Şimdi Ara

Otomobillerde çekiş kontrol sistemleri

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
19
Cevap
3
Favori
1.390
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Sürüşü daha güvenli hale getiren quattro®, her türlü yol koşulunda üstün kavrayış sağlar. Geleneksel sürüş konseptleriyle karşılaştırıldığında quattro® nun ayrıştığı noktalar şöyle sıralanabilir:
    Geliştirilmiş sürüş dinamiği (Çekiş, ivmelenme, viraj içindeki hızı)
    Her yüzeyde özellikle kaygan yüzeylerde daha yüksek güvenlik
    quattro çekiş sistemi, bu nedenle, kış mevsiminin getirdiği zorlu yol şartlarını kolaylaştırdığı gibi, yola tutunma kapasitesinin yüksekliği ile her mevsimde ve her türlü yol durumunda sürücüsüne keyifli bir yolculuk vadeder. İki kat dinamik, iki kat güvenli
    Sürekli dört çeker quattro özelliği motorun gücünü değişen oranlarda ön ve arka aksa paylaştırıyor. Sonuç, sıradan yollarda bile olsa, daha dinamik sürüş özellikleri ve daha yüksek güvenlik.

     Otomobillerde çekiş kontrol sistemleri

    “En iyi çekiş yöntemi hangisidir” sorusu otomobilin icadı kadar eskidir. Önden çekişle arkadan itişin avantajlarıyla dezavantajları hakkında o günden beri tartışılır; oysa rakamlar birincisinin açık farkla önde olduğunu gösterir: Günümüzde binek otomobillerinin yüzde 80′i önden çekişlidir. Üçüncü bir yol, sürekli dört çekerdir, ki bu yöntemin sürüş özellikleri gerek önden gerek arkadan çekişli araçlara göre üstündür. Dört tekerleği de kesintisiz olarak devreye sokan ve bu yüzden diğer dört çeker sistemlerinden farklı olan Audi’nin quattro çekişi gibi örneğin… quattro sistemi motorun gücünü bir Torsen-diferansiyali üzerinden sürekli ancak değişken ve koşullara uygun olarak ön ve arka aks arasında paylaştırır. Tekerleklerden her birine, her türlü sürüş durumunda her zaman en doğru çekiş gücü dağılır; ister yürüyüş ister azami hızda, düz yolda ya da virajlarda, yol ister kuru, ıslak ya da çamurlu olsun, fark etmez.
    Sürüş esnasındaki fiziki koşullar şöyle kısaca gözden geçirildiğinde, neden böyle olduğu ortada: Her bir tekerlek üzerine iki önemli kuvvet etki eder. İvmelenme ya da frenleme sırasında oluşan boylamasına kuvvet ile virajlarda ya da yanal rüzgârlarda ortaya çıkan yanal kuvvet. Sonuç itibariyle bu iki kuvvetin toplamı her bir tekerlek üzerinde etkilidir. O anki güvenliğin durumunu belirleyen de bu güçtür. Toplam güç, tekerlekler aracılığıyla zemine aktarılan azami gücü aştığında, sürücü için sorunlar başlar. Böyle bir durumda lastikler zeminle ilişkisini kaybeder; araç, “sınır bölgesi” denilen alanda gezinmeye başlar. Aracın yol tutuşuyla birlikte sürücü de kontrolünü yitirir. Ancak buradaki çok basit denkleme göre; tekerleklerden en az biri çekiş sağladığı sürece, sürekli dört çeker quattro her durumda ve her zeminde işlevini korur. Çünkü bir tekerlek tek başına ne kadar az güç aktarmak zorunda kalırsa, patinaj çekme olasılığı o derece azalır.

    Daha iyi yol tutuşu : Tekerlek üzerindeki yanal kuvvetler (virajlar, ıslaklık, yan rüzgar) büyüdükçe etki eden toplam kuvvet de artar. Kritik eşiği aştığında lastikler zeminle ilişkisini kaybeder. quattro sistemi tekerleklerin çekici yükünü hafifleterek, toplam kuvvet kritik noktayı aşmayacak biçimde, yanal güçler için daha geniş bir hareket alanı sağlar.

    Torsen-diferansiyali
    Ön ile ark aks arasında “gerilmeyi” önlemek amacıyla aradaki devir farklılıklarını telafi eder. Salyangoz tipi çarklar ile dişli çarkların kombinasyonu otomatik olarak, aksın daha iyi kavramasını sağlamak üzere arzu edilen kitleme etkisini yaratır. Salyangoz tipi şanzımanın çalışma prensibi ise şöyledir: Salyangozla çarklar arasında sürtünme oluşur. Devir farkı ne kadar yüksekse, sürtünme gücü ve dolayısıyla kilitleme etkisi o derece artar. Akıllıca tasarlanmış bu mekanik yapı oldukça hassas biçimde devreye girer.



    4Matic

    Bu sistem, arka tekerleklerin çekiş gücünün yerini alacak önden çekiş formatının habercisiydi. Bunu, 1997 ilkbaharında E-Serisi’nde uygulanan ve başarılı bir çizgi yakalayan 4Matic izledi. Mercedes mühendisleri, sistemi layıkıyla geliştirdiler ve 2003 yılında sunulan ilk 4Matic S-Serisi’nde doruğa ulaşan konforu ve dinamiği yarattılar. Dördüncü nesil dört çeker sistemimiz ise 2008 yazından beri CL-Serisi lüks coupe de uygulanıyor. 4Matic ile 4ETS sistemlerinin özellikleri günümüz dört çeker Mercedes-Benz modellerinde birleştirildi. 4Matic temel olarak, gücü ön ve arka akslar arasında 45:55 ( M, GL ve G-Serisi’nde 50:50) oranında bölen, 7G-Tronic 7 ileri oranlı otomatik şanzımana entegre edilmiş bir güç aktarma organı.Sistem sürekli aktif olduğu için teknoloji her daim harekete hazrı ve diğer dört çeker akranlarında olduğu gibi herhangi bir düşünme süresine de ihtiyacı yok.

     Otomobillerde çekiş kontrol sistemleri

    Tekerleklerde bağımsız frenleme
    4ETS de aynı şekilde etkili bir şekilde çalışan bir sistem. Elektronik Çekiş Kontrol Sistemi, 4Matic modellerde aktarma organlarının bir bileşeni. Kaygan zeminlerde tekerleklerden birinde meydana gelen tutunma kaybını algılayan kontrol ünitesi, söz konusu tekerleğe hedeflenen şekilde fren uyguluyor. Böylece aynı anda tüm tekerleklerdeki tutunma artıyor ve aracın zor zeminlerde bile rahatça hareket etmesi sağlanıyor. Frenlerden gelen tepkiler 4ETS’yi çok kısa sürede aktif hale getiriyor.Bu da geleneksel dört çeker araçlarda çekişe yardımcı olan diferansiyel kilitlerinin görevini üstleniyor.
    4ETS, her iki arka tekerleğin de aynı anda kayması halindeyse diferansiyel kilidi görevi görüyor ve iki tekerleğe birdeb frenleme yaptırıyor. ESP (Elektronik Denge Programı) sisteminin bir parçası olan bu çekiş kontrol fonksiyonu, aracın dinamik tepkilerini de kapsayan bir dizi veriden yararlanıyor. Bu verileri de fren tepkilerinin gücünü tepkilerinin gücünü eksiksiz olarak ölçmek için kullanıyor. 4Matic, 4ETS ve ESP’nin bu akıllı birleşimi ve sistemlerin şimşek hızıyla etkileşimi daha iyi bir çekiş ve yol tutuş güvenliği temin ediyor. Sürekli dört tekerlekten çekişin karlı zeminlerdeki mükemmel performansının dışında başka yetenekleri de var. Bu yetenekler de aynı oranda güvenlik sağlıyor. Örneğin, ıslak zeminde tutunmayı arttırıp, kayma riskini düşürüyor. Otoyollarda çok sık yolculuk yapanlar yan rüzgarlara karşı otomobilin hassasiyetini azaltmak için bu teknolojinin avantajlarından yararlanıyor. Dört tekerlekten çekişin otomobile ilave yük getirmesi dışındaki olumsuz yönleri, bu sistemin avantajlarıyla kıyaslandığında yok denecek kadar az. Mercedes-Benz’in en son 4Matic modelleri, arkadan çekişli kardeşleri kadar konforlu ve güçlü. Aynı bagaj kapasitesine sahip ve onlar kadar donanımlı. Sistemin son yıllarda daha da randımanlı hale gelmesiyle, 4Matic araçların yakıt ekonomisi de dikkat çekmeye başladı.



    xDrive

    Dört tekerlek aracılığıyla güç aktarımı ilk olarak 1985 yılında BMW 3 Serisi modeliyle, markaya özgü arkadan çekiş sistemine bir alternatif olarak sunuldu. Bu erken aşamada bile motor gücünün iki aks arasında dağıtılması, yalnızca çekişi en uygun hale getirmek için değil, virajlarda da sürüş dinamiklerini artırmak için tasarlanmıştı. Bu prensip bu güne kadar geçerliliğini korudu ve mevcut BMW xDrive sisteminin temel prensibi haline geldi.

    Dört çeker sistemini genel olarak önden çekişli otomobillerde ortaya çıkan çekiş eksikliğini telafi etmek amacıyla kullanan diğer otomobil üreticilerinin aksine BMW, xDrive modellerinde arkadan çekişin avantajlarından da yararlanır. Normal yol koşullarında motor gücünün çoğu, markanın, tek bir aksa güç aktarılan diğer otomobillerinde olduğu gibi, kusursuz bir biçimde sürüş dinamiklerine dönüştürülecek yere, yani arka aksa yöneltilir. Bu özellik, karakteristik BMW direksiyon hassasiyetinin neredeyse sürüş torkundan bağımsız olmasını sağlar. Hızla alınan virajlarda, güç dengesi çok net bir biçimde arka tekerleklerin lehine döner. Virajın hatasız şekilde dönülmesi ve üst düzeyde bir denge için xDrive viraja girerken arka aksa daha fazla tahrik gücü yönlendirir. Bu sürüş keyfinin niteliğini artırır.

     Otomobillerde çekiş kontrol sistemleri

    20 yıldan uzun bir süredir BMW, sürüş koşullarının hassas şekilde analiz edilmesini sağlamak ve güç dağılımındaki değişime hızlı tepki sağlamak üzere bir elektronik kontrol sistemi kullanmaktadır. 1991’de sunulan BMW 525ix modelinde ABS’nin tekerlek dönüş sinyalleri, motor devri, motorun gaz kelebeği pozisyonu ve fren durumu güç dağılımını gerektiği şekilde uyarlayabilen dört çeker kontrol ünitesine bildiriliyordu.

    Bugün xDrive kontrol sistemi Entegre Yürüyen Aksam Yönetimi (ICM) içerisinde yer alan sürüş denge kontrol sistemi ile tam olarak bağlantılıdır. Bu tekerlek dönüş hızına ek olarak DSC tarafından direksiyon açısı ile ilgili olarak bildirilen veriler, gaz pedalı pozisyonu ve enine hızlanmanın da kapsama dâhil edilebildiği anlamına gelir. Hatta sürüş koşullarının detaylı analizi, xDrive sisteminin ileriye dönük olarak çalışmasına izin vermesi sayesinde, sistemin dünyanın tek akıllı dört çeker sistemi olmasını durumunu açıklar. Zaten süre gelen patinaja tepki veren klasik dört çeker sisteminin aksine, xDrive DSC tarafından sağlanan verilere dayanarak önden ya da arkadan savrulma eğilimini önceden belirler ve ardından motor gücünü proaktif olarak değiştirerek bu eğilime karşı koyar.

    Örneğin, otomobilde önden kayma (understeer) riski varsa, motor gücü anında arka tekerleklere yönlendirilir. Böylece otomobil virajı kusursuz biçimde döner. Aynı durum arkasının kayması (oversteer) durumunda da geçerlidir; bu durumda artık güç ön aksa aktarılır. Bu yöntem sayesinde dört çeker ön ya da arkasının kaymaya başlamasından çok daha önce hazır ve beklemededir; motor gücü kayıpsız bir biçimde sürüş keyfine dönüştürülür.



    4WD

    Dört çeker sistem kendi içinde Part Time ve Full Time olarak ikiye ayrılmaktadır. Part Time dört çeker sistemler sürücü tarafından istenildiği anda devreye sokulabilen sistemlerdir. Full Time dört çeker sistemler ise sürücüden bağımsız olarak otomatik olarak devreye giren ya da sürekli devrede olan sistemlerdir. Gerektiği Zaman Kullanılan Sistem (Manuel): 4X4 araçların ön ve arkada iki diferansiyelbulunur ve sürücü dört çeker sistemi devreye sokmadığında standart olarak arka diferansiyel hareket halindedir. Ön diferansiyel ise sürücünün takviye vitesi olarak adlandırılan sistemi devreye sokmasıyla harekete geçer. Bu durumda motor gücü yarı yarıya ön ve arka diferansiyele paylaştırılır ve özellikle yokuşlarda-kaygan zeminlerde daha iyi çekiş sağlanır.

    Yol Şartlarına Göre Kendini Ayarlayabilen Sistem (Yarı Otomatik): Bu sistem Tam Otomatik sisteme göre daha avantajlıdır. Çünkü bu sistemde sürücü 4×4′ü hem kendi isteği doğrultusunda devreye sokabilir hem de aracın yol şartlarına göre kendisini ayarlaması sağlanabilir. Yani araç devir sensörlerinin yardımıyla kaygan zeminlerde, yokuşlarda veya aracın devrinin düştüğü diğer durumlarda otomatik olarak devreye girebilmektedir. Ayrıca sistemin devrede olduğu konusunda gösterge panelinde 4WD işaretiyle sürücüye bilgi verilir.Dört çeker sistemi kaygan zeminlerde ve yokuşlarda olumlu etkiler oluşturabildiği gibi virajlarda ve ani manevralarda da yol tutuşunu artırabilmektedir.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi nk061 -- 27 Nisan 2014; 12:39:56 >







  • eline sağlık hocam gayet yararlı bilgiler
  • dombıra552 kullanıcısına yanıt
    Tesekkurler, forum ölmüş yalniz. Hic ilgi yok boyle konulara. Tartisma konusu acsam karisirdi buralar

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Güzel konu teşekkürler

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Güzel konu teşekkürler.
  • Çok güzel ko nu hOca. Eline sağlık.

    Ayrıca sürekli 4 çeker bir aracı hicbirseye değişmem.

    Hele ki önde ve arkada difflock varsa tadından yenmez.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • çok yararlı bilgiler paylaşım için teşekkür ederiz.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: nk061

    Tesekkurler, forum ölmüş yalniz. Hic ilgi yok boyle konulara. Tartisma konusu acsam karisirdi buralar

    Emeğinize, bileğinize sağlık.

    Forumun kendini bilenleri, bahsettiğiniz TARTIŞMA' lardan bıktığı için, ya forumu terk etti ya da seçici davranıyor.

    Bu konuyu dörtçeker ilk aracımı alırken çok araştırdım, araştıracaklara Alman testlerine pek güvenmemelerini tavsiye ederim. Ya kendilerinin birinci olmasını istedikleri araca göre parkur hazırlıyorlar ya da tersi, rakip gördükleri aracın kalacağı parkur hazırlıyorlar.

    Son sistemlerin bir birinden çok farkı kalmadı. Elektronik her durumu çözüyor.

    Peki ne kadar güvenli? Sorulması gereken soru bu. Araç kayıp şarampole düştükten sonra, sistemin devreye girip birşeyleri kumanda etmesinin bir anlamı yok.

    Yani; aracınız sürekli dörtçeker değilse, ya da bu konumda değilse, siz daha akıllı davranın ve sözüm ola 'akıllı' sistemlere pek güvenmeyin.

    Saygılar.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • güzel konu müsait olduğumda okuyacağım teşekkürler..
  •  Otomobillerde çekiş kontrol sistemleri




     Otomobillerde çekiş kontrol sistemleri




  • subaru olmadan acilmamaliydi bu konu

    http://www.subaru.com.tr/symmetrical.aspx

    https://www.youtube.com/watch?v=ZX1WerDWKXM



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Jeopol -- 27 Nisan 2014; 10:22:44 >
  • güzel konu

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Teoride hepsi iyi fakaaaat

    Pratikte?
    Dayanıklıkta?
    Yakıtta?
    Farklı koşullarda?
    Maaliyette?

    Symetrical awd bence bu kulvarın en iddialı oyuncusu.


    Konuyu açan üyeye değerli emekleri için teşekkür ediyorum fakat 1.5 aracına bile awd koyan bir markanın 40 yıllık tecrübesini ve ürettiği milyonlarca awd aracı gözardı etmesi bence bu güzel çalışmanın kapsamına gölge düşürüyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-73181344B -- 27 Nisan 2014; 19:51:44 >




  • Böyle bi konu açtığınız için teşekkürler. İnşallah kavga konusuna dönüşmez. Tartışma her zaman güzeldir.

    Quattro'yu her zaman bi ayrı sevmişimdir. Girdiği virajlardan hiç yamulmadan-savrulmadan çıkması beni her zaman büyülemiştir.
  • Parmaklarına zeval gelmesin üstadım. Çok güzel bir yazı olmuş.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: mesut4.bahtiyar


    quote:

    Orijinalden alıntı: nk061

    Tesekkurler, forum ölmüş yalniz. Hic ilgi yok boyle konulara. Tartisma konusu acsam karisirdi buralar

    Emeğinize, bileğinize sağlık.

    Forumun kendini bilenleri, bahsettiğiniz TARTIŞMA' lardan bıktığı için, ya forumu terk etti ya da seçici davranıyor.

    Bu konuyu dörtçeker ilk aracımı alırken çok araştırdım, araştıracaklara Alman testlerine pek güvenmemelerini tavsiye ederim. Ya kendilerinin birinci olmasını istedikleri araca göre parkur hazırlıyorlar ya da tersi, rakip gördükleri aracın kalacağı parkur hazırlıyorlar.

    Son sistemlerin bir birinden çok farkı kalmadı. Elektronik her durumu çözüyor.

    Peki ne kadar güvenli? Sorulması gereken soru bu. Araç kayıp şarampole düştükten sonra, sistemin devreye girip birşeyleri kumanda etmesinin bir anlamı yok.

    Yani; aracınız sürekli dörtçeker değilse, ya da bu konumda değilse, siz daha akıllı davranın ve sözüm ola 'akıllı' sistemlere pek güvenmeyin.

    Saygılar.

    Alman testlerini ama özelliklede sürekli awd ile ilgili tespitinizi alkışlıyorum. Çok doğru




  • Boxer motor + simetricall awd nerde?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: muharrem.05

    Parmaklarına zeval gelmesin üstadım. Çok güzel bir yazı olmuş.

    Böyle konuların artması dileğiyle...

  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.