Şimdi Ara

. (7. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
165
Cevap
3
Favori
3.837
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
3 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 56789
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • bunu hak eden ve güçlü iradeye sahip insanlar hak edebilir mesala- bordo bereli- sas komandoları gibi özel eğitimli birlik gibi.. bu adamların yanında ailesini zarar versen gıkını çıkarmazlar
  • quote:

    Orijinalden alıntı: DonsuzBalık

    bunu hak eden ve güçlü iradeye sahip insanlar hak edebilir mesala- bordo bereli- sas komandoları gibi özel eğitimli birlik gibi.. bu adamların yanında ailesini zarar versen gıkını çıkarmazlar

    Aslında o kadar güçlü iradeye de gerek yok. Sonuçta matrixte bf oynadığını düşünürsen duygusal bi şey yok zaten ortama odaklanırsın.
  • matrix değil.. gerçekte insana takılabilecek makina portezlerden bahsediyorum orjinalin yereini alabilecek.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: DonsuzBalık

    matrix değil.. gerçekte insana takılabilecek makina portezlerden bahsediyorum orjinalin yereini alabilecek.

    He, evet. O tür robot organlar askeri açıdan çok kullanışlı olur ancak yeterince iyi yapılmazsa kol yanlışlıkla gider arkadaşını vurur. Askeri kullanılacak ise gerçekten sağlam olması gerek. Yapılabilirse gerçekten çok güçlü askerler olurlar. Aslında bunu yapabilmek için beyin sinyallerini yorumlamaya gerek yok. Direk kolun hareket ettiği yöne doğru giden bir hidrolik yapılabili.r Kaslara paralel bağlı hidrolikler hangi kas kasılırsa paralel olarak çalışırlar ve al sana iron man zırhı .




  • hakim olmaya çalıştığın 3 alan gerçekten çok önemli sana başarılar diliyorum özellikle programlamaya daha hakim ol başarılar bende beyinle alakası çok olduğu için psikologluğu seçtim çok kebap iş
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kaptan Haddock

    İnsan beyni bilgisayara aktarıldığı gün zaten ölümsüzlük bulunmuş demektir.

    Mantık?
  • Bazı bilim insanları hayatın matrix olabileceği ihtimali üzerinde duruyorlar.
    Hayatın bir simulasyon olabileceğini düşünüyorlar.
    Ben bu görüşe katılmıyorum.
    Matrix ise yapılabilir.
    Sadece teknolojik bir düzenden bahsediyoruz.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kaptan Haddock


    quote:

    Orijinalden alıntı: Golden Brain

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kaptan Haddock

    İnsan beyni bilgisayara aktarıldığı gün zaten ölümsüzlük bulunmuş demektir.

    Mantık?

    Ölümün sebebi biyolojik olarak çöküş olması ve çöken biyolojik faaliyetlerin sona ermesi ile beynin beslenememesi, beynin ölmesi.

    Beynin ölünce doğal olarak sonsuzlukta kayboluyorsun. Ama beynin bir bilgisayara aktarılırsa bilgisayara birşey olmadığı sürece beynin asla ölmez, yok olmazsın. Beyin derken(!) düşüncelerimizden, kişiliğimizden, duygularımız ve karakterimizden bahsediyorum.

    Evet, RoboCop filminde de söylenen bir söz var. Sen beyninsin. Beynin var olduğu sürece organlar yapay olarak da yapılabilir. Organ beyine hizmet etmek için vardır...




  • sadece senin gibi dusunen , duygulari ve karakteri olan birisi gibi davranan bir makine olacaktir bir kopyan ama asla sen olmayacaksın.sen biyolojik beynin öldü mü bir daha uynamazsin ve bu bilimin en azindan su asamada cozebilecegi birsey degil.
  • bu arada konuyla ilgili matrix mumkundur , 20 yilin cok iyimser bir tahmin oldugu kanisindayim , muhtemelen bizim neslimiz goremez.su anda matrix gibi bir ortamda olmadigimizida kim kanitlayabilir.hepimiz bir yazilimdan ibaretde olabiliriz ne kadar garip degil mi...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: blackzeros

    bu arada konuyla ilgili matrix mumkundur , 20 yilin cok iyimser bir tahmin oldugu kanisindayim , muhtemelen bizim neslimiz goremez.su anda matrix gibi bir ortamda olmadigimizida kim kanitlayabilir.hepimiz bir yazilimdan ibaretde olabiliriz ne kadar garip degil mi...

    İki mesajınıza birden yazayım:

    Şimdi şöyle bir durum var. Bilicin nasıl oluştuğu ve o benlik duygusunun nasıl oluştuğu çok karmaşık bir şey. En son yapılan kuantum fiziği çalışmaları, kauntum dolanıklığı gibi konular benlik bilincinin, yani insanın o "ben" bilicinin nasıl oluştuğuna dair bir kaç ipucu veriyor ancak tam olarak çözülememiş durumda. Bu yüzden beynin herşeyiyle bir kopya makineye aktarılırsa bilinç aynı şekilde devam eder mi bilinmez ancak makine aynı şekilde çalışmaya devam eder. Bu kesin. Fakat dediğim gibi işte o bilinç hala devam eder mi bilmiyoruz. Çünkü bilinç nasıl oluşuyor onu da tam bilmiyoruz. Aslına bakarsan bilinç denen şeyin sadece bir illüzyon olduğu da bir gerçek. Bana soracak olursan bir bilinci geçmişiyle beraber herşeyiyle makineye aktarırsak aynı şekilde kişi hayatına devam eder. Çünkü yapay olarak oluşturulan bilinç aktarılan geçmişi hatırlayacak ve kişi makineye aktarıldığını hisseder ve hayatına devam eder.

    Anlatabildim mi bilmiyorum .




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Kaptan Haddock

    Direk aktarımdan bahsediyorum, kopyalama değil. Direk aktarımda tabi doğal olarak bilimin daha yapma aşamasına gelmediği birşey.

    Ama çok çok ileri derecede nanoteknoloji ile mümkün.

    Teorik olarak mümkün onu söyledim ben. Bilincin ne olduğunu açıkladım bilinen anlamda...
  • teorik olarak herşey mümkün kuantum fizigiyle zaten , direkt aktarım nasıl oluyormus anlatın bana bir bir kere bilinc aktarılabilir birsey oldugunu nasıl ongoruyoruz , bilincin dusunsel duzeyde bir kavram oldugu acik bu soyut kavramlari somutlama calismasi olunca hemen oraya bir kuatum fizigi iteliyorlar zaten, o kadar havada ki bu kavramlar, burda baya bir kafa karisikligi var olmamasıda belki mumkun degil ,insan beyni bunu anlamlandırabilmek icin cok zayif kaliyor en azindan su asamada.

    kuantum fizigine gore sen bu olayi dusundugun anda yeni bir evren ve uzay yaratiliyor bu kurallara gore isleyen belkide yaratılmıyor zaten var, bu cumle bir teoriden ibaret belkide gercek , kuantum fizigine girdi mi insan beyni cikamaz , bunu manipule etmeye calisiyoruz tamamen sans yardımıyla.

    soyle birsey dusunun kendinizin bir evrende tanrı oldugunu ve evrenler arasında dolasabildiginizi ve istediginiz herseyi yapabildiginizi ,
    bu ustte yazdıgıma gore su anda bu kurallara sahip bir evren yaratıldı veya var , ve bununla birlikte bunu yazdıgım evrene gelip dunyayı bir anda yokettiginizi dusunun , hala yazabildigime gore boyle birsey olmadi , demek tamamen bir palavradan ibaret , peki ben tanrı olabilmenin , paralel evrenlerde dolasabilmenin ve dunyayıyı bir anda yokedebilmenin bilgisine sahip olsaydım bu ustte dediklerimi yapabilirmiydim yapamazmıydım.

    burdan suraya bagliycam eger bilincin kuantum fizginde bir yeri varsa , biz bunu aktarabilmenin bilgisine sahip olursak bunu bilgisayara aktarmakla ugrasmayiz , cunku bu bilgi sizi zaten somut ve soyut kavramlardan ayirip tanrı yapacaktır.

    bilinç meselesine gelecek olursak insanlar ve hayvanlarda farkli derecelerde bilinc duzeyleri var, hatta bitkilerdede olduguna dair bir haber okumustum yanlis hatirlamiyorsam ,neyse insanlar bebekken ,kucuk cocukken bilinc duzeyleri dusuk oluyor ,beyin gelistikce dusunme kapasitesi arttikca bu yukseliyor.bu sekilde bir makine tasarlayabilirsek elbetteki bu makinenin bir bilinci olacaktir , kendi bilincinizi zaten bu bilince sahip bir makineye nasil aktaracaksiniz?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: blackzeros

    teorik olarak herşey mümkün kuantum fizigiyle zaten , direkt aktarım nasıl oluyormus anlatın bana bir bir kere bilinc aktarılabilir birsey oldugunu nasıl ongoruyoruz , bilincin dusunsel duzeyde bir kavram oldugu acik bu soyut kavramlari somutlama calismasi olunca hemen oraya bir kuatum fizigi iteliyorlar zaten, o kadar havada ki bu kavramlar, burda baya bir kafa karisikligi var olmamasıda belki mumkun degil ,insan beyni bunu anlamlandırabilmek icin cok zayif kaliyor en azindan su asamada.

    kuantum fizigine gore sen bu olayi dusundugun anda yeni bir evren ve uzay yaratiliyor bu kurallara gore isleyen belkide yaratılmıyor zaten var, bu cumle bir teoriden ibaret belkide gercek , kuantum fizigine girdi mi insan beyni cikamaz , bunu manipule etmeye calisiyoruz tamamen sans yardımıyla.

    soyle birsey dusunun kendinizin bir evrende tanrı oldugunu ve evrenler arasında dolasabildiginizi ve istediginiz herseyi yapabildiginizi ,
    bu ustte yazdıgıma gore su anda bu kurallara sahip bir evren yaratıldı veya var , ve bununla birlikte bunu yazdıgım evrene gelip dunyayı bir anda yokettiginizi dusunun , hala yazabildigime gore boyle birsey olmadi , demek tamamen bir palavradan ibaret , peki ben tanrı olabilmenin , paralel evrenlerde dolasabilmenin ve dunyayıyı bir anda yokedebilmenin bilgisine sahip olsaydım bu ustte dediklerimi yapabilirmiydim yapamazmıydım.

    burdan suraya bagliycam eger bilincin kuantum fizginde bir yeri varsa , biz bunu aktarabilmenin bilgisine sahip olursak bunu bilgisayara aktarmakla ugrasmayiz , cunku bu bilgi sizi zaten somut ve soyut kavramlardan ayirip tanrı yapacaktır.

    bilinç meselesine gelecek olursak insanlar ve hayvanlarda farkli derecelerde bilinc duzeyleri var, hatta bitkilerdede olduguna dair bir haber okumustum yanlis hatirlamiyorsam ,neyse insanlar bebekken ,kucuk cocukken bilinc duzeyleri dusuk oluyor ,beyin gelistikce dusunme kapasitesi arttikca bu yukseliyor.bu sekilde bir makine tasarlayabilirsek elbetteki bu makinenin bir bilinci olacaktir , kendi bilincinizi zaten bu bilince sahip bir makineye nasil aktaracaksiniz?

    Aktaramayız şuanki teknolojide ancak çok çok ileride diyelim herşeyiyle yapay bir beyin oluşturulup aktarıldı. Bence bilinç kaldığı yerden devam eder. Çünkü bilinç bir makineye aktarılacağını bilir ve aktarıldığı zaman da evet işte geldim der. Bilinç bilgilerin işlenmesinden başka bir şey değildir ve bir yanılsamadır. Bilinç somut bir kavramdır. Bunu soyutlandıran bizleriz. Bence ilk olarak bilincin ne demek olduğunu çözmekle başlamalıyız. Ben bildiğimi açıkladım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi any77 -- 3 Ağustos 2014; 15:04:09 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Professional Geek

    quote:

    Orijinalden alıntı: Golden Brain

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hitokiri Battousai

    Matrix'in mümkün olmaması için gerekçe yok ama şu anda Matrix'de değiliz merak etme

    Kanıtlanamaz bir şey olmasıyla beraber gayet mümkün olabilecek bir olasılıktır...

    Çünkü bilim adamları atomun yapısını çözemiyor. Elektron var biliyoruz ama nasıl bir şey bu? Eğer maddeden oluşsaydı sonsuza kadar giden bir silsile meydana gelirdi. Küçüğü oluşturanın oluşturanı. En son sicim diye bi teori ortaya attılar ama sicimin de küçüğü küçüğü diye gider bu olay. Atomun %99.99999999999'unun boş olması da anlaşılamaz bir şeydir. Belki atom dediğimiz olay sadece bir bilgisayardaki vector3 ile belirlenen atom büyüklüğünde bi GameObject'tir nereden bilebiliriz? Atomun yapısı sanalmış gibi duruyor. Bunu kuantum fiziği de destekliyor. Evet ilk okul fiziğinde sanki atom toplu iğne başının küçüğü bi madde gibi algılıyoruz ancak ileri seviyede atomun nasıl bir şey olduğu bilinmemekle beraber hareketleri fizik dışı ve sanki pc oyunlarındaki gibi olduğu ortaya çıkıyor...

    Hocam yaşını sorabilir miyim?

    Neden bunu egoyla alakalı olduğunu düşünmüyorum bende eskiden düşünmüştüm sizin benim beynimin bana yaptığı oyundan fazlası olduğunuz ne belli ki belki de evren sadece benim üzerime kuruludur. Buradaki ben ben değil aslında ben yani ben ama size göre ben kendim için yazıyorum siz de okurken kendinizi hayal edin belki de hiç bir şey bildiğimiz gibi değil de evren sadece tek benim üzerime kuruluysa etrafımda benim gibi hiçbiri yoksa şu anda şu yazdığım satırları kimse okumayacak sadece yaşamamın bir sonucu olarak yazıyorsam? Her şey olasıdır egoyla pek de alakasını kuramadım.




  • Hesher kullanıcısına yanıt
    Yok hocam bende yanlış olduğumu kabul ettim Golden Brain'le pmleştik zaten sonra
  • Yorumlar ve fikirlerden ziyade dünyada 10 yılda bile neler değiştiğini söylemek isterim. Bana kalırsa 10-20 yılda buna benzer bir şeyin olması gayet mümkün.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: any77

    °
    quote:

    Orijinalden alinti: Golden Brain

    Nöronlarin faaliyetlerini kismende olsa izleyebiliyoruz. Biraz daha gelistirirsek hangi nöronun nasil sinyaller gönderdigini çözebilecegiz. Eger ki beyin kol kaldirma eylemi için her seferinde ayni sinyali gönderiyorsa bu sinyalin bir kopyasini elektronik bir devre ile yapmak mümkündür elbette. Suan en büyük sorun nöronlari noktasal olarak uyarmanin mümkün olmadigi. Beyinin kaslarimiza gönderdigi sinyali engelleyip bunu pc'ye alacagiz ve pc'den beyne tekrar sinyal gönderecegiz. Basit bir mantik. Bence yapilmasi 20 yili bulmayacaktir...

    Ben konuda ugrasimi sürdürüyorum. Lise yillarimda bu konuda devam edecek muhtemelen. Illaki birilerinin yapmasini beklemek yerine biraz da biz icraat yapsak diyorum?

    Sadece uzmanlık alanım olan kısımı ele alacağım. Üreteceğin sinyalin kalibrasyonunu kim yapacak sinyali ne ile üreteceksin ne ile işleyeceksin ne ile aktaracaksın ve ne ile kontrolünü sağlayıp sinyalin ilk halini koruyup korumadığını test edeceksin? Tüm bunlar için çok daha iyi teknolojiler gerekiyor ki o bile yıllar alır. Bu sinyalleri üretip denetimini sağlamak sadece 1 sıkıntı peki bu sinyallerin üzerine binecek microvoltlardaki gürültüleri ( nanoda olabilir emin değilim) nasıl engelleyeceksin. Hocam olmayacak iş değil ama ÇOK KALİTELİ bir kadro ile yıllar alacak bir durum bu.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: mfbmfb

    quote:

    Orijinalden alinti: Golden Brain

    Nöronlarin faaliyetlerini kismende olsa izleyebiliyoruz. Biraz daha gelistirirsek hangi nöronun nasil sinyaller gönderdigini çözebilecegiz. Eger ki beyin kol kaldirma eylemi için her seferinde ayni sinyali gönderiyorsa bu sinyalin bir kopyasini elektronik bir devre ile yapmak mümkündür elbette. Suan en büyük sorun nöronlari noktasal olarak uyarmanin mümkün olmadigi. Beyinin kaslarimiza gönderdigi sinyali engelleyip bunu pc'ye alacagiz ve pc'den beyne tekrar sinyal gönderecegiz. Basit bir mantik. Bence yapilmasi 20 yili bulmayacaktir...

    Ben konuda ugrasimi sürdürüyorum. Lise yillarimda bu konuda devam edecek muhtemelen. Illaki birilerinin yapmasini beklemek yerine biraz da biz icraat yapsak diyorum?

    Sadece uzmanlık alanım olan kısımı ele alacağım. Üreteceğin sinyalin kalibrasyonunu kim yapacak sinyali ne ile üreteceksin ne ile işleyeceksin ne ile aktaracaksın ve ne ile kontrolünü sağlayıp sinyalin ilk halini koruyup korumadığını test edeceksin? Tüm bunlar için çok daha iyi teknolojiler gerekiyor ki o bile yıllar alır. Bu sinyalleri üretip denetimini sağlamak sadece 1 sıkıntı peki bu sinyallerin üzerine binecek microvoltlardaki gürültüleri ( nanoda olabilir emin değilim) nasıl engelleyeceksin. Hocam olmayacak iş değil ama ÇOK KALİTELİ bir kadro ile yıllar alacak bir durum bu.


    Bunu ben yapmayacağım elbette, sadece bi fikir danışayım dedim. Ayrıca sinyal üretme yok söylediğim gibi sadece gelen sinyali saptama ve onu engelleme kısmı var. Bu kadar basit temellere oturtulmuş bir sistem. Sadece gerekli aleti, teknolojiyi geliştirmek kalıyor ki bu da fazla karmaşık ir şey değil. Zaten MRI MEG yada EEG gibi teknolojilerin karması bir alet yapmak gerekli :D. Her neyse...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: mfbmfb

    quote:

    Orijinalden alinti: Golden Brain

    Nöronlarin faaliyetlerini kismende olsa izleyebiliyoruz. Biraz daha gelistirirsek hangi nöronun nasil sinyaller gönderdigini çözebilecegiz. Eger ki beyin kol kaldirma eylemi için her seferinde ayni sinyali gönderiyorsa bu sinyalin bir kopyasini elektronik bir devre ile yapmak mümkündür elbette. Suan en büyük sorun nöronlari noktasal olarak uyarmanin mümkün olmadigi. Beyinin kaslarimiza gönderdigi sinyali engelleyip bunu pc'ye alacagiz ve pc'den beyne tekrar sinyal gönderecegiz. Basit bir mantik. Bence yapilmasi 20 yili bulmayacaktir...

    Ben konuda ugrasimi sürdürüyorum. Lise yillarimda bu konuda devam edecek muhtemelen. Illaki birilerinin yapmasini beklemek yerine biraz da biz icraat yapsak diyorum?

    Sadece uzmanlık alanım olan kısımı ele alacağım. Üreteceğin sinyalin kalibrasyonunu kim yapacak sinyali ne ile üreteceksin ne ile işleyeceksin ne ile aktaracaksın ve ne ile kontrolünü sağlayıp sinyalin ilk halini koruyup korumadığını test edeceksin? Tüm bunlar için çok daha iyi teknolojiler gerekiyor ki o bile yıllar alır. Bu sinyalleri üretip denetimini sağlamak sadece 1 sıkıntı peki bu sinyallerin üzerine binecek microvoltlardaki gürültüleri ( nanoda olabilir emin değilim) nasıl engelleyeceksin. Hocam olmayacak iş değil ama ÇOK KALİTELİ bir kadro ile yıllar alacak bir durum bu.


    Zaten yapılan şeyler şuanda. Felçli insan EEG cihazı ile düşündükleri anlatabilmişti. Ayrıca beynin aynı merkezi uyarılarak aynı bölgenin hareket etmesi sağlanmıştı. Muhtemelen Golden Brain yanlış yazdı. Yoksa sinyal olsa haklısınız tam olarak sinyal denemiyor şuanki teknolojide. Beyindeki dalgalar ölçülüyor. Bazı yerlerde değişik uyarılar yollanıyor. O sinyal değil beyni uyaralım demek istemiş. Ayrıca beyindeki nöronlar sinyal değil nörotransmitter gönderir. Bu da uyartıdır. Bir çeşit uyarı göndermek de zeten yapılan bir yöntem Ama asıl sorun pc'ye veriyi almak. Çünkü motor cortex te olan'ları alıyoruz ama ya içteki amygdala vs kısımlar ne olacak? Onlar için beynin içine iyice girebilmemiz lazım. Biliyorsunuz o bölgelerin büyük çoğunluğu 2005 de anlaşıldı.(Entorhinal korteks vikipedi maddesini ben yazmıştım bakarsınız) Daha çok yeniyiz yani . Bence daha yararlı kaynaklardan araştırın. Büyük bilgi eksikliği olmuş. Ben de dahilim tabii ki. Yabancı kaynaklar en iyisi. Örneğin almancadan çeviri beyin kitabı var adı beyin onu alabilirsin. Ben okudum gayet kolay anlaşılıyor. İşte okumanın yararı da budur. Yoksa internette o kadar bilgi yok. Vikipedi de birkaç okuyan arkadaş var onlar hariç. Zaten çoğu aşama bitmiş durumda. Eğer aksilik çıkmazsa 10 yılda olabilir. Filhakika, biraz abarttım yine de 20 seneyi bulur

    Lise yılları da en güzel dönem bunları araştırmak için. Eğer çok merakın varsa benim gibi mikroskop alabilirsin.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Don_Kisot -- 20 Ocak 2015; 16:06:23 >




  • 
Sayfa: önceki 56789
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.