Şimdi Ara

KIRIK CAM TEORİSİ

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
21
Cevap
0
Favori
2.876
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  •  KIRIK CAM TEORİSİ


    Son zamanlarda okuduğum en etkili tespitlerden birisi. Lütfen sonuna kadar okuyun.


    Kırık Cam Teorisi

    Bu teoriye göre her şey ‘bir kırık cam’la başlıyor.

    Ama aklınıza gelebilecek her şey... Düzen, karmaşa... Nasıl mı?
    ... Gelin önce Amerika Birleşik Devletleri'nin en karmaşık şehirlerinden biri olan New York'a gidelim. Bu karmaşık, suç oranının yüksek ve yaşanması zor şehir, New York’un efsanevi Belediye Başkanı Rudolph Giuliani ile adeta değişime uğruyor, suç oranı düşüyor, daha kaliteli bir yaşama kavuşuyor. Rudolph Giuliani'ye merakla bu zor başarının sırrı soruluyor. Kendisi; "herşey kırık bir camla başladı" diyor ve Philip Zimbardo'nun kırık cam teorisini anlatmaya başlıyor.

    Zimbardo, suç ve suç eğilimleri üzerine çalışan Stanford’lu bir psikolog. Sıradan insanların bazı çevre koşulların değişmesiyle nasıl canavara dönüşebildiklerini araştırmış ve içinde bulunan ortamların insanları nasıl suça teşvik edebileceğini herkesin anlayabileceği şekilde gözler önüne sermiş. Yaptığı araştırmalarından biri ise ‘kırık cam teorisi’ olarak geçiyor.

    Zimbardo, suç oranının yüksek olduğu, yoksul Bronx ve daha yüksek yaşam standardına sahip Palo Alto bölgelerine birer otomobil bırakır. Araçların plakası yoktur ve kaputları aralıktır. Bölgeleri gizli kamerayla izler. Bronx'ta, yani suç oranının yüksek olduğu bölgedeki otomobil üç gün içinde tamamen yağmalanır.

    Diğeri, yani daha yüksek yaşam standardına sahip bölgedeki otomobile bir hafta boyunca kimse dokunmaz. Ardından Zimbardo iki öğrencisi ile birlikte bu bölgeye gidip sağlam kalan otomobilin çekiçle kelebek camını kırarlar. Daha ilk darbe indirilir indirilmez çevredeki insanlarda birer birer olaya dahil olmaya başlarlar.

    Değil günler, sadece birkaç saat içinde bu otomobil de kullanılmaz hale gelir.

    İşte, "Kırık cam teorisi" olarak isimlendirilen Zimbardo'nun bu çalışması New York'un efsane Belediye Başkanı Giuliani'ya ilham olur;

    “Metruk bir bina düşünün. Binanın camlarından sadece biri kırık olsa bile, o camı hemen tamir ettirmezseniz, yoldan geçen herkes bir taş atıp binanın tüm camlarını kırmaya başlar. Ben, ‘ilk’ cam kırıldığında hemen tamir ettirdim. Bir elektrik direğinin dibine ya da binanın önüne biri, çöp bıraksın mesela. O çöpü hemen kaldırmazsanız herkes çöpünü oraya bırakır ve kıza zamanda çöplük haline dönüşür bu bölge. İlk çöp torbasını hemen kaldırttım...” şeklinde açıklama yapar Giuliani.

    Bunu fark eden New York polisi de, önce küçük suçların peşine düşmüş. Metroya bilet almadan binenleri, apartman girişlerini tuvalet olarak kullananları, kamu malına zarar verenleri, hatta içki şişelerini yola atanları bile yakalayıp haklarında işlem yapmış. Ve zaman içinde New York çok daha kaliteli, yaşanır bir yere dönüşmüş.

    Bu çalışmanın aslında hepimizin hayatlarında bir örneği yok mu? O "masum ilk"ler, ilk söylenen yalanlar, ilk aldatmalar, ilk vurdumduymazlıklar sonra pişmanlıklarımız olmadılar mı? Bir kartopu misali zamanla yığıla yığıla çığa dönüşüp, bizi de içine alıp, belirsizliğe sürüklemediler mi?

    Bazen engellilerin park edeceği yere park etmiş arabalar görüyorum. Birine tepki göstersen bunun yanlış olduğunu söylesen ama diğerleri de park etmiş oluyor cevap. Tabi örnekleri çoğaltabiliriz.

    Bir şekilde kırılsa dahi, kırılanı hemen onarmayı sakın ihmal etmeyin. Unutmayın; herşey o "ilk cam kırığı" ile başlıyor. Ama aklına gelebilecek herşey!




  • Sürü psikolojisi olayından ne farkı var ki?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Lath.Crusader

    Sürü psikolojisi olayından ne farkı var ki?

    Tamam işte sürünün başında bulunan kişinin yaptığı hatayı hemen cezalandirip ortadan kaldirirsaniz arkası gelmez demek isteniyor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Lath.Crusader

    Sürü psikolojisi olayından ne farkı var ki?

    Sürü psikolojisinde oluşan tetiklemeyi engellemeye çalışan bir görüş, tabandaki sorun sürü psikolojisinden kaynaklanmakta sizin de söylediğiniz gibi.
  • Üniversitede , ilk yılımda berbat bir hoca ile karşılaştık. Hoca demeyi bile doğru bulmuyorum aslında. Gelipte, ben şu dili biliyorum bura mezunuyum şöyleyim böyleyim diye böbürlenen ve aldığı profesör unvanına bakarak kale alacağın ama derste gördükten 15dk konuştuktan sonra "okumuş cahil" diyebileceğiniz bir insandı.
    Alışamamıştım ortama , birkaç arkadaşımla online oyunlardan birisine fena sarmıştık. Ben öncesinde asla dersleri asacak bir öğrenci değilken, bazı kolay konuların olduğu derslere girmemeye başladık. Sonra derse girmemeye alıştık ve yavaş yavaş yalnızca önemli olan derslere giriyorduk. Hiç derse girmeyenler olmuştu. Birkaç dersin devamsızlığını vermek için imza attırıp ara vermeden oyun oynuyorduk. Bu bu şekilde uzunca bir süre devam etti 2. ve 3. yılda aynı şekilde... Vizeleri düşük olan sınavlara ve laboratuvar sınavlarına girmemeye başlamıştı bir arkadaş. Sonra bizde aynısını yaptık, ardından ne akla hizmet ise vizelere bile girmemeye başladık. Ardından okula gitmemeye başladık derken iyice kendimizi okuldan soyutlamıştık. Yavaş yavaş okuduğumuz bölümle ilgili tek bir alan dersi bile geçmediğimiz için istesekte bu saatten sonra çalışıp birşeyler beceremezdik. İçimizi bir hüsran kaplamıştı ve okulu bırakanlar oldu. Çünkü kendimizi okumaya layık görmediğimizi farketmiştik...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ctauren -- 29 Haziran 2012; 13:40:23 >
  • resimde biri tetris oynamış dikkatimi çekti

    ----

    gerçekten new york hava karardığında insanların korkudan ortalıktan kaybolduğu bir yerken şimdi sabah 04:00 e kadar 06:00 ya kadar rahat rahat dolaşabileceği bir yer haline geldi. Polis sayısının artmasını da eklemek lazım, ayrıca bir bomba, bir suç veya polislik bir durumu haber verene 10K$ ödül de cabası.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ahm3tt

    resimde biri tetris oynamış dikkatimi çekti

    ----

    gerçekten new york hava karardığında insanların korkudan ortalıktan kaybolduğu bir yerken şimdi sabah 04:00 e kadar 06:00 ya kadar rahat rahat dolaşabileceği bir yer haline geldi. Polis sayısının artmasını da eklemek lazım, ayrıca bir bomba, bir suç veya polislik bir durumu haber verene 10K$ ödül de cabası.



    Adam dikkatli...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sürü psikolojisi değil dürtüleri harekete geçirmek. Zaten meyilli olan bir kişi bir başkasının arabasını açık gördüğünde girer ama böyle olmayan birisi sürü psikolojisi diyipte hadi bu arabayı yağmalayım demez.

    Basit ama güzel bir öngörü.
  • biraz saçma gibi geldi.daha doğrusu anlamadım
  • hem bireylerin hem de toplumların yaşamındaki aksaklıkların sebeplerini görmek ve çözüm üretmek adına mükemmel bir bilimsel çalışma ve bunun uygulanması örneği.

    öncelikle kendi yaşamımda bu durumdan kaynaklanan neler var diye düşünmeme itti beni.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Timurlénk -- 2 Temmuz 2012; 1:44:14 >
  • Halk arasında derlerya biz Türkler kurallara uymayız, ortalığa çöp atarız. Avrupa'da şöyleymiş böyleymiş derler. Aslında bütün mesele yaptırım. Okula geç kalana yada kırmızı ışığı ihlal edene yada herhangi bir kurala uymayana, çiğnenen küçük bir kural dahi olsa yaptırım uygulansa bakın neler olur. Trafikte ceza yiyen vatandaş haksızlığa uyradığını düşünüyor. Çünkü biliyorki o ceza yediği kuralı herkes çiğniyor. Neden ben ceza yiyorum diyor. Ve haklı.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: savanam

    Halk arasında derlerya biz Türkler kurallara uymayız, ortalığa çöp atarız. Avrupa'da şöyleymiş böyleymiş derler. Aslında bütün mesele yaptırım. Okula geç kalana yada kırmızı ışığı ihlal edene yada herhangi bir kurala uymayana, çiğnenen küçük bir kural dahi olsa yaptırım uygulansa bakın neler olur. Trafikte ceza yiyen vatandaş haksızlığa uyradığını düşünüyor. Çünkü biliyorki o ceza yediği kuralı herkes çiğniyor. Neden ben ceza yiyorum diyor. Ve haklı.

    Kesinlikle katılıyorum.Zaten bu kurallar uygulanınca,insanlar böyle hareketleri de bırakıyor.Ben 2 yıl önce ingiltereye gitmiştim inanın çöp atmaya utanıyorsunuz.Kimse size bakmasa bile.Bizim ülkede de o ortamı sağlarsak ne mutlu bize.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: can1117

    quote:

    Orijinalden alıntı: savanam

    Halk arasında derlerya biz Türkler kurallara uymayız, ortalığa çöp atarız. Avrupa'da şöyleymiş böyleymiş derler. Aslında bütün mesele yaptırım. Okula geç kalana yada kırmızı ışığı ihlal edene yada herhangi bir kurala uymayana, çiğnenen küçük bir kural dahi olsa yaptırım uygulansa bakın neler olur. Trafikte ceza yiyen vatandaş haksızlığa uyradığını düşünüyor. Çünkü biliyorki o ceza yediği kuralı herkes çiğniyor. Neden ben ceza yiyorum diyor. Ve haklı.

    Kesinlikle katılıyorum.Zaten bu kurallar uygulanınca,insanlar böyle hareketleri de bırakıyor.Ben 2 yıl önce ingiltereye gitmiştim inanın çöp atmaya utanıyorsunuz.Kimse size bakmasa bile.Bizim ülkede de o ortamı sağlarsak ne mutlu bize.

    Burada sigara içilmez yazısının yanında fotoğraf çektirirler marifetmiş gibi. Hemen o an yapıştırsalar cezayı bıçak gibi kesilir o laubalilikler.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: savanam

    Halk arasında derlerya biz Türkler kurallara uymayız, ortalığa çöp atarız. Avrupa'da şöyleymiş böyleymiş derler. Aslında bütün mesele yaptırım. Okula geç kalana yada kırmızı ışığı ihlal edene yada herhangi bir kurala uymayana, çiğnenen küçük bir kural dahi olsa yaptırım uygulansa bakın neler olur. Trafikte ceza yiyen vatandaş haksızlığa uyradığını düşünüyor. Çünkü biliyorki o ceza yediği kuralı herkes çiğniyor. Neden ben ceza yiyorum diyor. Ve haklı.

    Doğru tespit. Aslında bu teoriyle ülkemizdeki yerel yönetimlerin ciddi anlamda ilgilenmeleri gerekiyor. Ben bulunduğum yerin belediyesine anlatmak için elimden geleni yapacağım inşaallah. Siz de sadece forumlarda yazılar yazmak yerine somut birşeyler yapmak istiyorsanız bulunduğunuz ilçe belediyesine bilgi verebilirsiniz. Bu proje öyle çok büyük kaynaklar ayırmayı gerektirmiyor. Herşeye en ufaktan başlayarak istisnasız yaptırım uygulamak yoluyla düzeleceğini söylüyor ki çok mantıklı.
  • eds tabelasının göstermelik olduğunu, çoğu yerde kamera olmadığını birbirine duyuran (radar için selektör yakanlar gibi) ve hiç çekinmeden kırmızıda geçen uyanıkları not edip ihbar etmek istiyorum. hem de hunharca. nereye başvurmam lazım?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Timurlénk

    eds tabelasının göstermelik olduğunu, çoğu yerde kamera olmadığını birbirine duyuran (radar için selektör yakanlar gibi) ve hiç çekinmeden kırmızıda geçen uyanıkları not edip ihbar etmek istiyorum. hem de hunharca. nereye başvurmam lazım?


    Biryerden başla üstad geç bile kalmışsın :)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: savanam

    Halk arasında derlerya biz Türkler kurallara uymayız, ortalığa çöp atarız. Avrupa'da şöyleymiş böyleymiş derler. Aslında bütün mesele yaptırım. Okula geç kalana yada kırmızı ışığı ihlal edene yada herhangi bir kurala uymayana, çiğnenen küçük bir kural dahi olsa yaptırım uygulansa bakın neler olur. Trafikte ceza yiyen vatandaş haksızlığa uyradığını düşünüyor. Çünkü biliyorki o ceza yediği kuralı herkes çiğniyor. Neden ben ceza yiyorum diyor. Ve haklı.

    Arkadaşım bazı şeyler yaptırım değildir küçük bir hareketiniz bazen güzel şeylere sebep oluyor. Mesela biri yere sigara paketi atarsa alırım çöpe atarım eğer çöp yoksa çantamdaki poşete koyarım. Bunu bu kişi gördüğünde etrafındakilerden utandığını göreceksiniz. Ayrıca Ankarada yeni düzenleme ile. otobüs duraklarında sigara içmek yasaklandı. içen olursa uyarıyorum. Bu toplumsal bir hareket olmalıdır. Mesela otobüsün camından biri birşey atsın nazikçe yapmaması gerektiğini söylerim.

    tepkiniz sert olmak zorunda değil. Ayrıca sertlik karşısında yine aynı şekilde bir tepki ile geri dönebilir. Ayrıca biri beni benim yaptığım bir hatadan dolayı uyarırsa kesinlikle sanene demem. Elbette hepimizin hataları olacaktır. Eğer yere izmarit atıyor ve Ankarada oturuyorsanız emin olun karşılaşırız

    şakası bir yana eğer bu hareketi yapıyorsanız bırakmanızı tavsiye ederim. Zira herşey sizinle başlar...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: abdullahors84

    quote:

    Orijinalden alıntı: savanam

    Halk arasında derlerya biz Türkler kurallara uymayız, ortalığa çöp atarız. Avrupa'da şöyleymiş böyleymiş derler. Aslında bütün mesele yaptırım. Okula geç kalana yada kırmızı ışığı ihlal edene yada herhangi bir kurala uymayana, çiğnenen küçük bir kural dahi olsa yaptırım uygulansa bakın neler olur. Trafikte ceza yiyen vatandaş haksızlığa uyradığını düşünüyor. Çünkü biliyorki o ceza yediği kuralı herkes çiğniyor. Neden ben ceza yiyorum diyor. Ve haklı.

    Arkadaşım bazı şeyler yaptırım değildir küçük bir hareketiniz bazen güzel şeylere sebep oluyor. Mesela biri yere sigara paketi atarsa alırım çöpe atarım eğer çöp yoksa çantamdaki poşete koyarım. Bunu bu kişi gördüğünde etrafındakilerden utandığını göreceksiniz. Ayrıca Ankarada yeni düzenleme ile. otobüs duraklarında sigara içmek yasaklandı. içen olursa uyarıyorum. Bu toplumsal bir hareket olmalıdır. Mesela otobüsün camından biri birşey atsın nazikçe yapmaması gerektiğini söylerim.

    tepkiniz sert olmak zorunda değil. Ayrıca sertlik karşısında yine aynı şekilde bir tepki ile geri dönebilir. Ayrıca biri beni benim yaptığım bir hatadan dolayı uyarırsa kesinlikle sanene demem. Elbette hepimizin hataları olacaktır. Eğer yere izmarit atıyor ve Ankarada oturuyorsanız emin olun karşılaşırız

    şakası bir yana eğer bu hareketi yapıyorsanız bırakmanızı tavsiye ederim. Zira herşey sizinle başlar...

    Bana kalırsa alışkanlıklar bu konuda çok belirleyici. Kurallara uyma gibi alışkanlıklarımız yok. Tabi ben ortalamadan bahsediyorum. Kurallara değer veren toplumun düzeni için ne kadar önemli olduğunun farkında olan insanlar var. Ama ortalama olarak kurallara uymayı sevmiyoruz. Sonra güzellikle uyarıyım o insanlar ben uyarınca utanacak ve birdaha aynı hatayı yapmayacaktır düşüncesi çok güzel ama sorunumuzu çözer mi? Kaç kişi kurallara uymayanları uyarır? Yoksa insanlar banane ne hali varsa görsün mü der? Bazen yolun ortasında insanlar düşüp bayılıyor. İlgilenmek lazım ne de olsa insanlıktır bile demiyor halkımız. Uymayanlar cezalandırılmayacaksa o zaman bence kural koymanın da anlamı yok. Koydun kuralı madem hassasiyetle adilane bir şekilde uygulamak lazım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi savanam -- 5 Temmuz 2012; 19:34:16 >
  • konu hort ancak bu konunun donanımhaberde olması beni şaşırttı açıkçası.

    Alın size basit bir örnek; Bende spor salonundayım mesela, boş su şişesini biri yere bıraktığı zaman, salonda her yer su şişesi oluyor. kimse çöpleri kullanmıyor kameralardan o kişiyi tespit edip uyarınca uzun süre sorun olmuyor. ( arada bi biri unutuyor gene döngü başlıyor )

    Birisi peçete koyuyor yere ( alırım sonra diye ) sonra oraya peçete atılabiliyor. Çok ilgincime gitmişti ama kendisini kontrol edenler de var.
  • Bu teoriyle ilk kez askerdeyken tanışmıştım.
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.