Şimdi Ara

Araç-alım satımında ayıba dair hukuki hükümler(km düşürme-boyalı çıkma vs.)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
5
Cevap
0
Favori
2.012
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
2 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Merhaba arkadaşlar, öncelikle belirteyim, 3 yıllık Hukuk öğrencisiyim, forumda bu tarz konuların çokça açıldığını gördüğüm için naçizane en azından haklarımızın kanuni olarak farkında olalım diye böyle bir konu hazırladım.Aramızda daha tecrübeli hukukçular varsa elbette olası hataları düzeltebilirler,ancak hükümleri yazıp açıklamaktan öteye gitmeyeceğim için anlaşılır bir konu olacağını umarım.

    - Öncelikle hangi hükümler uygulanır ona bakalım. Çoğumuz aile babası -öğrenci-memur gibi meslekler icra eden kişileriz e alışverişimizi buradan yapıyoruz. Dolayısıyla burada herhangi bir tacirlik durumu olmadığı için ticari hükümler uygulanmaz. Sıfır araç alımlarında ise tüketici konumunda olduğumuzdan aşağıda açıklayacağım hakları çok daha geniş çerçevede kullanma hakkına sahibiz. Bu konuda bunu söylemekle yetinip genel olarak inceleyeceğimiz alım-satıma dair ayıp hükümlerine geçeyim.

    -Öncelikle ilk hal, TBK m.208'de düzenleniyor, yarar ve hasarın geçişi ile ilgili. Bu madde bize 'sözleşmede öngörülen haller dışında satılanın yarar ve hasarı taşınırlarda zileyetliğin devri ile geçer' şeklinde bir düzenleme veriyor. Zilyetlik demek malın fiili hakimiyeti demek olduğundan,yani sizin aracınızı teslim almanızla zilyetlik size geçeceğinden, bir araç aldınız,her konuda anlaştınız ancak teslim almadıysanız, herhangi bir zarar olması durumunda bu zarara satıcı katlanır, hiç bir şekilde zararı size yüklemeye kalkamaz. Buradaki zarar örneğin çizilme,vurulma arıza gibi durumlar olabilir. Ancak şunu da belirtmek gerekir ki ufacık bir çiziğe dayanıpta ben arabayı almaktan vazgeçiyorum demeye de hakkınız TMK m.2'de ki Dürüstlük kuralı uyarınca yoktur.Bu kuralın ne olduğu adından belli zaten, açıklamaya ihtiyaç duymuyorum.

    Bunun ardından kanunda ayıp deyince ne anlaşılıyor ona bakalım:
    TBK m.219 'da düzenlendiği üzere;ı, 'alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur.'

    Yani bu kapsamda, otomobil açısından bakarsak, size taahhüt edilen şekilde çalışmayan bir klima sistemi, motor arızaları, kilometre düşürme(çünkü burada piyasa şartları göz önüne alındığında maldaki değer kaybı açıktır),değiştirilmediği söylendiğinde halde değişmiş olan parçalar,boyalı parçalar vs. değerlendirilebilir. Dolayısıyla,otomobillerle ilgili burada sürekli açılan konulardaki bu gibi durumlar,ayıp olarak kabul edilip satıcının sorumluluğuna gidilebilecektir.

    Ancak bu durumda bir sonraki madde de, gözden geçirmekle anlaşılabilecek ayıplardan sorumluluk kabul edilmemiştir.Yani burada aracı alırken gözden geçirerek açıkça görebileceğiniz aşikar ayıp olarak tabir edilen ayıplar söz konusuysa artık geçmiş olsun. Örneğin tavanın açıkça görülen bir biçimde göçük olması gibi.

    Peki bir zaman var mı? Kanun gözden geçirme ve bildiririm yükümlülüğü altında yaptığı düzenlemede;
    'MADDE 223- Alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır.
    Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır.
    Açıklamak gerekirse, işlerin olağan akışına göre imkan bulur bulmaz bir inceleme yapmakla mükellef olmuş oluyoruz.Örneğin aracı aldıktan sonra bir kaç ay içinde bakıma götürdüğümüzde boyalı olduğunu öğrenirsek bu durumda işlerin olağan akışına gözden geçirmiş oluruz. Veya yıllık bakım için gittiğimiz serviste motorun km'si ile oynandığını anlarsak bu durumda da bu hüküm söz konusu olacak olup derhal satıcıya bildirmekle yükümlü hale geliriz. Ancak kaportanın hemen göze çarpmayan kısmında ilk incelemede aşikar olmayan bir ayıp varsa ve fırsat bulduğumuzda gözden geçirdiğimizde fark edecebilecek durumda isek bu durumda 4-5 aylık süreler pek kabul edilebilir süreler olmayacaktır. Yani burada olaya göre, mantıksal kriterlere dayalı olarak bir değerlendirme ile olaylar çoğaltılabilir.

    Bu durumlar olağan haller için geçerli olan durumlardı. Peki satıcı ağır kusurluysa, yani hile,kandırma,gizleme gibi durumlar söz konusu ne olacak?
    Kanun hemen imdadımıza yetişiyor ve; MADDE 225- Ağır kusurlu olan satıcı, satılandaki ayıbın kendisine süresinde bildirilmemiş olduğunu ileri sürerek sorumluluktan kısmen de olsa kurtulamaz.
    Satıcılığı meslek edinmiş kişilerin bilmesi gereken ayıplar bakımından da aynı hüküm geçerlidir.
    Yani satıcı,açıkça bize kaportanın hiç bir yerinde boya badana değişen olmadığını daha önceden söylemiş veya var olanı gizlemiş ve sonradan biz bunu 7-8 ay sonra veya 1 yıl sonra ancak fark etmişsek, bu durumda fark ettiğimiz zaman satıcıya gidebiliriz. Aynı şekilde km düşürme gibi olaylarda da geçerli bu durum. Son cümlede biraz galericilere yönelik olarak düşünebiliriz konumuz açısından, bana göre al-satçılara da uygulanabilir bu işi yaptıkları ispat edildiği zaman. Galerici,bu işi meslek edindiği için örneğin o aracın kapsısının değiştiğini,km'sinin düşürülmüş olduğunu vs. bilmek zorundadır, dolayısıyla galeriden alınan bir araç için sonradan bu tarz vakaların ortaya çıkması halinde zamana bakılmaksızın galericinin sorumluluğuna gidilebilir.

    Ayıbın ne olduğunu ve kime ne şekilde başvurabileceğimizi gördük, şimdi esas mesele olan haklarımıza gelelim.Kanun metni aynen şöyle:

    -MADDE 227- Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir:
    1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme.
    2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme.
    3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme.
    4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.
    Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.
    Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir.
    Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir.
    Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.

    -Seçimlik hak demek, istediğimizi kullanabileceğimiz anlamına gelmekte olup bunun tek istisnası satıcının ayıpsız benzeriyle değiştirmesi+uğranan zararın tazminidir.Uğranan zarardan kasıt ayıptan dolayı ortaya çıkan bir çekici masrafı veya yol masrafları onarım masrafları olabilir otomobil bakımından.
    Bir diğer husus, örneğin 15 bin liralık araba aldık ama motoru bozuk,10 bin lira motorunun tamiri tutuyorsa, bu durumda da onarım isteyemeyiz.Burada hemen araç bedeline yakın bir onaırm meblağı söz konusu olduğundan sözleşmeden dönme yani al arabanı ver paramı şeklinde bir davranış veya ayıpsız benzerini isteme -ki bu durum otomobiller için pek mümkün olmasa da yine de istisnai olarak karşımıza çıkabilir- haklarımızı kullanabiliriz. Aynı şekilde örneğin kapıları değişmiş bir araba için eğer geri vermek vs.istemiyorsak bu durumda bedelde indirim hakkımız mevcut. Burada ufak bir detay var, bedelde indirimde malın değerine çok yakınsa,Yargıtay uygulaması gereğince sözleşmeden dönme uygulanıyor sadece. Yani 20 bin liralık arabada 12 binlik değer eksilmesi varsa (pek mümkün olmasada) bedelde indirim değil,sözleşmeden dönme uygulanır.

    Sözleşmeden dönme yukarıda da hafiften belirttiğim gibi, al arabanı-ver paramı+masraflarımı şekilde ortaya çıkan durumdur.Burada Faizde istenebilir.

    Peki bu haklarımızı ne zamana kadar kullanabiliriz?

    MADDE 231- Satıcı daha uzun bir süre için üstlenmiş olmadıkça, satılanın ayıbından doğan sorumluluğa ilişkin her türlü dava, satılandaki ayıp daha sonra ortaya çıksa bile, satılanın alıcıya devrinden başlayarak iki yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Alıcının satılanın kendisine devrinden başlayarak iki yıl içinde bildirdiği ayıptan doğan def’i hakkı, bu sürenin geçmiş olmasıyla ortadan kalkmaz.
    Satıcı, satılanı ayıplı olarak devretmekte ağır kusurlu ise, iki yıllık zamanaşımı süresinden yararlanamaz.

    -Açıklamak gerekirse, normal hallerde,yani satıcının gizlemesi vs. söz konusu değilse 2 yıl içinde ayıbı bildirmiş olmamız gerekir,aksi takdirde zamanaşımı süresi söz konusu olur. Ancak ayıp gizlenmiş veya hile gibi durumlar söz konusu olursa burada da zamanaşımı söz konusu olmaz,yani 2 yıl geçse dahi satıcının sorumluluğuna gidip yukarıda açıkladığım seçimlik haklarımızı kullanabiliriz.

    PEKİ,gelelim işin bir diğer temel noktasına. Bu haklarımızı nasıl kullanıcaz? Arkadaşlar,hepinizin malumu olduğu üzere,dışarda kimse bu tarz bir ayıptan sorumlu olduğunu kabul etmez. Dolayısıyla pratikte mahkeme tek yol. Mahkeme olmadan istediğiniz kadar kanuna dayanın ihtar çekin vs. adam ödemezse ödeneyecektir. Dolayısıyla mahkemeler yoluyla hakkınızı arasanız ancak sonuca ulaşabilirsiniz. Bu tarz davalar bildiğim kadarıya ortalama 2 yıl sürüyor, çok daha kısa süreni de mevcut,3 yıla çıkanı da duymuşluğum var.

    Kulak asılması gereken bir öneri olarakta, avukatsız olarak bir mahkemeden sonuç almanız bu durumda imkansıza yakın. Çünkü kanunu veya dayandığınız hükümleri vs.ne kadar iyi bilirseniz bilin, ne mahkeme takibini avukat gibi yapabilirsiniz,ne de hukuk mahkemelerindeki usül işlemlerini başarıyla gerçekleştirebilirsiniz. Zaten özetle bir usül işlemini yanlış yapmanız komple davanızın reddine neden olacağından, böyle davalarda avukata başvurmak bir açıdan mecburidir. Elbette hak arama özgürlüğünüz çerçevesinde avukatsız da dava açabilirsiniz,ancak sonuç almanız gerek usül işlemleri gerek ispat işlemleri gerek hakim kanaati bakımından imkansıza akın olacaktır. Henüz öğrenci olduğum için bu hatırlatmayı çıkar amaçlı yapmadığımı da anlayacağınızı ümit ediyorum.

    Dipnot: Bazen medyada ve forumda konular oluyor, 'emsal karar' diye. Km düşürme olayında emsal karar gibi. Türk hukukunda emsal karar diye bir şey yoktur. Bir mahkemenin kararı her şey 1e1 aynı olsa dahi diğerini bağlamaz,tam zıt yönde karar vermesinde hiç bir engel yoktur. Kararın yargıtay kararı olması da onu emsal karar yapmaz. Bu durumda diğer mahkemeleri bağlayan tek şey, İçtihadı birleştirme kararlarıdır ki onlara zaten istisnai durumlarda rastlanır. O yüzden bu tarz emsal karar başlıklarına itibar etmemenizi öneririm.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Doğan. -- 15 Ocak 2015; 21:30:11 >







  • Güzel konu.
    Fakat mahkeme de elimizi güçlendirmek için araç satın alırken ne yapmak gerek? Haklı olduğumuzu nasıl daha kolay kanıtlayabiliriz? Mahkeme de satıcı ben bu kusurları söyledim derse ne yapıcaz? Satıcıya taahhütname gibi bir şey mi imzalatalım. Boya-kaza yoktur vs. gibi...
  • Bu açıdan ilk iddia sahibi sizsiniz, hasarın ne zaman oluştuğu veya km düşürme işleminin ne zaman yapıldığı konusunda mahkemedne bilirkişi isteyin.

    Ancak belge imzalatma şansınız varsa en ama en mantıklısı olur. Tarihi ve aracın bilgilerini eksiksiz yazmayı ihmal etmeyin imzalatacağınız belgede. Böyle bir belgenin varlığı durumunda %100'e çok yakın bir ihtimal siz kazanırsınız.
  • FAİK GÜRBÜZ F kullanıcısına yanıt
    6 yıl önceki konuları uplayıp reklam yapmaya gerek var mı?

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.