, bunlar altın topluyorlar, nedense artık Aşı ve ilaç firmalarının çok zengin olması sizi hiç mi şüpheye düşürmüyor? neyse konumuzdan sapmayalım, teknolojisi de şeytandan geliyor, bunların ana amacı dünyanın düz olduğunu gizlemek, peki niye çünkü burası çokomelli çünkü düz olduğu anlaşılırsa satanizm çöker evet bu beş aile yıkılır, şimdi tabi bir de nüfus problemi var, azaltılmalı diyor bill, en kolay yolu ne, çip takmak e nasıl takılır çip tabiki aşıyla, şimdi diyelim sen aşı oldun artık çiplisin, artık kontrol sende değil bill de ne isterse onu yaptıracak sana, düşün 8 milyara çip taktı bill oohh ne fantaziler ne fantaziler




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi dndd -- 12 Nisan 2021; 17:53:30 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Ben sağlık sektöründe çalışıyorum. İlaç ve sağlık endüstrisi hakkında yazmaya kalksam yüzlerce sayfa tutar.


    Sistem öyle iğrenç bir haldedir ki, öğrenirseniz gördüğünüz her doktora, ilaç firmasına vatan haini veya insanlığın azılı düşmanı muamelesi yaparsınız.


    Bu kirli piramidin tepesinde Dünya sağlık Örgütü vardır. Bu örgütün destekçileri, finansörleri ve insan kaynaklarını sağlayan şirketler;


    Johnson&johnson


    Pfizer


    Novartis


    Sinppharm Group


    Hoffman La Roche


    Sanofi


    glaxoSmithKlain


    Bayer


    gibi ilaç devleridir.


    Bu şirketlerin yıllık kazançları ortalama 1 trilyon dolara yakındır.


    Bu şirketler kendi şirket politikalarını dikte edebilmek için bir tür organizatör olan ve Dünya Sağlık Bakanlığı görevi gören Dünya Sağlık Örgütünü kullanırlar. Bu örgüt çeşitli direktifler, kurallar gibi çeşitli kararları devletlere iletir ve yapmaları gerekenleri söyler. Devletler kendi egemenlik alanında ki kamu ve özel sağlık kuruluşları ile yerel ilaç firmalarına, sağlık çalışanlarına, eczanelere bu örgütün kural, direktif ve diğerlerini yerelleştirerek sunarlar.


    Bu piramidi oluşturan hiçbir unsur sisteme aykırı hareket edemez. Sistem hasta sayısının devamlılığı esasına dayanır. Hasta sayısında ki azalma, şirket karlarının azalması anlamına gelir. Sistem tarafından iyileştirilen hastaya verilen ilaçlar bir başka hastalığın tetikleyicisi olmak zorundadır. Sistemin dayanakları ve/veya sistemle işbirliği içinde olan diğer sektör/sistemler ise gıda, medya, tarım sektörleri ile uluslararası saygın üniversitelerdir. Gıda sektörüyle sağlık sektörü kopmaz ve derin bir bağla birbirine bağlıdır.


    Tabi ki sağlık sektörünü tamamen şeytanlaştırmakta doğru olmaz. Ancak genel yapısı sağlık sömürüsüne dayanır.


    Her sektörün/sektörlerin bağlı olduğu uluslararası örgütlerin birleşiminden oluşan yapının adı ise Birleşmiş Milletlerdir. (Komplo teorisyenlerinin taktığı isimle Global Dünya Hükümeti)





  • alierennet kullanıcısına yanıt
    Benim eskiden çalıştığım bir firmadaki bölge müdürümüz büyük bir hastaneler zincirinin Güney Marmaradaki en büyük hastanesinde genel müdür pozisyonu için görüşmeye gitti. O görüşmede "yıllık 1200 ameliyat hedefimiz var, bunu tutturamazsak ayakta kalamayız" tarzı birşey demişler; onu bana anlattı.

    2020'de bir gecede cıkan kanunla 100 milyonlarca insanın işi ellerinden alındı üstüne bir de evlerine hapsedilip tepki göstermeleri yasaklandı, medya hiçbirşey olmamış gibi boncuk dağıtıyor ve tüm bu esnada sağlık sektörü karlarını katladı. Liste uzun...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Tuğkan-0153 -- 3 Mayıs 2021; 2:14:36 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Devlet hastanelerine ürün ve hizmet satıyorum, ihalelere girer uhdemizde kalan ürünler için sözleşme yaparız ürünü veya hizmeti sunarız faturamızı keseriz ödemeyi bekleriz. Sözleşmelerde ödeme gün süresi 90ile 150 gün arasında değişir ama ne yazıkki büyük devletimiz son 3 senedir bu sözünde durmayıp her geçen gün ödeme sürelerini uzattıkça uzattı. Şu anda sözleşmemiz 150 gün olmasına rağmen tüm Türkiye genelinde Ödeme vadesi tam 420 gün olmuş durumda. Firmalar alacaklarını alamadılar. Üstüne üstelik sağlık müdürlükleri bizleri arayıp pişkin pişkin şöyle dedi; alacaklarınızdan %25 feragat edin borçlarımızı 2 taksitte 90 gün içinde sizlere ödeyelim.


    %25 mi evet %25. Arkadaş ben faturamı kesmişim 150 günde alacağım parayı alamamışım, 420 gün beklemişim bu faturaya ait kdvsini kurumlarını, gelirini hepsinin vergisini ödemişim bunu geri verebilecekmisin. HAYIR. E bu feragat kimlerden isteniyor bütün firmalardan isteniyor. Peki herkes 25 feragat ediyormu ? SADECE İLAÇ GRUBUNDAN %5 İSTEDİK Demezmi.


    İşte arkadaşlar sağlık sektöründe hizmet veren bizlerin hali şu anda bu. Akıl sağlımızı koruyabilmek için gece gündüz dua ediyorum.


    Herşeyi geçtim ulan ilaççılar sizin BABANIZIN OĞLU MU?





  • Bayer firması savaş suçlusu bir firma bunlarmı insanlar için bir şey üreticekler hadi ordan.

  • Vay be.

  • Kerem5466 K kullanıcısına yanıt
    "Garajda Trilyon dolarlık şirket kurdu" hikayelerine inanıyor musunuz :)

    Sistemin en başarılı yanı nedir bilir misiniz. Hikayeler üretme ve hikayeye uygun eleman seçme yeteneği.

    Steve Jobs, Bill Gates, Jeff Bezos, Elon Musk...

    Bu elemanlarn ortak özelliği, ağızlarının cok iyi laf yapması veeee baronlar tarafından seçilmiş olmaları.

    Onun dışında değil Trilyon dolar 5 kuruşluk değerleri yok. Yok zaten bu kişilerin ilan edilen o yatırımları kendi kendilerine yapmalarının olanağı yok. Gates, MS'de program yazmayı bırakıp filantropist (gönüllü hayırsever) oldu ve Hindistan'daki tuvalet sorununu çözmek için Hindistan belediyelerine $10milyon bağışladı. Hahah. Gates vakfının iplerini baronlar el lerinde tutuyor. Gates ise Halkla İlişkiler Uzmanlığı yapıyor. Gates vakfı, coronanın cok tehlijkeli bi virüs ve covid'in cok büyük bi salgın olduguna ilişkin haber programları yapsın diye kaç tane medya kuruluşuna kaç milyon dolar bağışladı dersiniz? 10'larca medya şirketine 100lerce milyon dolar. Sadece bu bile, Gates'in "söyleneni yapan" bi elemandan başka birşey olmadığını göstermeye yeter.

    Musk, Jobs, Bezos'a hiç girmeyelim. Onlar da aynısı. 100 milyar dolar servetli olarak tanıtılın bu "simge" CEO'lar sadece "denileni yapan" kişiler.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • Aşı olmak istemeyen insanlara cahil muamelesi yapılıyor, bunlar hastalığı bulaştırıyormuş.

    Burada iki tane yanlış nokta var:


    1-Aşı olmak bulaştırıcılığı engellemez, sen yine virüs taşıyabilir ve o virüsü yayabilirsin; aşı koruyorsa virüsün senin vücudundaki etkisini azaltarak bir koruma sağlar yani kişinin kendisini korur.


    2-Aşı oldun ve korunduğuna inanıyorsan aşı olmayandan sana ne, sonuçta bu adam sana virüs getirse bile sen aşılısın koruma altındasın, risk altında olanlar aşı olmayanlar; yani kendi aralarında birbirlerine zarar vermelerindeki sıkıntı nedir? Sen aşılandın ve korunuyorsun sana ne bundan?


    bu m-rna aşıları 15 yıldır fda onayı alamamış ve birden bire acil kullanım onayı ile piyasaya çıkmış; olan olur olmayan olmaz, aşı olana saygılıyız aynı saygıyı karşı taraftan da bekliyoruz.


    Bu arada aşı sırası gelip aşı olmak istemeyenin de hakkını devredebilmesi lazım; böyle bir devir olmuyor, aşı hakkı devri olsa herkes daha mutlu olur.





  • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.