Şimdi Ara

Türkiye Lüks ve Rahatlık içinde Yaşıyor (Kanıtlı) (9. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
567
Cevap
9
Favori
26.419
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
85 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 7891011
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Bak guzel kardesim ben 1.5 senedir ders calisiyorum kpss a yani kariyer meslek memurluklari icin ve hala ilan bekliyorum puanim 81 hali hazirda guy,vmy , mhuy kadrolari ilan acsa puanim yetecek turden ve ayrica 71 yds puanim ( docentlik icin 65 yds isteniyor) var ancak devletimiz ilan acmadikca bunlar elimde patliyor kpss sinavinin gecerliligi diger sinav sonuclari aciklaninca bitiyor ve bu sinava giren 200.000 issiz icin acilan kadro sayisi 200 yok sen gelmis oyun diyorsun . Bize imkan mi veriliyor .

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Şeriat Sucuğu

    Konu malesef doğru.



    Birde her konuda fırlayan eğitim sistemi kötü diyen bilmişlere de tav oluyorum.



    Eğitim siströi kötü olmasına kötü de biz millet olarak sorumsuz ve disiplinsiz bir hayat sürüyoruz. Kendi gevşekliklerini sistemi suçlayarak nasıl rahatlıyorlar hayret ediorum.

    Onlar sistemin bir üyesi olduklarını inkar etmiyor ki zaten. Sistemin dışına çıkmak da insanların kendi bireysel sorunları fakat geneli kapsayan ve genele büyük ölçüde etki eden şeyleri tartışabilirler bunda sakınca yok

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: vedatcan19

    Bak guzel kardesim ben 1.5 senedir ders calisiyorum kpss a yani kariyer meslek memurluklari icin ve hala ilan bekliyorum puanim 81 hali hazirda guy,vmy , mhuy kadrolari ilan acsa puanim yetecek turden ve ayrica 71 yds puanim ( docentlik icin 65 yds isteniyor) var ancak devletimiz ilan acmadikca bunlar elimde patliyor kpss sinavinin gecerliligi diger sinav sonuclari aciklaninca bitiyor ve bu sinava giren 200.000 issiz icin acilan kadro sayisi 200 yok sen gelmis oyun diyorsun . Bize imkan mi veriliyor .

    yok hocam üstüne refah ve lüks içerisinde yaşıyorsun diyor sende fazla varsa bize ver lütfen

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Fernando!


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist

    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware

    Bir de "kanıtlı" yazmış, peh!
    Yahu adam benden 100 liraya milattan kalma bilgisayar alacak "kredi kartı geçiyor mu" diye soruyor.
    "Hayır" dediğim zaman almaktan vazgeçiyor. Bilgisayar kullanan adamın cebinde nakit 100 lirası yok.

    İşte bu cebinde 100 lirası olmayan kişiler senin bahsettiğin "yüksek refaha ulaşmış sosyal medya kullanıcıları" falan.
    Facebook instagram ıvır zıvır kullanan sümüklü çoluk çocuğu, veya TV başında saatlerce evlendirme programı seyreden cahil aileleri "zengin" saydınız ya pes.




    Para sıkıntısı olan boş işlerin peşinde neden koşsun bu kadar?

    Gider para kazanır değil mi?

    İnternette sosyal medyada beğeni kasacağına dil öğrenip para kazanır yine elindeki cihazlardan.

    Ortalama 3 saat oyun

    Ortalama 3 saat TV

    Ortalama 3 saat Sosyal medya

    Ortalama 8.5 saat uyku

    Kusura bakmayın ben bu değerlere bakınca halkın yaşam ve keyif kapsamında bir sıkıntı yaşadığını düşünmüyorum.

    Derdi olsa bunlara zaman ayıramaz.

    Arı gibi çalışan zenginler var, aç karnına gezip tozan ense yapan fakirler var.
    Boş işlerle uğraşmak yaşam tarzıyla alakalıdır, refahla değil.
    Afrikadaki yerliler de tamtam çalar dans eder, ama kıçında donu yok, açlıktan kurumuş kalmış, kemikleri tek tek sayılıyor.
    Onlar bu kadar neşeliyse demek refah seviyeleri çok yüksek.
    Hatta çingeneleri de bu genellemeye katabiliriz.

    Tamtam ile milyarder olamazsınız...

    Ama bilgisayarla yüzlerce ülkenin tüm parasından daha çok para kazanabilirsiniz değil mi?

    Örnekleri yok mu?

    30 Milyon oyuncu var da 10 tane adam akıllı programcı neden yok?

    Çok mu büyük bir sayı 30 Milyon'un yanında?

    O kadar dert tasa neden alışkanlıklarımızı ve keyfimizi bozmuyor? Afrikalı için günün sonunda karnının doyması yeterli... O gün hayatta kalmaya çalışıyor sadece...

    Biz o gun bir tane daha dizi izlemek, bir saat daha oyun oynamak için yarışıyoruz adeta.

    Ben de onu diyorum işte. Refahla değil yaşam tarzıyla alakalı diyorum.

    Düşünmeyen, araştırmayan, üretmeyen, her zaman kolayı seçen insanlarız. Sonra "koyun" dendiği zaman da kızarız.

    Katılıyorum, aynı şeyi söylüyoruz ama bu kadar soruna rağmen bu kadar rahat yaşamak REFAH'tır, lükstür.

    Hah işte bunu refaha bağlamanız yanlış.
    Çevremde kirada oturduğu halde koskoca delikanlı çocukları çalışmayan birçok aile var.
    Bakın dikkat edilmesi gereken noktalar:
    -Örnek gösterebileceğim tüm aileler kirada oturuyor
    -Ve bu ailelerin koskoca 20-25 yaşlarındaki oğulları kızları çalışmıyor.
    Siz bunların çalışmamasını nasıl "refah"a bağlayabilirsiniz?

    Bağlayabilirim çünkü çalışmadan doyabiliyor, masrafları karşılanabiliyor, üstelik çalışmadığı halde günün 9 saatini uykuya, 9 saatini oyuna, diziye ve Facebook'a ayırabiliyorsa... Bundan güzel keyif mi olur?

    Buna bakarsak günde 15 saat çalışıp milyar liralar kazanan adamda daha mı iyidir refahı? Bunlar sebep değil sonuçtur, refah ve lüks ile alakası yoktur. Çalışmayıp sokaklarda dilemen insan çalışmadan yaşadığı için refah ve lüks içinde mi yaşar?



    Refah dediğin şey bağımsız ve stresten uzak huzurlu, sağlıklı bir şekilde mutlu olarak yaşamaktır. Sizin yaptığınız tespitte herhangibir profili ele aldığımda sağlıksız, obezite mücadelesi veren, gelecek kaygısı taşıyan ve gittikçe toplum içinden uzaklaşan insanlar yer alıyor ve bunlar dizi oyun ve sosyal medya bağımlısı oldukları için refah ve lüks içinde mi sayılıyor? Refah ve lüksün tanımı bu değil siz olayı baştan yanlış tanımlamışsınız kusura bakmayın.

    Refah ve lüks tanımını yaptım daha önce.

    Tekrar ediyorum... Refah gelecek endişesi taşımadan, günlük kazanç derdi yaşamadan; zamanının bolluğundan dolayı, onca endişe edecek şey varken, eğlenceye, getirisi hiç olmayan şeylere vakit ayırmaktır.

    Herhangi bir endişe ve tasası olsa, hiç olmamış gibi böylesine rahatlık gerektiren şeyler yapmaz.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: rambocuk


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: rambocuk

    Sanal ortamlar fakirlikten dolayı tercih ediliyor , oyun sever olmaksa benim şansım oyun oynayarak dünyadaki en zengin insan kadar iyi vakit geçirebiliyorum

    Fakirlik zenginliğe oyun oynayarak mı dönüşüyor peki?

    Oyun oynamak fakirin ekmeği işte , oyunlar olmasa gerçekten fakirlik çekilmez olurdu benim için

    Fakirlikten şikayetçiysen fakirliği değiştirmeyecek olan oyunlar neden ilgi çekici oluyor senin için? Çünkü fakirliği değiştirecek araç ve gerecin ellerinin ucunda... Oyun oynamak zeka gerektirir yani o konuda da bir eksikliğin yok.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Belash

    herkese de cevap yazmazmış

    Halbuki ilahiyatçılarda herkese verecek cevap olur. Malum, bir kelimeden dahi, işlerine gelen her tartışmada "ama Arapça'da şu anlama da gelir" edebiyatı yapmaktan artık kıvırma konusunda uzmamlaşmışlar.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist

    quote:

    Orijinalden alıntı: qaanx


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: qaanx


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: qaanx


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Rajeesh

    oyun oynamak lüks olmuş :D :D:DD.D:D::D.D:d:D:DD::D

    Atasözünden hareketle çözebilirdiniz... Aç ayı oynamaz... Para sorunumuz yok ki bilgisayarı üretmek için değil, oynamak için kullanıyoruz.

    Anladığım kadarıyla memleketin ekonomik durumunun yada işsizlik sorununun faturasını toptan halka kesip Hükümeti savunmaya çalışıyorsun.



    Belli bir kesim için koskoca 80 milyonu karşına almak ilginçmiş.

    Ayrıyetten bilgisayar üretmek söylemin komik olmuş malum piyasayı biliyorsan şayet

    Belli bir kesimi savunduğumu nereden çıkardın?

    2010 yılından bu yana toplumsal olan bu sorunu dile getirmeye çalışıyorum, konu da ben değilim zaten. Çözümlerimi de sunuyorum kendimce.

    Denemedim mi sence? Her tür aktiviteyi yaptım Türkiye'de hemen hemen, insanlar bisiklete binmiyor, Arabalar'a iki üç katı para veriyor.

    Ne fakiri ne zengini hiç umurunda değil, kendi rahatlığı öncelik.

    Bakın şu an yaşadığım şehrin nüfusu 300 bin ve bisiklet sayısı 2 Milyon. Ankara'da 5 yılımı geçirdim, her gün okula bisikletle gidip geldim, benden başka bisikletli ile karşılaşmadım 5-6 Milyonluk şehirde... Çok çok nadir gördüklerim.

    Araba mı daha masraflı? Bisiklet mi?

    Buradan bile anlayın işte...

    Bilgisayarda oyun oynamak mı daha masraflı yoksa bilgisayarda program yazmak mı?

    Kardeşim sen bu ülkede doğup büyümedin mi gözünü seviyim.Toplumsal sorun olduğu açık mı açık orası inkar edecek halim yok. Bende memnun değilim milletin hayatı boş geçiyor tamam.


    Bak mesela yazmışsın bilgisayarda oyun oynamak mı program yazmak mı diye. Yav bu bu ülkede daha yakına kadar 40 yaşında okuma yazma öğrenen insanlar vardı biraz realiteye dönelim. Ne program yazması ne bimlenmesi yakına kadar insanlar bilgisayarın tuşuna basıp açılmayınca tekme atıyordu format atmayı dahi bilmiyordu. Şimdi uç örnekler veripte bilgisayardan film dizi izleyerek yabancı dil öğrenme kendi kendine kod yazmayı öğrenip çığır açacak yazılımlar yapan insanları örnek vermek bana saçma geliyor 80 milyon adamdan bahsediyoruz.O yüzden bilgisayarda program yazmak Türkiye koşullarında daha masraflı ilk önce öğrenmek gerekiyor ve farkındaysan internetten kod yazma ilgili kaynakların bir çoğu İngilizce bir de dil öğrenmek lazım koy ordanda dil öğrenme masrafını iş bitti.


    Şunu kabul etmeliyiz ilk bu devletin verdiği eğitimle bizden bir cacık olmaz.İnsanların seneleri boşa geçiyor bu okullarda İngilizce'den sadece What is your name öğreniyorsan tamam sonra mezun.Bu eğitim sistemiyle bu değişen ve gelişen Dünya'ya ayak uyduramadık zaten ve battıkça batıyoruz malesef.Hadi eğitimi bırak Şu televizyonların halini görmüyor musun bunlar insanları komple nereye yönlendiriyor görüyorsun.


    Yani kısaca dediğim şey şu bu memlekette ne düzgün ki adam akıllı , millette senin kafandaki profile uygun olsun.Burda komple suçu millete atmak yersiz. İnsanımız eğitilmedi ve başıboş bırakıldı zaten Amerika Avrupa'ya gidipte ne başarılar sağlamış insanlar var bunlar Türkiye'de kalsaydı bu başarıları kazanabilirler miydi sence ?




    Genel olarak katılsam da çok büyük eksikler var.

    25 yılım Türkiye'de geçti... O Eğitim sisteminde yetiştim bende.

    Evet çok kötü, dil öğretilmiyor çünkü öğreten o dili bilmiyor.

    Ama bilgisayarda oyun oynamak yerine dil öğrenilemez mi?

    Arapça, İngilizce ve Almancayı hiç bir kursa gitmeden, tek kuruş harcamadan öğrendim...

    Zaten Batı'da da böyle öğreniliyor, kurssuz, bilgisayarla, adeta hap gibi beyne atıyorsunuz...

    İşte bakın nasıl öğreniyorlar.

     Türkiye Lüks ve Rahatlık içinde Yaşıyor (Kanıtlı)


    Yani bu saatten sonra Eğitim sistemi bahane sadece çünkü elde televizyon izlemek, oyun oynamak imkanı da var, dil öğrenmek, dünyayı ayağına çağırmak imkanı da var (Couchsurfing)

    Denemediğimi şeyi kesinlikle önermiyorum burada, hepsini tecrübe edip yazıyorum.

    Eğitim sistemi ve Türkiye'deki iş koşulları insanımızı doğrudan etkiliyor bunu ister kabul et ister kabul etme. Avrupa ve Amerika'dan örnek vermen saçma olmuş burası Türkiye. Ordaki insanların aldığı eğitim ve öğrendikleri diller onlara fayda sağlıyor.

    Gazete küpürlerini atmama gerek yok sanırım Tıp okuyupta inşatta ölmüş vs vs. Türkiye'de günde 14 saat çalışıp aylık 1400 tl ücret verilecek adamlar lazım. Bilgili , kültürlü , dil bilen adam lazım değil olsa bile zaten gene asgari maaş ya da biraz yükseğiyle takılıyor.

    Yani bak ben sana ne anlatıyorum. Avrupa ve Amerika'daki devletlerin bir ideali var ve ona göre eleman yetiştirip teknoloji ve bilimde ilerliyorlar.Bizim devlet politikamızda böyle birşey yok malesef biz günü idare etme politikasına sahibiz o yüzden batıp batıp çıkıyoruz. Senin dediğin gibi bilgisayar internette kendini geliştirse bile Türkiye'de kendine saha bulamıyor adam gene Avrupa ve Amerika'ya gidiyor.Gelişmek isteyen bir devlet insanını bu kadar rahat bırakıp eğitimi bu kadar kalitesizleştirmez üretim yerine sürekli tüketime yönlendirmez.


    O yüzden suçu toptan millete atmak saçma oluyor seni bu yandan eleştirdim yoksa bazı konularda haklısın. İnsanımız savurganlığı ve hovardalığı var lüksü şaşayı seviyor. Fakat bu belada Bankaların millete kayıtsız şartsız uyuşturucu iğne misali kredi vermesiyle başladı.Yoksa birçok kişinin ne araba ne İphone alıcak parası var.İnsanların sosyal medya vs oyunda vakit geçirmeside başıboş işsiz kalması yüzünden.Boş vaktinide bunlarla değerlendiriyor yapacak birşey yok ama bu onların lüks içinde olduğunu göstermez.Dersen ki boş vaktini oyuna harcayacak lüksü var bişey diyemem yoksa parası pulu maddi imkanı olduğu için bu durumda değil insanların çoğu.



    Eğitim sistemi ve çalışma şartları kötü EVET

    Ama bunlar bir gencin günlük saatlerini belirlemesine engel olmuyor kesinlikle. Çünkü Türkiye şartlarında yetişip kendini çok çok iyi geliştiren insanlar yok mu?

    Sistem kimsenin ayağına pranga vurmuyor...

    Amerika ve Avrupa'yı örnek göstermem kadar doğal bir şey var mı? Zimbabve'nin nesini örnek alalım? Niye saçma diyorsun?

    Bizim öğrendiklerimiz bize fayda sağlamıyor mu diyorsun? Bizzat benim hayatımın dönüm noktaları dil öğrenmek oldu, ardından dünyaya açılmak... Nasıl yani bizim ülkede dil öğrenmek bir işe yaramıyor mantığında olmak?

    Defalarca dedim, İnşaat gibi uzmanlık gerektiren bir işte, bir kafa adamının ne işi var? İnşaat kas gücü gerektirir, zeki biri inşaata ihtiyaç duymaz, alır 150 liraya bilgisayar takar Ssd satar 500 liraya... Yıllarca yaptım bu işi... Üstelik bir tıpçı zekasına da sahip değilim.

    Bilgili, kültürlü, dil bilen adamlara ihtiyaç var. Çünkü ülkenin kaderini onlar belirliyor. Nasıl lazım değil diye savunuyorsun anlam veremiyorum.

    Bizim devlet politikası kimin umurunda? Aziz Sancar'ı devlet mi engelledi? İlber Ortaylı'ya devlet nasıl engel oluyor? Ünsal Ünlü her yerden atılmadı mı? Genel yayın yönetmenliğinden atıldı, hiç kimse iş vermedi, adam günlük on binlerce insana ulaşıp tüm parasını da oradan çıkarıyor. Bak bilgili ve zeki insan nasıl örnek oluyor bize...

    Devlet politikası evet kötü ama bu insana engel olamaz, o yüzden gelip engelli yetişmemizi savunamazsınız.

    Suçu toptan millete atarım çünkü onlar bilginin güç olduğunu her gün Batı ürünlerini kullanarak yaşadığı halde bilgi için çırpınmıyor.

    Boş vaktinde bu kadar boş şeylere vakit ayıran insanların bu boşluğu kafalarındaki boşluktandır, başka bir şeyden değil.





    Laf çeviriyorsun hala ben ne anlatıyorum sen ne anlatıyorsun. Sen başta Türkiye'den ayrılmışmısın ayrılmışsın. Sana yukarda yazdığım mesajta onu anlattım aynısını kendin yappmışsın hala laf çeviriyorsun.

    Sistem insana pranga vuruyor hayal aleminde olma. Sen Türkiye'den çıkmış 3-5-10 kişi sayarsın ben sana Amerika ve Avrupa'dan bir ordu sayısınca bilim insanı vs sayarım. Sen bu ülkedeki berbat sistemden kendi imkanlarıyla 3-5 kişi çıkınca övünmeye ve diğer geri kalanlarıda gömmeye devam edebilirsin.

    Ben sana bir blok atayım nasılolsa lafı evirip çevirip gene kendini kendince haklı çıkarmaya çalışacaksın




  • quote:

    Orijinalden alıntı: vedatcan19

    Bak guzel kardesim ben 1.5 senedir ders calisiyorum kpss a yani kariyer meslek memurluklari icin ve hala ilan bekliyorum puanim 81 hali hazirda guy,vmy , mhuy kadrolari ilan acsa puanim yetecek turden ve ayrica 71 yds puanim ( docentlik icin 65 yds isteniyor) var ancak devletimiz ilan acmadikca bunlar elimde patliyor kpss sinavinin gecerliligi diger sinav sonuclari aciklaninca bitiyor ve bu sinava giren 200.000 issiz icin acilan kadro sayisi 200 yok sen gelmis oyun diyorsun . Bize imkan mi veriliyor .

    Devletin ilanını niye bekliyorsunuz?

    Yabancı diliniz var, Airbnb için komisyon ile müşteri bulabilirsiniz diliniz var madem. Üstelik çok zaman alan bir iş değil, sadece bilgisayar üstünden halledeceksiniz.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: qaanx


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist

    quote:

    Orijinalden alıntı: qaanx


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: qaanx


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: qaanx


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Rajeesh

    oyun oynamak lüks olmuş :D :D:DD.D:D::D.D:d:D:DD::D

    Atasözünden hareketle çözebilirdiniz... Aç ayı oynamaz... Para sorunumuz yok ki bilgisayarı üretmek için değil, oynamak için kullanıyoruz.

    Anladığım kadarıyla memleketin ekonomik durumunun yada işsizlik sorununun faturasını toptan halka kesip Hükümeti savunmaya çalışıyorsun.



    Belli bir kesim için koskoca 80 milyonu karşına almak ilginçmiş.

    Ayrıyetten bilgisayar üretmek söylemin komik olmuş malum piyasayı biliyorsan şayet

    Belli bir kesimi savunduğumu nereden çıkardın?

    2010 yılından bu yana toplumsal olan bu sorunu dile getirmeye çalışıyorum, konu da ben değilim zaten. Çözümlerimi de sunuyorum kendimce.

    Denemedim mi sence? Her tür aktiviteyi yaptım Türkiye'de hemen hemen, insanlar bisiklete binmiyor, Arabalar'a iki üç katı para veriyor.

    Ne fakiri ne zengini hiç umurunda değil, kendi rahatlığı öncelik.

    Bakın şu an yaşadığım şehrin nüfusu 300 bin ve bisiklet sayısı 2 Milyon. Ankara'da 5 yılımı geçirdim, her gün okula bisikletle gidip geldim, benden başka bisikletli ile karşılaşmadım 5-6 Milyonluk şehirde... Çok çok nadir gördüklerim.

    Araba mı daha masraflı? Bisiklet mi?

    Buradan bile anlayın işte...

    Bilgisayarda oyun oynamak mı daha masraflı yoksa bilgisayarda program yazmak mı?

    Kardeşim sen bu ülkede doğup büyümedin mi gözünü seviyim.Toplumsal sorun olduğu açık mı açık orası inkar edecek halim yok. Bende memnun değilim milletin hayatı boş geçiyor tamam.


    Bak mesela yazmışsın bilgisayarda oyun oynamak mı program yazmak mı diye. Yav bu bu ülkede daha yakına kadar 40 yaşında okuma yazma öğrenen insanlar vardı biraz realiteye dönelim. Ne program yazması ne bimlenmesi yakına kadar insanlar bilgisayarın tuşuna basıp açılmayınca tekme atıyordu format atmayı dahi bilmiyordu. Şimdi uç örnekler veripte bilgisayardan film dizi izleyerek yabancı dil öğrenme kendi kendine kod yazmayı öğrenip çığır açacak yazılımlar yapan insanları örnek vermek bana saçma geliyor 80 milyon adamdan bahsediyoruz.O yüzden bilgisayarda program yazmak Türkiye koşullarında daha masraflı ilk önce öğrenmek gerekiyor ve farkındaysan internetten kod yazma ilgili kaynakların bir çoğu İngilizce bir de dil öğrenmek lazım koy ordanda dil öğrenme masrafını iş bitti.


    Şunu kabul etmeliyiz ilk bu devletin verdiği eğitimle bizden bir cacık olmaz.İnsanların seneleri boşa geçiyor bu okullarda İngilizce'den sadece What is your name öğreniyorsan tamam sonra mezun.Bu eğitim sistemiyle bu değişen ve gelişen Dünya'ya ayak uyduramadık zaten ve battıkça batıyoruz malesef.Hadi eğitimi bırak Şu televizyonların halini görmüyor musun bunlar insanları komple nereye yönlendiriyor görüyorsun.


    Yani kısaca dediğim şey şu bu memlekette ne düzgün ki adam akıllı , millette senin kafandaki profile uygun olsun.Burda komple suçu millete atmak yersiz. İnsanımız eğitilmedi ve başıboş bırakıldı zaten Amerika Avrupa'ya gidipte ne başarılar sağlamış insanlar var bunlar Türkiye'de kalsaydı bu başarıları kazanabilirler miydi sence ?




    Genel olarak katılsam da çok büyük eksikler var.

    25 yılım Türkiye'de geçti... O Eğitim sisteminde yetiştim bende.

    Evet çok kötü, dil öğretilmiyor çünkü öğreten o dili bilmiyor.

    Ama bilgisayarda oyun oynamak yerine dil öğrenilemez mi?

    Arapça, İngilizce ve Almancayı hiç bir kursa gitmeden, tek kuruş harcamadan öğrendim...

    Zaten Batı'da da böyle öğreniliyor, kurssuz, bilgisayarla, adeta hap gibi beyne atıyorsunuz...

    İşte bakın nasıl öğreniyorlar.

     Türkiye Lüks ve Rahatlık içinde Yaşıyor (Kanıtlı)


    Yani bu saatten sonra Eğitim sistemi bahane sadece çünkü elde televizyon izlemek, oyun oynamak imkanı da var, dil öğrenmek, dünyayı ayağına çağırmak imkanı da var (Couchsurfing)

    Denemediğimi şeyi kesinlikle önermiyorum burada, hepsini tecrübe edip yazıyorum.

    Eğitim sistemi ve Türkiye'deki iş koşulları insanımızı doğrudan etkiliyor bunu ister kabul et ister kabul etme. Avrupa ve Amerika'dan örnek vermen saçma olmuş burası Türkiye. Ordaki insanların aldığı eğitim ve öğrendikleri diller onlara fayda sağlıyor.

    Gazete küpürlerini atmama gerek yok sanırım Tıp okuyupta inşatta ölmüş vs vs. Türkiye'de günde 14 saat çalışıp aylık 1400 tl ücret verilecek adamlar lazım. Bilgili , kültürlü , dil bilen adam lazım değil olsa bile zaten gene asgari maaş ya da biraz yükseğiyle takılıyor.

    Yani bak ben sana ne anlatıyorum. Avrupa ve Amerika'daki devletlerin bir ideali var ve ona göre eleman yetiştirip teknoloji ve bilimde ilerliyorlar.Bizim devlet politikamızda böyle birşey yok malesef biz günü idare etme politikasına sahibiz o yüzden batıp batıp çıkıyoruz. Senin dediğin gibi bilgisayar internette kendini geliştirse bile Türkiye'de kendine saha bulamıyor adam gene Avrupa ve Amerika'ya gidiyor.Gelişmek isteyen bir devlet insanını bu kadar rahat bırakıp eğitimi bu kadar kalitesizleştirmez üretim yerine sürekli tüketime yönlendirmez.


    O yüzden suçu toptan millete atmak saçma oluyor seni bu yandan eleştirdim yoksa bazı konularda haklısın. İnsanımız savurganlığı ve hovardalığı var lüksü şaşayı seviyor. Fakat bu belada Bankaların millete kayıtsız şartsız uyuşturucu iğne misali kredi vermesiyle başladı.Yoksa birçok kişinin ne araba ne İphone alıcak parası var.İnsanların sosyal medya vs oyunda vakit geçirmeside başıboş işsiz kalması yüzünden.Boş vaktinide bunlarla değerlendiriyor yapacak birşey yok ama bu onların lüks içinde olduğunu göstermez.Dersen ki boş vaktini oyuna harcayacak lüksü var bişey diyemem yoksa parası pulu maddi imkanı olduğu için bu durumda değil insanların çoğu.



    Eğitim sistemi ve çalışma şartları kötü EVET

    Ama bunlar bir gencin günlük saatlerini belirlemesine engel olmuyor kesinlikle. Çünkü Türkiye şartlarında yetişip kendini çok çok iyi geliştiren insanlar yok mu?

    Sistem kimsenin ayağına pranga vurmuyor...

    Amerika ve Avrupa'yı örnek göstermem kadar doğal bir şey var mı? Zimbabve'nin nesini örnek alalım? Niye saçma diyorsun?

    Bizim öğrendiklerimiz bize fayda sağlamıyor mu diyorsun? Bizzat benim hayatımın dönüm noktaları dil öğrenmek oldu, ardından dünyaya açılmak... Nasıl yani bizim ülkede dil öğrenmek bir işe yaramıyor mantığında olmak?

    Defalarca dedim, İnşaat gibi uzmanlık gerektiren bir işte, bir kafa adamının ne işi var? İnşaat kas gücü gerektirir, zeki biri inşaata ihtiyaç duymaz, alır 150 liraya bilgisayar takar Ssd satar 500 liraya... Yıllarca yaptım bu işi... Üstelik bir tıpçı zekasına da sahip değilim.

    Bilgili, kültürlü, dil bilen adamlara ihtiyaç var. Çünkü ülkenin kaderini onlar belirliyor. Nasıl lazım değil diye savunuyorsun anlam veremiyorum.

    Bizim devlet politikası kimin umurunda? Aziz Sancar'ı devlet mi engelledi? İlber Ortaylı'ya devlet nasıl engel oluyor? Ünsal Ünlü her yerden atılmadı mı? Genel yayın yönetmenliğinden atıldı, hiç kimse iş vermedi, adam günlük on binlerce insana ulaşıp tüm parasını da oradan çıkarıyor. Bak bilgili ve zeki insan nasıl örnek oluyor bize...

    Devlet politikası evet kötü ama bu insana engel olamaz, o yüzden gelip engelli yetişmemizi savunamazsınız.

    Suçu toptan millete atarım çünkü onlar bilginin güç olduğunu her gün Batı ürünlerini kullanarak yaşadığı halde bilgi için çırpınmıyor.

    Boş vaktinde bu kadar boş şeylere vakit ayıran insanların bu boşluğu kafalarındaki boşluktandır, başka bir şeyden değil.





    Laf çeviriyorsun hala ben ne anlatıyorum sen ne anlatıyorsun. Sen başta Türkiye'den ayrılmışmısın ayrılmışsın. Sana yukarda yazdığım mesajta onu anlattım aynısını kendin yappmışsın hala laf çeviriyorsun.

    Sistem insana pranga vuruyor hayal aleminde olma. Sen Türkiye'den çıkmış 3-5-10 kişi sayarsın ben sana Amerika ve Avrupa'dan bir ordu sayısınca bilim insanı vs sayarım. Sen bu ülkedeki berbat sistemden kendi imkanlarıyla 3-5 kişi çıkınca övünmeye ve diğer geri kalanlarıda gömmeye devam edebilirsin.

    Ben sana bir blok atayım nasılolsa lafı evirip çevirip gene kendini kendince haklı çıkarmaya çalışacaksın

    Blok atmak senin özgürlüğün.

    Beni niye etkilesin ki senin benim mesajlarımı görmemen?

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • Çok yazdım ama sildim..


    Senin kim bilir kaç tane tanıdığın da yan gelmiş kira geliriyle geçiniyordur!
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Fernando!


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist

    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware

    Bir de "kanıtlı" yazmış, peh!
    Yahu adam benden 100 liraya milattan kalma bilgisayar alacak "kredi kartı geçiyor mu" diye soruyor.
    "Hayır" dediğim zaman almaktan vazgeçiyor. Bilgisayar kullanan adamın cebinde nakit 100 lirası yok.

    İşte bu cebinde 100 lirası olmayan kişiler senin bahsettiğin "yüksek refaha ulaşmış sosyal medya kullanıcıları" falan.
    Facebook instagram ıvır zıvır kullanan sümüklü çoluk çocuğu, veya TV başında saatlerce evlendirme programı seyreden cahil aileleri "zengin" saydınız ya pes.




    Para sıkıntısı olan boş işlerin peşinde neden koşsun bu kadar?

    Gider para kazanır değil mi?

    İnternette sosyal medyada beğeni kasacağına dil öğrenip para kazanır yine elindeki cihazlardan.

    Ortalama 3 saat oyun

    Ortalama 3 saat TV

    Ortalama 3 saat Sosyal medya

    Ortalama 8.5 saat uyku

    Kusura bakmayın ben bu değerlere bakınca halkın yaşam ve keyif kapsamında bir sıkıntı yaşadığını düşünmüyorum.

    Derdi olsa bunlara zaman ayıramaz.

    Arı gibi çalışan zenginler var, aç karnına gezip tozan ense yapan fakirler var.
    Boş işlerle uğraşmak yaşam tarzıyla alakalıdır, refahla değil.
    Afrikadaki yerliler de tamtam çalar dans eder, ama kıçında donu yok, açlıktan kurumuş kalmış, kemikleri tek tek sayılıyor.
    Onlar bu kadar neşeliyse demek refah seviyeleri çok yüksek.
    Hatta çingeneleri de bu genellemeye katabiliriz.

    Tamtam ile milyarder olamazsınız...

    Ama bilgisayarla yüzlerce ülkenin tüm parasından daha çok para kazanabilirsiniz değil mi?

    Örnekleri yok mu?

    30 Milyon oyuncu var da 10 tane adam akıllı programcı neden yok?

    Çok mu büyük bir sayı 30 Milyon'un yanında?

    O kadar dert tasa neden alışkanlıklarımızı ve keyfimizi bozmuyor? Afrikalı için günün sonunda karnının doyması yeterli... O gün hayatta kalmaya çalışıyor sadece...

    Biz o gun bir tane daha dizi izlemek, bir saat daha oyun oynamak için yarışıyoruz adeta.

    Ben de onu diyorum işte. Refahla değil yaşam tarzıyla alakalı diyorum.

    Düşünmeyen, araştırmayan, üretmeyen, her zaman kolayı seçen insanlarız. Sonra "koyun" dendiği zaman da kızarız.

    Katılıyorum, aynı şeyi söylüyoruz ama bu kadar soruna rağmen bu kadar rahat yaşamak REFAH'tır, lükstür.

    Hah işte bunu refaha bağlamanız yanlış.
    Çevremde kirada oturduğu halde koskoca delikanlı çocukları çalışmayan birçok aile var.
    Bakın dikkat edilmesi gereken noktalar:
    -Örnek gösterebileceğim tüm aileler kirada oturuyor
    -Ve bu ailelerin koskoca 20-25 yaşlarındaki oğulları kızları çalışmıyor.
    Siz bunların çalışmamasını nasıl "refah"a bağlayabilirsiniz?

    Bağlayabilirim çünkü çalışmadan doyabiliyor, masrafları karşılanabiliyor, üstelik çalışmadığı halde günün 9 saatini uykuya, 9 saatini oyuna, diziye ve Facebook'a ayırabiliyorsa... Bundan güzel keyif mi olur?

    Buna bakarsak günde 15 saat çalışıp milyar liralar kazanan adamda daha mı iyidir refahı? Bunlar sebep değil sonuçtur, refah ve lüks ile alakası yoktur. Çalışmayıp sokaklarda dilemen insan çalışmadan yaşadığı için refah ve lüks içinde mi yaşar?



    Refah dediğin şey bağımsız ve stresten uzak huzurlu, sağlıklı bir şekilde mutlu olarak yaşamaktır. Sizin yaptığınız tespitte herhangibir profili ele aldığımda sağlıksız, obezite mücadelesi veren, gelecek kaygısı taşıyan ve gittikçe toplum içinden uzaklaşan insanlar yer alıyor ve bunlar dizi oyun ve sosyal medya bağımlısı oldukları için refah ve lüks içinde mi sayılıyor? Refah ve lüksün tanımı bu değil siz olayı baştan yanlış tanımlamışsınız kusura bakmayın.

    Refah ve lüks tanımını yaptım daha önce.

    Tekrar ediyorum... Refah gelecek endişesi taşımadan, günlük kazanç derdi yaşamadan; zamanının bolluğundan dolayı, onca endişe edecek şey varken, eğlenceye, getirisi hiç olmayan şeylere vakit ayırmaktır.

    Herhangi bir endişe ve tasası olsa, hiç olmamış gibi böylesine rahatlık gerektiren şeyler yapmaz.

    Bu bir bağımlılık. Uyuşturucu kullananlar sigara içenler 'AŞIRI REFAH'tan mı içiyor mesela? Bu gelecek kaygısı taşımadıklarını sıkıntı çekmediklerini vs hiçbir şeyi göstermez.



    Oyun oynarken dertlenen kederlenen sıkıntılarını aynı düzeyde yaşayan var mıdır? Bu da beyni uyuşturan bi olay, bunu tartışmaya ne gerek var. Siz çıtayı refah ve rahatlık içi diyerek çok yükseğe koyuyorsunuz oysa başka bir yere vurgu yaparak daha haklı olabileceğiniz ve destek görebileceğiniz tespit yapabilirdiniz.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Starin


    quote:

    Orijinalden alıntı: Belash

    herkese de cevap yazmazmış

    Halbuki ilahiyatçılarda herkese verecek cevap olur. Malum, bir kelimeden dahi, işlerine gelen her tartışmada "ama Arapça'da şu anlama da gelir" edebiyatı yapmaktan artık kıvırma konusunda uzmamlaşmışlar.

    Edebiyat mı istatistik mi şu anki konu?

    Başkasının fikirlerine saygı duymak en büyük sorunlarımızdan biri.

    Eleştirecek şeyleriniz varsa söyleyin ama objektif bir şekilde.

    Paylaştıklarımın benimle ne ilgisi var?

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Citizen'in Pengueni


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Citizen'in Pengueni

    Yav bu kaçıncı konu belli iyi para veriyor sana birileri kaymak tabakadansın etrafınıda öyle görüyorsun.Ülke de milyonlarca aile asgari ücretle geçiniyor milyonlarcası da asgari ücretten %10 fazla kazanıyor.Kalkmış lüks ve rahatlık içindeyiz diyorsun.Milletin evinde bir bilgisayar var mecbur hayatı onla geçiyor.Sor bakalım tatile gidecek sinemaya gidecek hobi edinecek parası var mı?

    Toplumdaki sorunları söylemek için, birileri diğerlerine para mı veriyor? Nereye başvuruyoruz?

    Para yok diyorsun değil mi? Günümüzde bilgisayardan daha çok kazandıran bir sektör varsa söyleyebilir misin?

    Eller bilgisayarı üretmek için kullanıyor, biz tüketmek için...

    Fabrikalar eskide kaldı artık, para kazanma üstelik milyarlarca... Klavyenin başından gerçekleşmiyor mu?

    Hobiler için para gerekmiyor, telefona verilen paranın 3'te birine kamp yapar, bisiklet turlarına çıkar günlük 3-4 lira... Evde otursa daha fazla harcar çünkü...

    Niye bahane bulmamızda üstümüze yok?

    Evinden mi çıkamıyor? Uçağa mı binemiyor yurt dışına çıkıp? Couchsurfing yapsın tamamen ücretsiz, ve yurt dışı onun evine gelsin? Hem dil gelişimi, hem sosyal aktivite, hem kültür öğrenme....

    Sorun da var, çözüm de var... Şimdi problem nerede?

    işte sıkıntı ne biliyor musun?İnsanların çoğu sabah 7 de çıkıyor evden akşam 8 de geliyor 11 de uyuyor.İnsanların ekstra şeyler için ne fiziksel ne de zihinsel güçleri kalıyor.Eve gelip yemek yedikten sonra survivor izlemek için gücü kalıyor sadece.Pazar günleri de işlerini halledip ailesine vakit ayırıyor.Yok kamp yapayım yok bisikletle oraya gideyim falan filan komik şeyler.Berber bir tanıdığım var.Adam kendide söylüyor çok kazanıyor çok şükür diyor.Ama parayı harcamak için zaman yok diyor sabah dükkanı açıyorum akşam 8 9 da belki 10 da evdeyim diyor.Gidip eleştireceksen çalışma koşullarını,maaşları eleştir ülkenin durumunu eleştir.Yerse tabi.Bu tür şeyler hayat kaygısı olmadığı zaman,refah olduğu zaman olur.

    Bizim insanımız sabah 7'de çıkıyor akşam 8'de geliyor da bu kadar ortalama nereden çıkıyor? Uydurma mı hepsi?

    Ayrıca diğer ülkelerdeki insanlar hiç çalışmıyor mu? Yine sabah 7 akşam 5-6 trafikle beraber 8 olmuyor mu? Onların ortalaması nasıl düşük çıkıyor bizden?

    Çalışma koşulları iyi diye bir iddia atmıyorum ortaya...

    Bu kadar sıkıntının arasında bu grafikler... Nereden geliyor bu rahatlık diye soruyorum...

    Verdiğin örneklerde bir şey yok.Ülkenin tv izlemesinin sebebi belli.Türkiyedeki oyuncular ortalama 3 saat oyun oynuyor.Adı üstünde oyuncu adamın zevki o zaten oyun oynamak.Ülkede erişilmesi en kolay eğlence.Ülkemizde zihniyet sorunu var mı var.Ancak bu sorunun temel sebebi ekonomik refah.Gidip bir öğretmene bunu diyebilirsin.9 ay boyunca günde ortalama 4 5 saat çalışıyorlar kalan vakitlerinde boş işler yapıyorlar diyebilirsin.Ancak ülkenin çoğu insani şartların altında yaşıyor zaten sen kalkmış hobi diyorsun.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Eğitim seviyen nedir, hangi bölümü okudun? Kaç dil biliyorsun? Ne iş yapıyorsun?



    Bu sorulara cevap bekliyorum

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Fernando!


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Fernando!


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist

    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware

    Bir de "kanıtlı" yazmış, peh!
    Yahu adam benden 100 liraya milattan kalma bilgisayar alacak "kredi kartı geçiyor mu" diye soruyor.
    "Hayır" dediğim zaman almaktan vazgeçiyor. Bilgisayar kullanan adamın cebinde nakit 100 lirası yok.

    İşte bu cebinde 100 lirası olmayan kişiler senin bahsettiğin "yüksek refaha ulaşmış sosyal medya kullanıcıları" falan.
    Facebook instagram ıvır zıvır kullanan sümüklü çoluk çocuğu, veya TV başında saatlerce evlendirme programı seyreden cahil aileleri "zengin" saydınız ya pes.




    Para sıkıntısı olan boş işlerin peşinde neden koşsun bu kadar?

    Gider para kazanır değil mi?

    İnternette sosyal medyada beğeni kasacağına dil öğrenip para kazanır yine elindeki cihazlardan.

    Ortalama 3 saat oyun

    Ortalama 3 saat TV

    Ortalama 3 saat Sosyal medya

    Ortalama 8.5 saat uyku

    Kusura bakmayın ben bu değerlere bakınca halkın yaşam ve keyif kapsamında bir sıkıntı yaşadığını düşünmüyorum.

    Derdi olsa bunlara zaman ayıramaz.

    Arı gibi çalışan zenginler var, aç karnına gezip tozan ense yapan fakirler var.
    Boş işlerle uğraşmak yaşam tarzıyla alakalıdır, refahla değil.
    Afrikadaki yerliler de tamtam çalar dans eder, ama kıçında donu yok, açlıktan kurumuş kalmış, kemikleri tek tek sayılıyor.
    Onlar bu kadar neşeliyse demek refah seviyeleri çok yüksek.
    Hatta çingeneleri de bu genellemeye katabiliriz.

    Tamtam ile milyarder olamazsınız...

    Ama bilgisayarla yüzlerce ülkenin tüm parasından daha çok para kazanabilirsiniz değil mi?

    Örnekleri yok mu?

    30 Milyon oyuncu var da 10 tane adam akıllı programcı neden yok?

    Çok mu büyük bir sayı 30 Milyon'un yanında?

    O kadar dert tasa neden alışkanlıklarımızı ve keyfimizi bozmuyor? Afrikalı için günün sonunda karnının doyması yeterli... O gün hayatta kalmaya çalışıyor sadece...

    Biz o gun bir tane daha dizi izlemek, bir saat daha oyun oynamak için yarışıyoruz adeta.

    Ben de onu diyorum işte. Refahla değil yaşam tarzıyla alakalı diyorum.

    Düşünmeyen, araştırmayan, üretmeyen, her zaman kolayı seçen insanlarız. Sonra "koyun" dendiği zaman da kızarız.

    Katılıyorum, aynı şeyi söylüyoruz ama bu kadar soruna rağmen bu kadar rahat yaşamak REFAH'tır, lükstür.

    Hah işte bunu refaha bağlamanız yanlış.
    Çevremde kirada oturduğu halde koskoca delikanlı çocukları çalışmayan birçok aile var.
    Bakın dikkat edilmesi gereken noktalar:
    -Örnek gösterebileceğim tüm aileler kirada oturuyor
    -Ve bu ailelerin koskoca 20-25 yaşlarındaki oğulları kızları çalışmıyor.
    Siz bunların çalışmamasını nasıl "refah"a bağlayabilirsiniz?

    Bağlayabilirim çünkü çalışmadan doyabiliyor, masrafları karşılanabiliyor, üstelik çalışmadığı halde günün 9 saatini uykuya, 9 saatini oyuna, diziye ve Facebook'a ayırabiliyorsa... Bundan güzel keyif mi olur?

    Buna bakarsak günde 15 saat çalışıp milyar liralar kazanan adamda daha mı iyidir refahı? Bunlar sebep değil sonuçtur, refah ve lüks ile alakası yoktur. Çalışmayıp sokaklarda dilemen insan çalışmadan yaşadığı için refah ve lüks içinde mi yaşar?



    Refah dediğin şey bağımsız ve stresten uzak huzurlu, sağlıklı bir şekilde mutlu olarak yaşamaktır. Sizin yaptığınız tespitte herhangibir profili ele aldığımda sağlıksız, obezite mücadelesi veren, gelecek kaygısı taşıyan ve gittikçe toplum içinden uzaklaşan insanlar yer alıyor ve bunlar dizi oyun ve sosyal medya bağımlısı oldukları için refah ve lüks içinde mi sayılıyor? Refah ve lüksün tanımı bu değil siz olayı baştan yanlış tanımlamışsınız kusura bakmayın.

    Refah ve lüks tanımını yaptım daha önce.

    Tekrar ediyorum... Refah gelecek endişesi taşımadan, günlük kazanç derdi yaşamadan; zamanının bolluğundan dolayı, onca endişe edecek şey varken, eğlenceye, getirisi hiç olmayan şeylere vakit ayırmaktır.

    Herhangi bir endişe ve tasası olsa, hiç olmamış gibi böylesine rahatlık gerektiren şeyler yapmaz.

    Bu bir bağımlılık. Uyuşturucu kullananlar sigara içenler 'AŞIRI REFAH'tan mı içiyor mesela? Bu gelecek kaygısı taşımadıklarını sıkıntı çekmediklerini vs hiçbir şeyi göstermez.



    Oyun oynarken dertlenen kederlenen sıkıntılarını aynı düzeyde yaşayan var mıdır? Bu da beyni uyuşturan bi olay, bunu tartışmaya ne gerek var. Siz çıtayı refah ve rahatlık içi diyerek çok yükseğe koyuyorsunuz oysa başka bir yere vurgu yaparak daha haklı olabileceğiniz ve destek görebileceğiniz tespit yapabilirdiniz.

    Oyun ve televizyonun tembellikten kaynaklı uğraşlar olduğunu düşünüyorum.

    Aynı şekilde bisiklet yerine araba kullanmak da tembellikten kaynaklı bir tercih.

    Yani alışkanlıklarımız rahatlık üstüne kurulu.

    Bağımlılık ve psikolojik rahatlık isteği amacıyla oyunlara sarılmanın gerekçeli bir neden olduğunu düşünmüyorum.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Fernando!


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Fernando!


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist

    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware

    Bir de "kanıtlı" yazmış, peh!
    Yahu adam benden 100 liraya milattan kalma bilgisayar alacak "kredi kartı geçiyor mu" diye soruyor.
    "Hayır" dediğim zaman almaktan vazgeçiyor. Bilgisayar kullanan adamın cebinde nakit 100 lirası yok.

    İşte bu cebinde 100 lirası olmayan kişiler senin bahsettiğin "yüksek refaha ulaşmış sosyal medya kullanıcıları" falan.
    Facebook instagram ıvır zıvır kullanan sümüklü çoluk çocuğu, veya TV başında saatlerce evlendirme programı seyreden cahil aileleri "zengin" saydınız ya pes.




    Para sıkıntısı olan boş işlerin peşinde neden koşsun bu kadar?

    Gider para kazanır değil mi?

    İnternette sosyal medyada beğeni kasacağına dil öğrenip para kazanır yine elindeki cihazlardan.

    Ortalama 3 saat oyun

    Ortalama 3 saat TV

    Ortalama 3 saat Sosyal medya

    Ortalama 8.5 saat uyku

    Kusura bakmayın ben bu değerlere bakınca halkın yaşam ve keyif kapsamında bir sıkıntı yaşadığını düşünmüyorum.

    Derdi olsa bunlara zaman ayıramaz.

    Arı gibi çalışan zenginler var, aç karnına gezip tozan ense yapan fakirler var.
    Boş işlerle uğraşmak yaşam tarzıyla alakalıdır, refahla değil.
    Afrikadaki yerliler de tamtam çalar dans eder, ama kıçında donu yok, açlıktan kurumuş kalmış, kemikleri tek tek sayılıyor.
    Onlar bu kadar neşeliyse demek refah seviyeleri çok yüksek.
    Hatta çingeneleri de bu genellemeye katabiliriz.

    Tamtam ile milyarder olamazsınız...

    Ama bilgisayarla yüzlerce ülkenin tüm parasından daha çok para kazanabilirsiniz değil mi?

    Örnekleri yok mu?

    30 Milyon oyuncu var da 10 tane adam akıllı programcı neden yok?

    Çok mu büyük bir sayı 30 Milyon'un yanında?

    O kadar dert tasa neden alışkanlıklarımızı ve keyfimizi bozmuyor? Afrikalı için günün sonunda karnının doyması yeterli... O gün hayatta kalmaya çalışıyor sadece...

    Biz o gun bir tane daha dizi izlemek, bir saat daha oyun oynamak için yarışıyoruz adeta.

    Ben de onu diyorum işte. Refahla değil yaşam tarzıyla alakalı diyorum.

    Düşünmeyen, araştırmayan, üretmeyen, her zaman kolayı seçen insanlarız. Sonra "koyun" dendiği zaman da kızarız.

    Katılıyorum, aynı şeyi söylüyoruz ama bu kadar soruna rağmen bu kadar rahat yaşamak REFAH'tır, lükstür.

    Hah işte bunu refaha bağlamanız yanlış.
    Çevremde kirada oturduğu halde koskoca delikanlı çocukları çalışmayan birçok aile var.
    Bakın dikkat edilmesi gereken noktalar:
    -Örnek gösterebileceğim tüm aileler kirada oturuyor
    -Ve bu ailelerin koskoca 20-25 yaşlarındaki oğulları kızları çalışmıyor.
    Siz bunların çalışmamasını nasıl "refah"a bağlayabilirsiniz?

    Bağlayabilirim çünkü çalışmadan doyabiliyor, masrafları karşılanabiliyor, üstelik çalışmadığı halde günün 9 saatini uykuya, 9 saatini oyuna, diziye ve Facebook'a ayırabiliyorsa... Bundan güzel keyif mi olur?

    Buna bakarsak günde 15 saat çalışıp milyar liralar kazanan adamda daha mı iyidir refahı? Bunlar sebep değil sonuçtur, refah ve lüks ile alakası yoktur. Çalışmayıp sokaklarda dilemen insan çalışmadan yaşadığı için refah ve lüks içinde mi yaşar?



    Refah dediğin şey bağımsız ve stresten uzak huzurlu, sağlıklı bir şekilde mutlu olarak yaşamaktır. Sizin yaptığınız tespitte herhangibir profili ele aldığımda sağlıksız, obezite mücadelesi veren, gelecek kaygısı taşıyan ve gittikçe toplum içinden uzaklaşan insanlar yer alıyor ve bunlar dizi oyun ve sosyal medya bağımlısı oldukları için refah ve lüks içinde mi sayılıyor? Refah ve lüksün tanımı bu değil siz olayı baştan yanlış tanımlamışsınız kusura bakmayın.

    Refah ve lüks tanımını yaptım daha önce.

    Tekrar ediyorum... Refah gelecek endişesi taşımadan, günlük kazanç derdi yaşamadan; zamanının bolluğundan dolayı, onca endişe edecek şey varken, eğlenceye, getirisi hiç olmayan şeylere vakit ayırmaktır.

    Herhangi bir endişe ve tasası olsa, hiç olmamış gibi böylesine rahatlık gerektiren şeyler yapmaz.

    Bu bir bağımlılık. Uyuşturucu kullananlar sigara içenler 'AŞIRI REFAH'tan mı içiyor mesela? Bu gelecek kaygısı taşımadıklarını sıkıntı çekmediklerini vs hiçbir şeyi göstermez.



    Oyun oynarken dertlenen kederlenen sıkıntılarını aynı düzeyde yaşayan var mıdır? Bu da beyni uyuşturan bi olay, bunu tartışmaya ne gerek var. Siz çıtayı refah ve rahatlık içi diyerek çok yükseğe koyuyorsunuz oysa başka bir yere vurgu yaparak daha haklı olabileceğiniz ve destek görebileceğiniz tespit yapabilirdiniz.

    Oyun ve televizyonun tembellikten kaynaklı uğraşlar olduğunu düşünüyorum.

    Aynı şekilde bisiklet yerine araba kullanmak da tembellikten kaynaklı bir tercih.

    Yani alışkanlıklarımız rahatlık üstüne kurulu.

    Bağımlılık ve psikolojik rahatlık isteği amacıyla oyunlara sarılmanın gerekçeli bir neden olduğunu düşünmüyorum.

    Bizim insanımızın rahat insanlar olduğu ve kolayı tercih ettiği dünyanın bildiği bi gerçek fakat bu başka bir konu. Ben insanımızın çalışkan da olduğunu düşünmüyorum fakat bütün bunlar gene sisteme cezayı yazar. Çünkü yenidoğan tembel vs olmaz sistem onu öyle yetiştirir istisnalar ise kendilerini sistemden kurtarır.



    Siz genel olarak istisnai şeyleri ele alarak geneli suçlayıp isteseler onlar da istisnai olabilirler demişsiniz. Dedikleriniz doğru bir öğüt nasihat olabilir ama gerçeklerden uzak, oluru doğal değil.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Skins

    Eğitim seviyen nedir, hangi bölümü okudun? Kaç dil biliyorsun? Ne iş yapıyorsun?



    Bu sorulara cevap bekliyorum

    Bu siteden görebilirsiniz. Herşeyi görebilmeniz için üye olmanız gerek.

    https://www.couchsurfing.com/people/mehmet-deniz-1

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Crazy Goat

    6 saat is okulmus böyle bir salak hesaplama ile atilan başlığın arasinda ilişki kurmak konuyu açan arkadaşın kafa yapısını cok iyi belli ediyor

    Genel ortalama o, konun içinde yazdım...

    Bu oranın içinde ev hanımları da var...

    Ayrıca sorun nerede?

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Fernando!


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Fernando!


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: Fernando!


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist

    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware


    quote:

    Orijinalden alıntı: Theologist


    quote:

    Orijinalden alıntı: tomshardware

    Bir de "kanıtlı" yazmış, peh!
    Yahu adam benden 100 liraya milattan kalma bilgisayar alacak "kredi kartı geçiyor mu" diye soruyor.
    "Hayır" dediğim zaman almaktan vazgeçiyor. Bilgisayar kullanan adamın cebinde nakit 100 lirası yok.

    İşte bu cebinde 100 lirası olmayan kişiler senin bahsettiğin "yüksek refaha ulaşmış sosyal medya kullanıcıları" falan.
    Facebook instagram ıvır zıvır kullanan sümüklü çoluk çocuğu, veya TV başında saatlerce evlendirme programı seyreden cahil aileleri "zengin" saydınız ya pes.




    Para sıkıntısı olan boş işlerin peşinde neden koşsun bu kadar?

    Gider para kazanır değil mi?

    İnternette sosyal medyada beğeni kasacağına dil öğrenip para kazanır yine elindeki cihazlardan.

    Ortalama 3 saat oyun

    Ortalama 3 saat TV

    Ortalama 3 saat Sosyal medya

    Ortalama 8.5 saat uyku

    Kusura bakmayın ben bu değerlere bakınca halkın yaşam ve keyif kapsamında bir sıkıntı yaşadığını düşünmüyorum.

    Derdi olsa bunlara zaman ayıramaz.

    Arı gibi çalışan zenginler var, aç karnına gezip tozan ense yapan fakirler var.
    Boş işlerle uğraşmak yaşam tarzıyla alakalıdır, refahla değil.
    Afrikadaki yerliler de tamtam çalar dans eder, ama kıçında donu yok, açlıktan kurumuş kalmış, kemikleri tek tek sayılıyor.
    Onlar bu kadar neşeliyse demek refah seviyeleri çok yüksek.
    Hatta çingeneleri de bu genellemeye katabiliriz.

    Tamtam ile milyarder olamazsınız...

    Ama bilgisayarla yüzlerce ülkenin tüm parasından daha çok para kazanabilirsiniz değil mi?

    Örnekleri yok mu?

    30 Milyon oyuncu var da 10 tane adam akıllı programcı neden yok?

    Çok mu büyük bir sayı 30 Milyon'un yanında?

    O kadar dert tasa neden alışkanlıklarımızı ve keyfimizi bozmuyor? Afrikalı için günün sonunda karnının doyması yeterli... O gün hayatta kalmaya çalışıyor sadece...

    Biz o gun bir tane daha dizi izlemek, bir saat daha oyun oynamak için yarışıyoruz adeta.

    Ben de onu diyorum işte. Refahla değil yaşam tarzıyla alakalı diyorum.

    Düşünmeyen, araştırmayan, üretmeyen, her zaman kolayı seçen insanlarız. Sonra "koyun" dendiği zaman da kızarız.

    Katılıyorum, aynı şeyi söylüyoruz ama bu kadar soruna rağmen bu kadar rahat yaşamak REFAH'tır, lükstür.

    Hah işte bunu refaha bağlamanız yanlış.
    Çevremde kirada oturduğu halde koskoca delikanlı çocukları çalışmayan birçok aile var.
    Bakın dikkat edilmesi gereken noktalar:
    -Örnek gösterebileceğim tüm aileler kirada oturuyor
    -Ve bu ailelerin koskoca 20-25 yaşlarındaki oğulları kızları çalışmıyor.
    Siz bunların çalışmamasını nasıl "refah"a bağlayabilirsiniz?

    Bağlayabilirim çünkü çalışmadan doyabiliyor, masrafları karşılanabiliyor, üstelik çalışmadığı halde günün 9 saatini uykuya, 9 saatini oyuna, diziye ve Facebook'a ayırabiliyorsa... Bundan güzel keyif mi olur?

    Buna bakarsak günde 15 saat çalışıp milyar liralar kazanan adamda daha mı iyidir refahı? Bunlar sebep değil sonuçtur, refah ve lüks ile alakası yoktur. Çalışmayıp sokaklarda dilemen insan çalışmadan yaşadığı için refah ve lüks içinde mi yaşar?



    Refah dediğin şey bağımsız ve stresten uzak huzurlu, sağlıklı bir şekilde mutlu olarak yaşamaktır. Sizin yaptığınız tespitte herhangibir profili ele aldığımda sağlıksız, obezite mücadelesi veren, gelecek kaygısı taşıyan ve gittikçe toplum içinden uzaklaşan insanlar yer alıyor ve bunlar dizi oyun ve sosyal medya bağımlısı oldukları için refah ve lüks içinde mi sayılıyor? Refah ve lüksün tanımı bu değil siz olayı baştan yanlış tanımlamışsınız kusura bakmayın.

    Refah ve lüks tanımını yaptım daha önce.

    Tekrar ediyorum... Refah gelecek endişesi taşımadan, günlük kazanç derdi yaşamadan; zamanının bolluğundan dolayı, onca endişe edecek şey varken, eğlenceye, getirisi hiç olmayan şeylere vakit ayırmaktır.

    Herhangi bir endişe ve tasası olsa, hiç olmamış gibi böylesine rahatlık gerektiren şeyler yapmaz.

    Bu bir bağımlılık. Uyuşturucu kullananlar sigara içenler 'AŞIRI REFAH'tan mı içiyor mesela? Bu gelecek kaygısı taşımadıklarını sıkıntı çekmediklerini vs hiçbir şeyi göstermez.



    Oyun oynarken dertlenen kederlenen sıkıntılarını aynı düzeyde yaşayan var mıdır? Bu da beyni uyuşturan bi olay, bunu tartışmaya ne gerek var. Siz çıtayı refah ve rahatlık içi diyerek çok yükseğe koyuyorsunuz oysa başka bir yere vurgu yaparak daha haklı olabileceğiniz ve destek görebileceğiniz tespit yapabilirdiniz.

    Oyun ve televizyonun tembellikten kaynaklı uğraşlar olduğunu düşünüyorum.

    Aynı şekilde bisiklet yerine araba kullanmak da tembellikten kaynaklı bir tercih.

    Yani alışkanlıklarımız rahatlık üstüne kurulu.

    Bağımlılık ve psikolojik rahatlık isteği amacıyla oyunlara sarılmanın gerekçeli bir neden olduğunu düşünmüyorum.

    Bizim insanımızın rahat insanlar olduğu ve kolayı tercih ettiği dünyanın bildiği bi gerçek fakat bu başka bir konu. Ben insanımızın çalışkan da olduğunu düşünmüyorum fakat bütün bunlar gene sisteme cezayı yazar. Çünkü yenidoğan tembel vs olmaz sistem onu öyle yetiştirir istisnalar ise kendilerini sistemden kurtarır.



    Siz genel olarak istisnai şeyleri ele alarak geneli suçlayıp isteseler onlar da istisnai olabilirler demişsiniz. Dedikleriniz doğru bir öğüt nasihat olabilir ama gerçeklerden uzak, oluru doğal değil.

    İstisnai şeyler eğer olması gerekenler ise onlara ulaşmaya çalışmak bizi geliştirmez mi?

    Yani içinde olduğumuz durumu kabullenip böyle devam mı edelim istiyorsunuz?

    Çözümünüz nedir?

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • Theologist kullanıcısına yanıt
    günlük 4 tl masrafı varmış ben 20 dklik okuluma gidiş geliş 8 tl veriyorum aq :DdDd

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 7891011
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.