Şimdi Ara

HACI OLMAK İSTEYİPTE OLAMAMA REZALETİ (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
35
Cevap
0
Favori
1.447
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • yyildirayy kullanıcısına yanıt
    Oha adam ağır sapık çıktı Rıza baba

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: GangstaBop

    Oha adam ağır sapık çıktı Rıza baba

    Sen bu adamı tanımıyorsan forumda yenisin sanırım
  • quote:

    Orijinalden alıntı: richardbozkurt

    Hacca gideceginze Londaraya, Miamiye gidin daha iyi, hic olmazssa o paranin zevkini suddi krali degil siz cikarmis olursunuz

    http://www.gazetevatan.com/olumune-en-cok-ispanya-uzuldu-58084-dunya/
    http://www.hurriyet.com.tr/g-20-icin-antalyaya-gelen-suudi-krali-selmana-satafatli-karsilama-40013425
    http://www.standard.co.uk/news/london/secret-wife-of-saudi-king-wins-25million-high-court-payout-a3105996.html
    http://www.habersitesi.com/100-araclik-konvoy-suudi-krali-icin-6992h.htm

    Bence sende haklısın, gel görki KABE Suudi-Arabistanda yapacak bir şey yok




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ctn48

    oha lan fiyatlara bakın
    http://www.mynet.com/haber/guncel/hac-ucretleri-aciklandi-2903484-1

    Sorma kardeş ya tam bir soygun düzeni ah bu VAHBABİLER fitil oluyorum

    Vahhabilik ya da Vehabilik, kökeni Selefilik'e dayanmakla birlikte tam olarak 18. yüzyılda Muhammed bin Abdülvahhab tarafından kurulmuş olan dinî-siyasi hareket (akım) ya da mezhep.

    Vahhabilik hareketinin Osmanlılar için önemli bir sorun durumuna gelmesi üzerine II. Mahmud, Mısır Valisi Kavalalı Mehmed Ali Paşa'yı sorunu çözmekle görevlendirdi. Mehmet Ali Paşa, oğlu Tosun Paşa komutasındaki orduyla Mekke, Medine ve Taif'i Vahhabilerin elinden kurtardı (1812-1813). Daha sonra bizzat Emir Abdülaziz’in üzerine yürüdü. Emir Abdülaziz’in ölümü (1814) üzerine Vahhabiler ağır bir yenilgiye uğradı. Nihayet Mehmet Ali Paşa'nın kumandanı İbrahim Paşa, Abdülaziz’in yerine geçen oğlu Abdullah ve çocuklarını esir ederek İstanbul’a gönderdi. Bunların İstanbul’da asılarak öldürülmeleri (17.12.1819) ile Vahhabilik hareketinin ilk dönemi kapandı.

    Savaş sırasında kaçarak kurtulmayı başaran Suud hanedanından Türki bin Abdullah, Necd bölgesinde yeniden faaliyete girişerek 1821'den 1891'e kadar sürecek ikinci Vahhabi devletini kurmayı başardı. Daha sonraları bir takım çekişmeler olmuşsa da Suud hanedanından Abdülaziz bin Suud, Vahhabi devletini yeniden kurdu (1901). Hindistan İngiliz yönetiminin de desteğini sağlayan Abdülaziz bin Suud 26 Aralık 1916 tarihli anlaşma ile İngilizlerce Necd, Hasa, Katif, Cubeyl ve kendisine bağlı diğer bölgelerin hükümdarı olarak tanındı. Bu anlaşmaya göre Abdülaziz, bu yerleri kendisinden sonra miras yoluyla çocuklarına bırakacak ve kendisinin seçtiği veliaht da İngilizlere bağlı kalacaktı. Osmanlıların yenik düşmesiyle sonuçlanan I. Dünya Savaşı’nın arkasından Vahhabiler Hail, Taif, Mekke, Medine ve Cidde'yi de ele geçirdiler (1921-1926). Abdülaziz bin Suud, Necd ve Hicaz Kralı olarak kabul edildi (1926). 20 Mayıs 1927 tarihinde İngiltere ile yapılan Cidde anlaşmasının arkasından da tam bağımsızlığını ilan etti. Böylece Abdülaziz bin Suud, Suudi Arabistan Kralı olarak tüm Hicaz’ı egemenliği altına aldı. Bu devlet, Suudi Arabistan Krallığı adıyla varlığını sürdürmektedir.

    İtikatları[değiştir | kaynağı değiştir]
    Vahhabiliğin din anlayışı, Muhammed bin Abdülvahhab'ın üzerinde önemle durduğu tevhid (Allah’ın birlenmesi) konusundaki yorumu çevresinde toplanır. Muhammed bin Abdülvahhab'a göre tevhid, kullukta Allah’ı bir tanımaktır. Tevhid kelimesini (Lâ ilâhe illallâh) söylemek Allah'tan başka tapınılan şeyleri tanıdıkça bir anlam taşımaz. Allah kalple, dille ve davranışlarla birlenmelidir. Bunlardan birisinin eksik olması durumunda kişi Müslüman olamaz. Tevhid üçe ayrılır. İlki, Allah’ı isim ve sıfatlarında birlemek (tevhid-i esma ve sıfat), ikincisi Allah’ı Rabb’lıkta birlemek (tevhid-i rububiyet), üçüncüsü de Allah’ı ilahlığında birlemektir (tevhid-i uluhiya). Allah’ı bu üç biçimde birleme, ancak amellerle mümkündür. Buna göre Kur'an ve Sünnetin dışında emir ve yasak tanımamak, İslâm Peygamberi’nin döneminde bulunmayan şeyleri ve tevessülü terk ederek Allah’ı birlemek gerekir. Bu tevhide ameli tevhid denir. Herhangi bir hüküm koyucu tanımak, Allah'tan başkasından yardım dilemek, Peygamber için bile olsa, Allah dışındaki bir varlık için kurban kesmek, adakta bulunmak kişiyi küfre düşürür, can ve mal dokunulmazlığını ortadan kaldırır.

    Basmala.svg
    İslâm'da İ’tikad ve Mezhepler
    The Blue Mosque at sunset.jpg
    İnanç Esâsları[göster]
    İ'tikadî mezhepler[göster]
    Siyâsî ve Fıkhî mezhepler[göster]
    Ayrıca bakınız[göster]
    G T D
    Tevhit anlayışları[değiştir | kaynağı değiştir]
    Bu tevhit anlayışının getirdiği önemli sonuçlar vardır. Bunlardan birisi, Peygamber'den şefaat talebinde bulunulamayacağıdır. Şefaat, Allah'a özel bir haktır. Bu nedenle Peygamber'den doğrudan şefaat talep etmek, onu Allah'a ortak tutmaktır. Nitekim Arap paganlar da Allah’ı kabul ettikleri halde, melekleri, putları şefaatçi kabul ettikleri için müşrik olmuşlardır. Şefaat inancı gibi yaygın olan tevessül inancı da şirktir. Tevessül inancı, daha çok mutasavvıflar arasında yaygındır. Bir takım şeyhlerin, velilerin hem hayatlarında, hem de öldükten sonra tasarruf sahibi olduklarına inanılmakta, onların himmetleri dilenmekte ve Allah'tan şefaat dilenmesi için aracı kılınmaktadırlar. Bu da açık bir şirktir. Çünkü Allah'ın yaratmada, yönetmede, tasarruf etmede, işleri düzenleme ve belirlemede ortağı yoktur.

    Bidatlar meselesi[değiştir | kaynağı değiştir]
    Vahhabiliğin en önemli özelliklerinden birisi de bid'atlar karşısındaki tutumudur. Muhammed bin Abdülvahhab'a göre Kur'an ve Sünnet'te olmayan her şey bid'attır. Bir bid'at çıkaran melundur ve çıkardığı şey reddedilmelidir. Bid'atların çoğu insanları şirke düşürmektedir. Bunların başında mezarlar, türbeler ve bunların ziyaretleri gelir. Mezarlarda yapılan ibadetler şirktir. Sevap umarak Peygamberin kabrini ziyaret bile şirke neden olabilir. Şirke neden olmamaları için, mezar ziyaretleri, türbe yapımı kesin olarak yasaklanmalıdır. Ölülere niyaz, tevessül, falcılara, müneccimlere inanmak, Peygamber'in anısını yüceltmek, Hırka-ı Şerif ve Sakal-ı Şerif ziyaretleri yapmak, Allah'tan başkasına ibadet etmek, şirk koşmaktır.

    Mevlit toplantıları düzenlemek, bu toplantılarda mevlit okumak, sünnet ya da nafile namazlar kılmak yasaklanmalıdır. Göz değmemesi için nazar boncuğu takmak, muska takınmak, ağaç, tas vb. şeyleri kutsal saymak, bir hastalık ya da beladan kurtulmak, güzel görünmek vb. için boncuk, ip, hamayi gibi şeyler takınmak, sihir, büyü, yıldız falı gibi şeylere inanmak, iyi kişilere, velilere tazimde bulunmak, onlara dua etmek, onlardan yardım dilemek gibi şeyler de tamamıyla şirke neden olan bidatlardandır. Riya için namaz kılmak, iyi insan gibi görünerek çıkar sağlamak da şirktir. Cami ve mescitlerin süslenmesi, minare yapılması da terk edilmesi gereken bidatlardır.

    Ayrıca bakınız: Şirk, Bid'at, Tevessül, Velî (İslam), Türbe, Hırka-ı Şerif, Sakal-ı Şerif ve Mevlid-i Şerif




  • bnm munzur dedişkom hacca diyip mayamiye gitmiş yaw

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Geçen yine araplara para kazandırıyorum

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • sen çözümü nü neden yazmiyorsun sen yaz bakalım görelim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 2 kişi 30.000 gidiyor. Küçük esnafın döner sermayesi neredeyse...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Seni ne ilgilendiriyorki hac. millete akıl vereceğine sen git kendi dinine ilgili yorum yap yada olmayan dininle.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • GhoryWarrior kullanıcısına yanıt
    Kurada adın çıktıktan sonra ister diyanetle ister başka bir turla gidebilirsin ama kurayı diyanet yapar

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Teşekkürler

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Konu dışında geyiğin dibine kadar gidin demek Kutsal değerlerle dlga geçmek değldir.Çüşşşşş derler adama.Kimi demiş Oraya gideceğinize gidin orda burda parayı yiyin.Allah sana tepeden baksın emi.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi defiant82 -- 27 Şubat 2017; 16:51:41 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ne çok seviyorsunuz şu araplara para kazandırmayı

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: defiant82

    Konu dışında geyiğin dibine kadar gidin demek Kutsal değerlerle dlga geçmek değldir.Çüşşşşş derler adama.Kimi demiş Oraya gideceğinize gidin orda burda parayı yiyin.Allah sana tepeden baksın emi.

    Zaten ALLAH tepeden bakar
  • 
Sayfa: önceki 12
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.