sil

silyamıyorum.

Şu an Venezuela değilsek emin olun hala toprağını eken çiftçilerimiz sayesindedir.

Çok haklısın. Eski hükümetlere bakınca şuan durumumuz fena değil ama dediğim gibi potansiyelimizin çok ama çok gerisindeyiz. Çiftçilerin sayısı da epey azaldı. Verimli topraklarımızı kullanmalıyız.

bir ülkenin akıllı lider çıkması nasip işidir.

Türkiye'nin toprakları düşündüğünüz gibi verimli değil maalesef.

Yanlış bilgi

Bu doğru değil. Ülke vatadaşları ne zaman garantici düşünceden vaz geçerse o zaman ülke düzelir. Herkes memur olma derdinde ya da asgari ücretli iş bulma derdinde. Hiç kimse bir şeyler üreteyim demiyor. Demirci de memur oluyor, müzisyen de memur oluyor, ressam da memur oluyor. Memur toplumuyuz. Herkesin gözü ay sonunda gelecek garanti paraya bakıyor. Sonra da işte bu duruma geliyoruz ve civatayı bile çinden alıyoruz.

Valla kardeş özel sektörün insanlık dışı muamelesine dur diyecek, kanun çıkaracak, kanunların uygulanmasını denetleyecek ben değilim. Vatandaş da değil, İşçi de değil.

Bi taraf insani çalışma koşullarında, bi taraf haftada 6 gün(bazı yerlerde mola ve/veya yemek olmadan) günde 14 saat çalışıyor ise yıllık izin kullanamıyor, hasta olduğunda rapor alıp işe gelmeme "lüksü" yok ise, hak etmiş olduğu maaşı haftalar sonra gecikmeli veya taksit taksit ödenmesi sonucu noterden ihtar çekmeye kalktığında bir adet patron denen zorbanın ağzından çıkacak söz ile işten atılabiliyor ise, aynı zorba başka bir bahane ile canı istediğinde kolayca işten atabiliyorsa kısaca iş güvencesi yoksa, ayrıca iş güvenliği talimatlarına maliyet kaygısı duyarak uymuyor işçinin can güvenliğini rahat bir şekilde umursamamazlıktan gelme rahatlığını bulabiliyor ise o halde insanların tercihlerini eleştiremezsin. Geçersiz bir eleştirme olur.

Bu eleştiriyi Norveç'de falan yapsan geçerli olabilir ama  

Kanunu denetlemesi gereken ilk kurum vatandaşın kendisidir. Eğer kanunsuzluk yapılıyorsa ihbar edeceksin. Baktın bir şekilde kanun uygulanmıyorsa o şirketten ayrılacaksın. Dışlayacaksın. İnsanların tercihini değil fikirlerini eleştiriyorum. Benzer durumda bende bulundum. İş takibi göreviyle asgari ücret düzeyinden çalıştığım şirkette asli görevim ihaleleri ve projeleri, işleyişin devamlılığını kontrol etmekti, işlerin durgun olduğu bir dönemde iş verenim benim de inşaatta çalışmamı istediğini söyleyince tüm anahtarları bırakıp istifa ettiğimi söyledim. Daha sonra 3 yıl boyunca işe dönmem için çeşitli yollardan haber ulaştırdı iş verenim ama tabi ki kabul etmedim. Ama yapılması gereken bu işletmenin bunu yaptığını ifşa etmek. Böylece dünya kadar maaş da verse kimse çalışmaz ise emin ol şirketler en ufak bir hatayı bile yapmamak adına çalışanın her hakkına saygılı olur. Şirketler var olabilmek için çalışana ihtiyaç duyar. Ama çalışan da köle gibi davranırsa köle muamelesi görmeye mahkumdur. Eğer çalışanına kötü davrandığı bilinen bir şirkete hala insanlar iş başvurusunda bulunuyorsa , o noktada durup bazı şeyleri gözden geçirmek gerekiyor demektir.

Her çalışan için böyle bir durum söz konusu değil ki

O senin dediğin kurumsallaşmış şirketler için geçerli

Kobilerde bu durum böyle olmuyor

Ayrıca harç borç içinde yaşayan çalışan insanlar var.

Severim böyle işi diyip istifayı bassa ne kadar süre işsiz kalacak belli değil.. Bir de bu adam tek değilse çoluk çocuk varsa... O zaman daha da çekiniyor

Ve evet çalışanlara kötü dsvranıldığı bilindiği halde insanlar o yerlere başvuracak.. niye diye sorulunca da ;napayım abi ekmek parası, Cevaplardan sadece biri olacak

Kısır döngü.

Ama cangılda hayat toz pembe değil. Paran yoksa çocuk yapmayacaksın. Ödeme gücün yoksa kredi kartına , krediye yüklenmeyeceksin.

Param yok ama her şeyim olsun diye bir şey yok hiç bir yerde.

Bakma gücü yok evleniyor, eşine iyi bakamıyor sorunlar yaşıyorlar, zaten çatırdayan bir evlilik varken ortada, bir de çocuk yapıyorlar.

Bunu sen ben bu forumdakiler biliyor da işte bunu bilmeyen bilse de görmek istemeyen evlenmek için evlenen milyonlar var  

Zaten bizi geriye çeken de bu tip insanlar değil mi?

kayıtdışı sayesinde ayaktayız

turizm bakanı destek vercem diyor sigortalı eleman gösteremiyorlar.

tiyaroculara destek verelim diyor tiyatroda sigortalı eleman yok.

tarım başlı başına kayıt dışı.

kdv sistemi 2 gömlek dar gelmeye başladı türkiyeye.

Hocam ben nasip diyeyim siz olasılık diyin.Yani akıllı lider çıkma olasığı bizde yok gibi düşünebilirsiniz.Birşeyler üreteyim diye başlarsak bu işe bu ülkede kazanmak için ya çok akıllı olacaksınız ya da açtığın işle işi düşen çevreniz olacak veyahut yüksek mevkili devlet memurun yakını falan olacaksınız.Üretme konusunda bu ülkede çok zor(vergiler falan...).

Emin olki zannettiğinden bu topraklar çok verimli.